Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3630
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Nothing. Really? | Hiçbir şey. Gerçekten mi? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I know that Harrison spoke to David Tenant. | Harrison, David Tenant ile konuştuğunu biliyorum.. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You went to his father's funeral. | Babasının cenazesine gittin. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Just watching my mark. | Sadece benim işaretimi izliyor. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You're protecting him. | Sen onu koruyorsun. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Getting involved. | Karışmaya. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You've connected to him emotionally. | Ona duygusal olarak bağlı. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Because if he finds out about Black Sands, | Eğer Black Sands öğrenirse, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
you'll have to kill him. | onu öldürmek zorundasın. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Hey, Mom, it's me again. | Merhaba Anne, yine ben. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
wanted you to know that Dad misses you too. | Babam da seni çok özlüyor bilmeni istedim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
He just didn't want to say. | O sadece söyleyemiyor. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
But he wants you to come home, | Ama eve dönmeni istiyor, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
so you have to, okay? | o yüzden, tamam mı? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Someone there? | Kimse yok mu? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Good evening, and welcome to the Shakir Khan Show! | İyi akşamlar ve hoş geldiniz Şakir Han Gösterisine! | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
And here is your hostess, Shakir Khan! | Ve burada sunucunuz, Şakir Khan! | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Good evening, friends. | İyi akşamlar, arkadaşlar. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Tonight's show will begin a bit differently. | Bu geceki gösteri biraz farklı bir şekilde başlayacak. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Tonight I appeal to my fans all around Mali for your help. | Bu gece yardımları için Mali çevresindeki tüm hayranlarıma sesleniyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
This is my nephew, Aslam. | Bu benim yeğenim, Aslam. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Aslam came to me from far away. | Aslam uzaklardan bana geldi. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
He needed my help, and now he's missing. | Yardımıma ihtiyacı vardı, ve o şimdi kayboldu. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Aslam and I had words yesterday, which I deeply regret. | Aslam ve ben derinden pişman olduğum sözleri dün yaşadık. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I would give anything to find him again. | Onu yeniden bulabilmek için her şeyimi verirdim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
If anyone has seen my nephew, Aslam, | Eğer biri yeğenim Aslam'ı görürse | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
please tell him to come home. | lütfen eve dönmesini söylesin. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You ever hear of Black Sands? Hey, come on! | Black Sands'i hiç duydun mu? Hey, hadi!? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
What the hell, man? Next time, | Ne oluyor dostum? Gelecek sefere | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
it's not me sitting there, and you're already dead. | Burada oturan ben olmasaydım, sen de ölmüştün. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You need to stop. They are going to kill me, | Kes şunu. Beni öldürecekler, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
and now that you're a witness to all of it, | ve tüm bunlara tanık olacağına göre, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
This is my nephew, Aslam. And now he's missing. | Bu yeğenim, Aslam. Ve o şimdi kayboldu. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Joe's been arrested. Joe Abrams? | Joe tutuklanmış. Joe Abrams? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Threatened you? I... I can help you. 1 | Tehdit mi ettiler? Ben... ben sana yardım edebilirim. 1 | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Who do you work for? Dad! | Kimin için çalışıyorsun? Baba! | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
What are you doing? Peter, what are you doing? | Ne yapıyorsun? Peter, ne yapıyorsun? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
What are you doing with my daughter? | Kızımla ne yapıyorsun? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Do you have any orange juice? | Hiç portakal suyu var mı? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
How could you not know if you have any orange juice? | Portakal suyu olup olmadığını nasıl bilmezsin? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
We could go out. | Dışarı çıkabiliriz. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
This was a mistake. | Bu bir hataydı. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
No, it's... it's not that I don't like you. | Hayır, bu ... senden hoşlanmadığım anlamına gelmiyor. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Because I do. | Çünkü hoşlanıyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I really like you too. | Ben de senden çok hoşlanıyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Maya, I'm 21. | Maya, Ben 21 yaşındayım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You're 17. | Sen de 17. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You're still in high school. | Hala liseye gidiyorsun. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Technically what we just did was against the law. | Az önce yaptığımız teknik olarak hukuka aykırı. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Felt so good, it should be. | Çok iyi hissettim, bu olmalıydı. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I could go to jail. | Hapse girebilirim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Don't be melodramatic. | Duygusala bağlama. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You're dad's a lawyer and psychotically overprotective. | Baban bir avukat ve manyaklık derecesinde korumacı. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I'm screwed. | Ayvayı yedim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You're sincerely overreacting. | İçtenlikle abartıyorsun. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
He just doesn't know you. | O seni tanımıyor. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
And the way you guys met was so... | Ve sizin karşılaşmanız... | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
random and terrible. | öylesine rastgele ve korkunç oldu. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Plus, he's been freaking out about work and stuff. | Ayrıca, o işi ve diğer şeylerle ilgili olarak kafayı yiyor. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Come to my house for dinner. | Akşam yemeği için evime geldin. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
My parents are psychopaths, | Ailem psikopattır, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
but they're nice psychopaths. | ama güzel psikopatlar. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Nereye gidiyorsun? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Nezaketiniz için size ve ailenize teşekkür ederim. İlk gördüğüğümden beri. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
The boy on television last night, | Dün gece televizyondaki çocuk, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
that's why you're leaving? | yüzünden mi gidiyorsun? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Yes, he is my friend. I thought he was dead. | Evet, o benim arkadaşım. Öldüğünü düşünmüştüm. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I have to find him. | Onu bulmak zorundayım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Then he will understand why it is not safe for you. | O zaman senin için neden güvenli olmadığını o anlayacaktır. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
When you are better, I'll find him | Daha iyi olduğunda, onu bulup | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
and bring him to you. | sana getiririm. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Onu şimdi bulmam lazım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Nereye bakman gerektiğini bile bilmiyorsun. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Şakir Han. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Evini biliyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Arkadaşını bulacağım. ve sana getireceğim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Onu bulacağım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Please, understand, | Lütfen, anlayın, | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I thank you for your kindness, but I have to go. | Nezaketiniz için teşekkür ederim ama gitmem lazım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Hayır. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
|
Monsieur Girard. | Monsieur Girard. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
How is Bamako's favorite candy man? | Bamako'nun en şeker adamı nasıl? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Drug trade treating you well? | Uyuşturucu ticaretin iyi mi? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Flourishing, as always. | Gelişiyor, her zaman olduğu gibi. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Touching show last night. | Dün geceki showa gelelim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You watched my show? | Programımı izledin mi? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
A man of your sophistication? | Sofistike bir adam mısın? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I'm touched. | Çok duygulandım. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
That true? That stuff about your nephew? | Bu doğru mu? Yeğeninizle ilgili olan bu şeyler? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Of course. I never lie. | Elbette. Ben asla yalan söylemem. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You should know that, my smuggling friend. | Sen kaçakçılık arkadaşımı bilmelisin. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
So why the sudden interest in my show? | Programıma bu ani ilginiz nerden? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
In me? | Benim mi? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I think this is the longest conversation | Bu yaptığımızın en uzun konuşmamız olduğunu düşünüyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
we have had. | Bu yaptığımızın en uzun konuşmamız olduğunu düşünüyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
It's my nephew, isn't it? | Yeğenimle ilgili, değil mi? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
You know something. | Sen bir şeyler biliyorsun. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
I could find something out. | Bir şeyler bulabilirim. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
But I would need help from you on something. | Ama bir konuda senin yardımına ihtiyacım olacak. | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |
Biz ne hakkında konuşuyoruz? | American Odyssey-1 | 2015 | ![]() |