Search
English Turkish Sentence Translations Page 3597
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| and seal up this as much as possible. | ...ve burayı da mümkün olduğunca kapatın. | American Mary-1 | 2012 | |
| Take off the extra bits too. | Fazla parçaları da çıkartırsın. | American Mary-1 | 2012 | |
| Can you excuse me for just a moment? | Bana biraz izin verir misin? | American Mary-1 | 2012 | |
| She really wants this? Oh, yes. | Bunu gerçekten istiyor mu? Evet. | American Mary-1 | 2012 | |
| She's dedicated her whole life to this. | Bütün hayatını buna adadı. | American Mary-1 | 2012 | |
| All right. I'm going to have you count backwards from 100 for me. | Tamam, şimdi senden 100'den geriye doğru saymanı istiyorum. | American Mary-1 | 2012 | |
| Starting now. | Başlayabilirsin. | American Mary-1 | 2012 | |
| One hundred, 99, | 100, 99, | American Mary-1 | 2012 | |
| 98, 97, 96... | ...98, 97, 96... | American Mary-1 | 2012 | |
| She's gonna be sore and in a lot of pain, mostly in the genital region. | Ayıldığı zaman çok fazla ağrısı olacak, özellikle genital bölgesinde. | American Mary-1 | 2012 | |
| I suggest you get her something with codeine in it. | Ağrı kesici ilaçlardan al ona. | American Mary-1 | 2012 | |
| That shouldn't be a problem. OK. | Sorun olmaz. Tamam. | American Mary-1 | 2012 | |
| She's at serious risk for infection if she doesn't keep | Ameliyatlı bölgeleri temiz tutmazsa, | American Mary-1 | 2012 | |
| the surgical areas clean and go see a doctor to make sure | ...ciddi bir enfeksiyon kapabilir. Ayrıca iyileşme sürecinin... | American Mary-1 | 2012 | |
| she's healing properly. An untreated infection, something like mastitis, | ...düzgün ilerlemesi için bir doktora görünsün. Meme iltihaplanması... | American Mary-1 | 2012 | |
| could kill her. I have a private doctor for check ups. | ...ölümüne neden olabilir. Kontroller için özel bir doktorum var. | American Mary-1 | 2012 | |
| I'll take her there. OK. She is also gonna be very groggy. | Onu oraya götürürüm. Peki. Ayrıca epey halsiz olacak. | American Mary-1 | 2012 | |
| You should take her somewhere where she can heal and rest up. | İyice dinlenip, iyileşebileceği bir yere götürmelisin onu. | American Mary-1 | 2012 | |
| And walking is going to be painful. | Yürürken canı çok yanacak. | American Mary-1 | 2012 | |
| Thank you so much, Dr Mason. Oh. | Çok teşekkürler Doktor Mason. | American Mary-1 | 2012 | |
| Please do not give my name or information to any of your friends. OK? | Yalnız numaramı ya da bilgilerimi arkadaşlarınıza vermeyin lütfen, olur mu? | American Mary-1 | 2012 | |
| Oh, of course not. This was an exceptional circumstance. | Tabii ki vermeyiz. Bu istisnai bir durumdu. | American Mary-1 | 2012 | |
| Good. Good luck. | Güzel. İyi şanslar. | American Mary-1 | 2012 | |
| Wait. What should I tell Ruby to call you for her website when she updates | Bekle. Ruby, internet sitesiyle ilgili güncelleştirmeler için... | American Mary-1 | 2012 | |
| I want you to know that the surgery was a complete success. | Ameliyatın çok başarılı geçtiğini bilmenizi isterim. | American Mary-1 | 2012 | |
| The scarring should be minimal. | Pek yara izi kalmayacaktır. | American Mary-1 | 2012 | |
| But I'm gonna prescribe you with scar reduction gel to ensure that. | Ama işi garantiye almak için size yara iyileştirici jel öneririm. | American Mary-1 | 2012 | |
| You may still be feeling a stretching or pulling sensation | Ameliyat yerinin yakınındaki bölgelerde gerilme veya... | American Mary-1 | 2012 | |
| near the incision area, and that is perfectly normal. | ...çekilme hissi olabilir. Bu kesinlikle normal bir durum. | American Mary-1 | 2012 | |
| I'm also gonna book an appointment for you to see your doctor in two weeks, | Ayrıca iyileşme sürecinin normal ilerlediğinden emin olmak için... | American Mary-1 | 2012 | |
| just to make sure everything's healing properly. | ...size, doktorunuzdan iki hafta sonrası için bir randevu alacağım. | American Mary-1 | 2012 | |
| Miss Mason, would you please go tell the family in the waiting room | Bayan Mason, bekleme odasındaki ailenin yanına gidip, | American Mary-1 | 2012 | |
| their father's had a heart attack. | ...babalarının kalp krizi geçirdiğini söyler misiniz? | American Mary-1 | 2012 | |
| Residents, what do we know? | Stajyerler ne öğrendik? | American Mary-1 | 2012 | |
| One of the most important parts of the healing process is the relationship | İyileşme sürecinin en önemli kısımlarından biri... | American Mary-1 | 2012 | |
| the patient feels with their doctor. | ...hastanın doktoruyla olan ilişkisidir. | American Mary-1 | 2012 | |
| A good, composed and confident bedside manner can be the difference | Doktorun hastaya iyi, sakin ve kendinden emin olarak yaklaşması... | American Mary-1 | 2012 | |
| between a frightened patient and a calm and confident patient. | ...hastanın korkmamasını ve kendini rahat ve güvende hissetmesini sağlar. | American Mary-1 | 2012 | |
| Assess what they need to hear and then tell that to them | Neyi duymaya ihtiyaçları olduğunu anlayıp, güven veren bir sesle... | American Mary-1 | 2012 | |
| in a reassuring manner. How did that go, Miss Mason? | ...onlara duymak istediklerini söyleyin. Nasıl gitti Bayan Mason? | American Mary-1 | 2012 | |
| They were upset. Understandably so. | Çok üzüldüler. Normal bir durum. | American Mary-1 | 2012 | |
| I want you to go back there and tell them that he died. | Şimdi tekrar gidip, adamın öldüğünü söylemeni istiyorum. | American Mary-1 | 2012 | |
| Hone this skill, because it's something you'll need perfected. | Bu becerinizi geliştirmeye çalışın, çünkü bu işte mükemmel olmanız gerekecek. | American Mary-1 | 2012 | |
| Especially by the time you have to start delivering bad news. | Bilhassa birilerine kötü haber vermeye başlayacağız zamana kadar. | American Mary-1 | 2012 | |
| All right, people, we have rounds to do. Quick ten minute break, | Evet millet, daha çok işimiz var. 10 dakika ara verelim, | American Mary-1 | 2012 | |
| then I expect to see everyone back here bright eyed and bushy tailed | ...sonra herkesi yeni hastalarla görüşmek için... | American Mary-1 | 2012 | |
| and ready to take on new patients. Thank you. | ...tam formunda hazır olarak görmeyi bekliyorum. Teşekkürler. | American Mary-1 | 2012 | |
| I'm very impressed with what I've been seeing, Mary. | Bugün gördüklerimden çok etkilendim Mary. | American Mary-1 | 2012 | |
| I can't wait to see how you perform when you start cutting into people. | İnsanları kesmeye başladığında nasıl bir performans göstereceğini merak ediyorum. | American Mary-1 | 2012 | |
| You're gonna be a great slasher. | Harika bir kasap olacaksın. | American Mary-1 | 2012 | |
| Pardon me? Sometimes we call surgeons slashers. | Nasıl yani? Bazen cerrahlardan kasap olarak bahsederiz. | American Mary-1 | 2012 | |
| You must have heard that. You do develop a grim sense of humour | Duymadın mı hiç? İnsanları kesmek günlük işin olduğunda... | American Mary-1 | 2012 | |
| when you cut into people on a daily basis. | ...acımasız bir mizah anlayışı geliştiriyorsun. | American Mary-1 | 2012 | |
| And the adrenaline rush you get from slicing into a human being | Ayrıca insanları doğrarken yaşadığın adrenalin patlamasının... | American Mary-1 | 2012 | |
| may help you through your most sleep deprived days. | ...uykusuz geçirmen gereken gecelerde sana epey faydası olacaktır. | American Mary-1 | 2012 | |
| Works better than espresso. | Ekspresodan daha fazla hem de. | American Mary-1 | 2012 | |
| I'm at the hospital doing a residency programme | Hastanede, Doktor Walsh ile beraber ihtisas programındayım. | American Mary-1 | 2012 | |
| Dr Grant? No, Dr Walsh. | Doktor Grant mı? Hayır, Doktor Walsh. | American Mary-1 | 2012 | |
| He's the resident surgeon who's teaching us. | Bizim dersimize giren stajyer cerrah. | American Mary-1 | 2012 | |
| Oh, good. I caught you at a good time. | İyi bari. Tam zamanında yakalamışım seni. | American Mary-1 | 2012 | |
| How are you, sweetie? Um... | Nasılsın canım? | American Mary-1 | 2012 | |
| Nana, would you mind if I gave you a call back when I get home? | Nine, seni eve dönünce tekrar arasam olur mu? | American Mary-1 | 2012 | |
| OK, sweetheart. You just don't worry about me, OK? | Tamam canım. Beni meraklandırma yeter. | American Mary-1 | 2012 | |
| Can I help you? Beatress. | Yardımcı olabilir miyim? Beatress. | American Mary-1 | 2012 | |
| Oh. You said not to call. | Aramayın demiştin. | American Mary-1 | 2012 | |
| Showing up is worse than calling. | Böyle gelmek aramaktan daha kötü. | American Mary-1 | 2012 | |
| By a lot. | Bayağı bir kötü. | American Mary-1 | 2012 | |
| How did you find me? Oh, I just looked up the name | Beni nasıl buldun? Öz geçmişinden okulunun adına baktım... | American Mary-1 | 2012 | |
| And then I just decided to come here and show up and wait. | Sonra buraya gelip beklemeye karar verdim. | American Mary-1 | 2012 | |
| You do know what it is, then. Mm hm. | Sen ne olduğunu biliyorsun o zaman. | American Mary-1 | 2012 | |
| She wanted to say thank you. She was gonna drop it off herself, | Sana teşekkür etmek istedi. Aslında kendi getirecekti... | American Mary-1 | 2012 | |
| but I said I'd deliver it. I know you don't want strange looks. | ...ama ben bırakırım dedim. Tuhaf bakışlardan hoşlanmadığını biliyorum. | American Mary-1 | 2012 | |
| Well, tell her thank you for me. Truly. | Ona benim adıma teşekkür et. İçtenlikle. | American Mary-1 | 2012 | |
| She really didn't have to do that. Oh, she wanted to do it. | Gerçekten hiç gereği yoktu. Yapmak istedi. | American Mary-1 | 2012 | |
| To say thank you. You should check out her website, | Sana teşekkür etmek için. Yeni fotoğraflarını yüklediği... | American Mary-1 | 2012 | |
| she puts up all kinds of new pictures. | ...internet sitesine de göz atmalısın. | American Mary-1 | 2012 | |
| I bet you're glad Ruby didn't show up. | Ruby'nin gelmemesine çok sevinmişsindir. | American Mary-1 | 2012 | |
| Yeah. I'm gonna go now. OK. | Evet. Şimdi gitmem gerek. Peki. | American Mary-1 | 2012 | |
| If you ever want to get together for coffee or something, sometime, | Eğer bir ara beraber kahve falan içmek istersen... | American Mary-1 | 2012 | |
| just girls' night... OK. I'll keep that in mind. | ...kız kıza yani. Tamam. Tekrar konuşuruz. | American Mary-1 | 2012 | |
| OK. OK. | Tamam. Tamam. | American Mary-1 | 2012 | |
| My treat. | Ben ısmarlarım. | American Mary-1 | 2012 | |
| Festivities. It's gonna be... Festivities. | Şenlik gibi olacak. Şenlik gibi. | American Mary-1 | 2012 | |
| I couldn't find any patients needing surgery on the break, | Moladayken ameliyat edecek bir hasta bulamadım... | American Mary-1 | 2012 | |
| so I grabbed a coffee instead. Ah, surgeon humour. | ...ben de kahve aldım onun yerine. Cerrah mizahı. | American Mary-1 | 2012 | |
| I was honestly looking. How was your break, Mary? | Yok, gerçekten hasta arıyordum. Senin molan nasıldı Mary? | American Mary-1 | 2012 | |
| Good. Good. | Güzeldi. Güzel. | American Mary-1 | 2012 | |
| Mary, I'd like to talk to you about something without the others around. | Mary, hazır diğerleri burada değilken seninle bir şey konuşmam gerek. | American Mary-1 | 2012 | |
| What? Some of the surgeons | Nedir? Hastaneden birkaç cerrah olarak... | American Mary-1 | 2012 | |
| from the hospital are getting together tonight for drinks. | ...bu gece bir şeyler içmek için buluşacağız. | American Mary-1 | 2012 | |
| We're wondering if you'd be able to attend. | Sen de gelebilir misin acaba diyoruz. | American Mary-1 | 2012 | |
| For drinks? With... other surgeons? | Bir şeyler içeceğiz, diğer cerrahlarla? | American Mary-1 | 2012 | |
| Yes, at Dr Grant's home. Do you have the address? | Evet, Doktor Grant'in evinde. Adresi biliyor musun? | American Mary-1 | 2012 | |
| No. I don't have the address. | Hayır, adresi bilmiyorum. | American Mary-1 | 2012 | |
| I'll email it to you. You'll come then? | Sana mail atarım. Geliyorsun değil mi? | American Mary-1 | 2012 | |
| I would love to. Does he know you're inviting me? | Tabii, çok isterim. O, beni davet ettiğinizi biliyor mu? | American Mary-1 | 2012 | |
| It was his idea. | Onun fikriydi. | American Mary-1 | 2012 | |
| Come around ten. We should have everything at a good pace by then. | On gibi gelirsin. O zamana kadar anca toparlanırız. | American Mary-1 | 2012 | |
| OK. Good. | Peki. Güzel. | American Mary-1 | 2012 | |
| Come on, we have rounds to do. Cunts and runts. | Hadi yapacak işlerimiz var. Doğum ve pediatriye gideceğiz. | American Mary-1 | 2012 |