Search
English Turkish Sentence Translations Page 8404
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
50 million yen each. | Kişi başı 50 milyon yen. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You want Papa's money? I'll make you a deal. | Babamın parasını istemiyor musunuz? Sizinle bir anlaşma yapalım. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
50 million yen. 500 million won. | 50 milyon yen. 500 milyon won. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You have to find Papa. | Babamı bulmanız gerekiyor. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
So her father took off with 200 million yen? | Demek babası yanında 200 milyon yen ile yola çıktı? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Yes. He's friends with Boss Bo gyoung? | Evet. Bizim patronun arkadaşı değil mi o? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He's just a sucker. | O yalnızca enayinin teki. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He was embezzling company money... | Yani şirketin parasını zimmetine geçiriyordu. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
And he brought 200 million yen | Ve 200 milyon yeni Japonya'ya getirdi... | Boat-1 | 2009 | ![]() |
to Japan, then vanished. | ...sonra da kayboldu. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
So the Boss kidnapped his daughter. | Bu yüzden de patron, onun kızını kaçırttı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He's not strong. He's diabetic, too. | O güçlü değildir. Üstelik şeker hastasıdır. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Papa finally snapped. | Aniden kayboldu. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He knows nothing about Japan. | Japonya hakkında hiçbir şey bilmez. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He's not strong and he's diabetic, too. | O güçlü değildir. Üstelik şeker hastasıdır. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He might be dead! | Ölebilir! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Toru, sit here. | Toru, buraya otur. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
If she gets away, the Boss'll kill us both! | Kız kaçarsa, patron ikimizi de gebertir! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
There's more? | Dahası mı var? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Daesung Insurance has men looking for her. | Daesung Sigorta'nın kızı arayan adamları var. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Yeah? You mean the guys that came after me? | Öyle mi? Beni takip eden adamları mı diyorsun? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
We'd better take her to the Boss. | Kızı patrona götürsek iyi olur. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's OK. I phoned him. | Dert etme. Onu aradım bile. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
The Boss? It's OK? | Patronu mu? Dert etmeyeyim mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Yeah. | Etme. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You're sure? The Boss isn't mad at me? | Eminsin? Patron bana kızmadı mı? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's OK. He said to take her to a hotel. | Endişelenme. Kızı bir otele götürmemizi söyledi. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Great. Great! | Harika! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Shut up and find him! | Kapa çeneni ve onu bul! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He can't be back in Korea. | Kore'ye dönmüş olamaz. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He must be here somewhere. | Orada bir yerlerde olmalı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Why don't you know his cell number, | Onun cep numarasını neden bilmiyorsunuz... | Boat-1 | 2009 | ![]() |
you bunch of fools! | ...sizi beyinsizler sürüsü! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He uses stolen phones. The number always changes. | Çalıntı telefon kullanır. Numarası sürekli değişir. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
So Hyeong gu took off? | Demek Hyeong gu kaçtı? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Toru fucked up again. | Toru yine işi berbat etti. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Didn't you! You hear me, you dumb ass kid! | Beni duydunuz, geri zekâlı veletler! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Hyeong gu knocked him out and took the girl. | Hyeong gu onu dövüp kızı almış. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Aw, man! | Ah, dostum! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Why'd he wreck the boat? | Tekneyi neden parçaladı ki? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What about my money! | Ya paralarım! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You're in shit. Boss Bo gyoung wants to kill you. | Boku yedin. Patron seni öldürmek istiyor. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You told him we've got the girl, didn't you? | Kızın elimizde olduğunu söyledin, değil mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's OK. What's OK? | Her şey yolunda. Yolunda olan neymiş? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Let's find Mr Kim. That's 50 million yen. | Bay Kim'i bulalım. Bu, 50 milyon yen anlamına geliyor. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Screw the 50 million yen! | 50 milyon yenine başlatma şimdi! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
This morning you said you phoned the Boss. | Bu sabah patronu aradığını söylemiştin. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You phoned the Boss... | Patronu aradığını... | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I don't understand Korean... | Korece anlamıyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What? | Öyle mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What the fuck? | Ne ulan bu? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Whose side are you on? | Kimin tarafındasın sen? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You got the pictures? So did Bo gyoung. | Resimlerde sen varsın, değil mi? Bo gyoung bu yüzden yaptı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Those girls you slept with were the same person. | Yattığın şu kız... | Boat-1 | 2009 | ![]() |
My sister. | ...kız kardeşimdi. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Takashi's wife. | Takashi'nin karısı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You still don't get it? | Hâlâ anlayamadın mı? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Boss Bo gyoung's son's wife. | Patronun oğlunun karısı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
There's no way you can go back to him. | Patronun yanına dönebilmenin imkanı yok. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's 50 million yen. Let's go find Mr Kim. | 50 milyon yen'den bahsediyoruz. Gidip Bay Kim'i bulalım. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
For that girl? | O kız için mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Or is it the money? | Yoksa para için mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I don't understand. | Dediklerini anlamıyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Don't understand what? | Neyi anlamıyorsun? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Look, you can't go back to Boss Bo gyoung. | Bak, patrona gidemezsin. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's me or nothing. | Yanımda kalmaktan başka seçeneğin yok. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Fuck you, then! I'll go to Boss Bo gyoung. | Cehenneme kadar yolun var! Patronun yanına gidiyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I don't care if he kills me. I'll tell him everything. | Beni öldürse de umurumda değil. Ona her şeyi anlatacağım. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's the money! | Para için! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Speak Korean. | Korece konuş. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Money. Why else? | Para için. Başka ne için olacaktı ki? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
You bought a woman for 30,000 yen. | 30,000 yene bir kadın satın aldın. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
My sister made 30,000 yen. For letting you fuck her. | Kız kardeşimin bedeli 30,000 yen. Onu becermenin karşılığı. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
It's the damn money! | Allahın belası para! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Bo gyoung and Takashi are scum. | Bo gyoung ve Takashi, her ikisi de pisliğin teki. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I work for scum. | Pislikler için çalışıyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I get kicked around, | Para için orada burada dayak yiyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Why else would I do this but for the money? | Bunu para için yapmayacağım da ne için yapacağım? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What? | Konuş. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What do you want it for? | Bu parayı niçin istiyorsun? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I'll show you everything. | Sana göstereceğim. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Brats! | Veletler! | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Are they your kids? | Çocuklar senin mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
My sister's. | Kız kardeşimin. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Takashi's? | Takashi'nin mi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
That one, or that one, maybe. | Ya bu ya da şu onun çocuğu olabilir. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Go take your bath. | Gidip duş alın. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
But aren't they married? | Evlenmemişler miydi? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He's a fool, and she's worse. | Takashi bir aptal ve kardeşim de beteriydi. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Some girls are like that. I know one. | Bazı kızlar böyledir. Öyle birini tanıyorum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Takashi might come here. | Takashi buraya gelebilir. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He never has. | Hiç uğramaz. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
What's wrong with him? | Onun nesi var? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
He needs an operation. | Ameliyat olması gerekiyor. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Then why isn't he in hospital now? | Öyleyse neden şimdi hastanede değil? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
No money. | Paramız yok. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Don't worry. When we find Papa he'll give you money. | Kafana takma. Babamı bulduğumuzda sana para verir. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Look... I can't come in right now! What? | Bana bak... Şimdi gelemem! Ne? | Boat-1 | 2009 | ![]() |
Oh, hi, honey! I'll just be a few minutes. | Selam, canım! Bir kaç dakikaya oradayım. | Boat-1 | 2009 | ![]() |
I went and slept in. | Eve gelip biraz uyudum. | Boat-1 | 2009 | ![]() |