• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4824

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Trap one, possible target acquisition. Tuzak bir, olası hedef belirlendi. Arrow-1 2012 info-icon
Stand down. Geri çekilin. Arrow-1 2012 info-icon
Maybe Lawton didn't take the bait after all. Belki Lawton yemi hiç yutmamıştı. Arrow-1 2012 info-icon
We're blown! Take cover! Açığa çıktık! Siper alın! Arrow-1 2012 info-icon
On your knees. On your knees. Diz çök. Diz çök. Arrow-1 2012 info-icon
Hands behind your head. Eller başının arkasına. Arrow-1 2012 info-icon
I saw you coming a mile away. Geldiğini bir mil öteden gördüm. Arrow-1 2012 info-icon
Thanks for tipping me off. Beni uyardığın için teşekkürler. Arrow-1 2012 info-icon
I'll kill you for what you did to Andy. Andy'ye yaptıkların için seni öldüreceğim. Arrow-1 2012 info-icon
I'd be pulling these triggers right now, Tetikleri hemen şimdi çekebilirim ama tabii bana ödeme yapan yok. Arrow-1 2012 info-icon
There's space for you right here, Tam burada senin için bir yer var, kardeşinin hemen yanı başında. Arrow-1 2012 info-icon
You'd do best to remember that. Bunu unutmasan çok iyi olur. Arrow-1 2012 info-icon
What happened? Ne oldu? Sen gelmedin, işler iyi gitmedi. Arrow-1 2012 info-icon
Rasmus was skipping town... Rasmus şehirden kaçıyordu... Arrow-1 2012 info-icon
Thanks to your new priorities four agents are dead, Oliver. Yeni önceliklerin sayesinde dört ajan öldü Oliver. Arrow-1 2012 info-icon
You could have stopped this guy, Bu adamı durdurabilirdin. Bu manyağa temelli son verebilirdin. Arrow-1 2012 info-icon
Lawton got away? Lawton kaçtı mı? Arrow-1 2012 info-icon
You seriously think "Deadshot" adıyla tanınan birinin dövüşmeden pes edeceğini... Arrow-1 2012 info-icon
was going down without a fight? ...cidden düşünüyor musun? Arrow-1 2012 info-icon
I needed you there, man. Sana orada ihtiyacım vardı dostum. Arrow-1 2012 info-icon
Taylor Moore was relying on me, Diggle. Taylor Moore bana güveniyordu Diggle. Arrow-1 2012 info-icon
But this was never about that kid, Ama bu mesele hiçbir zaman o çocukla ilgili olmadı. Arrow-1 2012 info-icon
he is safe under armed security at your house. Çocuk senin evinde silahlı korumalar eşliğinde güvende. Arrow-1 2012 info-icon
This is about Laurel. Mesele Laurel. Diggle, bir seçim yaptım. Arrow-1 2012 info-icon
I know. Biliyorum. Laurel'ı seçtin. Arrow-1 2012 info-icon
Always her. Daima o. Arrow-1 2012 info-icon
Everybody else be damned. Diğer herkesin canı cehenneme. Arrow-1 2012 info-icon
Something to say, Felicity? Söyleyecek bir şeyin mi var Felicity? Arrow-1 2012 info-icon
Nothing you want to hear. Duymak isteyeceğin bir şey yok. Arrow-1 2012 info-icon
Try again. Tekrar dene. Arrow-1 2012 info-icon
You're thinking too much. Çok fazla düşünüyorsun. Arrow-1 2012 info-icon
Nobody ever accused me of that before. Daha önce kimse beni bununla suçlamamıştı. Arrow-1 2012 info-icon
Show off. Gösterişçi. Arrow-1 2012 info-icon
I feel the variation in the wind, Rüzgardaki değişimi hissediyorum. Arrow-1 2012 info-icon
I hear the bowstring tighten... Yayın gerginleştiğini duyuyorum. Arrow-1 2012 info-icon
And I let go. Ve bırakıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Give in to your senses... Kendini duyularına bırak. Arrow-1 2012 info-icon
Don't think. Düşünme. Arrow-1 2012 info-icon
No, it's...no, it's just there's, uh... Hayır, bu...hayır... sadece... Arrow-1 2012 info-icon
Someone. Biri var. Arrow-1 2012 info-icon
And it's a mile past complicated, Ve üstelik karmaşık olmanın da ötesinde ama yapamam. Arrow-1 2012 info-icon
Does she know how much you love her? Onu ne kadar sevdiğinden haberi var mı? Arrow-1 2012 info-icon
I suspect right now she doesn't. Şu anda bilmediğini düşünüyorum. Arrow-1 2012 info-icon
But as soon as I'm home, she will. Amam eve döner dönmez öğrenecek. Arrow-1 2012 info-icon
You looked so beautiful that night. O gece çok güzel görünüyordun. Arrow-1 2012 info-icon
I remember Oliver telling me once Oliver'ın bir zamanlar bana "keşke babası evlerine... Arrow-1 2012 info-icon
would let him come over to your house more often. ...daha sık gitmeme izin verse" dediğini hatırlıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
That being there Orada olmanın kendisini Robert Queen'in oğlu olmaktan ziyade... Arrow-1 2012 info-icon
and more like himself. ...daha çok kendisi gibi hissettirdiğini söylemişti. Arrow-1 2012 info-icon
I liked who my son was when he was around you. Oğlumun senin yanındayken olduğu halini severdim. Arrow-1 2012 info-icon
Hey. Selam. Polis şimdi aradı. Arrow-1 2012 info-icon
