Search
English Turkish Sentence Translations Page 179511
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
How did you see me? | Neredeydin? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
From the terrace. | Terastaydım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
It's not nice to spy. | Birini gözetlemek kötü bir şeydir. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Coming to the hen house with me? No, I don't want to. | Benimle kümese gelir misin? Hayır gelmem. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Good morning, Uncle. | Merhaba enişte. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You're very early this morning. So that I can see a little bit more of you. | Bugün erken kalkmışsın. Sen varsın diye erken kalktım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'm going to make you a nun's cake. It will make your mouth water. | Sana kek yapacağım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You are spoiling me too much. I won't know what to do with myself when you've gone. | Beni şımartıyorsun. Sen gidince ne yapacağım ben? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Only because you want it. | İstediğin şey bu değil mi? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Nothing. I didn't say anything. | Hiçbir şey... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You don't trust me, do you? What do you want to know? | Bana güvenmiyor musun? Söyle hadi. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Very well! I can't keep things to myself. | Tamam, bir şeyleri saklamayı sevmem zaten. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Is it true that you have a son? | Bir oğlun olduğu doğru mu? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
How did you know about that? | Nereden biliyorsun? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I heard my mother talking about it once. | Annem söylemişti. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
But is it true? | Doğru mu? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Yes, it is. | Evet doğru.. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
What do you know about life? You couldn't possibly understand. | Ama sen hayat hakkında ne bilirsin ki? Bunu anlayamazsın. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You should have brought up the child. | Çoçuğunla ilgilenmelisin. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
His mother wanted to keep him. She came from a poor family. | Annesi onu saklamak istedi. Ne mütevazi kadın... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I was in love with your aunt. I would like to have acknowledged him | Halana aşıktım. Belki ona söylemeliydim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
but I was afraid of losing her. That's why I didn't say anything. | Ama bunu sır olarak sakladım. Onu kaybetmekten korktum. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
And this innocent child? | Peki ya o zavallı masumlar? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Don't worry. He won't be forgotten. | Tamamen kaderlerine terketmedim onları! | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You must think I am a monster. | Canavarın tekiyim değil mi? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
No, but what a pity life is like that. | Hayır enişte. Biliyorum, hayat çok acı. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
It was going to drown. | Zavallı şey, neredeyse kendi kendini boğuyordu. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Is she up yet? | Yukarıda mı? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
She's been up for some time. She asked me to get her things ready. | Saatlerdir orada. Eşyalarını hazırlamalıyım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Her last day in this house! | Buradaki son günü. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'll never see her again if she leaves. | Onu bir daha göremeyeceğim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Why don't you ask her to stay on for a few days? | Biraz daha kalmasını iste? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I have asked her but she's ungrateful. | Kalmaz. Nankörün teki. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Sometimes I feel like hitting her. | Bazen onu hırpalamak istiyorum. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
When I talk to her about the convent, | Birisi manastırlar hakkında konuşmaya başladığında... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
she turns to stone. | birdenbire duygusuzlaşıyor. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Come here, Ramona. | Yaklaş Ramona. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'm going to need your help. | Sana ihtiyacım var. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
What's the matter? | Emrinizdeyim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Sit down. | Dur, şunları kaldırayım. Otur. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Sit down, woman. | Otur hadi. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You like me, don't you? | Beni seviyorsun, değil mi? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'd be really ungrateful, if I didn't. | Elbette efendim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You took me and my little girl in when I didn't know where to turn. | Bize bakıyorsunuz. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Yes, yes, but there's no need to bring that up. | Tamam, boşver bunları. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
How far are you prepared to help me? | Benim için bir şey yapmanı isteyebilir miyim? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Just say the word, sir, and I'll do anything. | Ne isterseniz. Söyleyin efendim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Why don't you speak to her, Ramona? | Git onunla konuş Ramona. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Women are good at that sort of thing. | Kadın kadına konuş. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Think of something that will make her stay a few more days. | Onu burada iki üç gün daha kalmaya ikna etmeye çalış. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You are kind, Ramona! Speak to her. | Sen çok iyi birisin Ramona. Konuş onunla. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I know I don't need to offer you anything, but if you're successful in this | Eğer başarılı olursan, | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'll not forget you or your little girl. | Seni ve kızını ödüllendireceğimi söylememe gerek yok. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Why should she pay any attention to what a servant tells her? | Ama efendim bir hizmetçinin konuşmalarına pek aldırmaz. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You're right, but we must do something. | Evet belki ama bir şeyler yapılmalı. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You must think of something, | Peki efendim, | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
and I'll help you to my utmost. | tüm kalbimle size yardım etmeye çalışacağım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Look in the cupboard. On the upper shelf, | Şu dolapta, üst çekmecede | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
there's a little blue bottle. There's no label on it. | üzeri etiketsiz küçük mavi bir ilaç şişesi var. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You'll find some white pills inside. | İçinde beyaz haplar var. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
This one, sir? | Bu mu? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Yes, leave it there. Go on with your work. I'll tell you what to do later. | Evet. Yerine koy ve işine dön tekrar. Sana daha sonra söyleyeceğim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I have never been able to do that. | Bunun nasıl yapıldığını asla öğrenemedim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Why didn't you wake me? | Dün gece beni uyandırmalıydın. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
They say it's dangerous. | Tehlikeli olurdu. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I don't believe it. A few years ago, the last time I sleepwalked, | Önemsiz. Bir yıl önce yine uykumda gezerken... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
they woke me up by slapping my face. | birisi beni tokatlayıp uyandırdı. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
And you can see I'm still alive. | Ve işte görüyorsun, hala yaşıyorum. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
What worries me is that I put ashes on your bed. | Ama yataktaki külleri merak etmişsen... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Why? It's no more odd than anything else. | Bu garip değil. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
People who walk in their sleep don't know what they're doing. | Bir çeşit uyurgezer alışkanlığı olmalı. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Ashes mean penance... | Küller pişmanlığın ve... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
and death. | ölümün simgesi. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Then it's penance for you who are going to be a nun | Pişmanlık, rahibe olacak olan senin için olsun, | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
and for me, who am old, it's death. | ölüm de benim için. Yaşlı olan benim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'll come with you to the village when you leave tomorrow. | Yarın seninle beraber kasabaya ineceğim, uğurlamaya. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Thank you, Uncle. | Teşekkürler. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
This evening we must do something special by way of a farewell. | Birbirimize bu akşam "hoşçakal" diyoruz. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Whatever you like. | Nasıl isterseniz. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I would like you to do something for me. | Senden masum bir istekte bulunmama izin ver. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Today I can refuse you nothing. | Hiçbir isteğinizi reddetmem. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You'll do what I ask, then? | O zaman... Yapacak mısın? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Whatever you wish. I'm at your command. | Evet, bu sizi mutlu edecek. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
No, wait... | Bir an için düşündüm de... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
What a silly thing! | Ne aptalca! | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
It's quite difficult for me to tell you what it is. | İstemeye cüret etmemeliydim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
How strange you are! | Çok sıradışı. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
When I asked you to do this favor for me you refused. | Bunu senden istediğimde kötü olmuştun. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
And now, here you are, making me so very happy all of a sudden. | Ama şimdi beni çok mutlu ettin. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Thank you, my child! | Teşekkürler kızım. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I don't like masquerading | Bu maskaralıklardan hoşlanmam. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
but I decided to give in to your whim. | Ama hevesinizi de kırmak istemedim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
It's not a masquerade, nor is it a whim. | Bu bir maskaralık ya da heves değil. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
I'm going to tell you a secret. | Sana bir sır vereceğim. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
Your aunt died in my arms, on our wedding night | Halan evlendiğimiz gece kollarımda öldü. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
wearing that dress. | Bu gelinliğin içinde... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You look so like her... | Ona çok benziyorsun... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
You must think I'm mad. | Aptal olduğumu düşünüyorsun, değil mi? | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
No Uncle, and now I'm pleased to have been able to do this favor, | Hayır, sizi mutlu ettiğime memnunum. | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |
because, although I didn't think so at first, you are really a good man. | Ve şimdi görüyorum, siz iyi bir insansınız... | Viridiana-1 | 1961 | ![]() |