Search
English Turkish Sentence Translations Page 178559
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Not yet. We're eliminating various theories. | Henüz değil. Bazı olasılıkları ayıklıyoruz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That's not a lot. | Çok var mı? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Not a lot and a lot. Depends. | Az mı, çok mu, pek bilemiyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Is it going to drag on much longer? | Daha epey sürecek mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm under pressure about this case. | Bu davayla ilgili olarak bayağı bir baskı altındayım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Will there ever be a case where you won't be under pressure? | Baskı altında olmadığınız bir dava oldu mu, da? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't know, I don't know. Do something. | Bilmiyorum, bilmiyorum. Birşeyler yapın işte. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
What am I supposed to do? Put in a request to the prosecutor... | Daha ne yapmam gerekiyor ki? Hepsini tutuklayabilmemiz için | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
For arrest warrants for the lot of them? | Savcılığa dilekçe yazın o zaman. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Whatever. Just get on the case. | Herneyse. Siz davaya konsantre olun. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't understand. | Vallahi hiç anlamıyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Other cases drag on for months, years even. | Diğer davalar aylar, hatta yıllar sürüyor... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You intend to carry out the interrogation here? In a café? | Sorgulamayı böyle bir kafede yapmayı mı düşünüyorsunuz? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
This isn't an interrogation. You're not under any suspicion. | Bu bir sorgulama değil. Siz de zaten şüpheli değilsiniz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'd just like to ask about a few facts from the past. | Geçmiş hakkında bir şeyler öğrenmek istiyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You have the entire police machine at your disposal. | Polisin tüm olanakları elinizin altında. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Is it that difficult tn find the murderer? | Bir katili bulmanız bu kadar zor mu? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Without the help of witnesses, we may neverfind him? | Eğer şahitler yardım etmezse, asla bulamayabiliriz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'd like to stop thinking about it. | Bu konuda düşünmek bile istemiyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Then please help us to clear up a few matters. | O zaman bazı hususları açığa çıkarmamız için bize yardımcı olun. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't know much. | Pek bir şey bilmiyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
My husband didn't confide in me. | Kocam benimle hiç bir şeyi paylaşmazdı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I wasn't even aware that he'd saved so much money. | O kadar parası olduğunu bile bilmiyordum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
There are some dates he set great store by. | Bazı tarihleri büyük bir tititzlikle kaydetmiş. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
One in particular. As if it had a special meaning. | Hele bir tane var ki, sanki özel bir anlamı var. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Tell me, please, | Siz de bilmelisiniz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But how could you... | Ama nasıl olur... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Kamil was my boyfriend. | Kamil benim erkek arkadaşımdı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
He died tragically. | Feci bir şekilde öldürüldü. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm so sorry. I didn't know. | Üzgünüm, bilmiyordum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Would you like some water? | Biraz su ister miydiniz? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Shall we go to my place? | Benim eve gidelim mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I promised I'd be home early. | Eve erken döneceğime söz vermiştim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'll come tomorrow. Before noon. | Yarın sabahleyin gelirim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Do something so we can spend the whole night together. | Geceyi birlikte geçirebilmemiz için bir şeyler ayarlamaya çalış. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Lvly folks won't be back till Sunday. | Bizimkiler Pazar'a kadar dönmeyecekler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Friday, maybe. I'll try. | Cuma akşamı için bir şeyler yapmaya çalışırım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That same night they broke in and killed kami! | O akşam evine girip, Kamil'i öldürdüler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
When we met... it was uncanny. | İlk karşılaşmamız çok ilginçti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
We fell straight into bed... | Tanıştığımız gün, yatağa atladık... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And it was his first time and mine, too. | İkimizin de ilk sevişmesiydi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Aiier his death, I didn't know what to do with myself. | O öldükten sonra, uzun süre ne yapacağımı bilemedim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And henryk... | Sonra, Henryk... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Henryk took care of me. We'd known each otherfor years. | Henryk benle ilgilenmeye başladı. Yıllardır tanışırdık. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
He was the boy next door. I knew he was in love with me. | Komşumuzun oğluydu. Bana aşık olduğunu biliyordum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Could lvlrtelak have had anything to do with kamil's death? | Bay Telak'ın, Kamil'in ölümüyle sizce bir ilgisi olabilir mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Henryk? Just how, exactly. It was thugs who killed kamil___ | Henryk mi? Nasıl olabilir ki? Kamil'i hırsızlar öldürmüştü... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
and the police never found the perpetrators and that's it. | Polis de onları asla yakalayamadı, hepsi bu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Henryk wanted to marry me and it was all the same to me. | Henryk, benle evlenmek istedi, benim için farkeden bir şey yoktu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I thought to myself, | Şöyle düşündüm, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
