Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8798
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Now's actually not a great time for me, I have company. | Aslında şu an pek iyi bir zaman değil, misafirim var. Aslında şu an pek iyi bir zaman değil, misafirim var. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you remember what you told me to google? Holy shit! | Google için dediklerini hatırlıyor musun? Hasiktir! Google için dediklerini hatırlıyor musun? Hasiktir! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
How... How is it going? Well, I'm no Danny Kaye, if you know what I mean. | Nasıl gidiyor? Yani Danny Kaye değilim, anlıyor musun bilmem. Nasıl gidiyor? Yani Danny Kaye değilim, anlıyor musun bilmem. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I love Danny Kaye, especially "The Inspector General". | Danny Kaye'e bayılıyorum, özellikle "The Inspector General" ile. Danny Kaye'e bayılıyorum, özellikle "The Inspector General" ile. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Really? Yeah. | Cidden mi? Evet. Cidden mi? Evet. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I have "The Inspector General", we could watch it if you'd like. | "The Inspector General" var bende, istersen izleyebiliriz. "The Inspector General" var bende, istersen izleyebiliriz. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I have all of Danny Kaye's films. I would love that. | Tüm Danny Kaye filmleri var. Çok hoşuma gider. Tüm Danny Kaye filmleri var. Çok hoşuma gider. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Hey, Jonathan, we're gonna watch "The Inspector General", | Baksana, Jonathan, biz "The Inspector General" izleyeceğiz... Baksana, Jonathan, biz "The Inspector General" izleyeceğiz... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
you could come over if you'd like. He's a really nice guy. | ...istersen sen de gel. Gerçekten çok iyi çocuk. ...istersen sen de gel. Gerçekten çok iyi çocuk. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I hope Jonathan does not lose those brass knuckles. | Umarım Jonathan o muştayı kaybetmemiştir. Umarım Jonathan o muştayı kaybetmemiştir. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Could you please not talk about Jonathan, this is an intimacy excercise about us. | Jonathan hakkında konuşmayı bırakabilir misin, bu bizim samimiyet egzersizimiz. Jonathan hakkında konuşmayı bırakabilir misin, bu bizim samimiyet egzersizimiz. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm sure he's fine. | İyi olduğuna eminim. İyi olduğuna eminim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
When I was a kid my parents had separate bedrooms. | Ben çocukken, annemle babam iki ayrı odada yatardı. Ben çocukken, annemle babam iki ayrı odada yatardı. Ben çocukken, annemle babam iki ayrı odada yatardı. Aman Tanrım! O zaman Fishman... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't think I ever even saw them kiss. | Onları öpüşürken gördüğümü bile hatırlamıyorum. Onları öpüşürken gördüğümü bile hatırlamıyorum. Onları öpüşürken gördüğümü bile hatırlamıyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
That happens a lot. Yeah, well, it happened to me. | Oluyor öyle. Evet, bana da oldu işte! Oluyor öyle. Evet, bana da oldu işte! Oluyor öyle. Evet, bana da oldu işte! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
So I went on Craigslist. | Ben de Craig's List'e girdim. Ben de Craig's List'e girdim. Ben de Craig's List'e girdim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I figured it'd be all right if I had an affair with a married woman. | Evli bir kadınla ilişkiye girersem sorun olmaz diye düşündüm, bilmem anlıyor musun? Evli bir kadınla ilişkiye girersem sorun olmaz diye düşündüm, bilmem anlıyor musun? Evli bir kadınla ilişkiye girersem sorun olmaz diye düşündüm, bilmem anlıyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Oh, my god, this woman's body is beautiful. | Aman Tanrım! Bu kadın taş gibi! Aman Tanrım! Bu kadın taş gibi! Aman Tanrım! Bu kadın taş gibi! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Did you really meet her? | Cidden buluştunuz mu? Cidden buluştunuz mu? Cidden buluştunuz mu? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Sorry. | Pardon. Pardon. Pardon. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Go on. | Devam edin. Devam edin. Devam edin. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Yeah, we met at a motel, | Evet, şu saatlik oda veren... Evet, şu saatlik oda veren... Evet, şu saatlik oda veren... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
one of those that charges by the hour. | ...salak motellerden birinde buluştuk. ...salak motellerden birinde buluştuk. ...salak motellerden birinde buluştuk. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Her name was Sophia and she was... | Adı Sophia'ydı ve çok... Adı Sophia'ydı ve çok... Adı Sophia'ydı ve çok... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I mean, she is beautiful. | Dünya güzeli bir kız. Dünya güzeli bir kız. Dünya güzeli bir kız. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I actually thought that she liked me, which is pathetic. | Bir zavallı gibi beni sevdiğini falan düşündüm hatta. Bir zavallı gibi beni sevdiğini falan düşündüm hatta. Bir zavallı gibi beni sevdiğini falan düşündüm hatta. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Don't beat yourself up. You were vulnerable. | Kendini hırpalama. Savunmasız bir ânınmış. Kendini hırpalama. Savunmasız bir ânınmış. Kendini hırpalama. Savunmasız bir ânınmış. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't know how, but she filmed us. | Nasıl bilmiyorum ama bizi kaydetmiş. Nasıl bilmiyorum ama bizi kaydetmiş. Nasıl bilmiyorum ama bizi kaydetmiş. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
She sent me a copy and she asked for $1000 | Bana bir kopya gönderdi ve 1000 Dolar istedi... Bana bir kopya gönderdi ve 1000 Dolar istedi... Bana bir kopya gönderdi ve 1000 Dolar istedi... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
or she would show it to my wife. | ...yoksa karıma gösterirmiş. ...yoksa karıma gösterirmiş. ...yoksa karıma gösterirmiş. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You paid? I maxed out a credit card | Ödedin mi? Evet, kredi kartının limitini aştım... Ödedin mi? Evet, kredi kartının limitini aştım... Ödedin mi? Evet, kredi kartının limitini aştım... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
and I thought the whole thing was over. | ...ve her şey orada bitti sanıyordum. ...ve her şey orada bitti sanıyordum. ...ve her şey orada bitti sanıyordum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
But then she called again. She wants $500 a month. | Sonra yine aradı ama. Aylık 500 Dolar istiyor. Sonra yine aradı ama. Aylık 500 Dolar istiyor. Sonra yine aradı ama. Aylık 500 Dolar istiyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
That is a lot. | Çok para bu. Çok para bu. Çok para bu. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't have that, especially not in this economy. | Bende de yok zaten, hem de ekonomi bu haldeyken... Bende de yok zaten, hem de ekonomi bu haldeyken... Bende de yok zaten, hem de ekonomi bu haldeyken... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You know, I've got two kids. | Yani iki de çocuğum var. Yani iki de çocuğum var. Yani iki de çocuğum var. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Your ad said that your rates were reasonable. | Reklamında ücretin makul olduğu yazıyordu. Reklamında ücretin makul olduğu yazıyordu. Reklamında ücretin makul olduğu yazıyordu. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
All the other detectives were way out of my league. | Diğer tüm dedektifler bana çok aşırı kaçıyor. Diğer tüm dedektifler bana çok aşırı kaçıyor. Diğer tüm dedektifler bana çok aşırı kaçıyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I charge $100 a day, but I'm good. | Günlük 100 Dolar, ama iyiyim. Günlük 100 Dolar, ama iyiyim. Günlük 100 Dolar, ama iyiyim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm one of the... | Hatta en... Hatta en... Hatta en... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Well, I'm good. | Yani iyiyim. Yani iyiyim. Yani iyiyim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I can afford that. | Karşılayabilirim bunu. Karşılayabilirim bunu. Karşılayabilirim bunu. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I just need you to get that tape back for me. | Sadece kaseti geri getir yeter! Sadece kaseti geri getir yeter! Sadece kaseti geri getir yeter! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
The weird thing is I feel closer to my wife than ever. | İşin garip yanı, karıma daha yakın hissediyorum artık. İşin garip yanı, karıma daha yakın hissediyorum artık. İşin garip yanı, karıma daha yakın hissediyorum artık. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I can't lose her now. | Onu şu an kaybedemem. Onu şu an kaybedemem. Onu şu an kaybedemem. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I understand. | Anlıyorum. Anlıyorum. Anlıyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Will you get me a hamburger to go? I'm starving. | Gelirken bana hamburger alır mısın? Ölüyorum. Gelirken bana hamburger alır mısın? Ölüyorum. Gelirken bana hamburger alır mısın? Ölüyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Cheese? No cheese. | Tamam, peynirli mi? Yok, peynirsiz. Tamam, peynirli mi? Yok, peynirsiz. Tamam, peynirli mi? Yok, peynirsiz. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
All right, no cheese. | Tamam, peynir yok. Tamam, peynir yok. Tamam, peynir yok. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'll get your tape for you. I promise. | Kasetini getireceğim. Söz veriyorum. Kasetini getireceğim. Söz veriyorum. Kasetini getireceğim. Söz veriyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Excuse me, | Affedersiniz... Affedersiniz... Affedersiniz... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
can I get a cheeseburger, no cheese, to go? | ...peynirsiz bir cheeseburger alabilir miyim, paket olacak. ...peynirsiz bir cheeseburger alabilir miyim, paket olacak. ...peynirsiz bir cheeseburger alabilir miyim, paket olacak. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Hello, ladies. Good morning. | Merhaba kızlar. Günaydın. Merhaba kızlar. Günaydın. Merhaba kızlar. Günaydın. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
So just wait here under these ballerinas, okay? | Şu balerin kızların altında bekle tamam mı? Şu balerin kızların altında bekle tamam mı? Şu balerin kızların altında bekle tamam mı? Resmen evime kadar gelmiş! Siktir! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Okay, I like ballet. | Tamam, baleyi seviyorum. Merhaba. Tamam, baleyi seviyorum. Merhaba. Tamam, baleyi seviyorum. Merhaba. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Got your email. I came by to pick up the galleys for the new Paul Auster. | E postanı aldım. Paul Auster'ın yeni kitabını almak için uğrayayım dedim. E postanı aldım. Paul Auster'ın yeni kitabını almak için uğrayayım dedim. E postanı aldım. Paul Auster'ın yeni kitabını almak için uğrayayım dedim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Oh, shit. | Hasiktir. Hasiktir. Hasiktir. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
What's the matter? There's a party tonight | Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... Buradan gönlün doğru yerdeymiş gibi geliyor. Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... Buradan gönlün doğru yerdeymiş gibi geliyor. Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
for Gay Talese at the national arts club. | ...için ulusal sanat kulübü parti veriyor. ...için ulusal sanat kulübü parti veriyor. ...için ulusal sanat kulübü parti veriyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Another award. I think he's a great writer, | Bir ödül daha. Bence de harika bir yazar... Bir ödül daha. Bence de harika bir yazar... Bir ödül daha. Bence de harika bir yazar... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
but how many of these things can I go to in life? | ...ama hayatımda bunların kaç tanesine gidebilirim ki? ...ama hayatımda bunların kaç tanesine gidebilirim ki? ...ama hayatımda bunların kaç tanesine gidebilirim ki? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You go to one almost every night of the week. | Neredeyse haftanın her günü bir tane oluyor. Neredeyse haftanın her günü bir tane oluyor. Neredeyse haftanın her günü bir tane oluyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I know, and it's always the same boring people, | Biliyorum, her seferinde de 35 yıldır gelen... Biliyorum, her seferinde de 35 yıldır gelen... Biliyorum, her seferinde de 35 yıldır gelen... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
going on 35 years. | ...aynı sıkıcı insanlar. ...aynı sıkıcı insanlar. ...aynı sıkıcı insanlar. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Though some die and some press on. | Bazıları öldü, bazıları devam ediyor. Bazıları öldü, bazıları devam ediyor. Bazıları öldü, bazıları devam ediyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I fall into the press on category. | Ben devam edenler kısmındayım. Ben devam edenler kısmındayım. Ben devam edenler kısmındayım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Pressing on is good. Pressing on is heroic. | Devam etmek iyidir. Devam etmek cesurcadır. Devam etmek iyidir. Devam etmek cesurcadır. Devam etmek iyidir. Devam etmek cesurcadır. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Maybe. | Olabilir. Olabilir. Olabilir. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
The first 25 years or so it all seemed very meaningful. | İlk 25 yıl falan, her şey çok anlamlı geliyordu. İlk 25 yıl falan, her şey çok anlamlı geliyordu. İlk 25 yıl falan, her şey çok anlamlı geliyordu. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
The past 10 years | Ama son 10 yılda... Ama son 10 yılda... Ama son 10 yılda... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I feel like I'm on autopilot. | ...otomatik pilot gibi hissediyorum. ...otomatik pilot gibi hissediyorum. ...otomatik pilot gibi hissediyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I may not even be talking right now. | Hatta şu an konuşmuyor bile olabilirim. Hatta şu an konuşmuyor bile olabilirim. Hatta şu an konuşmuyor bile olabilirim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
This could be a tape recording. | Ses kaydı olabilir. Ses kaydı olabilir. Ses kaydı olabilir. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Your Auster. | Al sana Auster. Al sana Auster. Al sana Auster. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Great. I love Paul Auster. I'll write you a good review. | Harika! Paul Auster'a bayılıyorum. Çok iyi bir eleştiri yazacağım. Harika! Paul Auster'a bayılıyorum. Çok iyi bir eleştiri yazacağım. Harika! Paul Auster'a bayılıyorum. Çok iyi bir eleştiri yazacağım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Yeah, whatever, but more importantly, | Tamam, neyse, önemli olan... Tamam, neyse, önemli olan... Tamam, neyse, önemli olan... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I want you to come with me tonight to the party. | Bu geceki partiye benimle gelmeni istiyorum. Bu geceki partiye benimle gelmeni istiyorum. Bu geceki partiye benimle gelmeni istiyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You can get quotes for the society page or something. | Toplum sayfasına falan alıntılar çıkarabilirsin. Toplum sayfasına falan alıntılar çıkarabilirsin. Toplum sayfasına falan alıntılar çıkarabilirsin. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
See, I don't want to go to the party by myself. | Bak işte partiye kendi başıma gitmek istemiyorum. Bak işte partiye kendi başıma gitmek istemiyorum. Bak işte partiye kendi başıma gitmek istemiyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Tonight? I'm really sorry but I can't. | Bu gece mi? Gerçekten üzgünüm ama gelemem. Bu gece mi? Gerçekten üzgünüm ama gelemem. Bu gece mi? Gerçekten üzgünüm ama gelemem. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You never say no. Don't you need money for the piece? | Ne? Asla hayır demezsin! Eline biraz para geçmesine ihtiyacın yok mu? Ne? Asla hayır demezsin! Eline biraz para geçmesine ihtiyacın yok mu? Ne? Asla hayır demezsin! Eline biraz para geçmesine ihtiyacın yok mu? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I do but... | Var ama... Var ama... Var ama... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Since when do you play it so close to the vest? | Ne zamandan beri benden sır saklıyorsun? Ne zamandan beri benden sır saklıyorsun? Ne zamandan beri benden sır saklıyorsun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't like secrets. | Sırları sevmiyorum. Sırları sevmiyorum. Sırları sevmiyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm the only one who gets to have secrets. Sit down. | Sırları olabilecek tek kişi benim. Otur. Sırları olabilecek tek kişi benim. Otur. Sırları olabilecek tek kişi benim. Otur. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I have another job. You're not writing for Antrem at GQ? | Bir işim daha var. GQ'da Antrem'e yazmıyorsun değil mi? Bir işim daha var. GQ'da Antrem'e yazmıyorsun değil mi? Bir işim daha var. GQ'da Antrem'e yazmıyorsun değil mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I would never do that to you. Do you really want to know the truth? | Öyle bir şey yapar mıyım sana? Cidden gerçeği bilmek istiyor musun? Öyle bir şey yapar mıyım sana? Cidden gerçeği bilmek istiyor musun? Öyle bir şey yapar mıyım sana? Cidden gerçeği bilmek istiyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Yes, I do, | Evet istiyorum... Evet istiyorum... Evet istiyorum... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
as long as it's not boring. | ...sıkıcı olmadığı sürece tabii. ...sıkıcı olmadığı sürece tabii. ...sıkıcı olmadığı sürece tabii. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I have a second job as a private detective. | Özel dedektif olarak ikinci bir işim var. Özel dedektif olarak ikinci bir işim var. Özel dedektif olarak ikinci bir işim var. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I haven'ttold you because I thought you would think it was strange. | Garip olduğunu düşünürsün diye sana söylemedim. Garip olduğunu düşünürsün diye sana söylemedim. Garip olduğunu düşünürsün diye sana söylemedim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
If you're going to lie you need to make it believable. | Eğer yalan söyleyeceksen, daha inandırıcı yapmalısın. Eğer yalan söyleyeceksen, daha inandırıcı yapmalısın. Eğer yalan söyleyeceksen, daha inandırıcı yapmalısın. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Throw in an element of truth. That's what I do. | Gerçeklik ögesi kat. Ben öyle yapıyorum. 1 Gerçeklik ögesi kat. Ben öyle yapıyorum. 1 Gerçeklik ögesi kat. Ben öyle yapıyorum. 1 | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
But I'm not lying. I have an ad on Craigslist | Ama yalan değil ki. Craig's List'de kendimi... Ama yalan değil ki. Craig's List'de kendimi... Ama yalan değil ki. Craig's List'de kendimi... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
advertising myself as an unlicensed private detective. | ...lisanssız özel dedektif olarak tanıttım. ...lisanssız özel dedektif olarak tanıttım. ...lisanssız özel dedektif olarak tanıttım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
And tonight in New Jersey I'm meeting this woman... A blackmailer. 1 | Bu gece de New Jersey'de bir kadınla buluşacağım. Bir şantajcı. Bu gece de New Jersey'de bir kadınla buluşacağım. Bir şantajcı. Bu gece de New Jersey'de bir kadınla buluşacağım. Bir şantajcı. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I still don't believe you. What kind of blackmailer? | Hâlâ inanmıyorum sana. Ne tür bir şantajcı? Hâlâ inanmıyorum sana. Ne tür bir şantajcı? Hâlâ inanmıyorum sana. Ne tür bir şantajcı? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
She targets married men. | Evli adamları hedef alıyor. Evli adamları hedef alıyor. Evli adamları hedef alıyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
We've been emailing and texting for the last 24 hours. | Son 24 saattir durmadan mesajlaşıyoruz. Son 24 saattir durmadan mesajlaşıyoruz. Son 24 saattir durmadan mesajlaşıyoruz. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I posed as married to lure her in. And tonight... | Evliyim diye kekledim kızı. Bu gece de... Evliyim diye kekledim kızı. Bu gece de... Evliyim diye kekledim kızı. Bu gece de... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |