Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 621
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| If you get stabbed it hurts like hell. | Eğer bıçaklandıysan, cehennemdeymişsin gibi canın yanar. | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| You are exaggerating... | Abartıyorsun. | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| Were you studying? | Çalışıyor muydun? | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| Yeah... but I can't seem to concentrate these days. | Evet, ama bugünlerde konsantre olabilecekmişim gibi görünmüyor. | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| Then... don't. | O zaman, çalışma. | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| Jung Hoon! | Oppa! | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| This week's class duty Jung Hoon Han, Da Jung Lee | Jung Hoon Han'ın bu haftaki sınıf görevi Da Jung Lee. | 4 kyo si Choo ri yeong yeok-1 | 2009 | |
| Fucking idiot. First finish your job... | Lan amına koyduğumun salağı! Sen önce kendi işini hallet. | 40-1 | 2009 | |
| ...finish your job, then go fuck, do whatever you want. | Kendi işini hallet! Sonra git sikişiyor musun... | 40-1 | 2009 | |
| Go fuck yourself idiot. | Ananı avradını sikeyim ben senin. | 40-1 | 2009 | |
| What am I going to teIl him? How wilI l explain this? | Ben bu adama ne diyeceğim ya? Ben ne hesap vereceğim ulan! | 40-1 | 2009 | |
| What am l going to say to him? | Arıyor amına koyayım. Ne diyeceğim ben bu herife ya? 1 | 40-1 | 2009 | |
| My life has always been like this. | Benim hayatım hep böyle be. | 40-1 | 2009 | |
| I've always gone the wrong way. | Hep terse koştum, hep terse koştum. | 40-1 | 2009 | |
| Just like a bad Turkish fiIm. | Kötü Türk filmleri vardır ya, o hesap. | 40-1 | 2009 | |
| But l'm waiting. 1 | Bekliyoruz bakalım. | 40-1 | 2009 | |
| The one up there wilI open the road for me some day. | Yukarıdaki bir gün bize de bir yol verecek. | 40-1 | 2009 | |
| It can't continue like this. | Bu şekilde olmaz çünkü. | 40-1 | 2009 | |
| Why don't we start from the beginning? | > İsterseniz en başından başlayalım. | 40-1 | 2009 | |
| Where were you born? | > Nerede doğdunuz? | 40-1 | 2009 | |
| l was born in Sivas. | Sivas’ta doğdum ben. | 40-1 | 2009 | |
| ln the vilIage of lnceyoI. | İnceyol köyünde. | 40-1 | 2009 | |
| lf you don't count the ones that died before me, I was the 9th kid. | Benden önce ölenleri saymazsak hani, ailemin dokuzuncu çocuğuyum. | 40-1 | 2009 | |
| The youngest. Bottom of the pot. | En küçük, tekne kazıntısı yani. | 40-1 | 2009 | |
| Things were aIways busy at home. My dad would beat us Iike it was his job. | Bizim ortamlar evde şamataydı hep. Babam iş yapar gibi sopalardı bizi. | 40-1 | 2009 | |
| He didn't make money from the fields that year?. Come here Metin. | Bu sene tarladan ekmek mi çıkmadı? Gel Metin. | 40-1 | 2009 | |
| His soccerteam did badly? | Sivasspor küme mi düştü, ne bileyim. | 40-1 | 2009 | |
| My mom had another girl? He would beat the shit out of us. | Anam tekrardan kız mı doğurdu? Hadi bakalım sabah akşam şamata. | 40-1 | 2009 | |
| Of course we hated him. Everyday a beating... | Nefret ediyorum tabii babamdan. Yat kalk sopa, yat kalk sopa amına koyayım! | 40-1 | 2009 | |
| One day I had enough. | Tak etti bir gün. | 40-1 | 2009 | |
| l stuck a knife in his back. | Bıçağı ittirdik arkadan, hadi buyur. | 40-1 | 2009 | |
| Son, what did you do? | Oğlum? Oğlum sen ne yaptın? | 40-1 | 2009 | |
| You know what they say... | İşte nedir... | 40-1 | 2009 | |
| Beat a dog that much, he'lI turn back and bite his owner. | ...döv köpeği o kadar, sahibim bu benim, ekmek veriyor bana demez... | 40-1 | 2009 | |
| What did you do? My god what did you do? | Oğlum ne yaptın sen? Ne yaptın sen? | 40-1 | 2009 | |
| l was 15. How should l have known? | 15 yaşında çocuğum ulan nereden bileyim anasını satayım ya. | 40-1 | 2009 | |
| Whatever... | Neyse işte... | 40-1 | 2009 | |
| ObviousIy I couIdn't stay in the viIlage after this incident. | Ben tabii bu olaydan sonra topuk. Kalamam ki köyde. | 40-1 | 2009 | |
| I got my mother's bIessing... | Anamdan helalliğimi aldım. | 40-1 | 2009 | |
| Jumped on the bus... | Atladım otobüse... | 40-1 | 2009 | |
| To the one safe place l could go. | ...mecburi istikameti. Tipiktir ya hani. | 40-1 | 2009 | |
| IstanbuI's a strange Iand. | İstanbul çok acayip bir memleket ya. | 40-1 | 2009 | |
| It seems it's the pIace where everyone ends up. | Herkesin dönüp dolaşıp döneceği yer burası gibi sanki. | 40-1 | 2009 | |
| It's purgatory. It's helI. It's heaven. | Böyle mahşer yeri gibi, cehennem gibi, cennet gibi. | 40-1 | 2009 | |
| lt's one of a kind. | Ben böyle yer görmemişim daha önce. | 40-1 | 2009 | |
| It's been my fate. | Kaderimiz oldu buralar yani. | 40-1 | 2009 | |
| lf I hadn't come here for a reason like this, it may have been different. | Yani böyle bir sebepten gelmemiş olsam, daha farklı olurdu sanki de... | 40-1 | 2009 | |
| It's a tough city. | Zor şehir burası. | 40-1 | 2009 | |
| No money, no power. You can't do it. They'lI finish you. | Para yok, pul yok. Tek tabanca İstanbul, olmaz. Bitersin. Bitirirler yani. | 40-1 | 2009 | |
| I wasn't smart back then. My head was fuIl of snot. | O zamanlar kafa da basmıyor bizim. Sümüklü daha beyinler. | 40-1 | 2009 | |
| There was no one waiting back home for me. | Arkada ağlayanım yok, bekleyenim yok. Saldırıp duruyorum sağa sola. | 40-1 | 2009 | |
| I did anything l had to. a new job everyday. | Bir gün orada, bir gün burada, her işi yapıyorum yani. | 40-1 | 2009 | |
| l had nothing to lose. Worse case l'd go in for 3 5 years. | Yani kaybedecek bir şeyim yok ki. En fazla yatarım içeride... | 40-1 | 2009 | |
| That's exactIy what happened. | Tam da dediğim gibi oldu vallaha. | 40-1 | 2009 | |
| In out. In out. | Gir çık, gir çık, gir çık, gir çık... Orospu oldu kapılar. | 40-1 | 2009 | |
| Veysel, send me a pack of cigarettes. | Veysel, bir sigara yollasana. | 40-1 | 2009 | |
| 15 years in totaI. | 15 sene bilfiil, belli aralıklarla. | 40-1 | 2009 | |
| I was getting older. Yesterday's kids were now bosses. | Yaş geçiyor, dünün götü bokluları para kırıyorlar, sen hâlâ itle kopukla... | 40-1 | 2009 | |
| l had to stop. I got a reaI job. | Dedim dur. Olmaz böyle. Adam gibi bir işe girdim. | 40-1 | 2009 | |
| I'm in a hurry l can't pick you up. I said no. | Acelen mi var, yok alamam. Ya hop! | 40-1 | 2009 | |
| I've been working for a guy named ahmet Abi. | Bir zamandır Ahmet abi diye bir iş veren var. Ona çalışıyorum. | 40-1 | 2009 | |
| A deIivery service of sorts. To homes, businesses... | Paket servisi. Evlere, mekânlara, hem de her türlü. | 40-1 | 2009 | |
| Where have you been? The girls are waiting. | Neredesin abi? Kızlar hazır, iki saattir seni bekliyoruz. | 40-1 | 2009 | |
| I'm not delivering a pizza. Don't caIl so Iate next time. | On dakika ara verin oğlum, lahmacun mu bekliyorsunuz? | 40-1 | 2009 | |
