Search
English Turkish Sentence Translations Page 182907
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You looked really gorgeous in my dream. | Rüyamda gerçekten çok güzel görünüyordun. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Unfortunately, you were sleeping. | Ne yazık ki uyuyordun. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Then you saw me naked! | Ozaman beni çıplak gördün! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You had a swimsuit on. It was a bikini! | Ben kadın mayasu giyiyorum. Bu bikiniydi! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I couldn't help myself. | Kendi başıma yapamadım. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I have to touch this woman. I have no choice. Just do it! | Bu kadına dokunmak zorundayım. Başka seçeneğim yok. Sadece dokun! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Elvis, never stop. | Elvis, durma. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
To be continued. | Devam et. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
[To take off her clothing] | [Giysilerini çıkarmak için] | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
D. None of the above. | D. Yukarıdakilerin hiç biri. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Oh, my goodness! You stripped me naked! | Ah, tanrım! Beni soydun! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I checked the dictionary after I woke up. | Uyandığımda sözlükten kontrol ettim. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
The answer was B. | Cevap B'ydi. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Then nothing happened. | Ozaman bişey olmadı. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You wanted me to strip you? | Seni soymamı mı isterdin? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Of course not. How could you get that wrong? | Tabii ki hayır. Bu nasıl yanlış olabilir? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It's fun talking to you late into the night. | Seninle bu kadar geç bir saatte konuşmak eğlenceliydi. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Why do you like talking to me? | Benimle konuşmaktan neden hoşlanıyorsun? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
When I look at you... | Sana baktığım zaman... | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I don't think of women. | Bir kadın görmüyorum. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
So it's really comfortable. All I think of is studying English. | Bu oldukça rahat. Tüm düşüncemi İngilizce çalışmaya verebiliyorum. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
This isn't your bedroom. | Bu senin yatağın değil. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Why are you sleeping out here? It's embarrassing. | Neden dışarda uyuyorsun? Bu utanç verici. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Lower your voice. Everyone's sleeping. | Sesini alçalt. Herkez uyuyor. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Is this loud? Then say so! | Bu yüksek mi? Söyleyin ozaman! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
What will I do with you! | Seninle ne yapacağım! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Would you stop hitting me? | Bana vurmayı kes? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Did you eat? | Bişeyler yedin mi? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
No, you were probably chasing some girl. | Hayır, muhtemelen bir kaç kızın peşindeydin. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
How come you turn silly at the sight of every skirt? | Bütün kadınları nasıl aptala döndürüyorsun? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
At least your dad had taste. He had me. | En az babanın tattığı kadar. Bana sahipti. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I'm sick of that story. | Bu hikayeden sıkıldım. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
There are plenty of good girls after me. | Peşimde pek çok iyi kız var. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You'd want any of them to be your daughter in law. | Hiç birinin gelinin olmasını istemiyorsun. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You see what you want to see. I doubt there's anyone decent. | İşine geldiği gibi anlıyorsun. İçlerinde saygılı biri olduğundan kuşkuluyum. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
There's a public official, you know! | Resmi kurumda çalışan biri var! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
A public official? Who is she? | Resmi kurum mu? O kim? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
That's enough. Let's go in. | Bu kadar yeter. İçeri gir. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I'm teaching her English. She's not that bad. | Ona İngilizce öğretiyorum. Fena değil. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
So how old is she! | Öyleyse kaç yaşında! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Doesn't think of women. | Kadın gibi görmüyorum. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
See me as a woman. | Beni bir kadın gibi gör. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I see it in your eyes. You want me. | Bunu gözlerinde görebiliyorum. Beni istiyorsun. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Your eyes look really big without your glasses! | Gözlüğün yokken gözlerin gerçekten büyük görünüyor! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I get that a lot. | Bunun için çok çalıştım. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
People say they could dive in because they're like lakes. | İnsanlar gözler göle benzediği için içine dalmak gerektiğini söylüyorlar. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Now that I look closely... | Şimdi daha yakından bakıyorum... | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You look just like an alien! | Yaratık gibi görünüyorsun! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Their faces are this small and have almond shaped eyes! | Onların yüzleri küçük ve badem gibi gözleri var! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Doesn't everyone say that? | Bunu herkez söylüyor, değil mi? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Everyone. Look at me! We're going on a picnic this weekend. | Millet. Bana bakın! Bu hafta sonu pikniğe gidiyoruz. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
