• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180130

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I was almost mad then. Nerdeyse çılgına dönmüştüm. Nerdeyse delirecektim. Nerdeyse delirecektim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I don't think i've been mad since i last saw you. Seni son gördüğümden beri çılgına dönmedim. Seni son gördüğümden beri kızgın olduğumu düşünmüyorum. Seni son gördüğümden beri hiç kızmamıştım. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
We must not get angry. Kızmamalıyız. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Anger is protest and should only be used for the good of one's fellow men. Kızgınlık bir protestodur ve yalnızca bir insanın iyiliği için kullanılabilir. Kızgınlık bir prostetodur ve yalnızca akranlarımızın iyiliği için kullanılabilir. Kızgınlık bir prostetodur ve yalnızca akranlarımızın iyiliği için kullanılabilir. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
That is correct, papa? Doğru değil mi, baba? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
If you grow up to talk like that and stay as ugly as you are... Sen böyle konuşmaya devam edersen ve böyle çirkin kalırsan... Sen bu şekilde konuşmak için büyüyeceksen ve böyle çirkin kalırsan, Sen bu şekilde konuşmak için büyüyeceksen ve böyle çirkin kalırsan, Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
...you're going to have one of those careers on the lecture platform. ...şu amfilerde kürsüsü olanlar gibi bir kariyerin olacak. şu amfilerde kürsüsü olanlar gibi bir kariyerin olacak. ...şu amfilerde kürsüsü olanlar gibi bir kariyerin olacak. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It is a great pleasure to hear grandma speak with you. Anneannemin seninle konuşmasını izlemek büyük zevk. Anneannemin seninle ilgili böyle konuştuğunu görmek büyük bir zevk. Anneannemin seninle ilgili böyle konuştuğunu görmek büyük bir zevk. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I think i shall wash you. Sanırım sizi yıkamam gerek. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Wash us? Do people wash each other? Bizi yıkaman mı gerek? İnsanlar birbirlerini yıkarlar mı? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
No. But the washing is a good idea. Run along now and change your clothes. Hayır. Ama yıkanmak iyi bir fikir. Şimdi doğru üzerinizi değiştirmeye. Hayır. Ama yıkanmak iyi bir fikir. Şimdi doğru üzerinizi değiştirmeye gidiyorsunuz. Hayır. Ama yıkanmak iyi bir fikir. Şimdi doğru üzerinizi değiştirmeye gidiyorsunuz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Sara: And then we'll all have a fine, big lunch again. Sonra da tekrar güzel büyük bir öğle yemeği yeriz. Sonra da tekrar güzel büyük öğle yemeği yeriz. Sonra da tekrar güzel büyük öğle yemeği yeriz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Fanny: Again? Tekrar mı? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Don't you usually have a good lunch? Zaten güzel öğle yemeği yemiyor musunuz? Zaten güzel bir öğle yemeği yemiyor musunuz? Zaten güzel bir öğle yemeği yemiyor musunuz? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
No, madame, only sometimes. Hayır, Madam. Ara sıra. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
We do all right usually. Genellikle idare ediyoruz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I want to see everything. Her şeyi görmek istiyorum. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
My old room, and the lake and... Eski odamı, gölü ve.. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
haven't i fine children? Very fine. Ne tatlı çocuklarım var değil mi? Çok tatlılar. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
You're lucky. I wish i had them. Şanslısın. Keşke benim çocuklarım olsalardı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
How could you? All the women you like are too drafty, if you know what i mean. Nasıl olabilir ki? Sevdiğin tüm kadınlar cereyanlı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
[Chuckling] Ne demek istediğimi anlarsan tabi. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
None of them could have children. Onların hiç biri çocuk sahibi falan olamaz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Which, as god in his wisdom, would have it. Yine de Tanrı bilir tabi. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Mama hasn't changed. That's good too. Annem hiç değişmemiş. Bu da çok güzel. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I hope you'll like me. I hope so. Sanırım beni sevdiniz. Buna katılıyorum. Sanırım beni sevdiniz. Evet çok sevdim. Sanırım beni sevdiniz. Evet çok sevdim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I have fine plans. Güzel planlarım var. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I'm having the wing done over for you, walls taken out... Sizin için güneşlikleri yeniden yaptırıyorum, duvarları içerden... Sizin için güneşlikleri yaptırıyorum, duvarları... Sizin için camekan balkon yaptırıyorum... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
oh, that's very kind of you, mama, but we won't make any plans for a while. Oh, çok naziksin anne, ama bir süre için hiç plan yapmayacağız. Oh, çok naziksin anne, ama bir süre için hiç planımız olmayacak. Oh, çok naziksin anne, ama bir süre için hiç planımız olmayacak. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
A good long vacation for kurt and... Kurt için güzel ve uzun bir tatil ve.. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
a vacation? You're staying, of course. Tatil mi? Kalıyorsunuz tabi ki de... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
David is seeing schools for the children. David çocuklar için okul bakıyor. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Cyrus penfield has promised to find an engineering post for kurt. Kurt için bir mühendislik işi bulacağına dair Cyrus Penfield söz verdi. Cyrus Penfield Kurt için bir mühendislik işi bulacağına söz verdi. Cyrus Penfield Kurt için bir Mühendislik işi bulacağına söz verdi. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
But i have not worked as an engineer since many years, madame. Fakat ben uzun zamandır mühendislik işiyle uğraşmıyorum Madam. Fakat ben birkaç yıldır mühendislik işiyle uğraşmıyorum Madam. Fakat ben birkaç yıldır mühendislik işiyle uğraşmıyorum Madam. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Haven't you? Well, didn't you work for dornier? Öyle mi? Dornier için çalışmıyor muydunuz? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
...but before '33. Ama bu 1933’ten önceydi. ...ama bu 1933’ten önceydi. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
You must have worked in other places. Many other places. Başka yerlerde çalışmış olmalısınız. Pek çok değişik yerde. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Every letter of sara's seemed to have a new postmark. Sara’nın her mektubunda farklı posta damgası vardı. Sara’nın her mektubunda farklı posta damgası vardı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Kurt: Well, we moved most often. Biz çok sık taşındık. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
You gave up engineering? Mühendisliği bıraktınız mı? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Gave it up? Bırakmak mı? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Well, one could say it that way. What do you do? Aslında başkaları bu şekilde ifade edebilir. Aslında başkaları bu şekilde ifade edebilir. Ne iş yapıyorsunuz? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Mama, we... kurt: It is very difficult to explain. Anne biz... Açıklaması çok zor bir şey. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Lf you'd rather not... no, i'm trying to find out something. Açıklamak zorunda değilsiniz... Hayır, bir yolunu bulmaya çalışacağım. İsterseniz açıklamayabi... Hayır, bir yolunu bulmaya çalışacağım. İsterseniz açıklamayabi... Hayır, bir yolunu bulmaya çalışacağım. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
May i ask it right out? Let me help you, madame. Dosdoğruca sorabilir miyim? Size yardımcı olmama izin verin Madam. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
You wish to know whether not being an engineer... Mühendislik yapmadan ailemin geçimini... Siz mühendis olmamak... Siz mühendis olmamak... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
...buys adequate lunches for my family. ...sağlayabiliyor muyum onu öğrenmek istiyorsunuz. Ailemin karnını yeterli şekilde doyurup doyurmadığını bilmek istiyorsunuz. ...ailemin karnını yeterli şekilde doyurup doyurmadığını bilmek istiyorsunuz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It does not. Pek değil. Doyurmaz. Doyurmaz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I have no wish to make a mystery of what i've been doing. Yaptığım şeyi gizemli göstermek gibi bir niyetim yok. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It is only that it is awkward to place it neatly. Sadece düzgünce anlatabilmem çok zor. Sadece doğru düzgünce anlatabilmem çok zor. Sadece doğru düzgünce anlatabilmem çok zor. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It sounds so big. And it is so small. Büyük ve aslında çok küçük. Çok büyük ve aslında çok küçük. Çok büyük ve aslında çok küçük. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I am an anti fascist. Ben bir anti faşistim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
And to answer your question, that does not pay well. Sorunuzun cevabı olarak da, bu iş çok para kazandırmıyor. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
But we are all anti fascists. Ama bizler hepimiz anti faşistiz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Yes, but kurt works at it. Evet, ama Kurt bu iş için çalışıyor. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
What kind of work? Ne tür bir iş bu? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Any kind. Anywhere. Her türlü, her yerde. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I will stop asking questions. Yes, mama, that would be sensible. Soru sormayı bırakacağım. Evet, anne. Bu mantıklı olur. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Darling, don't be angry. We've been worried about you, naturally. Canım, kızma. Senin için endişeleniyoruz, doğal olarak. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
We knew so little except that you were having a hard time. Zor zamanlar geçirmen dışında o kadar az şey biliyoruz ki. Zor zamanlar geçirdiğinin haricinde o kadar az şey biliyoruz ki. Zor zamanlar geçirdiğinin haricinde o kadar az şey biliyoruz ki. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Sara: I didn't have a hard time. We never... kurt: Do not lie for me, sara, please. Ben hiç zor bir zaman geçirmedim. Biz asla.. Ben hiç zor bir zaman geçirmedim. Biz asla.. Benim için yalan söyleme Sara, lütfen. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I didn't have a hard time the way they mean. Not ever. Onların demek istediği türden zor zaman değildi. Asla. Onların demek istediği gibi bir zor zaman değildi. Asla. Onların demek istediği gibi bir zor zaman değildi. Asla. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
For almost 1 2 years, kurt went to work every morning... 12 yıl boyunca Kurt her sabah işe gitti... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
...and came home to me every night and we lived modestly and happily. ...ve her akşam evine geldi ve mütevazi ve mutlu bir şekilde yaşadık. ve her akşam evine geldi ve mütevazi ve mutlu bir şekilde yaşadık. ...ve her akşam evine geldi ve mütevazi ve mutlu bir şekilde yaşadık. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
As happily as people could in a starved germany that was going to pieces. Açlık çeken, bölünmeye yüz tutmuş Almanya’da... Açlık çeken, bölünmeye yüz tutmuş Almanya’da bir Açlık çeken, bölünmeye yüz tutmuş Almanya’da bir insanın yaşayabileceği kadar mutlu yaşadık. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Sara, please. Sara, lütfen. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I do not like you to be angry. Well, l... Kızgın olmanı sevmiyorum. Ben... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
let me try to find a way to tell it with quickness. Yes. Şunu çabucak anlatmanın bir yolunu bulayım. Evet. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I was born in a town called f�rth. Fürth denen bir kasabada doğdum. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
And we have a holiday in this town. We call it kirchweih. Bu kasabada Kirchweih denilen bir bayramımız olurdu. Bu kasabada kirchweih. Dediğimiz bir bayramımız olurdu. Bu kasabada kirchweih. dediğimiz bir bayramımız olurdu. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It was a gay holiday with games, music and hot white sausage to eat with the wine. Bu bayram oyunların, müziğin ve şarapla yediğimiz... Bu bayram oyunların, müziğin ve şarapla yediğimiz Bu bayram oyunların, müziğin ve şarapla yediğimiz sıcak sosislerin olduğu neşeli bir bayramdı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
When i grow up, i move away to school, to work, get married. Büyüdüğümde, okul ve iş için kasabadan ayrıldım. Evlendim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
But i always come back for kirchweih. For me, it is the great day of the year. Ama her zaman kirchweih için geri döndüm. Ama her zaman kirchweih için geri döndüm. Bu benim için yılın en muhteşem zamanıydı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
After the war, the first world war, that day begins to change. Savaştan, 1. dünya savaşından sonra bayram değişmeye başladı. Savaştan sonra, 1. dünya savaşından sonra bayram değişmeye başladı. Savaştan sonra, 1. dünya savaşından sonra bayram değişmeye başladı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