| lf I was smarter l could've had some money saved up. | Biraz kafayı kullansak köşede birikmişimiz de olurdu da... | 40-1 | 2009 | |
| But l've been spending everything l get. | ...her geleni sokacak bir delik buluyoruz Allah'a şükür. | 40-1 | 2009 | |
| l'Il save money on the bigger jobs. | Daha büyük işlere kısmetse. | 40-1 | 2009 | |
| ahmet Abi suggested l wouId get big jobs soon. We'lI see. | Ahmet abi de bununla alakalı hafiften bir sinyaller verdi gibi, bakacağız. | 40-1 | 2009 | |
| From the looks of it, today shouId have been a good day. | Aslında işlerin gidişatına göre bugün iyi bir gün olması gerekirdi. | 40-1 | 2009 | |
| Ahmet abi had calIed me in. That's a big deal. | Ahmet abi yanına çağırmış beni ya. Büyük olay baba. | 40-1 | 2009 | |
| l've been with him for a while now. and I've never messed up. | Kesin var bir nane, bayağı bir zamandır yanındayım. | 40-1 | 2009 | |
| He must have pIans for me. | En ufak bir yanlışım da olmamış. | 40-1 | 2009 | |
| lt's that sort of a day. | Öyle bir gün yani. | 40-1 | 2009 | |
| What's this? | Bu ne lan? | 40-1 | 2009 | |
| Shit. | Hassiktir! | 40-1 | 2009 | |
| What's going on? | Ne oluyor be? | 40-1 | 2009 | |
| Nothing. Go back to sleep. | Yat yat, yok bir şey. | 40-1 | 2009 | |
| What? | Ne ne? | 40-1 | 2009 | |
| What is this? | Bu ne be? | 40-1 | 2009 | |
| Go back to sIeep. | Ya yok, yat ulan. | 40-1 | 2009 | |
| Why is it wet? | Ne oldu niye ıslak burası? Hee? | 40-1 | 2009 | |
| Why is it wet? | Niye ıslak burası? Nere ya? | 40-1 | 2009 | |
| Did you pee? | İşedin mi sen? | 40-1 | 2009 | |
| What are taIking about? You crazy? | Ne diyorsun kızım ya? Kafayı mı yedin? Yat şuraya. | 40-1 | 2009 | |
| You're disgusting. | Sapık mısın nesin be! | 40-1 | 2009 | |
| ldiot. | Manyak mısın sen! Bırak! | 40-1 | 2009 | |
| Don't touch me with those hands. There's pee alI overthem. | Dokunma! Pis çişli çişli bir de! | 40-1 | 2009 | |
| lt's humid in Don't touch me. | Kızım rutubet. Bırak! Bırak! | 40-1 | 2009 | |
| Grow up first. asshoIe. | Büyüde gel, manyak. | 40-1 | 2009 | |
| Where are you going? | Nereye gidiyorsun be? | 40-1 | 2009 | |
| TV a 74 year oId man has died as a resuIt of bee stings... | [TELEVİZYON] Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde, arıların saldırısına uğrayan 74 yaşındaki... | 40-1 | 2009 | |
| ... in the town of GoIcuk in KocaeIi. | ...Ahmet Bayrak, arı sokması sonucunda zehirlenerek öldü. | 40-1 | 2009 | |
| This is the second such incident in the past week. | Bu son içinde görülen ikinci arı vakası. | 40-1 | 2009 | |
| Experts fearthe bees are migratory kilIer bees from africa. | Uzmanların yaptığı açıklamada, arıların Afrika'dan göç etmiş öldürücü bir... | 40-1 | 2009 | |
| Those stung by bees are urged... | Arı sokmasına maruz kalan vatandaşlar... | 40-1 | 2009 | |
| When's Ahmet abi going to caIl me in? My ass is flattened from sitting here. | Yavrum bu Ahmet abi ne zaman çağıracak beni ya? Götüm tepsi oldu burada otur otur. | 40-1 | 2009 | |
| You have to wait. | Bekleyeceksin. | 40-1 | 2009 | |
| I'm waiting. | Bekliyoruz. | 40-1 | 2009 | |
| Do you have an aspirin? My head's kilIing me from last night. | Aspirin filan var mı ya? Kafam taş gibiydi gece. | 40-1 | 2009 | |
| Open a window orsomething. It's disgusting in here. | Bari bir cam aç, bir şey yap. Piştim, leş gibi zaten burası ya. | 40-1 | 2009 |