Search
English Turkish Sentence Translations Page 2305
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Can you still say that the construction isn't shoddy? | Buna rağmen inşaat kalitesiz değil diyebilir misiniz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What should we do, Head Director of the Board? Defending this on my level isn't possible... | Ne yapmalıyız, Yönetim Kurulu Başkanım? Benim boyumu aşıyor artık. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
If everything you said so far is all true, | Her şey doğruysa Myeong Sung Vakfı'nın Yönetim Kurulu Başkanı olarak... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
and implement the safety diagnostics regarding the annex building construction. | Ek bina inşaatıyla ilgili güvenlik tanılarını uygulayacağım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
This time, I think we might have won. | Bu sefer kazanabiliriz gibi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
It's too early to relax yet, as we don't know what they will secretly concoct. | Gizlice neler hazırlayacaklarını bilmediğimizden rahatlamak için erken. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
We should see to it until the end. | Kıyafetleriniz çok şık Hocam. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Exactly how are you managing your teachers?! | Öğretmenleri nasıl idare ediyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
How can you let a new teacher cause chaos across the whole school?! | Yeni yetme bir öğretmenin okulda kargaşaya sebep olmasına nasıl izin verirsin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
if you immediately fire him because of this, the parents will get angry again! | Hemen bu yüzden kovarsan veliler tekrar sinirlenecek! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Jo Bang Wool, do some research on her. How she could do such an impertinent thing, | Jo Bang Wool'u araştır. Böyle küstahça bir şeyi nasıl yapabildi... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I believe Oh Ah Ran is the one responsible for this. | Bunun sorumlusunun Oh Ah Ran olduğuna inanıyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
My patience has run out. | Sabrım tükenmek üzere. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
My body aches. | Her yanım ağrıyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Who is that kid? | Bu velet kim? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hey, instead of studying, do you just date? | Ders çalışmak yerine oğlanlarla mı çıkıyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Go! | Kışt! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Is your neck okay? | Boynun iyi mi? Endişelendiğin için mi geldin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What do you mean worried? I just came as the school's president... | Ne endişelenmesi? Okulu temsilen geldim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Is your neck okay? It doesn't look broken... | Boynun iyi mi? Kırılmış gibi görünmüyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You said that you came as the school's representative. I have a lot of resentment against the school. | Okulu temsilen geliyorum dedin. Okula karşı bayağı kinim var. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
And the person who is directing the construction is your Dad. | İnşaatı yöneten de senin baban. Oh Ah Ran sözlerine dikkat et. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
The only thing that is alive is her mouth. | Kızdaki çeneye bak. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What's with that girl too? | Bu kızın burada ne işi var? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Mom? Does that mean Jo Bang Wool is Oh Ah Ran's Mother? | Anne mi? Jo Bang Wool, Oh Ah Ran'ın annesi mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
But doing this won't cause any retaliation on us, will it? | Ama bizden intikam almaya kalkmazlar değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
It's a corruption case that connects a wicked Chaebol and a presidential candidate. Gang Soo Chan, Chairman Hong, Do Jeong Woo. | Ahlaksız bir Chaebol ve başkan adayının karıştığı yolsuzluk davasıyla ilgili. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
There is no "friend" in the world! | Bu dünyada arkadaş diye bir şey yok sıpa! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Episode 12 What happened? Did they decide to stop the construction? | Ne oldu? İnşaatı durdurmaya karar verdiler mi? Anneni ne sandın? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You should've been there to see the Vice Principal and Do Jeong Woo's expression. | Müdür Yardımcısı ve Do Jeong Woo'nun yüz ifadelerini görmeliydin. İyi yaptın anne. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What? | Anne mi? Jo Bang Wool, Oh Ah Ran'ın annesi mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
But doing this won't cause any retaliation against us, will it? | Ama bizden intikam almaya kalkmazlar değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Myeong Seong's annex construction isn't a simple construction. | Myeong Seong ek bina inşaatı sıradan bir inşaat değil. 1 | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
It's a corruption case involving an educational foundation chaebol and a presidential candidate. | Ahlaksız bir Chaebol ve başkan adayının karıştığı yolsuzluk davasıyla ilgili. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
We need to tie the three together and send them away at once. | Bu üçünü birleştirip tek seferde kurtulmalıyız. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
If you let your guard down for a moment, they will stab you in the back! | Bir anlığına gardını indirirsen hepsi seni arkandan bıçaklar! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
But it's about time to eat, so why isn't the food coming? | Yemek vakti gelmedi mi, neden hala yemek yok. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Stay here. I'll go get you some food. | Sen burada kal. Ben gidip biraz yemek getireyim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Jo Bang Wool was an ajumma? | Jo Bang Wool ajumma mıymış? Çılgınlık... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
She dares to stab my father in the back? | Babamı sırtından bıçaklamaya mı cüret ediyor? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hong Sang Tae... | Hong Sang Tae... Daha gitmedin mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Bang Wool was here... for a moment... | Bang Wool buradaydı. Biraz... Bang Wool'u görmek ister misin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Why would I see Jo Bang Wool? | Niye Jo Bang Wool'u görmek isteyeyim? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Well, it would be good to take this chance to get to know one another. | Birbirinizi tanımanız için bu şansı değerlendirmen iyi olurdu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
There is no such thing as friends. | "Arkadaş" diye bir şey yoktur. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