My foreign friends are going, too. | Benim yabancı arkadaşımda geliyor. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
We're going to Candy's grandfather's house. | Candy'nin büyükbabasının evine gidiyoruz. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I hear it's in a beautiful village. | Oranın çok güzel bir köy olduğunu duydum. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Then we have to stay overnight! | Ozaman gecede kalmak zorundayız! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I can't stay out overnight. | Ben bütün gece kalamam. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Candy | Candy | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
My grandfather has a famous pig. | Benim büyükbabamın ünlü bir domuzu var. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It was on the news. Didn't you see it? | O haberlere çıktı. Görmediniz mi? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Did you see it? | Sen gördün mü? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
The pig that understands English. | İngilizce anlayan bir domuz. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
What kind of pig is that? | Bu ne çeşit bir domuz? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Well, you spread letters on the ground. | Şey, kelimeleri yerden alabiliyor. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You say "A!" and it brings the A. You say "B!" and it brings the B. | "A!" diyorsun ve sana A'yı getiriyor. "B!" diyorsun ve sana B'yı getiriyor. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It even knows some words, too. | Bağzı kelimeleri de anlıyor. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
There are so many of you. | Hepiniz buradasınız. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Nice to meet you. | Tanıştığımıza memnun olduk. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Are these all your friends? | Hepsi senin arkadaşların mı? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
There're all shapes and sizes. | Her boy ve kiloda var. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
These are my classmates, and the foreigners just came along. | Bunlar sınıf arkadaşlarım ve bunlarda yabancılar. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
This is Cathy, our English teacher. | Bu Cathy, bizim İngilizce öğretmenimiz. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Thank you for teaching our little granddaughter, Ma'am. | Bizim küçük torunumuza İngilizce öğrettiğiniz için teşekkürler bayan. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It's nice to meet you! | Tanıştığımıza sevindim! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Why, this woman... | Bu kadın neden... | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Thank you, too! | Teşekkürler! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Grandma, how have you been? | Büyük anne nasılsın? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It's been ages. | Yıllardır görüşmedik. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Candy, where's the famous pig? | Candy, ünlü domuz nerede? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Yeah, that pig? | Evet, domuz? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
It was here, but we ate it at the last village party. | O buradaydı ama geçen köy partisinde onu yedik. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Oh, my God! Why eat such a great pig? Why? | Ah, aman Tanrım! Böyle iyi bir domuzu neden yediniz? Neden? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You made it up, didn't you? | Bunu sen ayarladın, değil mi? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I thought there really was a pig that knew English. | Sanırım gerçekten İngilizce bilen bir domuz vardı. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I need to ask a favor. It's real easy. | Senden bir iyilik istiyorum. Oldukça basit. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Just memorize a few letters. | Sadece bir kaç harfi aklında tut. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I have to show Moon Su I wasn't lying. | Moon Su'ya yalan söylemediğimi göstermek zorundayım. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
I suggest you cooperate quietly. | İş birliği yapmanı öneririm. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Why? No? | Neden? Hayır mı? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Do you know I like bacon? [Pork rib.,, bacon.] | Domuz pastırmasından hoşlandığımı biliyor musun? [Domuzu kesip.,, pastırma.] | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
A looks like this. Easy, isn't it? | A buna benziyor. Kolay, değil mi? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
And these are B and C. They're easy to tell apart. | Ve bu B, bu da C. Ayırmak kolay. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Pick one of the three. C! | 3'ünden birini seç. C! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Oh, you pig! | Ah, seni domuz! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You have something in your eye? | Gözlerine bişey mi kaçtı? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
No. They're originally like this. | Hayır. Onların orjinal hali bu. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
You have to try a different teaching method. Be gentle. | Farklı öğretme metotları denemelisin. Nazik ol. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Give me that. | Bunu bana ver. | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
What a sexy sow you are. Boars must drool over you! | Sen ne kadar seksi bir dişi domuzsun öyle. Erkek domuzların ağzının suyu akıyor olmalı! | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Hey, you want to have some fun with this handsome guy? | Hey, bu yakışıklı adamla biraz eğlenmek ister misin? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |
Which one is 'A'? | Hangisi 'A'? | Yeongeo wanjeonjeongbok-1 | 2003 | ![]() |