Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 178373
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Oh, Jesus. | Tanrım! Yüce İsa. Tanrım! Yüce İsa! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yeah, a portable derailer. | Evet, portatif makas. Evet. Portatif raydan çıkarıcı. Evet, portatif makas. Evet. Portatif drayman pabucu. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
WlLL: What are you doing? | Ne yapıyorsun? N'apıyorsun? Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Chase? Whoa, wait a minute. | Takip mi edeceğiz? Bekle bir dakika. Kovalamak? Bekle bir dakika! Takip mi edeceğiz? Bekle bir dakika. Kovalamak mı? Hop! Bir dakika! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
boom, gun it in the opposite direction. | Aksi tarafa doğru çekeceğiz. Bum! Zıt yöndene giden çekim. Aksi tarafa doğru çekeceğiz. ...ve bam! Ters yöne güç vermek. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
going that fast, it will vaporize anything that gets in its way. | ...bu kadar büyük bir tren yoluna çıkan her şeyi havaya uçurur. ...öyle hızlı bir tren önüne çıkan her şeyi toz eder. ...bu kadar büyük bir tren yoluna çıkan her şeyi havaya uçurur. ...bir şey yavaşlamaz. Önüne çıkan her şeyi duman eder. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Bullshit! They wouldn't use it if. . . | Saçmalık! Öyle olsaydı kullanmazlardı... Saçmalık! Öyleyse, kullanmazlar... Saçmalık! Öyle olsaydı kullanmazlardı... Saçmalama! Öyle olsaydı... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
They're wrong, all right? They're wrong. | Yanılıyorlar, tamam mı? Yanılıyorlar. Yanılıyorlar, anladın mı? Yanılıyorlar. Yanılıyorlar, tamam mı? Yanılıyorlar. Yanılıyorlar, tamam mı? Yanılıyorlar. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lf you're right and that derailer fails, | Haklıysan ve makas işe yaramazsa... Haklıysan ve o derayman pabucu işe yaramazsa... Haklıysan ve makas işe yaramazsa... Haklıysan ve o drayman pabucu başarısız olursa... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
The rear knuckle was left open, | Arka taraftaki bağlama kolu açıktı. Arka düğüm açık kalmış. Arka taraftaki bağlama kolu açıktı. Arka koşum takımı açık kalmış. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
so if we can catch up, we can tie it on to our locomotive, | Treni yakalarsak, kendi lokomotifimizi ona bağlayacağız... Eğer, yakalayabilirsek, onu kendi lokomotifimize bağlarız... Treni yakalarsak, kendi lokomotifimizi ona bağlayacağız... Yani yetişebilirsek, onu kendi lokomotifimize bağlayabiliriz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
They had a window before, but that train's going into populated areas. | Daha önce bir şansları vardı ama tren şu anda insanların yaşam bölgesinde. Daha önce şansları vardı. Ama tren yüksek nüfuslu alanlara doğru giriyor. Daha önce bir şansları vardı ama tren şu anda insanların yaşam bölgesinde. Daha önce şansları vardı ama şimdi tren nüfuslu bölgelere giriyor. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Possibly. But even if they do, | Mümkün. Ama yetişseler bile... Mümkün. Şayet, yetişseler bile... Mümkün. Ama yetişseler bile... Muhtemelen ama yetişseler bile... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l thought you were in favor of derailment. | Treni raydan çıkarmak istediğini sanıyordum. Hem, raydan çıkarma işleminin lehine olduğunu sanırdım. Treni raydan çıkarmak istediğini sanıyordum. Raydan çıkarmadan yana olduğunu sanıyordum. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's just town after town out there! | Şu anda trenin geçeceği her yerde kasabalar var. Kasabalar yoğun orada! Şu anda trenin geçeceği her yerde kasabalar var. Kasaba kasaba ardına oralarda! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Then maybe you can tell me. ls the company planning on derailing 777? | O halde belki siz bana şirketinizin... Belki sen söyleyebilirsin. Şirket, 777'yi raydan mı çıkaracak? O halde belki siz bana şirketinizin... Sen bilirsin belki. Şirket, 777'yi raydan çıkarmayı mı planlıyor? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Last l heard, Galvin was dead set against it. | Son sorduğumda Galvin bu öneriyi şiddetle reddetmişti. Son duyduğumda, Galvin buna karşı çıkmıştı. Son sorduğumda Galvin bu öneriyi şiddetle reddetmişti. En son, Galvin bunun tam karşısındaydı. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm sorry, l'd really like to help you, Ms. Hooper. | Üzgünüm, size yardımcı olmak isterdim Bayan Hooper... Üzgünüm. Size yardımcı olmak isterdim, Bayan Hooper. Üzgünüm, size yardımcı olmak isterdim Bayan Hooper... Affedersiniz, gerçekten yardım etmek isterdim Bayan Hooper... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
But l'm not at liberty to give you that information. | ...ama size bu bilgiyi verme iznim maalesef yok. Ama, size böyle bir bilgi verecek yetkim yok. ...ama size bu bilgiyi verme iznim maalesef yok. ...ama size bu bilgiyi verme yetkim yok. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Unattached? Yeah. | ne kötü,,Bu işi tam da sevmeye başLamıştım | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Fifty, 55. | 50 55 mil. 80 90 km. 50 55 mil. 80, 90. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Of course, l was going forward. | Tabii ki öne doğru. Tabi, o zaman ileri gidiyordum. Tabii ki öne doğru. Tabi, ileri doğru gidiyordum. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
CONNlE ON RADlO: 1206, you there? | 1206, orada mısınız? 1206, orada mısın? 1206, orada mısınız? 1206, orada mısınız? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
That portable derailer, it's worthless. | Portatif makas işe yaramaz. Portatif raydan çıkarıcı. Değersiz bir şey. Portatif makas işe yaramaz. O portatif drayman pabucu bir işe yaramaz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yeah, we're derailing 777, Frank. lt's a done decision. | Evet, 777'i raydan çıkartacağız Frank. Karar verilmiştir. Evet. 777'yi raydan çıkaracağız, Frank. Bu verilmiş bir karar. Evet, 777'i raydan çıkartacağız Frank. Karar verilmiştir. Evet. 777'yi raydan çıkarıyoruz, Frank. Karar verildi bile. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's already being evacuated, | Boşaltma işlemi çoktan başladı. Çoktan boşaltıldı bile. Boşaltma işlemi çoktan başladı. Zaten çoktan boşaltıldı bile... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l've been railroading 28 years. | ...28 yıldır bu işte çalışıyorum... ...28 yıldır demiryolunda çalışıyorum. ...28 yıldır bu işte çalışıyorum... ...yirmi sekiz yıldır demiryollarındayım. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm telling you, we got a real chance to stop this thing. | ...ve size bu şeyi durdurmak için iyi bir şansımız var diyorum. Size söylüyorum. Bu şeyi durdurmak için gerçekten bir şansımız var. ...ve size bu şeyi durdurmak için iyi bir şansımız var diyorum. Size bu şeyi gerçekten durdurma şansımız olduğunu söylüyorum. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
No, we already tried. | Hayır. Bunu zaten denedik. Hayır. Zaten denedik onu. Hayır. Bunu zaten denedik. Hayır, bunu zaten denedik. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's a different situation. We got more control now. | Bu farklı bir şey. Kontrolümüz daha güçlü olacak. Farklı durum bu. Daha çok kontrol bizde olacak. Bu farklı bir şey. Kontrolümüz daha güçlü olacak. Farklı bir durum. Şu an kontrol daha fazla elimizde. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Look, l am not jeopardizing more personnel and more property | Bak, makinistin teki kahraman olmak istiyor diye... Sırf bir makinist kahramanı oynamak istediği için, Bak, makinistin teki kahraman olmak istiyor diye... Bak, daha fazla personel ve envanteri... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
That train is our property. lt's our decision! | Connie? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm not doing it for you. | Bunu sizin için yapmıyorum. Senin için yapmıyorum. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Mr. Galvin, this is Will Colson, your conductor. | Bay Galvin, ben Will Colson. Kondüktörünüz. Bay Galvin. Ben, Will Colson. Kondüktörünüz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm letting you know, we're going to run this bitch down. | Bilmenizi isterim ki, bu lanet şeyi yakalayıp durduracağız. Size derim ki, bu sürtüğü alt etmeye gidiyoruz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Maybe you didn't hear what l just said, Colson. l will fire you! | Sanırım az önce ne dediğimi duymadın, Colson. Sizi kovarım! Demin ne dediğimi duymadın, sanırım. Colson. Kovuyorum seni! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Now you get them off the main or consider yourself shit canned, too! | Ya onları ana hattan çıkart ya da sen de kendini kovulmuş say! Onları ya ana hattan çıkarırsın ya da sen de boka batarsın. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l like them. | Onları sevdim. Sevdim onları. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
1206 to Fuller Yard. Connie, are you there? Over. | 1206'dan Fuller İstasyonu'na. Connie, orada mısın? Tamam. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Frank. l'm real sorry about Galvin. | Frank, Galvin için özür dilerim. Frank. Galvin konusunda gerçekten üzgünüm. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l ask her who with, she says, "Nobody." | Kime yazıyorsun diye sordum, o da "hiç kimse" dedi. Kim olduğunu sorunca, 'Hiç kimse' dedi. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Wait, you're losing me. She's texting. . . | Anlamıyorum. Mesaj attığı kişi... Bekle. Kafam karıştı. Mesaj dedin... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
He's a cop, he's a PA state trooper. | Bir polis. Eyalet polis teşkilatında çalışıyor. Bir polis. Eyalet süvari polisi. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
CONNlE: 1206, where are you? | 1206, neredesiniz? 1206, neredesin? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
She starts to walk away and l grab for it. | Bir gün evden çıkarken onu yakaladım. Gitmeye başladı ve tuttum onu. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
You hit her? No, no, no. | Ona vurdun mu? Hayır, hayır, hayır. Vurdun mu ona? Hayır, hayır, hayır. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Anyway, l drive to this guy's house | Her neyse. Şu adamın evine gittim... Her neyse. Gittim adamın evine ve ona, | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
the gun l got sitting on the dash. Oh! | ...birden sustu ve öylece kaldı. ...konuşmayı kesti. Oh! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Thank you, Connie. | Sağ ol, Connie. Teşekkürler, Connie. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
You want to hear the kicker? Yes, l do. | En vurucu kısmını duymak ister misin? Evet, istiyorum. Esas olayı duymak ister misin? Evet, isterim. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
and the next, it's all falling apart faster | ...ertesi gün bir bakmışsın... Bir sonraki gün toplamayacağın... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yeah. Never too late, though. | Öyle mi dersin? Asla çok geç değildir gerçi. Evet. Yine de, hiçbir şey için geç değil. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
1206, Connie. We're just passing milepost 6 2. | 1206'den Connie'ye, 62. mil işaretini az evvel geçtik. Tamam. 1206. Connie. 62. mil işaretini geçtik. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's just like the shooting range! | Neredeyse atış menzilinde! Atış menziline girmesini bekleyin! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
All right, here we go! Come on! Let's go! This is it! lt's game time! | Pekâlâ, hazır olun! Hadi! Yapalım şu işi! Oyun zamanı! Pekâlâ. Başlıyoruz. Haydi! Haydi! İşte bu! Oyun zamanı! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Remember, we're aiming for the red circular button! | Herkes kırmızı yuvarlak düğmeye nişan alacak unutmayın! Unutmayın, kırmızı daireli düğmeye hedef alacağız. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Hold your fire! You're shooting the fuel cap, God damn it! | Ateşi kesin! Ateşi kesin! Yakıt kapağına ateş ediyorsunuz. Lanet olsun! Ateşi kes! Benzin deposunu vuracaksınız. Lanet olasıcalar! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
No can do, Connie. lf we slow down now, we'll never catch it. | Mümkün değil, Connie, yavaşlarsak yakalayamayız. Yapamam, Connie. Eğer, yavaşlarsam, asla yetişemeyiz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt is unclear what their plan is... | Planlarının ne olduğu ise henüz belirsiz... Ne planladıkları belirsiz... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
(lNTERCOM BUZZES) WOMAN ON lNTERCOM: Connie Hooper for you. | Connie Hooper hatta. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
You're 100% sure that derailer won't work? | Raydan çıkarmanın işe yaramayacağına yüzde yüz emin misin? Raydan çıkarıcının işe yaramayacağından %100 emin misin? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Guys, come on! (ENGlNE SPUTTERlNG) | Hadi millet! Beyler, haydi! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
FEMALE REPORTER: lt has not succeeded! What? | Başarısız mı oldu? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
That was 10 million pounds of train, Mr. Galvin! | Bu on milyon pound ağırlığında bir tren Bay Galvin. Bu, 10 milyon pound'luk trendi, Bay Galvin. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Frank, do you copy? | Frank, dinliyor musun? Frank. Duyuyor musun? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
You were right. lt barely bumped. | Haklı çıktın, güç bela geçti. Haklıydın. Hiç etki etmedi. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Alice, my wife, she died of cancer. | Eşim; Alice, dört sene önce... Alice. Eşim. Kanserden öldü. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Four years ago. l'm sorry. | ...kanser yüzünden öldü. Üzüldüm. Dört yıl önce. Üzüldüm. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Every night, l'd come home, tell her about my day, | Her gece, eve gelir günümün nasıl geçtiğini... Her akşam, eve geldiğimde, ona günümü anlatırdım. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
where l'd been, what l hauled, | ...nerelere gittiğimi, ne taşıdığımı... Nerede olduğumu. Ne yükü taşıdığımı. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yes, you would have made it, definitely. | Evet, kesinlikle olurdun. Evet, bahsederdim. Kesinlikle. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l would, but it's her day off. She's probably sleeping. | Arardım ama bugün tatil günü. Muhtemelen uyuyordur. Arardım. Ama izin günü bugün. Muhtemelen uyuyordur. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
PAULlNE: Hey, it's me. Yeah, we're on our way. | Alo, benim. Evet, yola çıkıyoruz. Hey. Benim. Tamam, yoldayız. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yeah, l know. l'm watching it. | Evet, farkındayım. Haberi izliyorum. Evet, biliyorum. İzliyorum şu an. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Let's go, boys! | Gidelim çocuklar! Haydi gidelim, çocuklar! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's about slowing 777 once you've tied on. | Mesele; 777'ye kenetlenerek onu yavaşlatmak... Bağlandığınızda 777'yi yavaşlatmanızla ilgili bu. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Yeah, but we can't afford to lose counterthrust. | Evet, ama karşı itiş gücünü kaybetmeyi göze alamayız. Ama, ters itme kuvvetini kaybetmeyi göz ardı edemeyiz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Well, it's more of a hunch based on some quick calculations. | Bu daha çok, acele yapılmış hesaplamaya dayalı bir önsezi. Daha çok hızlı hesaplamalara dayalı bir önsezi, bu. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's a hunch. | Önseziymiş! Önsezi mi? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm 70 miles an hour and he's giving us a hunch. | Saatte 70 mil hızla gidiyoruz, adam önsezi diyor. Ben saatte 110 km hızla gidiyorum ve o bize önsezilerinden bahsediyor. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
lt's me, Frank. | Efendim, Frank. Benim, Frank. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
ln a perfect world, | Kusursuz bir dünyada yaşasak, | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
ln a perfect world, okay. | Kusursuz dünya. Peki. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Frank, running in reverse, how are you gonna gauge our gap distance? | Frank, geri giderken aradaki mesafeyi nasıl anlayacaksın? Frank. Ters giderek, aradaki farkı nasıl ölçeceksin? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l don't want to look out this window | Camdan baktığımda seni o sarı... Pencereden dışarı bakıp, seni o yeleğin... | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
ON VOlCEMAlL: This is Will. Leave me a message. | Ben Will, mesaj bırakın. Ben, Will. Mesaj bırakın. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Keep it coming, keep it coming! | Yaklaş! Yaklaş! Devam et. Devam et! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Steady, steady! | Hızı sabitle! Aynen böyle. Aynen böyle! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Will, what was that? | Will, bu neydi böyle? Will, neydi o? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: �ight now we are looking at live pictures of this rescue operation. | Şu an canlı yayında kurtarma operasyonunu izlemekteyiz. Şu an, bu kurtarma operasyonunu canlı olarak izliyorsunuz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
No, Frank, it didn't work. Our knuckle closed! | Hayır, Frank, işe yaramadı. Bizim kenet kapandı. Hayır, Frank. İşe yaramadı. Mafsal kapandı! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Will, use hand signals! Hand signals! | Will elle işaret ver. Elle işaret ver! Will, el ile işaret et! El ile! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Oh, shit. | Ha siktir! Siktir! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Will, are we tied on? | Will, bağlandık mı? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
The pin didn't fall! lt's not locking! | Mandal kapanmadı. Kilitlenmiyor. Mandal girmedi! Kilitlenmeyecek! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
All right, well, look. | Pekâlâ, bak... Pekâlâ. Bak. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: lt's not slowing down. lt's gaining speed right now. | Tren yavaşlamadı. Hatta şu an hızlanıyor. Yavaşlıyora benzemiyor. Şu an hızlandı diyebiliriz. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Will, can you read me? | Will, beni duyuyor musun? Will. Beni duyuyor musun? | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
Will, can you read me? Will! | Will, beni duyabiliyor musun? Will! Will, beni duyuyor musun? Will! | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |
l'm now being told that the connection has been made. | Bana söylene göre bağlantı yapıldı. Diyebilirim ki, bağlanma işlemi gerçekleştirildi. | Unstoppable-8 | 2010 | ![]() |