Search
English Turkish Sentence Translations Page 183772
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| They desire to be close to the Military. | Askerlerle konuşup onlara yakın durma hevesi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Istanbul Yesilkoy Airport 23:45 | İstanbul Yeşilköy Havaalanı 23:45 | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Mr. Kaya Aykur, information desk please. | Bay Kaya Aykur. Danışmaya müracaatınız rica olunur. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Mr. Kaya Aykur, information desk please. | Bay Kaya Aykur. Lütfen danışmaya müracaat ediniz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| All you need is here. | Gerekli olan her şey burada. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Is anybody else coming? No. No one else. Have a nice trip. | Başka kimse gelmeyecek mi? Gelmeyecek. Size iyi yolculuklar. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Could you please call Mehmet Obay to the information desk? | Mehmet Obay'ı danışmaya çağırır mısınız? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Mr. Mehmet Obay, information desk please. | Sayın Mehmet Obay, lütfen danışmaya gidiniz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Everything you need is in this envelope. | İhtiyacın olan her şey bu zarfta. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Attention please. | Dikkat, dikkat. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| All domestic and international passengers, attention please. | Bütün iç ve dış hat yolcularımızın dikkatine. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Due to technical difficulties, all domestic and international flights... | Hava meydanımızdaki teknik bir aksaklık dolayısıyla... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| It should be here. | Burada olacak. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Hello, yes? | Alo, buyurun? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Is it for sure? | Ya? Kesin mi? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Who's done it? | Kim yapmış peki? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| So, it happened? | Olmuş ha? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Yes. Altan just called. | Evet. Altan'dı arayan. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| In the Chain of Command, Kenan Evren is in charge. | Emir kumanda zinciri içinde Başta Kenan Evren varmış. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| It's unpleasant but not a surprise. | Sevimsiz bir durum ama belliydi. Sürpriz değil. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We have to be calm. | Soğukkanlı olmak lazım bence. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| It might even turn out to be good. | Hatta bu süreç fırsata da dönüştürülebilir. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| This might be the beginning of the political structure... | Yıllardır hayal ettiğin yeni siyasetin inşası açısından... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...you've been dreaming for years. | ...bakıyorum ben. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We'll see. | Bakalım, göreceğiz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Ankara, Prime Minister's House 03:05 | Ankara, Güniz Sokak 03:05 | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Is everything ready? Yes, sir. | Her şey hazır mı? Evet, komutanım. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Let's go. Yes, sir. | Gidelim. Baş üstüne. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| How can I help you? | Buyrun, bir şey mi var? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Sir, the Army is here. | Beyefendi askerler geldi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| They want us to surrender our weapons. | Silahlarımızı teslim etmemizi istiyorlar. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| They say ''Your services are no longer needed and go home.'' | Göreviniz sona erdi, evlerinize gidin diyorlar. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Do whatever they say. | Ne diyorlarsa aynen yapın. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Great Turkish Nation. | Yüce Türk milleti! | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| The Turkish Republic left to our custody and care by Great Ataturk... | Büyük Atatürk'ün bize emanet ettiği ülkesi ve milletiyle... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...whole as a country and nation... | ... bu bütün olan Türkiye Cumhuriyeti Milleti... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...has been under... | ... son yıllarda izlediğimiz gibi... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...ideological and physical attack towards its existence. | ... iç ve dış düşmanların... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I was told to give you this. | Bunu size iletmem söylendi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Hamzakoy eh? | Hamzakoy, ha? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Yes, sir. Canakkale. | Evet, efendim. Çanakkale. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| They have no authority over me. | Onların hükmü bana geçmez. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I'm the lady of this house. No one can force me to leave. | Ben bu evin kadınıyım. Kimse beni evimden çıkaramaz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| He is the Prime Minister; he'll do as the State wishes. | Beyefendi başbakandır, devlet ne isterse olur. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Esteemed Turkish Nation. | Aziz Türk milleti. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| It's under these circumstances, with the desire to preserve and protect... | İşte bu ortam içinde Türk Silahlı Kuvvetleri iç hizmet kanununun... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...Turkish Republic, by the authority vested by national service law... | ...verdiği yetkiyle, Türkiye Cumhuriyetini koruma ve... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...and in the name of Great Turkish Nation, that... | ...kollama görevini yüce Türk Milleti adına emir ve komuta zinciri... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...the Turkish Army has taken over the governing rights of the nation. | ...içinde yerine getirme kararı almış ve ülke yönetimine el koymuştur. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| You have been with me all along. | Bugüne kadar hep benimleydin. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Therefore I want you to stand by me now. | Bundan sonra da daima benim yanımda olmanı istiyorum. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Let's get ready. | Kalk, hazırlan gidelim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Etimesgut Military Airport | Etimesgut Askeri Havaalanı | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| TRT is waiting sir. Do you have any comments? | TRT ekibi bekliyor efendim, bir açıklama yapacak mısınız? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I have nothing to say. | Benim kimseye söyleyecek bir şeyim yok. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We are bringing nine prisoners sir. | Dokuz misafirimizi getiriyoruz, komutanım. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Copy that. Yes, sir. | Anlaşıldı. Emredersiniz, komutanım. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I told the commander nine prisoners. | Komutana 9 kişiyi aldık dedim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Look what they've done. | Şunların yaptığına bak. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Now try to explain. | İşin yoksa dert anlat. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| He ran that way sir. | Şu tarafa kaçtı abi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Take this street vendor with you. Yes sir. | Alın şu simitçiyi. Emredersiniz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We will release him later. | Gidince bırakırız. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Come on move. I didn't do anything. | Hadi yürü. Ben bir şey yapmadım. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Don't you know about the curfew? I am innocent. | Sokağa çıkma yasağını bilmiyor musun? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Just don't let him go. Don't throw them away. | Kaçırayım demeyin sakın. Abi, simitlerimi atma. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| What are you doing outside in the curfew time? | Sokağa çıkma yasağında sokakta ne işin var senin? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We will release you later. | Oraya gidince bırakırız seni. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Hey man, give me one of those. Alright. | Usta bir simit versene. Alın. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Can you give me one? Here you are. | Bize de bir simit versene? Al kardeş. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Here, for you, too. | Sen de al. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Give them. I'll pay for everyone. | Usta ver, ben herkesin parasını veririm. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Eat brother. | Ye kardeşim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I'm sorry for bringing you here in a big hurry. | Sizi apar topar çağırttım için kusura bakmayın. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I believe you should start your duties immediately Mr. Feyzioglu. | Bence hemen göreve başlamalısınız, sayın Feyzioğlu. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| General Staf Headquarters, Ankara | Genelkurmay Başkanlığı, Ankara | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| As the Security Council, we are building... | Güvenlik Konseyi olarak yasal zemin oluşturmak maksadıyla... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...a structure to create a new legal ground. | ...bir düzenleme yapıyoruz bugün. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| But our friends... | Ancak arkadaşlar... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...would like to know the members of the Cabinet. | ...kabinenin kimlerden oluşacağını bilmek istiyor. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I'm sure you have a proposal. Yes. I have sir. | Bir hazırlığınız vardır mutlaka. Evet. Var efendim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| But at this point... | Ama bu aşamada... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...I believe it would be better... | ...kabinede görev alacak arkadaşlara... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| ...if you contacted the potential candidates for the Cabinet. | ...teklifi doğrudan sizin iletmeniz daha yerinde olur bence. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Okay. Give me the names and let's talk. | Tamam. Belirlediğiniz isimleri söyleyin konuşalım. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I'd like to work with Kemal Canturk for example. | Kemal Cantürk'le çalışmak isterim ben mesela. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| And if you approve, Turgut Ozal should be commissioned. | İtirazınız olmazsa Turgut Özal'ın da görev alması iyi olur bence. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Let's talk to them one by one. Yes, sir. | Telefonla tek tek bağlayın. Başüstüne. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I'm bored to death here just waiting. | Patladım burada tek başıma beklemekten. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We were going to protest today to help Remzi. | Bugün Remzi için yürüyüş, afişleme falan yapacaktık. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I checked the school, nobody is there. | Okula, derneğe, oraya buraya baktım. Kimse yok. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I thought, I should come here. | Sonra buraya geleyim dedim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I was really scared. | Korka korka geldim açıkçası. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I walked around the block at least half an hour. | Yarım saat falan tur attım çevrede. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| It's as if people fell off the face of the Earth. | Millet yer yarıldı içine girdi sanki. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| I heard that Kaya has left the country. | Kaya yurt dışına gitmiş diye bir şey duydum. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| What're we gonna do now? | Ne yapacağız şimdi? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We hit. We broke. We destroyed. Is it over? | Vurduk, kırdık, döktük. Bitti mi? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| Has everything happened so that we would be left out after the coup. | Darbe olsun, defolup gidelim diye miydi her şey? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
| We'll see, it's still too hot!!! | Dur bakalım, olay daha çok sıcak. | Zincirbozan-1 | 2007 |