Search
English Turkish Sentence Translations Page 1668
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
We transferred you to our team to help with the manpower, yet you're pursuing your own interests? | Seni takımımıza bizlere yardımcı olman için transfer ettik... Seni takımımıza bizlere yardımcı olman için transfer ettik... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I believe that you've been alerted about a foreign account of Attorney Kim Seok Joo from our firm. | Firmamızdan avukat Kim Seok Joo’ nun yabancı... Firmamızdan avukat Kim Seok Joo’ nun yabancı... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
There's about 2 billion KRW in it, and it's his fees this year. | Orada yaklaşık 2 milyon Won var ve bu onun bu seneki ücreti. Orada yaklaşık 2 milyon Won var ve bu onun bu seneki ücreti. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
and I'll make sure he reports them all at the end of the year. | Elbette. Hoşçakal. ...ve yıl sonunda rapor etmesini garantileyeceğim. Evet. Güle güle. ...ve yıl sonunda rapor etmesini garantileyeceğim. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Promotions are coming up soon, right? I'll keep that in mind. | Terfiler yakında geliyor değil mi? Bunu aklımda tutacağım. Terfiler yakında geliyor değil mi? Bunu aklımda tutacağım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
While it was a hassle, thanks to the prosecution, the state of your finances have been taken care of. | Ciddi bir zorlukken savcılık sayesinde, mali durumun halledildi. Ciddi bir zorlukken savcılık sayesinde, mali durumun halledildi. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
That's right. So there was a nuclear disaster in Japan? | Bu doğru. Yani Japonya da bir nükleer felaket mi oldu? Bu doğru. Yani Japonya da bir nükleer felaket mi oldu? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Right after you poured in a lot of money on that golf course. | O golf sahasına bir dolu para döktükten hemen sonra. O golf sahasına bir dolu para döktükten hemen sonra. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Shall we have a drink? | Bir içki içelim mi? Bir içki içelim mi? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I have to go back to the office. | Ofise geri dönmen lazım. Ofise geri dönmen lazım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Do you have friends in the area of international finance? | Uluslar arası finans alanında arkadaşların var mı? Uluslar arası finans alanında arkadaşların var mı? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I need to check some things for Jeong Seon. | Jeong Seon için bazı şeyleri kontrol etmek istiyorum. Jeong Seon için bazı şeyleri kontrol etmek istiyorum. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Well, they'll have scouted all the renowned lawyers for their team. | Şey, takımları için tüm ünlü avukatları araştırıyorlar. Şey, takımları için tüm ünlü avukatları araştırıyorlar. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Even the Deputy CEO Lee Myung Han is there. | Yönetici yardımcısı Lee Myung Han bile orada. Yönetici yardımcısı Lee Myung Han bile orada. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
That's worse. They're not representing Jeong Seon, but Yurim. | Bu daha kötü. Onlar Jeong Seon’ u değil Yurim’i temsil ediyorlar. Bu daha kötü. Onlar Jeong Seon’ u değil Yurim’i temsil ediyorlar. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Have you heard of investments made by Yurim, Inc. in that area? | Oralarda, Yurim Inc tarafından yapılmış herhangi bir yatırım duydun mu? Oralarda, Yurim Inc tarafından yapılmış herhangi bir yatırım duydun mu? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I haven't heard anything particular about such business around here. | Buralarda öyle bir iş ile ilgili özel bir şey duymadım. Buralarda öyle bir iş ile ilgili özel bir şey duymadım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I heard that they made investments in your area. | Sizin alanınızda yatırım yaptıklarını duydum. Sizin alanınızda yatırım yaptıklarını duydum. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I couldn't find any search results. | Araştırma sonucundan bir şey çıkmadı. Araştırma sonucundan bir şey çıkmadı. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Sir. | Efendim. Efendim. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
The prosecution won't summon you any more. I called the NTS. | Savcılık artık sizi çağırmayacak. Ulusal vergi hizmetlerini aradım. Savcılık artık sizi çağırmayacak. Ulusal vergi hizmetlerini aradım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
As long as you report your income and pay the taxes at the end of the year, it's all good. | Gelirini rapor ettiğin ve yıl sonunda vergini ödediğin sürece, sorun yok. Gelirini rapor ettiğin ve yıl sonunda vergini ödediğin sürece, sorun yok. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I don't think you'd have come to work at this hour. Why haven't you gone home yet? | Bu saatte işe gelmiş olabileceğini düşünmedim. Neden halen eve gitmedin? Bu saatte işe gelmiş olabileceğini düşünmedim. Neden halen eve gitmedin? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
There must have been many obstacles. | Bir çok engel olmuş olmalı. Bir çok engel olmuş olmalı. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
As you were. | ...tanığın ifade ettiği üzere sanki darbe almış gibi şişmiş bir yüzle tekrar belirirse... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
How do you feel? | Nasıl hissediyorsun? Nasıl hissediyorsun? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Ms. Jeong Seon. | Bayan Jeong Seon. Bayan Jeong Seon. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Don't try to talk me out of this. | Beni bundan vazgeçirmeye çalışma. Beni bundan vazgeçirmeye çalışma. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
This is my own choice and my family's problem. | Bu benim kendi seçimim ve benim ailemin sorunu. Bu benim kendi seçimim ve benim ailemin sorunu. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Once Yurim Energy is sold, most of the debt will be paid. | Yurim enerji satılır satılmaz, borcun çoğu ödenecek. Yurim enerji satılır satılmaz, borcun çoğu ödenecek. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I'm resolved to stay here for 2 3 years. | Burada 2 3 yıl kalmaya kendimi hazırladım. Burada 2 3 yıl kalmaya kendimi hazırladım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Do you know what the prosecution's interrogation means? | Savcılık sorgulamasının ne anlama geldiğini biliyor musun? Savcılık sorgulamasının ne anlama geldiğini biliyor musun? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Court custody means | Mahkemenin tutuklama vermesi demek,... Mahkemenin tutuklama vermesi demek,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
given the unusual scale of losses, | ...kayıpların olağandışı ölçeği göz önüne alındığında,... ...kayıpların olağandışı ölçeği göz önüne alındığında,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
they're going to treat you differently from the ordinary chaebol cases. | ...sıradan chaebol dosyalarına göre sana farklı davranacaklar demektir. ...sıradan chaebol dosyalarına göre sana farklı davranacaklar demektir. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I'm prepared for that. | Bunun için hazırlıklıyım. Bunun için hazırlıklıyım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
The justice department is expressing its intent to treat this case with a heavy hand. | Adalet departmanı, bu davayı ağır bir şekilde ele alma niyetini ifade ediyor. Adalet departmanı, bu davayı ağır bir şekilde ele alma niyetini ifade ediyor. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Yurim Energy? | Üzgünüm ama üzerinde sizin numaranızdan başka... Yurim Enerji? Yurim Enerji? Özür dilerim, ama onun üzerinde sizin numaranızdan... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
That argument will vanish before the next hearing. | Bir dahaki oturum gelmeden bu sav yok olup gidecek. Bir dahaki oturum gelmeden bu sav yok olup gidecek. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You quit this case. | Sen bu davayı bıraktın. Sen bu davayı bıraktın. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
So please stay out of this. | O yüzden lütfen bunun dışında kal. O yüzden lütfen bunun dışında kal. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I suppose you couldn't embrace it once. | Sanırım bunu zamanında benimseyemedin. Sanırım bunu zamanında benimseyemedin. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Once I get out of this in a few years, | Birkaç yıl içinde buradan çıkınca,... Birkaç yıl içinde buradan çıkınca,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I didn't take this without any calculations. | Bunu herhangi bir hesap yapmadan kabul etmedim. Bunu herhangi bir hesap yapmadan kabul etmedim. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You don't have to visit me anymore. | Bu kadar... Beni artık ziyaret etmene gerek yok. Beni artık ziyaret etmene gerek yok. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I contacted some friends abroad that work in finance. | Yurtdışında finans sektöründe çalışan bazı arkadaşlarımı aradım. Yurtdışında finans sektöründe çalışan bazı arkadaşlarımı aradım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
They've never heard of these investments. | Bu yatırımlarla ilgili hiçbir şey duymamışlar. Bu yatırımlarla ilgili hiçbir şey duymamışlar. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Your friends don't know about all the investments in their country. | Arkadaşların, ülkelerindeki tüm yatırımları bilemezler. Arkadaşların, ülkelerindeki tüm yatırımları bilemezler. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You were supposed to have acquired a national bank of Philippines. | Filipinlerdeki ulusal bir bankayı satın almış olmanız gerekirdi. Filipinlerdeki ulusal bir bankayı satın almış olmanız gerekirdi. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I looked into it. We did acquire it. | Onu araştırdım. Satın aldık. Onu araştırdım. Satın aldık. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
The company's official website is in Korean. | Şirketin resmi web sitesi Korece. Şirketin resmi web sitesi Korece. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
They wouldn't have spent hundreds of billions of KRW | Sırf göçmenlerin para transferi için kurulmuş bir bankayı,... Sırf göçmenlerin para transferi için kurulmuş bir bankayı,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
It was probably a venue to accrue slush funds abroad. | Bu muhtemelen, örtülü fonları yurtdışına aktarmak için bir kılıftı. Bu muhtemelen, örtülü fonları yurtdışına aktarmak için bir kılıftı. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Does Chairman Gwon know the facts? | Başkan Gwon gerçekleri biliyor mu? Başkan Gwon gerçekleri biliyor mu? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Investing abroad normally takes years to see any returns, | Yurtdışına yapılan yatırımların geri dönüşü normalde yıllar alır,... Yurtdışına yapılan yatırımların geri dönüşü normalde yıllar alır,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
so it takes years to verify whether there are real investments | ...O yüzden ortada gerçek bir yatırım mı yoksa... ...O yüzden ortada gerçek bir yatırım mı yoksa... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
If no additional payments are made, you'll be in here for more than 10 years. | Eğer ek ödeme yapılmazsa, sen içeride 10 yıldan fazla kalırsın. Eğer ek ödeme yapılmazsa, sen içeride 10 yıldan fazla kalırsın. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Are you still going to be the scapegoat even after knowing all this? | Tüm bunları bildikten sonra bile hale günah keçisi mi olacaksın? Tüm bunları bildikten sonra bile hale günah keçisi mi olacaksın? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I'll relay that information to my lawyer. | Bu bilgiyi avukatıma aktaracağım. Bu bilgiyi avukatıma aktaracağım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
When someone is willing to shoulder their blame for a small reward, | Küçük bir ödül karşılığında onların suçunu üstlenmeye istekli biri varken,... Küçük bir ödül karşılığında onların suçunu üstlenmeye istekli biri varken,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I did feel that | Sanırım gerçekten,... Sanırım gerçekten,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
you changed after your memory loss. | ...hafıza kaybından sonra değiştin. ...hafıza kaybından sonra değiştin. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
But still, they are my family. | Ama yine de onlar benim ailem. Ama yine de onlar benim ailem. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You're not involved with this. | Senin bununla bir ilgin yok. Senin bununla bir ilgin yok. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You don't need to feel responsible for this. | Bunun için sorumluluk hissetmene gerek yok. Bunun için sorumluluk hissetmene gerek yok. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I'm resolved to 2 3 years. | 2 3 yıl için kendimi hazırladım. 2 3 yıl için kendimi hazırladım. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
If no additional payments are made, you'll have to stay in here for more than 10 years. | Eğer ek ödeme yapılmazsa, içeride 10 yıldan fazla kalacaksın. Eğer ek ödeme yapılmazsa, içeride 10 yıldan fazla kalacaksın. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
While the sale of Yurim Energy, which possesses the license to develop thermoelectric power plants is in process, | Termo elektrik güç santral yapımı/üretimi... Termo elektrik güç santral yapımı/üretimi... Kin tutacak epey insanın olması… | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
there are movements to reform the law | ...enerji üretimi lisansı ana hissedarının değişimi... ...enerji üretimi lisansı ana hissedarının değişimi... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
changing the major shareholder for an energy development license. | ...hakkında yasada reform için hareket başladı. ...hakkında yasada reform için hareket başladı. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
The new amendment devised by the National Assembly | Ulusal meclis tarafından hazırlanan yeni değişiklik... Ulusal meclis tarafından hazırlanan yeni değişiklik... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
will deem entities who acquire the right for energy business | ...salt yönetim haklarını garanti etmek amacıyla enerji işi için... ...salt yönetim haklarını garanti etmek amacıyla enerji işi için... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
for the primary purpose of securing business management rights as the same as a business acquirer... | ...hak kazanan tüzel kişilikleri ihale usulü teklif veren gibi varsayacak. ...hak kazanan tüzel kişilikleri ihale usulü teklif veren gibi varsayacak. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Sir, | Avukat bey,... Avukat bey,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I heard that the individual creditors can get their money back once that's sold, | Bağımsız para verenlerin bu şirket satılırsa paralarını geri alabileceklerini duydum,... Bağımsız para verenlerin bu şirket satılırsa paralarını geri alabileceklerini duydum,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Because a thermoelectric power plant is an important national utility, | Çünkü bir termo elektrik güç santrali önemli bir ulusal faydadır. Çünkü bir termo elektrik güç santrali önemli bir ulusal faydadır. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
so a business that just acquires the rights without the actual ability to carry it out and just sells it to another business | O yüzden bu işi fiilen yürütme kabiliyetine sahip olmadan... O yüzden bu işi fiilen yürütme kabiliyetine sahip olmadan... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
should not be able to acquire it in the first place. | ...bunu en baştan satın almaması gerekir. ...bunu en baştan satın almaması gerekir. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Well, our fee is too high, | Şey ücretimiz yok yüksek,... Şey ücretimiz yok yüksek,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
and we're already representing Yurim's side. | ...ve zaten Yurim’ in tarafını temsil ediyoruz. ...ve zaten Yurim’ in tarafını temsil ediyoruz. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
So, we can't because that would be dual representation. | O yüzden yapamayız yoksa çifte temsil olmuş olur. O yüzden yapamayız yoksa çifte temsil olmuş olur. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I'm going to a consultation for hiring a lawyer. | Bir avukat tutmak için danışmaya gidiyorum. Bir avukat tutmak için danışmaya gidiyorum. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Can you come along? | Sen de gelebilir misin? Sen de gelebilir misin? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Your firm would be expensive, right? | Senin firman pahalı olurdu değil mi? Senin firman pahalı olurdu değil mi? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
You bought CPs of Yurim Networks? | Yurim Network’ ün CP lerini mi aldınız? Yurim Network’ ün CP lerini mi aldınız? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
How much was it? It was 30 million won. | Ne kadardı? 30 milyon won du. Ne kadardı? 30 milyon won du. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Are you going to file a lawsuit? | Davamı açacaksınız? Davamı açacaksınız? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
We're thinking of doing it. | Açmayı düşünüyoruz. Açmayı düşünüyoruz. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
What did they say when you bought it? | Satın aldığınızda ne dediler? Satın aldığınızda ne dediler? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
They said that it's similar to a savings plan. | Birikim hesabı ile aynı olduğunu söylediler. Birikim hesabı ile aynı olduğunu söylediler. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Since they did not fulfill their duty to inform the investor properly | Yatırımcıyı gereği gibi bilgilendirme görevlerini yerine getirmedikleri için... Yatırımcıyı gereği gibi bilgilendirme görevlerini yerine getirmedikleri için... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
this constitutes an invalid high pressure sale, I heard. | ...bu yüksek volümlü geçersiz satış oluşturuyor diye duydum. ...bu yüksek volümlü geçersiz satış oluşturuyor diye duydum. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
She works at Cha Yeong Woo firm. | Cha Yeong Woo firmasında çalışıyor. Cha Yeong Woo firmasında çalışıyor. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
In our firm, we don't take on this type of case. | Firmamızda, bu tip davalar almıyoruz. Firmamızda, bu tip davalar almıyoruz. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
With a deposit of 5 million KRW and a contingency fee of 5 million KRW, | 5 milyon Won teminat ve 5 milyon Won da ihtiyati ücret ile,... 5 milyon Won teminat ve 5 milyon Won da ihtiyati ücret ile,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
even if you file a suit to get 30 million back, | ...30 milyonu geri almak için dava açsanız bile,... ...30 milyonu geri almak için dava açsanız bile,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
they have to have assets to give it back to you. | ...size bunu ödeyebilmeleri için varlıkları olması gerek. ...size bunu ödeyebilmeleri için varlıkları olması gerek. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Even if you received the remainder of the amount after the 50% from court receivership, | Mahkeme kayyımlığından sonra indirilen %50 den sonra bakiye kalan miktarı alsanız bile,... Mahkeme kayyımlığından sonra indirilen %50 den sonra bakiye kalan miktarı alsanız bile,... | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
Are you still going to do it? | Yine de uğraşacak mısınız? Yine de uğraşacak mısınız? | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |
I told you that it's not worth it. | Sana değmeyeceğini söylemiştim. Sana değmeyeceğini söylemiştim. | A New Leaf-3 | 2014 | ![]() |