Search

English Turkish Sentence Translations Page 2341

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
I don't give a damn what the people say	I don't give a damn insanların söylediklerini	Africa United-1	2010
I'm gonna do it my way, gonna do it my way	I 'm do It yoluma, do It my way	Africa United-1	2010
Gonna let it all out and do my thing	Let it all out benim bir şey yapın	Africa United-1	2010
Boom boom boom and a bang bang bang	Boom boom boom ve bang bang bang	Africa United-1	2010
Do your thing	Kendi şey yapmak	Africa United-1	2010
Do your thing, make my body sing	Kendi şey yapmak, bedenimi şarkı yapmak	Africa United-1	2010
Do your thing, your thing, my thing, oh oh oh oh...	Senin şey, senin bir şey yapmak, benim bir şey vay vay vay vay...	Africa United-1	2010
See the kid over there with the bag?	Orada çanta çocuk görüyor? Şuradaki çantalı çocuğu görüyor musun?	Africa United-1	2010
You forgot to give me a tip.	Bana bir ipucu vermek unuttum. Bana bahşiş vermeyi unuttun.	Africa United-1	2010
Show our guests off the premises.	Misafirlerimiz tesislerinde gösterir. Konuklarımıza kapıyı göster.	Africa United-1	2010
Playtime's over. Move.	Playtime'nın üzerinde. Hareket ettirin. Oyun zaman bitti. Yol al.	Africa United-1	2010
Move. All of you. Get out. Move!	Hareket ettirin. Hepiniz. Dışarı çık. Hareket! Hadi. Hepiniz. Çıkın buradan!	Africa United-1	2010
Our ball!	Bizim Top! Topumuz!	Africa United-1	2010
Go, go, go, go, go.	Gidin, gidin, gidin gidin, gidin. Yürü, yürü, yürü.	Africa United-1	2010
(Dudu) What would Wenger do?	Wenger ne yapardınız? Wegner olsa böyle mi yapardı?	Africa United-1	2010
Good day at the office, no?	İyi günler ofisteki yok? Ofiste güzel bir gün geçirdin mi? Hayır mı?	Africa United-1	2010
What's wrong with you? Why are you so quiet?	Sizinle sorun nedir? Niçin are sen öylesine sessiz? Senin neyin var? Neden bu kadar sessizsin?	Africa United-1	2010
She's yours for the night. Come here...	O gece sizindir. Gel buraya... Kız bu gece senindir. Gel buraya...	Africa United-1	2010
(Dudu) Do it again.	Do It again. Tekrar yap.	Africa United-1	2010
Go check it out.	Check it out gidin. Git şunu kontrol et.	Africa United-1	2010
Johnson?	Johnson? Johnson?	Africa United-1	2010
Where are you? (Dudu) Now!	Neredesin? Şimdi! Neredesin? Şimdi!	Africa United-1	2010
He's in the back of the net. Hey, the bag!	Net geri almıştır. Hey, çanta! Ağların arasında kaldı. Hey, çanta!	Africa United-1	2010
Baby... Don't do it!	Bebek... Yapmayın! Bebeğim...Dediğini yapma!	Africa United-1	2010
Celeste, what are you doing?	Celeste, ne yapıyorsun? Celeste, nereye gidiyorsun?	Africa United-1	2010
This is how you repay me?	Bu nasıl benim ödemek mi? Sana emeklerimin karşılığı bu muydu?	Africa United-1	2010
After everything I do for you...	Sonra her şey sizin için yapmak... Senin için yaptığım onca şeyden sonra...	Africa United-1	2010
Run.	Çalıştırın. Koş!	Africa United-1	2010
Johnson!	Johnson! Johnson!	Africa United-1	2010
(Dudu) Our side worked the tacticals perfectly.	Bizim yan çalıştı tacticals mükemmel. Taktiğimiz muhteşem işledi.	Africa United-1	2010
(Celeste) Where are you guys going?	Siz nereye gidiyorsun? Nereye gidiyorsunuz siz?	Africa United-1	2010
We're going to the World Cup. Where are you going?	Dünya Kupası için gidiyoruz. Nereye gidiyorsunuz? Dünya Kupası'na gidiyoruz. Sen nereye gidiyorsun?	Africa United-1	2010
South Africa?	Güney Afrika? Güney Afrika mı?	Africa United-1	2010
Are you serious?	Are sen ciddi? Ciddi misin sen?	Africa United-1	2010
The team is taking shape, Fabby. The world is our ostrich.	Takım, Fabby şekilleniyor. Dünya bizim devekuşu ' dir. Takım şekle girmeye başlıyor. Artık dünya bizim devekuşumuz.	Africa United-1	2010