They would all stab me in the back, given a chance. | Fırsat buldukları anda hepsi beni sırtımdan bıçaklar. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I should never have extended my courtesy to you. | Sana hiç bu kadar iyi davranmamalıydım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hong Sang Tae... | Hong Sang Tae... İnsanoğlu böyledir. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
People only hold onto you when they need you and | İnsanlar, ihtiyaçları olduğunda sana tutunurlar... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I thought you, at least, would be different from | Seni, en azından bana dalkavukluk edip... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
the ones that brown nose me, yet stab me in the back. | ...sonra da sırtımdan vuranlardan farklı sanmıştım. O fiyata satmıyorum. Amanın ne güzelmiş bunlar. Hoş geldiniz. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I'm sorry, but I'm not interested in you anymore. | Üzgünüm, ama artık seninle ilgilenmiyorum. Git. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Also, tell this to your mom. | Ayrıca, annene şunu söyle. Okuldaki oyunları bitti artık. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hong Sang Tae! | Hong Sang Tae! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Ow, that hurts! | Acıyor! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
The food is here! The food is here! | Yemek geldi! Yemek geldi! Yemek! Yemek! Güzel görünüyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I think he said something about Ah Ran's mom playing school. | Sanırım Ah Ran'ın annesinin okulda oynamasıyla ilgili bir şeyler dedi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Father! | Baba! Babacığım! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hey, what are you doing? | Ne yapıyorsun? Bırak bu işin peşini. Senden bunu rica ediyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
If it were you, would you be able to let go of someone who's planning to stab your father in the back? | Sen olsan, babanı sırtından bıçaklamayı düşünen birine izin verebilir miydin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
The thing your mom's doing right now is the thing that'll put handcuffs on my dad. | Annenin şu an yaptığı şey babamın ellerine kelepçe vuracak olan şey. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What? Why do you keep calling me?! | Ne var? Ne bana seslenip duruyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Father. At school... | Baba. Okulda... Okulda ne? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
What have you been doing? | Ne haltlar yiyordun sen? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
The school is in chaos and you don't even know, | Okul karışıklık içinde ama etrafta Jeong Woo denen o herifle oynamaktan haberin bile yok! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
At school, what? | Okulda ne? Ben iyice çileden çıkmadan sadede gel! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Why did you stop talking? Hah?! | Niye konuşmayı kestin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You seem to be busy. Just go back to your work. | Anlaşılan meşgulsün. İşinin başına dön. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
The only son I have has to be so dim witted. | Tek bir oğlum var o da kalın kafalı olmak zorunda mı? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You need to follow me in there. | Benimle gel. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I've been way too easy on you these days because I didn't have enough energy. | Bugünlerde pek gücüm olmadığından seni çok başıboş bıraktım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Follow me! | Peşimden gel! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Hong Sang Tae. | Hong Sang Tae. Git. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I said to leave! | Git dedim! | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I'm sorry. ♫ so that I'm hoarse ♫ | Üzgünüm. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
That ajumma... | O ajumma... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Is she your mom? | ...senin annen mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
When he beats her up like that, | Babam öyle dövdüğü sürece hangi anne bu evde kalır ki? | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
She already left. Saying she would live on her own. | Kendi kendine yaşayacağını söyleyip de gideli çok oldu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Don't look at me like that. | Bana öyle bakma. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
It's a hundred times better not to have a nagging mom. | Dırdırcı bir anneye sahip olmamak bin kat daha iyi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Even so, I think that having one is better. | Öyle olsa bile bir tane olması iyidir. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Putting me on top of the shoulders, | Beni omuzlarına alıp... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
and scolding the boys if they are bothering me. | ...beni rahatsız eden çocukları azarlardı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You have one. | Senin var ya. Üniformalı, horoz dövüşü horozu gibi bir anne. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Not her. | O değil babadan bahsediyordum ben. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
You have a dad too. | Baban da var. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
When I was younger, I didn't have one. | Ben küçükken yoktu. O yüzden... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
instead of my dad, my mom | ...babamın yerine annem... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
would fight with the grandma who owned the house, | ...evin sahibi olan babaannemle kavga ederdi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
On days like that, | Öyle günlerde beni uyuttuktan sonra ağlardı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
That's why, | Bu yüzden kavgacı bir anneyi sevmiyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Because after a fight, | Çünkü her kavgadan sonra ağlayacağını biliyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
even though she always lost, | ...her zaman yenilse bile... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
my mom kept fighting. | ...annem kavgaya devam etti. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
Even the day after she cried, | Ağladığı günden sonra bile yine kavga ederdi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
She did it for me; | Bunu benim için yaptı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
to protect me. | Beni korumak için. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
I know this is a really selfish thing to say, but | Bunu söylememin bencilce olduğunu biliyorum ama... | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |
don't tell on my mom, Sang Tae. | ...annemi ele verme, Sang Tae. | Aenggeurimam-1 | 2015 | ![]() |