Edward Rasmus was arrested. Edward Rasmus tutuklanmış. Arrow-1 2012 info-icon
Really? What happened? Sahi mi? Ne olmuş? Arrow-1 2012 info-icon
Apparently he confessed to everything. Anlaşılan her şeyi itiraf etmiş. Arrow-1 2012 info-icon
He's going to go to prison for a long time Uzun bir süre için hapse gidiyor ve bir daha kimseye zarar veremeyecek. Arrow-1 2012 info-icon
Why would he confess? Neden itiraf etsin ki? Kanunsuzun parmağı varmış. Arrow-1 2012 info-icon
So, I guess it's over. Sanırım artık bitti. Arrow-1 2012 info-icon
Yes...Yeah. Evet. Evet. Bunları nasıl görebiliyorsun? Arrow-1 2012 info-icon
Great, I'll go wake up Taylor... Harika, ben gidip Taylor'u uyandırayım... Arrow-1 2012 info-icon
No, Tommy, please. Hayır Tommy, lütfen. Arrow-1 2012 info-icon
He's sleeping, he's been through a lot. Uyuyor, başından çok şey geçti. Arrow-1 2012 info-icon
Now you all are welcome to stay. Hepiniz burada kalabilirsiniz. Arrow-1 2012 info-icon
We certainly have enough room. Kesinlikle yeteri kadar odamız var. Arrow-1 2012 info-icon
Thank you, Mrs. Queen. Teşekkür ederim Bayan Queen. Arrow-1 2012 info-icon
I guess we'll stay, then. Sanırım kalıyoruz o halde. Güzel. Arrow-1 2012 info-icon
Your lawyer's here. Avukatınız geldi. Arrow-1 2012 info-icon
It's you. Sen ha! Arrow-1 2012 info-icon
I'd like to discuss loose ends. Yarım kalan şeyleri görüşmek istiyorum. Arrow-1 2012 info-icon
You didn't get my message? Mesajımı almadın mı? Arrow-1 2012 info-icon
Forget about the Moore boy. Moore çocuğu unut. Arrow-1 2012 info-icon
I've already confessed, that freakshow in a hood İtiraf ettim bile. O başlık giymiş ucube herif... Arrow-1 2012 info-icon
told me he'd kill me if I didn't. ...itiraf etmezsem beni öldüreceğini söyledi. Arrow-1 2012 info-icon
We need to make this meeting appear legitimate. Bu görüşmenin meşru görünmesini sağlamamız gerekiyor. Arrow-1 2012 info-icon
Lawyer stuff. Avukatlık işleri. Arrow-1 2012 info-icon
Sign here, please. Burayı imzalayın lütfen. Arrow-1 2012 info-icon
Am I clear? You leave the boy alone. Anlatabildim mi? O çocuğu rahat bırak. Arrow-1 2012 info-icon
I wish I could, Keşke yapabilseydim ama çocuk yüzümü gördü. Arrow-1 2012 info-icon
If you put pressure in just the right areas above the forearm, Ön kolun biraz yukarısındaki doğru alanlara biraz baskı uygularsan... Arrow-1 2012 info-icon
like I did to you, an embolism will form ...tıpkı sana yaptığım gibi, orta antebrakiyal damarda... Arrow-1 2012 info-icon
in the medial antebrachial vein. ...bir hava kabarcığı oluşur. Arrow-1 2012 info-icon
When the air pocket reaches your heart in, Hava kabarcığı aşağı yukarı... Arrow-1 2012 info-icon
give or take, fifteen seconds, ...15 saniye sonra kalbine ulaştığında... Arrow-1 2012 info-icon
you'll die. It's relatively painless. ...öleceksin. Nispeten acısızdır. Arrow-1 2012 info-icon
Nothing personal. Kişisel bir şey değil. Arrow-1 2012 info-icon
We're done here! Burada işimiz bitti! Selam. Selam. Arrow-1 2012 info-icon
Excuse me, hi, I'm looking for my boyfriend, Affedersiniz, selam, erkek arkadaşımı arıyorum... Arrow-1 2012 info-icon
he's kind of a regular around here. ...buraların müdavimi sayılır. Arrow-1 2012 info-icon
Piercing blue eyes, İçe işleyen mavi gözlere sahip... Arrow-1 2012 info-icon
and may or may not have stolen a police radio. ...ve bir polis telsizi çalmış ya da çalmamış olabilir. Arrow-1 2012 info-icon
Yeah, that's him. Behind you. Evet, bu o. Arkanda. Arrow-1 2012 info-icon
Well, that's a nice look. Bu güzel bir görüntü işte. Arrow-1 2012 info-icon
What were you thinking? Ne düşünüyordun Allah aşkına? Arrow-1 2012 info-icon
Well, if it isn't the wonder twins... Bu harika ikizler değilse ne olayım... Arrow-1 2012 info-icon
He's very sorry for stealing the radio, telsizi çaldığı için çok üzgün... Arrow-1 2012 info-icon
and he won't ever bug you or steal anything ...ve bir daha sizi rahatsız edip, sizlerden hiçbir şey çalmayacak. Arrow-1 2012 info-icon
Both of you. Come with me. Siz ikiniz. Benimle gelin. Mesele seçim yarışın, değil mi? Mesele seçim yarışın, değil mi? Arrow-1 2012 info-icon
What are we doing here? Burada ne arıyoruz? Arrow-1 2012 info-icon
Well, your boyfriend is so interested in the Hood, Pekala, erkek arkadaşın Başlıklı ile epey ilgileniyor. Arrow-1 2012 info-icon
I thought he might like to meet someone else Ben de onunla zaten tanışmış olan biriyle tanışmayı ister diye düşündüm. Arrow-1 2012 info-icon
Oh, God... Tanrım. Arrow-1 2012 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 4819
  • 4820
  • 4821
  • 4822
  • 4823
  • 4824
  • 4825
  • 4826
  • 4827
  • 4828
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim