Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2953
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Can you come meet someone? | Biriyle görüşmeniz mümkün mü? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She's waiting in the guest lounge. Taguchi's there too. | Ziyaretçi salonunda seni bekliyor. Taguchi de orada. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
This young lady is a friend of Ayako's. | Bu genç bayan Ayako'nun bir arkadaşı. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
My name is Yuriko Sasaki. | Adım Yuriko Sasaki. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I'm Mr. Mamiya. Please sit down. | Ben de Bay Mamiya. Lütfen oturun. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I have to know: Why are you making things up? | Bilmek istediğim şey: Neden yalanlar uyduruyorsunuz? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What? | Ne yalanı? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
About Mrs. Miwa remarrying. | Bayan Miwa'nın evlenmesi konusunda. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Oh, that. | Aa, o mu?! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
"Oh, that"? Even Mrs. Miwa didn't know about it. | "Aa, o mu"? Bayan Miwa'nın haberi bile yok. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Why did you tell Ayako that? | Neden bunu gidip de Ayako'ya anlattınız? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Why did you have to stir things up like that? | İşleri böyle karıştırmak zorunda mıydınız? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
It's got Ayako very upset. | Ayako buna çok üzüldü. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Why throw such a quiet family into upheaval? | Böyle huzurlu bir aileyi kargaşa içine sokmak niye? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
That's why I've come. | İşte bu yüzden geldim. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Please answer me. | Lütfen cevap verin. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
No answer? What could possibly be so amusing about your little stunt? | Cevap yok mu? Bu küçük entrikanızın nasıl bir eğlendirici yanı olabilir? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
We werert trying to be amusing. | Amacımız eğlenmek değildi. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Then what? | Neydi o zaman? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You say your name is Yuriko? Please sit down. | Adım Yuriko mu demiştin? Lütfen oturun. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I'm fine standing. | Ayakta iyiyim ben. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Please be seated. No. | Oturun lütfen. Hayır. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Good thing you have a guest lounge. | İyi ki ziyaretçi salonunuz var. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She yelled at me in front of everyone at the university. | Bana üniversitede herkesin önünde bağırdı. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Listen, Yuri chan | Dinle, Yuri chan... | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Call me Yuriko. | Bana Yuriko de. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I tried to explain. | Açıklamaya çalıştım. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I wasrt asking you. | Sana sormadım. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Miss Yuriko, are you saying you're against Mrs. Miwa remarrying? | Bayan Yuriko, Bayan Miwa'nı yeniden evlenmesine karşıyım mı diyorsunuz? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
No, but that's beside the point. | Hayır, ama bu konumuzun dışında. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
No, it's not. | Hayır, öyle değil. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You must realize how difficult Ayako is. | Ayako'nun ne kadar zor biri olduğunu biliyor olmalısın. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She won't get married unless her mother does first. | İlkin annesi evlenmezse, o da evlenmeyecek. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Then you should have discussed it with Mrs. Miwa. | O zaman bunu Bayan Miwa ile tartışmalıydınız. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She knew nothing about his proposal. | Olan bitenden haberi bile yoktu. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
The young lady told me the same thing. | Genç bayan bana aynısını söyledi. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What on earth happened? Didrt you mention me to Akiko? | Allah aşkına neler oluyor? Akiko'ya söylemedin mi yoksa? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Just be quiet for a minute. | Ses çıkarma bir dakika. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I admit that we blundered. | Büyük bir hata yaptığımızı kabul ediyorum. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
But we wanted to marry off Mrs. Miwa so Aya could marry without worrying. | Bayan Miwa'nın evlenmesi istedik, çünkü böylece Ayako içi rahat bir şekilde evlenebilecekti. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Can you understand that? Yes. | Bunu anlayabiliyor musun? Evet. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
But why did you | Ama neden öyle... | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I apologize deeply for our mistakes. | Hatalarımız için çok çok özür dilerim. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I apologize as well. | Ben de özür dilerim. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Now please sit down. Please. | Şimdi lütfen oturun. Lütfen. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
The big question is whether Mrs. Miwa wants to remarry. | Asıl soru Bayan Miwa'nın evlenmeyi isteyip istemediği. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She does. I asked her myself. | İstiyor. Bizzat kendim sordum. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
She does? Yes. | İstiyor mu? Evet. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You're in luck. | Şanslısın. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You've been a great help. | Büyük yardımın dokundu. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
So first we'll set up Mrs. Miwa, and then we'll see about Ayako. | Böylece ilkin Bayan Miwa işini hallettikten sonra, Ayako meselesine geleceğiz. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Yes, fair enough. | Evet, oldukça mantıklı. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Yes, that sounds reasonable. | Evet, akla yatıyor. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I see you've perked up again. | Ağzın kulaklarına vardı yine. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
But are you sure this is the man for Mrs. Miwa? | Ama bu adamın Bayan Miwa ile uyuşacağına emin misiniz? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
nothing's definite at this stage. | Bu aşamada daha kesin bir şey yok. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You don't think he would do? | Sence uygun değil mi? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
On the contrary. I think he'd do just fine. | Tam tersine. Bence o iyi olur derim. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You do? He's peachy. | Öyle mi? Nefis biri. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Peachy? | Nefis mi? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Hirayama, this calls for a toast. | Hirayama, buna kadeh kaldırılır. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You realize you're treating us, right? | Herhalde içkilerin senden olduğunun farkındasındır. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
The washroom. | Tuvalete. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Good bye now! | Şimdilik hoşça kalın! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
So this is the place with good food? | Demek güzel yemekleri olan yer burası? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
That's right. Warm up some sake. | Doğru. Biraz saki ısıtın. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You never can tell. Sometimes these dumps on the outskirts are good. | Hiç belli olmaz. Bazen kentin dışındaki böyle salaş yerler de iyidir. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Sorry I brought you so far out of town. | Sizi şehirden böyle uzaklaştırdığım için affedin. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Isn't the boss in today? | Patron yok mu bugün? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
He stepped out. | Dışarı çıktı. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
And his daughter? | Ya kızı? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
His daughter? | Kızı mı? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
The daughter here is really pretty. I wanted you to see her. | Buradaki kız gerçekten güzel. Onu görmenizi istiyordum. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Yuriko, are you sure you can find your way home? | Yuriko, evin yolunu bulabileceğine emin misin? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
I'll make it home just fine! It's you I'm worried about. | Ben evin yolunu bulurum! Asıl ben size endişeleniyorum. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What'll it be? Where's that sake? | Ne istiyorsunuz? Saki nerede kaldı? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Coming right up! | Hemen geliyor! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What will you gentlemen have? | Siz beyler ne alırsınız? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What's good here? | Buranın nesi iyi? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
It's all good! Give 'em the works. | Her şeyi iyidir! Hepsinden verin. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
We can't eat that much! | O kadar çok yiyemeyiz! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You'll manage. It's delicious. | Yersiniz, yersiniz. Çok lezzetli. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Serve it up! | Yemekler gelsin! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
So tell me, Hirayama, things seem to be going well with Mrs. Miwa, | Söyleyin, Hirayama, Bayan Miwa ile işler yolunda gidiyor gibi... | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
but are you sure you love her? | ...ama onu sevdiğinize emin misiniz? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Forever? For all eternity? | Daima? Sonsuza dek mi? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
That's right. | Evet, öyle. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Lucky fellow! | Şanslı adam! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
What a lucky dog. | Ne şanslı bir köpek. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Thanks for waiting. Here's your hot sake. | Sabrınız için teşekkürler. İşte sıcak sakiniz. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Seriously, I really am happy for you, Hirayama. | Şaka bir yana, senin adına gerçekten mutluyum, Hirayama. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Thank you. | Sağ olasın. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
"Friends are priceless," as they say. | "Dosttan kıymetlisi yoktur." derler. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Still, the final decision hasn't been made yet. | Yine de, henüz son karar verilmiş değil. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Don't say that! | Öyle demeyin! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
But look here you sure you love her? | Sen baksana bana... onu sevdiğine emin misin? | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Yes, I am. | Evet, eminim. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
You're okay, you know that? Just leave it to me! | Sen iyisin, biliyor musun? Siz o işi bana bırakın! | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Lucky dog. | Şanslı köpek. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |
Ah, you're back. | Ah, döndün demek. | Akibiyori-1 | 1960 | ![]() |