Search
English Turkish Sentence Translations Page 160358
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
It's the same Borscht mixed with Skinny Faddeev's blood, | Roseville Otel'de Anton Protopov'un kirli çamaşırları arasında aynı... Rus pancar çorbasiyla Skinny Faddeev'in kaninin karisimindan olusan birsey | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
That you boy scouts find on Anton Protopov's dirty laundry at the Roseville Hotel. | ...çorbayla ve Sıska Faddeev'e ait kanın bulaştığı gömleği siz buldunuz. Ve siz casuslarAnton Protopov's kirli camasirlarini the Roseville Hotelde bulursunuz | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
He's coming down the hall. | Koridordan aşağı geliyor. Koridordan asagi geliyor | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Freeze, motherfucker! | Kıpırdama, o. çocuğu! Dur kahrolasi! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Put the bottle down. Hands up! | Şişeyi bırak. Eller yukarı! Siseyi yere at, ellerini kaldir! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You were there. You were the arresting officers. | Siz oradaydınız. Onu tutuklayan memurlar sizlerdiniz. Oradaydiniz. Tutuklama yetkisi olan memurlardiniz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, we were. | Evet, Oradaydık. Evet, oradaydik | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
So what? Dont get clever again. | Ne olmuş yani? Yine çok bilmişlik yapmaya başlama. Ne demek istiyorsun? Tekrar zekilik taslama bize. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What the fucks all this got to do with finding the stripper? | Bütün bu anlattığın saçmalıkların striptizciyi bulmayla ne alakası var? Ne oluyor simdi, bir striptizciyi bulmakla? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What the fucks a bastard condom got to with your birth certificate, Poley? | Lanet kondomun senin doğum belgenle olduğu kadar Poley? Peki senin dogum kagidinla beraber boktan bir prezervatif varsa, Poley? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
It's just cause and effect. | Sebep ve sonuç. Bu sadece neden ve etki. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
By the way, he'll hurt you. | Bu arada, sana bir şey yapmaya kalkarsa... Bu arada seni incitecek. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And Skeres and me, we'll just look the other way. | Skeres ve ben, buna karışmayız. Ve Skeres ve bana, baska yöne bakacagiz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Skeres and I. Skeres and I, will look the other way. | Skeres ve ben. Skeres ve ben, buna karışmayız. Skeres ve ben, bana degil. Skeres ve ben, baska bir yöne bakacagiz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You think you're better than me. Dont you, Cruz? | Benden daha iyi olduğunu düşünüyorsun değil mi Cruz? Benden iyi oldugunu dusunuyorsun. Öyle degil mi, Cruz? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You and I, we're just migrant workers in the land of opportunity. | Sen ve ben, fırsat topraklarında sadece birer göçmen işçiyiz. Sen ve ben, firsatlar ülkesinde sadece göcmen iscileriz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But I'm the one with a badge. I'm gonna ask you one more time.. | Ama rozeti olan da benim. Sana bir kez daha söylüyorum.. Ama rozeti olan kisi benim. Sana bir kere daha soracagim.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Tell us everything you did, everything you know and tell us now. | Bize yaptığın ve bildiğin her şeyi anlat. Ve hemen anlat. Yaptigin ve bildigin herseyi hemen simdi bize anlat | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Or else what? Poley is gonna hit me? It may get my sight back. | Yoksa ne olur? Poley bana yumruk mu atar? Belki de arkamdan vurursunuz. Yoksa ne yapacaksin? Poley bana vuracak mi? Tamam o halde arkamdan vursun. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Anything that helps, yeah. | İşimize yarayacaksa, evet. Evet, ise yarayacak herseyi yapariz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The faster you draw us a map, the faster you get outta here. See? | Bize bir harita ver ve hemen buradan kurtul. Hemen anladın mı? Bize ne kadar hizli bilgi verirsen, o kadar cabuk cikarsin burdan. Anladin mi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
No, I dont care about that. | Hayır, bunlar umurumda değil. Hayir, bunu umursamiyorum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Just tell me she's alright... | Sadece bana onun iyi olduğunu söyleyin... Sadece bana onun saglikli oldugunu söyle... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
and tell me she's alive. No. | ...ve hayatta olduğunu. Hayır. ve hayatta oldugun söyle. Hayir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Anton 'The Pro' Protopov... | Anton "Pro" Protopov... Anton 'The Pro' Protopov... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
is sentenced to life imprisonment for murder of Skinny Faddeev. | ...Sıska Faddeev cinayetinden ömür boyu hapse mahkum oldu. Skinny Faddeev'i öldürmekten, ömür boyu hapis cezasina carptirilir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Suddenly, after serving 5 years of life sentence, without parole... | Mahkumiyetinin beşinci yılında birden, şartlı tahliye bile olmadan... Ömür boyu hapis cezasinin 5 yilini gecirdikten sonra sartli tahliye olmadan | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
he's back on the streets. Free man. | tekrar sokaklara döndü. Özgür bir adam olarak. O tekrar sokaklardaydi. Özgür adam. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
So... somebody else confessed to the crime. | Yani... birisi cinayeti itiraf etti. Yani.. Birisi sucu kabullendi.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, a Vegas hitman already serving 300 years... | Evet, Vegas'lı bir suikastçı cinayet, tecavüz, adam kaçırma ve kundakçılıkla... Yeah, Vegasli 300 yillik hapis cezasi çeken bir kiralik katil... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
for murder, rape, kidnapping and arson, claims he killed Faddeev. | ...dolu üç yüz yıllık hizmetinden sonra, Faddeev cinayetiyle suçlandı. adam öldürme, tecavüz, adam kacirma ve kundaklama suçlusu Faddeev'i öldürdügünü ileri sürüyor | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Because Faddeev had no business trying to fix a Vegas fight game. | Çünkü Faddeev izin almadan Vegas'taki boks maçında hile yapmaya kalktı. Çünkü Faddeev Vegas'taki savas oyununu düzeltmeye calismiyordu. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Now this convict claims that Anton 'The Pro' was framed with blood and Borscht. | Pancar ve kan içeren delille Anton "Pro" mahkum edilmişti. Ve simdi bu mahkum Anton 'The Pro''nun kan ve rus pancar corbasiyla bir tezgaha getirildigini iddia ediyor. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
So what? | Ne olmuş yani? Ne demek istiyorsun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
So what? Do you really believe that? | Ne mi olmuş? Gerçekten bunlara inanıyor musunuz? Ne demek istiyorum? Buna inaniyor musun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Enough with the Mob shit. Get to the girl. | Yeter artık şu mafya saçmalığı. Kıza gel. Kahrolasi ceteyi birak simdi. Kiza gel simdi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Now, if you dont understand the Mob angle. | Eğer olayın mafya kısmını anlayamazsanız... Simdi, Eger cetenin hedefini anlamiyorsan. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Then it wont make any sense when you get to the part about diamonds. | ...elmaslarla ilgili kısmı da anlayamazsınız. elmaslarin parcalarini buldugunda, hicbir anlam ifade etmeyecek. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What diamonds? | Ne elması? Ne elmaslari? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Where was I? | Nerede kalmıştım? Nerede kalmistim? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The 7 foot, 300 pound lifer is sprung from prison and all he's looking for... | İki metrelik yerde 135 kiloluk adam ömür boyu hapse çarptırılıyor. Ama... Ömür boyu hapis cezasina carptirilmis iri yari bir adam hapisten cikiyor ve yaptigi tek sey | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
is his girl. How romantic is that? | ...o hala kızı düşünüyor. Ne kadar romantik değil mi? kadinini aramak. Ne kadar romantik dimi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And cut! Recess. Who's next? | Ve kestik! Recess sırada kim var? Kes! Mola. Sirada ki kim? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
So you'd agree today you brought tape to my club, Uh? | Demek kulübümde, olay çıkaran sensin ha? Bugün klübüme ugramissin dogru mu? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Oh, you heard about that? | Duydun demek? Oh, Demek duydun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, I fuckin heard about that. How'd you find me? | Evet, o lanet olayı duydum. Beni nasıl buldun? Yeah, Kahrolasi bunu duydum. Beni nasil buldun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I looked under the rug. So, you asking to get fucked up? | Halının altına baktım. Yani şimdi sen kafayı bana taktın? Halinin altina baktim. O halde, becerilmeyi mi istiyorsun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The fuck that your entire legal name is Puss was a surprise. | Sana ait bütün yasal şirketlerin adı A.cık ne sürpriz ama. Kahrolasi tam yasal isminin Puss olmasi büyük bir sürpriz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Then Maincoon Production popped up.. | Sonra Zenciana Yapım önüme çıktı. Ve buradayım... Böylece pat diye karsima Maincoon Production cikti.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And here I am... Schrodinger's warehouse. Watching an artist at work. | ...Schrodinger'in deposunda. Yıldızları çalışırken izliyorum. Ve gördügün gibi burdayim... Schrodinger'in magazasi. Bir artisi is basinda seyrediyorum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I ain't ever saw this bitch. Hey, fair enough. So, listen.. | O fahişeyi daha önce hiç görmedim. Benim için yeterli. Şimdi dinle. Bu kaltagi hic görmedim. Hey, dürüst olalim. ve simdi dinle.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Herman Minkowski died 4 years ago. You bought the joint a year later. | Herman Minkowski dört yıl önce öldü. Bir yıl sonra ortaklığı satın aldın. Herman Minkowski 4 yil önce öldü. Bir yil sonra bir batakhane satin aldin. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Who sold it to you? His widow. Stripper, actress, tweaker. | Sana satan kimdi? Karısı. Striptizci, aktris, sahtekar. Kim satti onu sana? Dul esi. striptizci, aktör ya da bir uyusturucu bagimlisi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Allright, cum for chrissakes! | Pekala, tanrı aşkına boşal artık! Hadi, bagirarak bosal! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What you saying? What is the plot? | Nasıl buldun? Sahnenin hikayesi ne? Ne diyorsun? Burdaki kurgu nedir? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Well, the guy she's fucking, he keeps changing into another guy. | Şey, kızı beceren adam, sürekli başka bir adama dönüşüyor. Söyle söyleyeyim, kadini beceren herif, devamli baska bir herife dönüsüp duruyor. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Point being they really all the same. | Asıl nokta hepsi birbirine benziyor... Olanlar hep ayni iste. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You just dont know where they disappear to. | ...ama sen diğerleri nereye kayboluyor anlayamıyorsun. Sadece ne zaman gözden kaybolacaklarini bilmiyorsun. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Its like they go in... | Şey gibi hepsi içeri giriyor... Sanki iceri giriyorlar gibi... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
They never come out. Beautiful. | Ama bir daha dışarı çıkmıyorlar. Çok güzelmiş. Asla disari cikmiyorlar. Güzel | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And... Cut. | Ve... kestik. Veee... Kestik. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Minkowski's widow, she got a name? Yeah, Zooey. Zooey Wigner. | Minkowski'nin dul eşi, bir adı var mı? Evet, Zooey. Zooey Wigner. Minkowski'nin dul esi, bir adi var mi? Yeah, Zooey. Zooey Wigner. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You making a cameo? Hitchcock dead. Slide in. | Kendi filminde mi oynuyorsun? Hitchcock öldü. Ben geldim. Minyatür mü yapiyorysun? Hitchcock öldü. Iceri gir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Lights. Camera. Action, Motherfuckers! | Işıklar. Kamera. Motor, o. çocukları! Isiklar, kamera, cekiyoruz, pic kurulari! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
It takes about 30 minutes online to find Zooey Wigner. | Zooey Wigner'ı internette bulmam otuz dakika kadar sürdü. Zooey Wigner'i bulmak online 30 dakika sürer. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Slow down. You claim it was the last time you saw Puss? | Yavaş ol biraz. Onu en son o zaman gördüğünü mü söylüyorsun? Yavas ol biraz. Puss'u son kez gördügünü mü söylüyorsun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Really? So, it would surprise you to learn that.. | Gerçekten mi? Öyleyse ertesi sabah Schrodinger'in deposu... Gercekten mi? O halde, Puss'un bir sonraki sabah Schrodinger'in magazasi acildiginda... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
When Schrodinger's warehouse was open the next morning, Puss was still there. | ...açıldığında hala orada olduğunu duymak seni şaşırtacaktır. orada oldugunu ögrenmek sana büyük sürpriz olacak. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Well, why would that surprise me? | Pekala neden buna şaşırmam gerek? Öyle mi?, neden bu bana sürpriz olsun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
It would. If you knew your client broke his fuckin' back. | Şaşırmalısın. Tabi eğer müşterinin onun belini kırdığını bilmiyorsan. Eger müsterinin onun belini kirdigini bilseydin, büyük sürpriz olabilirdi senin için. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
That, is one well hung negro! | İşte oldukça iyi asılmış bir zenci! Büyük penisi olan siyahlardan biri! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
It'd take a pretty big motherfucker to do that kind of damage to hoist him up there. | Onu o hale getirmek için oldukça kuvvetli biri olmak gerek. Adami o hale getirip oraya asmak icin oldukca iri bir pic kurusu gerekir. Ayrica güçlü de olmasi gerekir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Might even take... What the fuck are you guys talking? | Allahin belasi herifler siz nelerden bahsediyorsunuz? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Zooey Wigner. Tell us about Zooey Wigner. | Zooey Wigner. Bize Zooey Wigner'ı anlat. Zooey Wigner. Bize Zooey Wigner'dan bahset. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I dont found her at any of Italian agencies. | Onu İtalyan ajanslarının hiç birinde bulamadım. Onu hicbir italyan ajansinda bulamadim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
She isn't listed as client of any manager. | Hiç bir menajerin listesinde yoktu. Hicbir menejerin listesinde müsteri olarak bulunmuyordu. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I find her on a UCLA Medical Center website. | Onu UCLA Tıp Merkezi'nin web sitesinde buldum. Onu UCLA Medical Center website'ta buldum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Zooey Wigner's meth addiction has burned through capital gains... | Zooey Wigner metil amfetamin bağımlılığı yüzünden kocasından... Zooey Wigner's uyusturucu bagimliligi ölü kocasinin striptiz klübünden | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
...from her dead husband's strip club. | ...kalan tüm parasını kaybetmiş. Oyunculuk becerisi ile sağlık... elde ettigi sermayeyi tamamen bitirmisti. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The only acting gig she can get... ...is to act like a patient... | ...sorunu olan bir hasta gibi davranmış. Böylece doktorlar da... Tek yapabildigi bir hasta gibi davranmakti | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
with a medical condition for interest to test their diagnostic skills. | ...onun üzerinde tanılarını geliştirebilecek testler yapıyorlar. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Fridays, she's got Autosarcophagy. | Cuma günü Autosarcophagy'si vardı. Cumalari, Autosarcophagy günü idi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
A disorder causing people to eat themselves, | Şiddetli cinsel kaygı nedeniyle oluşan psikolojik bir bozukluk... Insanlarin kendi kendilerini yemesine neden olan bir rahatsizlik | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
on account of severe sexual anxiety. | ...sonucu insanların kendi kendilerini yemeleri durumunda yapılır. siddetli cinsel bunalim nedeniyle | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Its a really fucked up job. | Gerçekten berbat bir iş. Gerçekten boktan bir is | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But... it keeps me in a rehab and... | Ama bu sayede rehabilitasyondayım ve... Fakat beni rahatlatiyor... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
shithole base apartment in El Segundo. | ...El Segundo'da bir apartmanın bodrum katında kalabiliyorum. El Segundo daki boktan bir apartmandan daha iyi | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Here's the... Take a look at this. | İşte... şuna bir bak. Anladim... Suna bir göz atabilir misin? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
She does kinda look like a girl who worked at the club a while ago. I dont know... | Bir süre önce kulüpte çalışmış olabilir. Bilemiyorum. Bir süre önce bir kulüpte çalisan, bir kiza benziyor. Bilmem ki... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Do you remember her name? | Adını hatırlıyor musun? Ismini hatirliyor musun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
No, no... That's not it. | Hayır, hayır, hayır... hayır. Hayir, hayir... Bu degil. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I just... I dont really remember much... from back then. | ...buradan öncesine ait pek bir şey hatırlayamıyorum. Sadece... Çok iyi hatirlamiyorum... arkasi dönük. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You know what, take it. | Aslında bak... al bunu. Ne biliyorsun, sunu al. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You're an actress, a professional. Your time is valuable, meaningful. Take it. | Sen bir aktristin, bir profesyonel. Zamanın değerli. Bir manası olsun... al. Sen profesyonel bir aktörsün. Zamanin kiymetli ve anlamli. Al. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Meaningful? I'm pretending to eat myself. | Manası mı olsun? Kendini yemeye çalışan biri gibi davranıyorum. Anlamli mi? Kendimi yiyorum görmüyor musun. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Where's the meaning in that? | Bunun neresi manalı? Bunun neresi anlamli.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Wait. Jules maybe... | Bekle. Jules olabilir... Bekle. Jules belki de... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Or just Julie... I think. Hmm. | Ya da sadece Julie... Sanırım. Veya sadece Julie... Düsündüm de. Hmm. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The 'Ouroboros' is what Plato described... | "Ouroboros" Plato onun... 'Ouroboros' dünyada ilk yasayan canlinin... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
as the first living creature in the universe. | ...evrende yaşayan ilk canlı olduğunu söyler. bulundugu yer olarak bilinir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |