Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8498
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
...who wanted to go to Disneyland. | ...kaçak bir teröristti. ...Disneyland'a gitmek istedi. ...kaçak bir teröristti. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Listen, Ed, we're going north now, do you hear me? | Dinle, Ed, kuzeye doğru gidiyoruz, beni duyuyor musun? Dinle, Ed. Şimdi kuzeye gidiyoruz, duydun mu? Dinle, Ed, kuzeye doğru gidiyoruz, beni duyuyor musun? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
We're going north to the Balad safe house. No, no, no, buddy. No, you're not. | Kuzeye, Balad'taki güvenli eve gidiyoruz. Yo, yo, yo, dostum. Hayır, gitmiyorsunuz. Kuzeydeki Balad örgüt evine gidiyoruz. Hayır, dostum. Gitmiyorsun. Kuzeye, Balad'taki güvenli eve gidiyoruz. Yo, yo, yo, dostum. Hayır, gitmiyorsunuz. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You're blown. There's chatter. | Deşifre oldun. Etrafta söylentiler var. Açığa çıktın. Konuşan var. Deşifre oldun. Etrafta söylentiler var. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Well, if I'm blown, Ed, that means you should've sent a team here... | Deşifre olsam, Ed, Nizar'ın vurulduğu dakikada... Eğer açığa çıksaydım, Ed, Nizar vurulduğu anda buraya bir tim yollardın... Deşifre olsam, Ed, Nizar'ın vurulduğu dakikada... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...the minute Nizar got shot, but you didn't send a team, did you? | ...bana bir ekip yollamış olmalıydın, ama yollamadın, değil mi? ...ama tim yollamadın, değil mi? ...bana bir ekip yollamış olmalıydın, ama yollamadın, değil mi? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Well, not since we've been talking, Ferris. | Konuştuğumuza göre yollamadım, Ferris. En azından konuştuğumuz süre içinde değil, Ferris. Konuştuğumuza göre yollamadım, Ferris. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You and I, we're going to that safe house, you understand? Now. | Sen ve ben, güvenli eve gideceğiz, anladın mı? Şimdi. Sen ve ben, o örgüt evine gidiyoruz, anladın mı? Şimdi. Sen ve ben, güvenli eve gideceğiz, anladın mı? Şimdi. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Ferris? Where's the goddamn car, huh? | Ferris? Lanet olası araba nerede, ha? Ferris? Bu lanet olası araba nerede? Ferris? Lanet olası araba nerede, ha? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Let's get out of here. | Çıkalım buradan. Hadi gidelim buradan. Çıkalım buradan. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
It's time to move. I'm coming back to you, all right? | Hareket zamanı. Yanına geri dönüyorum, tamam mı? Harekete geçme zamanı. Geri dönüyorum, tamam mı? Hareket zamanı. Yanına geri dönüyorum, tamam mı? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
If something happens, you'll shoot me, right? | Bir şey olursa, beni vuracaksın, tamam mı? Eğer bir şey olursa, vur beni, tamam mı? Bir şey olursa, beni vuracaksın, tamam mı? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Yep. Good. | Tamam. Güzel. Tamam. Güzel. Tamam. Güzel. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Got you. | Yakaladım. Seni yakaladım. Yakaladım. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Don't you fucking do it. | Sakın yapma. Bunu sakın yapma. Sakın yapma. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Hassan! Hassan! | Hassan! Hassan! Hassan! Hassan! Hassan! Hassan! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Urgent request you dispatch Chili, Speck or Nitrate to these coordinates. | Bu koordinatlara acil Kırmızı Biber, Domuz Yağı veya Nitrat ekiplerini yollayın. Bu koordinatlara acil olarak Chili, Speck ya da Nitrate gönderin. Bu koordinatlara acil Kırmızı Biber, Domuz Yağı veya Nitrat ekiplerini yollayın. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
North, 34 degrees, 20 minutes, 16.8 seconds. | Kuzey, 34 derece, 20 dakika, 16.8 saniye. Kuzey, 34 derece, 20 dakika, 16.8 saniye. Kuzey, 34 derece, 20 dakika, 16.8 saniye. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
East, 44 degrees, 24 minutes, 14.4 seconds. | Doğu, 44 derece, 24 dakika, 14.4 saniye. Doğu, 44 derece, 24 dakika, 14.4 saniye. Doğu, 44 derece, 24 dakika, 14.4 saniye. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
This is a live target, a known operational base of an Al Saleem cell. | Burası, Al Saleem hücrelerinden birinin operasyon merkezi olan canlı bir hedef. Bu Al Saleem'in işlevsel hücre olarak kullandığı canlı bir hedef. Burası, Al Saleem hücrelerinden birinin operasyon merkezi olan canlı bir hedef. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
A high value target. Copy that, on approach. | Çok önemli bir hedef. Anlaşıldı, ekipler geliyor. Değerli bir hedef. AnlaşıIdı, yaklaşıyoruz. Çok önemli bir hedef. Anlaşıldı, ekipler geliyor. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Aah! Get back! | Geri git! Geri dön! Geri git! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Come on! | Gel! Hadi! Gel! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Gotta go! Gotta go! I'm getting the intel! | Gitmemiz lâzım! Gitmemiz lâzım! İstihbaratı alacağım! Gitmemiz gerek! Gitmemiz gerek! Bilgileri alacağım! Gitmemiz lâzım! Gitmemiz lâzım! İstihbaratı alacağım! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Get in the fucking car, man! Come on! Come on! | Siktiğimin arabasına bin, dostum! Haydi, çabuk! Gir şu lanet arabaya, dostum! Hadi! Hadi! Siktiğimin arabasına bin, dostum! Haydi, çabuk! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Go! Go! | Yürü! Yürü! Gidelim! Gidelim! Yürü! Yürü! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I've got guys coming down the hill! Two trucks! On the right! | Tepeden birileri geliyor! İki kamyonet! Sağ tarafımızda! Tepeden aşağı inen adamlar var! İki araç! Sağ tarafta! Tepeden birileri geliyor! İki kamyonet! Sağ tarafımızda! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I got it. | Ben hallederim. Anladım. Ben hallederim. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Keep moving! | Sürmeye devam et! Sürmeye devam et! Sürmeye devam et! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Fuck. | Lanet olsun. Kahretsin. Lanet olsun. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
We're in some serious fucking trouble here. | Burada ciddi bir sorunumuz var. Burada çok ciddi bir problemimiz var. Burada ciddi bir sorunumuz var. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
We're on Highway 1, south of Samarra. We're being pursued by two vehicles. | Samarra'nın güneyinde, bir numaralı yoldayız. İki araç tarafından kovalanıyoruz. Güney Samarra'da, anayol 1 üzerindeyiz. İki araç tarafından takip ediliyoruz. Samarra'nın güneyinde, bir numaralı yoldayız. İki araç tarafından kovalanıyoruz. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
We have valuable intel in our possession! | Elimizde önemli istihbarat var! Yanımızda çok değerli bilgiler var! Elimizde önemli istihbarat var! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
We're in a black Nissan. Where the fuck are you people? | Siyah bir Nissan'dayız. Hangi cehennemdesiniz? Siyah Nissan içindeyiz. Siz nerede kaldınız? Siyah bir Nissan'dayız. Hangi cehennemdesiniz? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I see them! We're right on their six. | Onları gördüm! Saat 6 yönündeyiz. Onları görüyorum! Altı yönündeyiz. Onları gördüm! Saat 6 yönündeyiz. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Have visual, will engage. Copy that. Engage at will. | Görüntüyü alınca, kilitlenin. Anlaşıldı. Kilitlenme başlıyor. Görüş var, kilitleniyoruz. AnlaşıIdı. Kilitlenme serbest. Görüntüyü alınca, kilitlenin. Anlaşıldı. Kilitlenme başlıyor. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
RPG. Take them out now. | Roket savar. Hemen icaplarına bakın. Roketatar. Hemen indir şunları! Roket savar. Hemen icaplarına bakın. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Fire! | Ateş! Ateş! Ateş! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