The sausage begins to be made of bad stuffs. Sosisler kötü şeylerden yapılmaya başladı. Sosisler kötü şeylerden yapılmaya başlandı. Sosisler kötü şeylerden yapılmaya başlandı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Country people come in without shoes. Children are too sick. Kırsal kesim insanları ayakkabısız gelmeye başladı. Kırsal kesim insanları ayakkabısız gelmeye başladı. Çocuklar çok hastalandı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It is bad for my people, those years. But always, i have hope. Benim insanlarım için o yıllar çok kötüydü. Benim insanlarım için o yıllar çok kötü yıllardı. Benim insanlarım için o yıllar çok kötü yıllardı. Ama ben her zaman umut ettim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
In the festival of august 1 931, more than a year before the nazi storm... Ağustos 1931’in bayramında nazi kasırgasından 1 yıl kadar önce... Ağustos 1931’in bayramında nazi fırtınasından 1 yıl kadar önce... Ağustos 1931’in bayramında nazi fırtınasından 1 yıl kadar önce... Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
...i find out that hope by itself is not enough. ...sadece umut etmenin tek başına yeterli olmadığını anladım. sadece umut etmenin tek başına yeterli olmadığını anladım. ...sadece umut etmenin tek başına yeterli olmadığını anladım. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
On that day, i see 27 men murdered in a nazi street fight. O gün, 27 adamın nazi sokak kavgasında öldürüldüğünü gördüm. O gün, 27 adamın nazilerin sokak savaşında öldürüldüğünü gördüm. O gün, 27 adamın nazilerin sokak savaşında öldürüldüğünü gördüm. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I cannot longer just look on. Artık buna seyirci kalamazdım. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
My time has come to do more. Artık bir şeyler yapma zamanı gelmişti. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I say with the great luther: Muhteşem Luther’ın da dediği gibi: Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
"I must make my stand. I can do nothing else. " Direnmeliyim. Elimden başka ne gelir ki? Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
God help me. Amen." Tanrı yardımcım olsun. Amin" Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
We had seen the evil coming every day, more and more. Her gün bu zilletin daha da yaklaştığını gördük. Hergün zilletin daha da yaklaştığını gördük. Hergün zilletin daha da yaklaştığını gördük. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
But that festival was the symbol of the end. Ama bu festival sonun sembolüydü. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It hit kurt hard. Bu durum Kurt’ü çok yaraladı. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
It doesn't pay in money to fight for what we believe in. İnandığımız şey uğruna savaşmak çok para getirmiyor. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
But i wanted it the way kurt wanted it. Ama ben de Kurt’ün olmasını istediği şeyi istedim. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I always will. Her zaman da böyle olacak. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Kurt is not very well. Kurt çok iyi değil. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
There aren't many parts of europe anymore where... where he could rest. Avrupa’da O’nun rahat edebileceği pek bir yer yok artık. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
You've always said you wanted us. Sen her zaman bizi istediğini söyledin. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
So kurt brought us home. Bu yüzden Kurt bizi buraya getirdi. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
If you don't want us, we will understand. Eğer bizi istemezsen, bunu anlayabiliriz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
David: We want you very much. Çok istiyoruz hem de pek çok. Sizi çok istiyoruz hem de pek çok. Sizi çok istiyoruz hem de pek çok. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Forever, or however long you want. Sonsuza kadar, ne kadar uzun isterseniz o kadar. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
I'm old and made of dry cork and bad mannered. Forgive me. Ben yaşlıyım, biraz eski kafalıyım ve kötü huyluyum. Beni affedin. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
Oh, be still, mama. We're all being foolish. Oh, sakin ol, anne. Bizler de düşüncesiz olabiliyoruz. Watch on the Rhine-1 1943 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 180125
  • 180126
  • 180127
  • 180128
  • 180129
  • 180130
  • 180131
  • 180132
  • 180133
  • 180134
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim