Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2047
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| the last undeveloped area of the Sahara Desert | ...Sahra Çölü'nde imara açılmamış tek yerine de... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| has become a gated community known as Beau Geste Towers. | ...Beau Geste Towers isimli yeni güvenlikli site dikildi. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Property developers are now converging on Antarctica. | Müteahhitler gözünü artık Antarktika'ya dikti. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Well, I mean, at least I got rid of war. Whoa, that was a good one. | En azından savaşlardan kurtulduk. Bak onu güzel hallettin işte. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| "Let there be no reason to make war..." | Bundan böyle kimsenin savaşmak için bir nedeni olmasın. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| How could that go wrong? | Bunda da hata olmaz artık. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| For no reason at all, New Zealand has declared war on Iceland. | Ortada hiçbir neden yokken Yeni Zelanda, İzlanda'ya savaş açtı. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Barbados has declared war on Somalia. And in a surprise move, | Barbados, Somali'ye savaş açarken, sürpriz bir şekilde... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| the tiny island of St Kitts and Nevis has declared war on the entire rest of the world. | ...küçük bir adadan ibaret olan St Kitts&Nevis tüm dünyaya savaş açtı. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Our war correspondent says he is unavailable for comment | Savaş muhabirimiz ortada hiçbir neden yokken çıkan... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| because he's too busy covering all the other wars which have just broken out | ...savaşlardan dolayı çok meşgul olduğunu... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| for no reason at all. | ...ve yorum yapamayacağını bildirdi. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| A short time ago, scientists were afraid of constantly rising global temperatures. | Kısa süre önce bilim insanları düzenli olarak artan küresel ısınmadan korkuyordu. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| But none of them have any explanation... Oh, my God. | Ama şuan onlarda bu... Aman Tanrım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| ...for this sudden return... Global warming. | ...ani değişime akıl erdiremiyor. Küresel ısınma. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| ...not only to the last ice age but to a snowball Earth of half a billion years ago. | Dünya Buzul Çağı'na, yarım milyar yıl önceki kartopu haline dönmek üzere. 1 | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| On the other hand, plans to turn the Antarctic into the Captain Scott gated community | Diğer yandan, Antarktika'ya inşa edilmesi planlanan Captain Scott güvenlikli... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| have been put on hold... Shit! | ...sitesi askıya alındı. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Shit, shit, shit! Oh, it's not so easy trying to do good, is it? | Ha siktir. İyilik yapmak da kolay değilmiş. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Yeah, but this is just unfair. | Evet ama bu haksızlık artık. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Let everything go back to how it was before I started trying to make | Her şey, ben her şeyi herkes için daha iyi hale... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Beautiful though the Earth looks from space, | Yerküre'nin uzaydan görünüşü o kadar güzel ki... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| we all know how fragile it is, how much damage human beings have done to it | Hepimiz Yerküre'nin ne kadar kırılgan olduğunun farkında olsak da... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| and will, it seems, continue to do to it. | ...insanoğlunun ona zarar vermeye devam edeceğini farkındayız. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Absolute power doesn't corrupt. It just drives you bloody mad. | Mutlak güç adamı bozmuyor ama kafayı yedirtiyor. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Tell Catherine I love her. Don't do it, master. I love you! | Catherin'e onu sevdiğimi söyle. Yapma, sahip. Seni seviyorum! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I've made arrangements for your biscuits. | Bisküvileri senin için ayarladım. Bir daha dert etmene gerek yok. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| You're the kindest master. | Çok naziksin, sahip. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Just shush, OK? I can't concentrate. | Sadece sus, tamam mı? Konsantre olamıyorum. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Master, don't you love me? I can't stand it, Dennis. | Beni sevmiyor musun, sahip? Artık kaldıramıyorum, Dennis. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I just... I can't stand the responsibility. | O sorumluluğu kaldıramıyorum. Salak köpek kafana bunu sok artık. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I'll save you, master. Here I come! | Seni kurtaracağım, sahip. Ben de geliyorum! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, wait a second. I can't swim. Master, help! Woof! | Bi' dakika ya! Ben yüzme bilmem ki. Yardım et, sahip! Hav! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Help! Help! Oh, dear. Woof! Woof! | İmdat! Amanın! Hav! Hav! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, there you are. Thank you, master. | Teşekkürler, sahip. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Bless you! | Şükürler olsun! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| You do love me, master. | Beni gerçekten seviyormuşsun, sahip. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Of course I love you, Dennis. I just don't love myself. | Tabii ki seni seviyorum, Dennis. Kendimi sevmiyorum sadece. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Time's up! Prime the Destruction Generator. | Zaman doldu. Yıkım Jeneratörü'nü hazırlayın. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Hang on. What? | Bekleyin. Ne oldu? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| We need to check if he's passed the test. | Önce sınavı geçip geçmediğine bakalım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Well, he did start all those wars. That was good. | Aslında savaşları o başlattı. Güzeldi bak o. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| But then he stopped them all. But why? | Sonra hepsini durdurdu. Ama neden? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| He said he was trying to make things better for people. | Her şeyi insanlar için daha iyi hale getirmeye çalıştığını söylemişti. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| That's very appalling. | Berbat fikir. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| The only good is to destroy. The only evil is weakness. | Tek iyi şey yıkımdır. Tek kötü şey ise zayıflık. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Weakness must be annihilated! | Zayıf olanlar yok edilmelidir. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Agreed. Vaporise the earthling and his wretched planet. | Katılıyorum. Yerküreli'yi ve iğrenç gezegenini yok edin. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I told you so. | Ben demiştim. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Reprime the Destruction Generator. | Yıkım Jeneratörü'nü tekrar hazırlayın. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Try her again, Neil. Go on. | Tekrar ara, Neil. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| She... She won't have me. Then, give up the powers. | Beni istemiyor. O zaman güçlerinden vazgeç. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I can't. Then, give them to me. | Yapamam. Bana ver o zaman. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| You wouldn't have the powers but you'd know where they were. | Güçlere sahip olmazsın belki ama nerede olduklarını bilirsin. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| And being a dog, all I want to do is follow orders. | Bir köpek olarak tek istediğim emirleri uygulamak. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I'll do what you tell me to. | Bana söylediğin her şeyi yaparım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Dennis, you're a genius. Not bad, huh? | Sen bir dahisin, Dennis. Fena değil, ha? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Destruction Generator already charged, Death Dealing Darkness Bringer. | Yıkım Jeneratörü şarj olmak üzere. Ölüm Saçan Karanlık Getiren. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Commencing destruction. | Yıkım işlemi başlatılıyor. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| It is a curse that our numerals take so long to pronounce. | Sayılarımızın bu kadar uzun telaffuz edilmesi lanet olsa gerek. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Uh, yeah, it's like, uh, you just wave your hand, like that. | Evet, işte böyle elini sallıyorsun sadece. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I feel it. Wow! | Hissediyorum. Vay be! | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Yeah. There you go. So what's it going to be? Biscuits? | Öyle mi? Hadi bakalım. E ne yapacaksın? Bisküvi mi yine? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| But the power made you miserable. | Güç seni perişan etti ama. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| What are you thinking, Dennis? | Aklından ne geçiyor, Dennis? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Forgive me, master. | Beni affet, sahip. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| What? Wait, wait. What are you going to do? | Ne? Dur! Ne yapıyorsun? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| That's the only short one. | ÜÇ. Tek kısa olan bu. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| If I have any power, let the source of that power be destroyed, forever! | Eğer gücüm varsa, bu gücün kaynağı sonsuza kadar yok olsun. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| All this marking be suddenly finished and neatly stacked up. | Bütün düzeltmeler anında bitsin ve her şey toplansın. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Fiona Blackwell, go away. | Fiona Blackwell, git başımdan. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Fiona! How lovely to see you. | Fiona! Seni görmek ne güzel. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Hey, great news. I got my sight back. | Çok güzel bir haberim var. Artık görebiliyorum. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Hey, I think I hear Catherine. | Catherine geldi galiba. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Catherine. Hi. | Catherine. Merhaba. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Us be on the prow of the Titanic. | İkimiz Titanik'in güvertesinde olalım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I got rid of the powers. | Güçlerden kurtuldum. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Yeah. So I thought maybe we could have some dinner sometime? | O yüzden belki bir ara akşam yemeği yeriz diyorum. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Yeah, maybe, yeah. OK. | Evet, olabilir. Peki. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| How about tonight? I'll be down in half an hour. | Bu akşama ne dersin? Yarım saat içinde aşağıdayım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| We're going out to dinner. I'll bring you both back a doggy bag. | Biz yemeğe çıkıyoruz. Artıkları size getiririm. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I suppose I'd better keep my mouth shut. Turn me back, Den. | Ağzımı kapalı tutacağım galiba. Beni eski halime döndür, Den. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I can't. I like you as you are. Those stubby legs. Look at you. | Yapamam. Seni bu halinle seviyorum. Hele şu güdük bacaklar yok mu? | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| I'm not a dog, I'm a man. Hey, nobody's perfect. | Ben köpek değilim, insanım. Kimse mükemmel değildir. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, red biscuit. Great. | Kırmızı bisküvi harika. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, got it. | Tamamdır. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Licking. Licking somebody. | Birini yalarmış gibi yapalım. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| This is like porn. Now a shagging noise. | Porno gibi bu ya. Çakma sesi. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, look. There's the red bit. | Ah bak. Kırmızı şey geldi. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| Oh, there, oh, right, oh... | ah.. işte... geliyorum... | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| OK, great. | Güzel oldu. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| That's enough chewing biscuits for fucking half an hour. | Yarım saattir bisküvi çiğniyorum. Yeter. | Absolutely Anything-1 | 2015 | |
| ...karar verdim. | ...karar verdim. | Absolution-1 | 2015 | |
| John, içeri gel. | John, içeri gel. | Absolution-1 | 2015 | |
| Lütfen. | Lütfen. | Absolution-1 | 2015 | |
| Bir durum var. | Bir durum var. | Absolution-1 | 2015 | |
| ...onu ortadan kaldıracağım. | ...onu ortadan kaldıracağım. | Absolution-1 | 2015 | |
| Selam, Johnno. | Selam, Johnno. | Absolution-1 | 2015 | |
| Başlıyor muyuz? | Başlıyor muyuz? | Absolution-1 | 2015 | |
| Zıpla. Rock'n Roll. | Zıpla. Rock'n Roll. | Absolution-1 | 2015 |