Search
English Turkish Sentence Translations Page 179577
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Yes, of course | Evet, tabi ki. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
You're laughing! I'll never talk to you again | Sen gülüyorsun! Ben asla tekrar senle konuşmayacağım. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Sister, you've upset him | Abla, sen onun keyfini kaçırdın. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Stop the rickshaw. Go and call him now | Gekçektenmi iyi durdur onu . Git ve çağır onu şimdi. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
You drank chilled water again? | Sen dondurulmuş suyu tekrar mı içtin? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I'm coming to see you | Seni görmeye geldim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Yes, right away | Evet, hemen. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
It's a big project, is that why you're afraid? | Bu büyük bir proje, bundan dolayı mı korkuyorsun? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Poonam, if I do not succeed.. | Poonam, eğer başaramazsam.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
will it affect your love for me? | bana olan aşkını mı etkileyecek? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
How can you not succeed? | Sen nasıl başaramazsın? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
In legal matters, business, I never had an aptitude | Yasal maddelerde, işyeriyle, ilgili hiçbir yeteneğim olmadı. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Everyone seems to be more experienced than I am.. more capable | Herkes benden daha deneyimli görünüyordu.. daha yetenekli. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
You'll surely succeed | Sen muhakkak başaracaksın. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
And you know, when you return a victor, | Ve sen biliyorsun, ne zaman galibe dönüşeceğini, | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
everyone will be waiting with garlands at the airport, to welcome you | Herkes hava limanında çelenklerle bekliyor olacak, seni selamlamak için. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
How can you speak with such confidence? | Sen nasıl böylesine güvenle konusabiliyorsun? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I know you | Ben seni biliyorum. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
It seems, you know me better than I know myself | Sen beni, benim kendimi bildiğimden daha iyi biliyosun gibi geliyor. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I'll pray for you | Senin için dua edeceğim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I'm leaving in 3 days | 3 günde ayrılıyorum. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
For a month, no phone calls, no letters | Bir ay için, telefon konusmaları yok, mektuplar yok. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Be prepared | Hazirlıklı ol. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I accept. Anything else? | Kabul. Başka birşey? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
You are here? Everyone's waiting for you, for the meeting | Burda mısın? Herkes seni bekliyor, toplantı için. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Go.. I love you dearly | Yürü.. seni tüm kalbimle seviyorum. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Awake.. at this hour? | Uyandın.. bu saat de? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I have the right | Hakkım var. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Waiting for someone gives such pleasure? | Birini beklemek çok mu zevk veriyor? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
That only a woman's heart would know | O sadece bir kadının kalbinin bileceğidir. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Ready to leave? | Ayrılmaya hazırmisın? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Once I'm there, I think I'll grow a beard for.. | Bir defa ben burdayım, sanırım sakal büyüteceğim .. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
.. folks to take me more seriously | .. halk için beni daha ciddiye alsınlar diye. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
That won't be necessary | Buna gerek yok. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Can I shout? | Bağırabilir miyim? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Most welcome | Hoşgeldiniz. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Rama, Agra was the right place to go. | Rama, Agra’ya gitmek doğru yerdi. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
We got the musicians, also confectioners | Biz müzisyenleri getirdik, ayrıca pastacıyıda. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
The same confectioner, whom you favor too | Aynı pastacı, sen kime çok benziyosun. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Everyone will land up two or three days before the wedding | Herkes düğünden iki ya da üç gün önce gelecektir. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Imagine in less than two months, Bitto will be a bride | İki aydan az bir zaman içinde hayal et, Bitto bir gelin olacak. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Aunty, you asked for me? | Yenge, beni sormuşsun? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Yes.. sit | Evet.. otur. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Look, very soon you'll be married .. you'll enter another family | Bak, çok yakında evlenmiş olacaksın. Başka bir aileye gireceksin. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
That will be your home | O senin evin olacak. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
As we know, your Uncle is very attached to you | Bildiğimiz gibi, amcan sana çok bağlı. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Obviously, when you leave, he will miss you dearly | Açık olarak, sen gittiğinde, seni tüm kalbiyle özleyecektir. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
So it's time you began to distance yourself from him | Artık kendini ondan uzaklşstırmanın zamanı geldi. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Yes Aunty | Evet Yenge. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Why ask me to give the shawl to Babuji? | şalı Babuji’ye vermem için neden bana soruyorsun? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Because I wish you would | Çünkü dilerim ki | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
No, because Maa wishes it | Hayır, çünkü annem öyle istiyor. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Sister, your getting married doesn't mean you must break all bonds | Abla, sen evleniyorsun bu bütün bağları koparmak zorunda olduğun anlamına gelmiyor. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
It's your home no more, that's what Maa is implying? | Senin evin başka artık burası değil, bumu annemin demek istediği? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
You'll be the one taking care of all these things, after I'm gone | Bütün böyle şeylerle tek sen ilgileneceksin, ben gittikten sonra. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Yes, but after you're gone, Sister. Why from now itself? | Evet, ama sen gittikten sonra, abla. Neden şimdiden böyle olacakmışsın? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Because, while I'm still here, my Chhoti must pick up everything from me | Çünkü, ben hala burdayken, benim Chhoti’m her birşeyi benden almak zorunda. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Take.. it's time for Uncle to visit the temple | Al.. amcam için tapınağı ziyaret etme zamanı. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Babuji.. | Babuji.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Chhoti.. how come you've brought my shawl? | Chhoti.. nasıl oldu da sen benim şalımı getirdin? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Sister is ironing clothes. Okay.. | Ablam kıyafetleri ütülüyor. Tamam. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Bitto usually wraps it around like this.. | Bitto genellikle onu bu şekilde etrafında katlar. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Poonam, books from your schooldays are.. | Poonam, okul zamanından kitapların.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
.. still in the room you share with Chhoti | .. hala Chhoti’yle paylaştığın odada. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Select the stuff you want to take along.. | Yanına almak istediğin eşyayi seç.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
..the rest we'll have to dispose off | ..gerisini de bizim düzenlememiz gerek. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Chhoti needs more space in the room to herself | Chhoti ‘nin odada kendine daha fazla yeri lazım. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Girls' College, Madhupur | Kızlar Koleji, Madhupur. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Here you are Poonam, | Buyurun Poonam, | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
transfer papers for your Delhi college | Çıkartma kağıtları senin Delhi Koleji için. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Thank you Ma'am | Teşekkür ederim efendim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Sister, quick! | Abla, çabuk! | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
It's a call from Delhi | Delhi'den bir telefon. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Sunil Babu, my heartiest compliments! | Sunil Babu, en yürekten iyi dileklerimle! | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
One second, one second.. | Bir saniye, bir saniye. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Prem Babu's Japan tour | Prem Babu'nun Japonya turu... | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
is a great success | büyük bir basarımıydı? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Yes Sunil Babu, tell us more | Evet Sunil Babu, bize daha fazla anlat. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Uncle, you can't imagine! | Amca, hayal edemezsin! | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Prem has outdone his peers | Prem emsallerinden üstün oldu. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
He has closed the deal early. | O pazarlığı erken kapattı. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
He will be back by the morning flight | Sabah uçuşunda o geri dönecekmiş. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
He's returning tomorrow morning? | O yarın sabah mı dönüyor? | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Uncle I have a request | Amca bir ricam var. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
We'd like to have Poonam with us, when | Biz Poonam’ın bizimle birlikte olmasını istiyoruz, eğer izin veirsen... | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
we receive Prem at the airport tomorrow | biz Prem’i yarın havaalanından birlikte alacağız. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Prem would be happily surprised | Prem çok şaşırmış olacak. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Certainly, Sunil Babu. | Kesinlikle, Sunil Babu. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Poonam will be there to share your joys | Poonam sevincini paylaşmak için orda olacaktır. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I'll send the car tomorrow morning | Yarın sabah arabayı göndereceğim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Come on Bitto, | Hadi gel Bitto... | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
your palanquin's here from Delhi | senin tahtirevan burdan Delhi’den | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Our wedding day.. | Düğün günümüz.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
is four weeks away, | dört hafta var, | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
each week seems like hundred years | her hafta yüz yıl gibi geliyor. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
How can I endure this torture, | Böyle bir işkenceye nasıl tahammül edebilirim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
I can't wait for even a day longer | Bir gün bile daha fazla bekleyemem. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
Right now.. | Şimdi.. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
give me today itself, | bugün bana kendini ver | Vivah-1 | 2006 | ![]() |
your lovely caress, my dear | senin güzel kucaklamaların, canım benim. | Vivah-1 | 2006 | ![]() |