RPG! | Roket savar! Roketatar! Roket savar! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Nine, one, two, six, one. | 9, 1, 2, 6, 1. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Let's go! | Gidelim! Gidelim! Gidelim! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Fuel tank is ruptured! I got him! Get the driver out! | Yakıt tankı çatlamış! Onu aldım! Şoförü çıkart! Benzin deposu çatladı! Onu aldım! Sürücüyü dışarı çıkar! Yakıt tankı çatlamış! Onu aldım! Şoförü çıkart! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I can't! He's in pieces! Then get the bag! Get the intel! | Yapamam! Parçalara bölünmüş! Çantayı al, o zaman! İstihbaratı al! Yapamam! Parçalara ayrıIdı! O zaman çantayı al! İstihbaratı al! Yapamam! Parçalara bölünmüş! Çantayı al, o zaman! İstihbaratı al! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Bassam! Bassam! | Bassam! Bassam! Bassam! Bassam! Bassam! Bassam! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Stay with them. We are tracking. | Onlarla kal. Takipteyiz. Onlarla kalın. Biz takipteyiz. Onlarla kal. Takipteyiz. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Bassam! Get his legs! | Bassam! Bacaklarını topla! Bassam! Bacaklarından tut! Bassam! Bacaklarını topla! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
No! Intel secure! | Hayır! İstihbarat sağlamda! Hayır. İstihbarat güvende! Hayır! İstihbarat sağlamda! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Let's go! Stay down. | Gidelim! Öyle kal. Gidelim! Kıpırdama! Gidelim! Öyle kal. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Come on, buddy. | Haydi, dostum. Hadi, dostum. Haydi, dostum. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Come on. Get him out, now! | Haydi. Hemen çıkalım buradan! Hadi. Götürelim onu, şimdi! Haydi. Hemen çıkalım buradan! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Who are you? | Sen kimsin? Kimsin sen? Sen kimsin? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
What's your name? | Adın ne? Adın ne? Adın ne? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Do you know where you are? Come on! | Nerede olduğunu biliyor musun? Konuşsana! Nerede olduğunu biliyor musun? Hadi! Nerede olduğunu biliyor musun? Konuşsana! | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Fuck. | Kahretsin. Siktir. Kahretsin. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
What's that? | Bu nedir? O ne? Bu nedir? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Bone fragments. | Kemik parçaları. Kemik parçaları. Kemik parçaları. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Not yours. | Seninkiler değil. Senin değil. Seninkiler değil. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
They get that stuff I sent out? All uploaded to Langley. | Yolladığım şeyleri aldılar mı? Langley'e yollandı. Gönderdiğim şeyleri aldılar mı? Hepsi Langley'e yüklendi. Yolladığım şeyleri aldılar mı? Langley'e yollandı. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Mr. Hoffman. | Bay Hoffman. Bay Hoffman. Bay Hoffman. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Hey, Ed. Ferris. | Selam, Ed. Ferris. Selam, Ed. Ferris. Selam, Ed. Ferris. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Christmas came early, buddy. Oh, yeah? What'd I get for Christmas, Ed? | Noel erken geldi, dostum. Öyle mi? Noel hediyem nedir, Ed? YıIbaşı erken geldi, dostum. Öyle mi? YıIbaşı için ne aldım, Ed? Noel erken geldi, dostum. Öyle mi? Noel hediyem nedir, Ed? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Well, 15 pages of this, 40 pages of that. | 15 sayfa ondan, 40 sayfa bundan. On beş sayfa bundan, kırk sayfa şundan. 15 sayfa ondan, 40 sayfa bundan. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I got, like, about 712 phone numbers that are new to us... | Elimde inceleyip değerlendirebileceğimiz... Elimizde yeni olan, ölçüp biçebileceğimiz... Elimde inceleyip değerlendirebileceğimiz... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...that we can strip and evaluate... | ...712 tane yeni telefon numarası var... ...712 tane telefon numarası var. ...712 tane yeni telefon numarası var... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...and amongst other things, a safe house in Amman. | ...ve hepsinden öte, Amman'da bir güvenli ev bulduk. Ve diğer şeylerin içinde, Amman'da bir örgüt evi var. ...ve hepsinden öte, Amman'da bir güvenli ev bulduk. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I've got jihadists coming and going from this place... | Genelevde her şey bedavaymış gibi... Sanki bir genelev'de indirim varmış gibi... Genelevde her şey bedavaymış gibi... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...like it's happy hour at the Cat House. | ...bir sürü cihatçı gelip, gidiyor. ...buraya giren çıkan mücahitler var. ...bir sürü cihatçı gelip, gidiyor. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You gotta see this place. | Burayı görmen lâzım. Burayı görmen gerek. Burayı görmen lâzım. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Before we get into that, I wanna know what you're doing for Bassam's family, Ed. | O işe başlamadan önce, Bassam'ın ailesi için ne yaptığını bilmek istiyorum, Ed. Bu konuya girmeden önce, Bassam'ın ailesi için ne yaptığını öğrenmek istiyorum, Ed. O işe başlamadan önce, Bassam'ın ailesi için ne yaptığını bilmek istiyorum, Ed. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I didn't know the man. | Adamı tanımıyordum. Ben adamı bilmiyordum. Adamı tanımıyordum. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
What are you doing for Bassam's family? He was your guy. | Bassam'ın ailesi için ne yapıyorsun? O bizim adamımızdı. Bassam'ın ailesi için sen ne yaptın? O senin adamındı. Bassam'ın ailesi için ne yapıyorsun? O bizim adamımızdı. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
So now you don't know him, huh? | Demek şimdi, onu tanımıyorsun, öyle mi? Demek şimdi onu bilmiyorsun? Demek şimdi, onu tanımıyorsun, öyle mi? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You'll be going to Amman as acting station chief. | Amman'a yürütme amiri olarak gideceksin. Amman'a karargâh amiri olarak gideceksin. Amman'a yürütme amiri olarak gideceksin. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You'll outrank Holiday. No matter what he says, you're the show runner. | Holiday'in rütbesini ekarte etmiş olacaksın. O ne derse desin, şovu sen yöneteceksin. Holiday'den rütben daha üstün olacak. O ne derse desin, tüm yetki sende. Holiday'in rütbesini ekarte etmiş olacaksın. O ne derse desin, şovu sen yöneteceksin. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You'll liaise with Jordanian GID, who are as hot for Al Saleem as we are. | Al Saleem'le bizim kadar ilgilenen, Ürdün istihbaratı ile birlikte hareket edeceksin. Al Saleem ile bizim kadar yakından ilgilenen, Ürdün istihbaratı ile irtibat kuracaksın. Al Saleem'le bizim kadar ilgilenen, Ürdün istihbaratı ile birlikte hareket edeceksin. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
You'll be working with a guy named Hani Salaam... | Sıradan işkencecilerine benzemeyen... Hani Salaam adlı biri ile çalışacaksın... Sıradan işkencecilerine benzemeyen... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...who is not your run of the mill fingernail puller. | ...Hani Salaam isimli bir adamla çalışacaksın. ...o senin sıradan tırnak çekicilerinden olmayacak. ...Hani Salaam isimli bir adamla çalışacaksın. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Hani is a professional. | Hani bir profesyoneldir. Hani bir profesyonel. Hani bir profesyoneldir. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
And will I be sharing information with him? | Peki onunla bilgi paylaşacak mıyım? Onunla bilgi paylaşımında bulunacak mıyım? Peki onunla bilgi paylaşacak mıyım? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Let me say this about that: No. | Bunun için şöyle cevap vereyim: Hayır. Bunu sana açıkça söyleyeyim: Hayır. Bunun için şöyle cevap vereyim: Hayır. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Now, you wanna take a few weeks off and go bang the wife? | Bir iki hafta izin alıp, karını düdüklemek istiyor musun? Şimdi, birkaç hafta izin alıp, karınla sevişmek ister misin? Bir iki hafta izin alıp, karını düdüklemek istiyor musun? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I'm getting a divorce, Ed. You know that. You know more about it than I do. | Boşanıyorum, Ed. Zaten biliyorsun. Benim bildiğimden fazlasını biliyorsun. Ben boşanıyorum, Ed. Bunu biliyorsun. Bunu benim bildiğimden daha çok biliyorsun. Boşanıyorum, Ed. Zaten biliyorsun. Benim bildiğimden fazlasını biliyorsun. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Everybody around here screws up their marriage, buddy. Why not you? | Burada herkes evliliğini batırıyor, dostum. Sen neden yapmayasın ki? Burada herkes evliliğini batırıyor, dostum. Neden sen olmayasın? Burada herkes evliliğini batırıyor, dostum. Sen neden yapmayasın ki? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
So you'll go to Amman? | Amman'a gidecek misin yani? O zaman, Amman'a gidecek misin? Amman'a gidecek misin yani? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I will go to Amman. I'll call you later. | Amman'a gideceğim. Seni sonra ararım. Amman'a gideceğim. Seni daha sonra ararım. Amman'a gideceğim. Seni sonra ararım. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
This car is a real pile of shit. Is this the best they could afford? | Bu araba da tam bir bok çuvalı. Ellerindeki en iyi araba bu muydu yani? Bu araba tam bir hurda. Karşılayabildiklerinin en iyisi bu mu? Bu araba da tam bir bok çuvalı. Ellerindeki en iyi araba bu muydu yani? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I brought this car in case you wanted to cruise the safe house now, you know? | Güvenli evin etrafında dolaşmak istersin diye bu arabayla geldim? Bu arabayı belki şimdi örgüt evinin oralarda gezinirsin diye getirdim, anlarsın ya? Güvenli evin etrafında dolaşmak istersin diye bu arabayla geldim? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
No one cruises that safe house, all right? | Kimse o güvenli evin etrafında dolaşmayacak, anladın mı? Kimse örgüt evinin oralarda gezinmeyecek, tamam mı? Kimse o güvenli evin etrafında dolaşmayacak, anladın mı? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I need to take a shit, I need a shower and an Internet connection... | Sıçıp, duş almam ve bir İnternet bağlantısı lâzım... Tuvalete gitmem, duş almam ve internet'e bağlanmam gerek... Sıçıp, duş almam ve bir İnternet bağlantısı lâzım... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...so just take me to my apartment, all right? | ...o yüzden beni sadece daireme götür, tamam mı? ...o yüzden beni daireme götür, tamam mı? ...o yüzden beni sadece daireme götür, tamam mı? | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Got you in a high rise. | Sana lüks bir yer tuttum. Sana yüksek bir binada yer tuttum. Sana lüks bir yer tuttum. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Hot and cold water. And you can drink it. | Sıcak ve soğuk suyu olan. Ayrıca suyu içebiliyorsun da. Sıcak ve soğuk su. Ayrıca içebilirsin de. Sıcak ve soğuk suyu olan. Ayrıca suyu içebiliyorsun da. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Great. There's not much local color. | Hârika. Fazla yerli de kalmıyor. Harika. Pek yöresel özellikte değil. Hârika. Fazla yerli de kalmıyor. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I've had it with the local color. Thank you. | Yeterince yerli gördüm. Sağol. Yeterince yöresel özellik gördüm. Teşekkürler. Yeterince yerli gördüm. Sağol. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Cheap ass motherfuckers. | Cimri şerefsizler. Ucuz şerefsizler. Cimri şerefsizler. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Morning, sir. | Günaydın, efendim. Günaydın, efendim. Günaydın, efendim. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
NSA is listening to the phones and computer links... | NSA, evin yakınlarında olan herkesin... NSA, evin yakınlarında bulunan herkesin... NSA, evin yakınlarında olan herkesin... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
...of anyone who's been near the house. | ...telefon ve bilgisayar hattını dinlemeye aldı. ...telefonlarını ve bilgisayarlarını takip ediyor. ...telefon ve bilgisayar hattını dinlemeye aldı. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
Look, they don't have to be geniuses to stop using their e mail and cell phones. | Bak, e posta ve telefonlarını kullanmayı bırakmaları için dahi olmalarına gerek yok. | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |
I don't understand why you haven't figured out... | Artık elektronik olarak iletişim kurmadıklarını... Benim anlamadığım, artık elektronik iletişim kullanmadıklarını... Artık elektronik olarak iletişim kurmadıklarını... | Body of Lies-3 | 2008 | ![]() |