Now! You see?	Şimdi! Gördün mü? Şimdi! Görüyor musun?	Africa United-1	2010
Nico would fix this box. Let me try.	Nico bu kutuyu giderirdi. İzin vermek beni denemek. Nico bunu tamir ederdi. Bir de ben deneyeyim.	Africa United-1	2010
Mama, one beer, three sodas.	Mama, bir bira, üç gazlı içecekler. Bayan, bir bira, üç de soda.	Africa United-1	2010
Spending the General's money on beer, brother?	Genel harcama bira, kardeşim? Generalin paralarını biraya mı harcıyorsun kardeşim?	Africa United-1	2010
Let's get a soda for Egg.	Yumurta için bir soda alayım. Egg için soda alalım.	Africa United-1	2010
Beer gives him a twitchy trigger.	Bira ona twitchy tetikleyici verir. Bira onu şiddetli bir tetikçi yapıyor.	Africa United-1	2010
Brother, you recruit yourself a nice little army here.	Kardeşim, sen işe kendinizi bir güzel küçük Ordusu burada. Kardeşim, kendine küçük ve güzel bir ordu oluşturmuşsun.	Africa United-1	2010
We're not an army. We're a team.	Bir ordu değiliz. Biz bir takım konum. Biz bir ordu değiliz, takımız.	Africa United-1	2010
Nice teeth.	Güzel dişler. Güzel dişler.	Africa United-1	2010
Goal!	Gol! Gol!	Africa United-1	2010
Now, move it. Get in, now!	Şimdi, taşıyın. Şimdi alın! Hadi, hareket edin. İçerin girin, şimdi!	Africa United-1	2010
Inside. Move!	İçeride. Hareket! İçeriye. Hadi!	Africa United-1	2010
Taking that money was bad for me.	Bu para alarak benim için kötü oldu. Bu parayı alman çok kötü oldu.	Africa United-1	2010
The General was not pleased.	Genel memnun değildi. General durumdan hiç memnun değil.	Africa United-1	2010
If you want out, you have to go through me.	Eğer sen istemek, beni üzerinden gitmek zorunda. Eğer gitmek istiyorsan, cesedimi ciğnemek zorundasın.	Africa United-1	2010
I'm the border you have to cross.	Sen si olmak e geçmeye sınır ben. Geçmen gereken sınırım ben.	Africa United-1	2010
I'm the river you have to swim through.	Nehir yoluyla yüzmek zorunda ben. Yüzerek geçmen gereken nehirim ben.	Africa United-1	2010
I'm the mountain you have to climb.	Dağa tırmanmak zorunda ben. Tırmanman gereken dağım ben.	Africa United-1	2010
That's it. Fight me!	İşte bu kadar. Bana mücadele! İşte bu. Döv beni!	Africa United-1	2010
You've got nothing.	You got hiçbir şey. Sen işe yaramazın tekisin.	Africa United-1	2010
The money better all be there.	Tüm var olmak para daha iyi. Paranın tamamı burda olsa iyi olur.	Africa United-1	2010
What's in the case? It's just condoms.	Ne durumda? Sadece prezervatif öyle. Çantanda ne var? Sadece kondom.	Africa United-1	2010
Sex kills more people than guns.	Seks topları daha fazla insan öldürüyor. Sevişmek, silahlardan daha çok insan öldürüyor.	Africa United-1	2010
Fabrice, the gun!	Fabrice, silah! Fabrice, silah!	Africa United-1	2010
Get back! And you!	Tekrar gel! Ve sen! Geri çekil! Sen de!	Africa United-1	2010
Soft hands won't shoot.	Yumuşak eller ateş olmaz. Kibar eller tetik çekemez.	Africa United-1	2010
He has never seen a gun before.	O hiç bir silah önce gördü. Daha önce silah bile görmemiş.	Africa United-1	2010
Ah, my leg!	Ah, benim bacak! Ah, bacağım!	Africa United-1	2010
I'm sorry... Sorry.	Üzgünüm... Özür dilerim. Üzgünüm...Üzgünüm.	Africa United-1	2010
Against the wall!	Duvara karşı! Duvara yaslan!	Africa United-1	2010
You too!	Sen de! Sen de!	Africa United-1	2010
He needs a bandage.	O bir bandaj gerekir. Sargıya ihtiyacı var.	Africa United-1	2010
Tie it.	O kravat. Bağla şunu.	Africa United-1	2010
Take your money and go.	Paranızı alın ve gidin. Paranızı alıp gidin buradan.	Africa United-1	2010
(Tulu) Polite kids, huh?	Kibarlığı çocuklar, ha? Kibar çocuklar, ha?	Africa United-1	2010
Soft hands shoots, and then apologises.	Yumuşak eller vurursa, ve sonra apologises. Kibar eller ateş ediyor ve sonra özür diliyor.	Africa United-1	2010
The bitch wants to give the money back.	Orospu istiyor parayı geri vermek. Orospu da parayı geri vermek istiyor.	Africa United-1	2010
What an example to Africa's children!	Ne bir örnek Afrika'nın çocuklar için! Afrika çocuklarına ne güzel bir örnek!	Africa United-1	2010
You got what you came for. Now leave us alone.	Seni ne için geldi. Şimdi bizi yalnız bırakın. Almak istediğin şeyi aldın. Şimdi bizi rahat bırak.	Africa United-1	2010
Hey, George.	Hey, George. Hey, George.	Africa United-1	2010
Have you told them about what you did to the village in Bakundo?	Peki söylediler Bakundo köy için mi? Onlara Bakundo'nun köyüne yaptığın şeyi anlattın mı?	Africa United-1	2010
That was when I knew you were a soldier, my brother.	Ne zaman ı knew that was asker, ağabeyim vardı. Asker ruhlu olduğunu o zaman anlamıştım, kardeşim.	Africa United-1	2010
The little ones trapped, crying, "Help me! Help me!"	Ağlama hapsolmuş, küçük olanlar, "Bana yardım et! Bana yardım et!" Küçük çocuklar sıkışmış, ağlıyorlar, "Yardım edin! Yardım edin!"	Africa United-1	2010
Remember them, Foreman George?	Onları, ustası George hatırlıyor musun? Hatırladın mı, Foreman George?	Africa United-1	2010
The rumble in the jungle.	Rumble orman. Ormandaki haykırışları.	Africa United-1	2010
Mohammed Ali versus George Foreman.	Mohammed Ali George Foreman karşı. Mohammed Ali'ye karşı George Foreman.	Africa United-1	2010
You caused a different kind of rumble, didn't you, George?	Farklı türde bir rumble neden, mi, George? Bambaşka türden haykırışlara sebep oldun değil mi, George?	Africa United-1	2010
Boom.	Patlama. Bum.	Africa United-1	2010
We'll shoot you again. I mean it.	Biz yine ateş. Ben ciddiyim. Seni tekrar vururuz. Ciddiyim.	Africa United-1	2010
Boom.	Patlama. Bum!	Africa United-1	2010
(Celeste) George? Leave.	George? Bırakın. George? Gidin.	Africa United-1	2010
Hey, Georgie Porgie.	Hey, Georgie Porgie. Hey, Georgie Porgie.	Africa United-1	2010
That was a nice move in there. You saved our bacon.	Orada güzel bir hareket olduğunu. Bizim pastırma kaydedildi. İçeride yaptıkların güzeldi. Bizlerin hayatını kurtardın.	Africa United-1	2010
You don't need me. The money's gone.	Sen bana gerekmez. Para gitti. Bana ihtiyacınız yok. Para yok artık.	Africa United-1	2010
You need more than money to make a team, George.	Daha fazla para ihtiyacınız bir takım, George yapmak için. Takım kurmak için paradan daha fazlasına ihtiyacın var, George.	Africa United-1	2010
Look at Real Madrid.	Real Madrid bak. Real Madrid'e bir bak.	Africa United-1	2010
Then again, a little bit helps.	Sonra tekrar bir biraz yardımcı olur. Sonra bize bak, bu biraz yardımcı olur.	Africa United-1	2010
Ding, ding, ding! I get my ten percent, remember?	Ding, ding, ding! Benim on yüzde almak, hatırla? Dın, dın, dın! Yüzde on payım var, hatırladın mı?	Africa United-1	2010
It's not ten percent, Dudu.	Bu yüzde, Dudu değil. Yüzde on değil o, Dudu.	Africa United-1	2010
Your nose is bleeding.	Burun kanaması. Burnun kanıyor.	Africa United-1	2010
Come on.	Hadi. Gel hadi.	Africa United-1	2010
We're safe now.	Şimdi güvenli konum. Artık güvendeyiz.	Africa United-1	2010
So, what's your name? Dudu Kayenzi.	Peki, adınız nedir? Dudu Kayenzi. Adın ne bakayım senin? Dudu Kayenzi.	Africa United-1	2010
Where are you going? We're going to the World Cup.	Nereye gidiyorsun? Dünya Kupası için gidiyoruz. Nereye gidiyorsunuz? Dünya Kupası'na gidiyoruz.	Africa United-1	2010
Where are you going? Are you kidding?	Nereye gidiyorsun? Sen geçiyorsun? Sen nereye gidiyorsun? Şaka mı yapıyorsun?	Africa United-1	2010