Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4168
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Nah. | Yok ya. Köpekbalıkları kendi üzerine işiyor. Tatları çamaşır suyu gibi oluyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Maybe I missed your ugly face. | Belki çirkin suratını özlemişimdir. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Got used to seeing it the past couple years. | Birkaç yıl önce sürekli görmeye alışmıştım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Buddy of mine worked construction | Bir arkadaşım San Marcos'taki bir alışveriş merkezinin inşaatında çalışmıştı. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Cut all sorts of corners to save money. | Köşeleri para saklamak için ayırmışlar. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Put up a couple flimsy walls. | Duvarlara birkaç banknot koyuyorlarmış. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| There's a landscaping business in the back. | Arkada bir peyzaj işi varmış. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| They pay everybody on Saturdays, mostly illegals, all cash. | Cumartesi herkese ödeme yapıyor, çoğunlukla illegal, nakit. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I scouted it. It's at least 10 grand | Bir keşif yaptım. Sıradan bir haftada en az 10 bin dolar çıkıyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| We go in at lunch. | Öğlen yemeğinde gireriz. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Use a hammer on the Sheetrock, tin snips on the beams. | Alçı paneli çekiçle hâlledersin, kirişleri de teneke makasıyla. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Only thing between us and that safe's | Aramızdaki güvenli tek şey bu boktan ucuz yalıtım malzemesi. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I've been in 11 years, man. | 11 yıldır bu işin içindeyim, dostum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Some of us gotta work to live. | Birilerinin yaşamak için çalışması gerekiyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Oh, I I get it. | Anlıyorum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Wife's got you playing house. | Karınla evcilik oynuyorsun. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Parole agent's coming around. | Şartlı tahliye memurları geliyor. Daha fazla risk alamam. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I wouldn't either. Ass like that. | Benim de öyle kıçım olsaydı ben de almazdım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| How's the baby? | Bebek nasıl? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Lisa. | Lisa. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| She's getting big. | Büyüyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Not a baby anymore. | Artık bebek olmaktan çıktı. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Invite me over sometime for dinner. | Beni bir ara akşam yemeğine davet etsene. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I'm great with kids. Catherine will love me. | Çocuklarla iyi anlaşırım. Catherine bana bayılır. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| When you get ready to work again, | Tekrar işe girmeye hazır olduğunda beni düşün, olur mu? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| You owe me. | Bana borçlusun. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Shit! Why didn't you wake me up? | Lanet olsun? Beni neden uyandırmadın? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Sorry. I must have fell asleep. | Özür dilerim. Uyuya kalmış olmalıyım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| You gotta get out of here. Come on, get up. | Buradan gitmen lâzım. Hadi, kalk. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| My dad'll shit a brick. All right. | Babamın ödü kopacak. Tamam. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Good morning, J. | Günaydın, J. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| You spent the night in my house? | Gece benim evimde mi kaldın? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| We fell asleep. It was an accident. | Uyuya kalmışız. Yanlışlıkla oldu. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I think I've been fair. | Yeterince adil olduğumu düşünüyorum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I know you're going through a lot right now, | Şu an başından geçenleri biliyorum ancak bu kabul edilemez. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I can't have you sleeping here. | Burada uyumana izin veremem. Beni anlıyor musun? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yeah. I'm sorry. | Evet. Özür dilerim. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| How is she doing? | O nasıl? Benimle pek konuşmuyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I know she talks to you. | Seninle konuştuğunu biliyorum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| She seems fine. | İyi gibi. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Go on. Get out of here. | Hadi, git buradan. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I don't want you here past 10:00. | Burada saat 10'dan sonra kalmanı istemiyorum. Anladın mı? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Mirame. | Bana bak. Bana bak. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I have to get it. I have to get it. | Açmak zorundayım. Açmak zorundayım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| No. | Olmaz. Zorundayım. Zorundayım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yeah? | Evet? Evet, benim. Tamam, bir saniye, bir saniye. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yeah. It's me. | Evet, dinliyorum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Late night? | Yeni mi geliyorsun? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I'm sorry. I, uh, I fell asleep at Nicky's. | Özür dilerim. Nicky'lerde uyuya kalmışım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Don't be sorry. It's not a prison. | Özür dileme. Hapishane değil burası. İstediğin gibi girip çıkabilirsin. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Is Baz back? | Baz döndü mü? Hayır, henüz dönmedi. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Catherine generously allowed me to babysit | Catherine genelde bir işini hâlletmeye gittiğinde bakıcılık yapmama izin verir. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| The boys will be back tonight. | Çocuklar bu akşam dönecek. Craig çok daha iyi. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I'm gonna make ribs. Think you'll be here? | Kaburga yapacağım. Yemekte burada olacak mısın? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yeah. | Evet. Güzel öyleyse. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Hey, so, um, you and Nicky are having sex? | Nicky'yle seks yapıyor musunuz? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| You don't have to be embarrassed. | Utanmana gerek yok. Güzel bir kız o. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Does she know what you like? | Nelerden hoşlandığını biliyor mu? Ne? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Does she satisfy you? | Seni tatmin ediyor mu? Evet, sanırım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Just make sure she knows what you need. | Nelere ihtiyacın olduğunu bildiğinden emin ol. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| You know, there are some girls | Bazı kızlar ne yapacağının söylenmesinden hoşlanır. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I can't tell you the number of times 1 | Bazı kızlar babalarını kızdırmak için benim çocuklarla... | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| was trying to piss off her daddy. | ...kim bilir kaç kere yatmıştır. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Hey, J, catch. | J, yakala. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| That's so you can call me | Bir dahaki sefere başka yerde kalmaya karar verdiğinde beni arayabilirsin. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Let's go back to bed. | Hadi yatağa dönelim. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Pick up where we left off, no? | Bıraktığımız yerden devam edelim mi? Olmaz, işim var. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| No? Yeah. | Olmaz mı? Evet. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Really? You're busy? | Gerçekten mi? Meşgul müsün? Peki. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| No. Me gusta que pique. | Yok, ağız tadıma uygun. Demek ağız tadına uygun. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Everything okay with Smurf? | Şirin'le her şey yolunda mı? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yeah. | Evet. Evet, yolunda. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I talked to the doc last night, by the way. | Dün gece doktorla konuştum, bu arada. Bugün onu eve getirebilirmişim. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Que bueno. Mm hmm. | Ne güzel. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Tonz pa que andas todo preocupado? | Onun için endişeleniyor musun? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| I'm not worried. | Endişelenmiyorum. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Baz? Yes? | Baz? Evet? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| He doesn't blame you. | Seni suçlamıyor. Suçlamasa iyi eder. Onu ben vurmadım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| What about the guy who did? | Vuran adamdan ne haber? Ne olmuş ona? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| What are you gonna do about him? | O konuda ne yapacaksınız? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Nothing. | Hiçbir şey. Şirin için sorun yok mu yani? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Someone shot her son, he gets to just walk around? | Yani oğlunu vuran kişi öylece dolaşacak mı yani? 1 | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| He's not walking around. | Dolaşmıyor. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| He died a week ago. | Bir hafta önce öldü. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Es por eso que traes la chompa patinando por sabe donde? | Bu yüzden mi ceketini buraya getirdin? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yo estoy aqui. | Ben buradayım. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Hey. | Selam. Selam, aşkım. Acıktın mı? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| SÃ. SÃ? | Evet. Öyle mi? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Oh, he can eat later. | Daha sonra yesin. Önce onu Halo'da yenmem gerek. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Yo no tengo Halo. | Sen Halo'yu bilmiyorsun ki. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| A man's gotta have Halo. | Her erkeğin Halo'yu bilmesi gerekir. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Hey. Como se dice? | Nasıl deniyordu? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Gracias. Gracias! | Teşekkürler. Teşekkürler! | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Gracias! | Teşekkürler! | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Smurf? | Şirin? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Jesus, Smurf! Come on. Okay, splash. | Tanrı aşkına Şirin! Hadi! Tamam, çırpın. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| Lena, baby! Come here. Oh, calm down, Cat. | Lena, bebeğim! Gel buraya. Sakin ol, Cat. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| She's doing great. Are you okay? | Bir şeyi yok. İyi misin? | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| She can't swim without floaties. | Kollukları olmadan yüzemez. | Animal Kingdom-4 | 2016 | |
| We're gonna have you on a surfboard in no time, | Seni hemen sörf tahtasının üzerine çıkaracağız küçük Lenacığım. | Animal Kingdom-4 | 2016 |