let him be happy at any rate, since I can't be. | ben mutlu olamıyacağıma göre, bari o mutlu olsun. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But, as you see, that's not how it works. | Ama, gördüğünüz gibi, işler böyle yürümüyor. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That marriage brought happiness to neither of us. | Evlilik, ikimize de mutluluk getirmedi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Norto our children. | Ne de çocuklarımıza. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And kamil's parents? | Peki ya, Kamil'in ailesi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
His father was a doctor. A psychiatrist. | Babası doktordu, psikiyatrist | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And he lectured at the medical school. | Tıp Fakültesinde ders verirdi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Soon after, they went abroad, to France, anyway, | Zaten kısa bir süre sonra, yurt dışına, Fransa'ya göç ettiler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I didn't know them at all. I only saw them... | Onları ilk kez cenazede görmüştüm ama, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
For the first time at the funeral. Were they with the opposition? | hiç tanışmamıştım. Muhalif eylemcilerle birlikte miydiler? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
At the archives, they have a theory... | Gizli Servis Arşivi çalışanlarının bir teorisi var... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Might have been taking revenge on his parents. | Gizli Servis'in anne ve babadan intikam aldığını söylüyorlar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You should ask at the university. | Üniversiteyi bir araştırsanız... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Professor zdzislaw sosnowski_ | Profesör Zdzislaw Sosnowski. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm convinced that the kamil sosnowski case... | Kamil Sosnowski davasının bizim olayla bir bağlantısı | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The lottery numbers and a hunch. | Loto numaraları ve önseziler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You know, hunches are a female weapon. | Bilirsin, önseziler bir kadının en önemli silahıdır. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Investigation is red tape and paperwork, | Soruşturmalar ise kırtasiyecilik ve bürokrasidir ama, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
not puzzle solving. | kesinlikle bulmaca çözmek değildir. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I go for the more romantic notion. | Ben bu konuda biraz daha romantiğim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I've only just got free of economic crime. | Artık şu ekonomik suçlar algısından kurtulmalıyım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Hey, what kind of a bar is this? A dive for criminals? | Hey, nasıl bir bar bu böyle? Uğursuzların uğrak yeri mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Nothing but weirdoes_ police, actually. | Hepsi garip mahluklardır. Polisler, yani. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
We meet up here to have a couple of shots and then walk home. | Burada buluşup, akşamları bir, iki tek atar, sonra eve gideriz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
It's handy for me. I live lust around the corner. | Benim çok işime geliyor, zira öbür köşede oturuyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Apartment 6,12 lipowa street. | Lipowa Caddesi No. 12, Daire 6. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
So that's why you enticed me here! | Demek, beni bu yüzden buraya ayarttın! | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Easier fur me tn ask you up fur a cuttee_. | Seni bir kahve içmek için evime götürmek oldukça kolay olacaktı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
It isn't a question of topography. | Konu yerleşim meselesi değil kesinlikle... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm oh? You going to walk me to my car... | Neyse, ben kaçtım. Beni arabama kadar yolcu edecek misin? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Or sit here and have those two shots of yours? | Yoksa kalıp, arkadaşlarınla yuvarlamaya devam mı edeceksin? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You're so damn rational! | Sen çok akılcısın! | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You laugh at my intuition, | Benim önsezilerime gülüyorsun ama, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
but thanks to that, I hit on something. | büyük balık onlar sayesinde oltaya geldi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I just don't know what, yet. You know what? | Haklı mısın, haksız mısın, henüz bilemiyorum. Emin olamıyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
When you find out, tell me. | Sen bulursan, bana da haber ver. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Right now, there's nothing to discuss. | Şu anda, bu konuda konuşacak bir şey yok. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Agata! Are you ok? Come here. | Agata! İyi misin? Gel buraya. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm here. It's ok. | Ben yanındayım, birşeyin yok. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Hush now, hush. | Sus şimdi, sesini çıkarma. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Are you out of your mind? Where are you going? | Ne yapıyorsun, çıldırdın mı sen? Nereye gidiyorsun? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
What was that about? | Neydi bu şimdi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Love? Or curiosity? | Aşk mı? Özlem mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Curiosity. | Özlem. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Unassuaged all those years. | Yıllardır bir türlü dindirilememiş. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Nothing. Go backto sleep. | Hiçbir şey. Sen uyumaya devam et. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Where have you been at this time of night? | Gecenin bu saatine kadar nerelerdeydin? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You know? A car very nearly ran me down today. | Biliyor musun? Bugün az daha bana bir araba çarpıyordu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
What kind of car? It doesn't mailer_. | Ne tür bir araba? Boşver. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
A black one. | Siyah. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |