Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183770
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
...other countries, to be used against Russia, are useless. Why? | ...taktik, strateji ne varsa kullanılmaz hale geldi. Neden? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Because... | Söyleyeyim... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Ecevit and Demirel are both old fashioned. | Ecevit de Demirel de eski kafada. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
If they said yes to the solution of ''Two regions in Cyprus''... | Kıbrıs'ta iki bölgeli çözüme evet desinler, Ege'de... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...than Demirel says he'll withdraw the veto. | ...kıta sahanlığında anlaşalım geri çekelim vetoyu diyor, Demirel. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
It's not acceptable. | Olacak iş değil. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Go and hit them in Cyprus. | Adamı git Kıbrıs'ta vur. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
After that hit them again by promising peace... | Sonra barış yapacağız diye bir daha vur. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...meanwhile you get the support from America and England... | Hepsinde Amerika, İngiltere arkanda olsun... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...which is known by the Greeks. | ...ve Yunanistan bilsin bunu. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Greek politics will collapse. | Yunan siyaseti çözülür. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
You can't find any Government to sign this. | Bunu imzalayacak hükümet çıkmaz orada. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
The whole thing will turn into a war between Turks and Greeks. | Türk Yunan savaşına gider bu iş. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Therefore more needs to be done. | İşte bu yüzden bir süre daha sıkı çalışılması gerekiyor. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Operations from the Left and the Right wings are needed. | Sağdan, soldan eylemler gerek | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Operations that will destroy the politics in Ankara... | Ankarayı, askerleri sarsacak... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...and shake up the military power. Sad but true. | ...siyaseti dibe itecek eylemler gerek. Buna mecburuz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I understand. You see what's going on. | Anlıyorum sizi. Ortalığın halini görüyorsunuz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
But some of them are not even our plans. | Kaldı ki hepsini biz planlamıyoruz da. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Armed organizations are about this. | Zaten örgütlerin yapısı buna müsait. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Whenever they find guns, they move forward on their own. | Silah, falan bulduklarında kendiliklerinden harekete geçiyorlar. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
We intervene only with some of the things that have impact. | Bizim müdahalemiz ses getiren bazı şeylerde sadece. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Erim? | Erim? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Something big, on the other side, is going to happen in a few days. | Bir iki güne kadar karşı tarafta bir şey patlayacak. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Don't worry, it won't end until the result is achieved. | Merak etmeyin. Sonuç alınana kadar sürecek. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
As it was announced, Prime Minister Suleyman Demirel... | Sayın seyirciler açıklandığı gibi Başbakan Süleyman Demirel... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...and the opposition leader Mr. Bulent Ecevit... | ...ve CHP lideri Sayın Bülent Ecevit... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...came to the Cankaya Palace at 8:00 pm. | ...saat tam 20.00'de Çankaya Köşküne geldiler. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Mr. Prime Minister do you have any comments? | Sayın Demirel, bir açıklama yapacak mısınız? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Presidential Residence, Ankara | Cumhurbaşkanlığı Köşkü, Ankara | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Are you hopeful about this meeting sir? | Sayın Ecevit, bir açıklama bekliyoruz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I agree that, in extra ordinary situations like this... | Şimdi? Böyle olağanüstü durumlarda devlet güçlerine... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...the Government Forces should be given extra ordinary authority. | ...olağanüstü yetkiler verilmesi konusunda hemfikirim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...this shouldn't be in the form of a National Security Court... | ...bu Devlet Güvenlik Mahkemeleri veya Olağanüstü Hal Yasası... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...or Martial Law. | ...şeklinde olmamalı. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Democracy has been accepted... | Bizde demokrasi kabullenildi... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...but is still not being practiced. | ...ama siz de kabul dersiniz ki hala geleneği yerleşmedi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I've been in politics for the last 20 years. | Vallahi. Yirmi yıldır siyasetin içindeyim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I have stood against militarism. | Daima militarizmin karşısında olduk. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
But let me tell you this. | Ama size açık bir şey söyleyeyim... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
We are facing a situation far worse than what we had in May of 1960. | İçinde bulunduğumuz durum 1960 Mayıs'ından daha ağır. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
The Country is like an armory. The prisons are like hotels. | Ülke silah deposu halinde. Mapushaneler yolgeçen hanı. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
60% of the perpetrators are missing. | Olayların yüzde altmışının faili meçhul. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
And the Military is overwhelmed. | Ve nihayet asker bunalmış vaziyette. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
If we want to prevent anything, what we have to do is... | Eğer bir şeylerin önüne geçmek istiyorsak... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...rush for the election. | ...yapacağımız tek bir şey var; acilen seçim kararı almak. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Yes, you are right. | Tamam siz çok haklısınız. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
But you can't go to an election with the current Government. | Ama bize göre mevcut hükümetle seçime gidilemez. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
You can't guarantee the security of the election results. | Bir defa sandık güvenliğini garanti edemezsiniz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
At last, we meet Mr. Feyzioglu. It's an honor to have you. | Nihayet buluşabildik, Sayın Feyzioğlu. Lütfettiniz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
The pleasure is mine. | Estağfurullah. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I wasn't in Istanbul very often, but I was thinking about you. | İstanbul'a pek gelemedim bu ara. Ama aklımdasınız. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Do you think that there will be any outcome with this meeting? | Sonuç çıkar mı sizce bu buluşmadan? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
They talk about a big coalition. | Bir büyük koalisyon falan diyorlar. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I don't think so if so, they will be contradicting... | Zannetmiyorum. Çıkmaz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I agree. So what do you think will happen? | Bence de. O zaman ne olacak? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Where is this whole thing going? | Nereye gidecek bu iş sizce. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I really don't know but I guess the military will intervene. | Vallahi bilmiyorum ama asker müdahale eder. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I believe that's unavoidable. | Bence kaçınılmaz bu. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
At least, seems that way. You are right. | Gidişat onu gösteriyor. Haklısınız. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I was talking to couple of Americans earlier today. | Bugün birkaç Amerikalıyla konuşuyordum da. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I wanted to test the waters. They have their own problems. | Ağızlarını arayayım dedim. Bizim dertlerimiz başka. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Our veto, regarding the Greeks re joining NATO... | Yunanistan'ın NATO'ya dönüşünü veto etmemiz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Oh, of course. | Tabii tabii. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Right now, the Western concept of defense is messed up. | Batının savunma konsepti alt üst halde şu an. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
This should be fixed immediately. | Bunun bir an önce düzeltilmesi gerekiyor. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
You think Turkey should withdraw the veto? | Yani Türkiye vetoyu kaldırmalı mı sizce? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Lmmediately. | Tabii. Hemen kaldırmalı. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
That's not a decision neither Demirel, nor Ecevit can make. | Ama bu kararı Ecevit de Demirel de alamaz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Only the Military can do that. | Asker alır sadece. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
You are saying ''a restoration''. Yes of course. | Restorasyon diyorsunuz. Tabii. Evet. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
In both Law and Economics. | Hem hukuk hem ekonomi alanında. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
The Undersecretary Turgut Ozal can fix the economy. | Ekonomiyi Turgut Özal toparlayabilir. Yani başbakanlık müsteşarı. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
He doesn't have a political vision. | Siyasi vizyonu yok. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
As a second man... | İkinci adam olarak... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Hello. Come. | Merhaba, abi. Gel. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Sorry I'm late. I overslept and barely made it. | Uyuyakalmışım, özür dilerim. Zar zor yetiştim. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
We have bigger problems than ''you being late''. | Geç kalmandan daha önemli konular var. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
The police sketches look exactly like you. | Fotoğraf gibi çıkmışsın robot resimlerde. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Didn't I tell you thousands of times to be discreet? | Ben sana demedim mi bin defa dikkatli ol diye? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Maybe the doorman saw me or something. | Kapıcı, giren çıkan falan. Gördüler demek ki. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Now listen to me, tell that girl to be ready tonight. | Beni iyi dinle, şu sizin kıza söyle. Akşama hazır olsun. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
I'm gonna pick her up. What's her name again? | Uğrayıp alacağım onu. Neydi adı? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Emel. Okay. Don't forget. | Emel. Tamam. Unutma. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Okay. Well, she might be grumpy. | Tamam abi, şey. Terslik eder. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
At least to us. I don't know about you, though. | Ama bize eder de sana da mı eder bilmem. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
How about Canan? | Canan var. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Don't be foolish, we are busy. No time for woman. | Saçmalama, işimiz var dedik. Karı kız görecek halimiz yok. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Now go on. | Hadi git artık. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Remzi's identity is revealed. | Remzi afişe oldu. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
That's something we can't afford right now. | Şu ara tahammül edemeyeceğimiz tek şey bu. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
We've already lost enough people. | Yeteri kadar kayıp verdik kadrolardan. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
If he gets caught, we will all be trapped. | O yakalanırsa hepimiz ağa düşeriz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
If the cops start interrogating our guys... | Polis elinin altındakilerden hangisini sorgulasa... | Zincirbozan-1 | 2007 | |
...every single one of them can identify Remzi. | ...gazetedeki resme baktığı an tanır Remzi'yi. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
We have to do this. It's tough, but necessary. | Onun için mecburuz. Zor bir durum ama kaçınılmaz. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
What are you doing here? | Ne arıyosun burada? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
This is the way it is. Things can happen. | Kızım bu yol böyle. Her şey var yani. | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Were you virgin or something? | Bakire falan mıydın yoksa? | Zincirbozan-1 | 2007 | |
Nothing like that. Just business. | Öyle bir şey değil. İş işte. | Zincirbozan-1 | 2007 |