• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 4821

English Turkish Film Name Film Year Details
You had my back. Arkamı kolladın. Bana ihtiyacın vardı. Arrow-1 2012 info-icon
Felicity told me where you were headed. Felicity bana nereye gittiğini söyledi. Arrow-1 2012 info-icon
I'm the killer, remember? Katil benim, unuttun mu? Arrow-1 2012 info-icon
I've killed before, Oliver. Daha önce de öldürdüm Oliver. Aradan zaman geçti sadece. Arrow-1 2012 info-icon
If you're the killer, why isn't the Count down, too? Eğer katil sensen, neden Kont da ölmedi? Arrow-1 2012 info-icon
I'm sure it must have been tempting to take him off the board for good. Eminim onu tahtadan silmek epey cazip gelmiştir. Arrow-1 2012 info-icon
People change. İnsanlar değişir. Kont gibi insanlar mı? Arrow-1 2012 info-icon
No. I meant me. Hayır. Kendimi kast ettim. Arrow-1 2012 info-icon
Not so long ago I would have put that guy down for good, Daha kısa bir süre önce o adamı temelli gönderirdim... Arrow-1 2012 info-icon
but looking at him today all vacant... ...ama bugün o bomboş adama bakarken... Arrow-1 2012 info-icon
There didn't seem to be a point. ...hiçbir anlamı olmazdı diye göründü. Arrow-1 2012 info-icon
But not everybody deserves mercy. Ama herkes merhameti hak etmez. Arrow-1 2012 info-icon
For example. Örneğin. Arrow-1 2012 info-icon
I thought he wasn't a priority to you. Senin için öncelikli olmadığını sanıyordum. Arrow-1 2012 info-icon
He's a priority to you. Ama senin için öncelikli. Arrow-1 2012 info-icon
You two have unfinished business. Siz ikinizin yarım kalan bir işi var. Devam edin. Arrow-1 2012 info-icon
I'd prefer we skip the I told you sos, "Sana söylemiştimleri" es geçmeyi tercih ederim... Arrow-1 2012 info-icon
but the nightclub wasn't really working out. ...ama gece kulübü pek de işe yaramıyordu. Arrow-1 2012 info-icon
I guess I need something more boring, stable. Sanırım daha sıkıcı, istikrarlı bir işe ihtiyacım var. Arrow-1 2012 info-icon
9:00 to 5:00, go home kiss Laurel, that sort of thing. 9'dan 5'e kadar, eve git, Laurel'ı öp, bu gibi şeyler. Arrow-1 2012 info-icon
I guess what I'm saying is... Sanırım, söylediğim şey... Arrow-1 2012 info-icon
I want a job. ...bir iş istiyorum. Arrow-1 2012 info-icon
So you met up with the Hood guy? Yani başlıklı herifle mi buluştun? Beni daha önce o aradı. Arrow-1 2012 info-icon
You're a murderer. Sen bir katilsin. Arrow-1 2012 info-icon
You were my best friend in life, Sen hayattaki en iyi arkadaşımdın ama şimdi seni adeta tanımıyor gibiyim. Ölüm cezası talep etmeden önce sizinle bir konuşmak isterim. Arrow-1 2012 info-icon
I quit. İşi bırakıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
That's everything you need to locate Deadshot'a hedeflerini kimin verdiğini bulman için gereken her şey bu. Arrow-1 2012 info-icon
This Lawton kick his dog or something? Bu Lawton köpeğini filan mı teklemiş? Kardeşini öldürdü. Arrow-1 2012 info-icon
I can't move on with my life Onun dışarıda olduğunu bilerek hayatıma devam edemem. Arrow-1 2012 info-icon
I thought if anybody got that it'd be you. Bunu herkesten çok senin anlayacağını sanıyordum. Arrow-1 2012 info-icon
You two have unfinished business. Siz ikinizin yarım kalmış bir işi var. Arrow-1 2012 info-icon
You feel better? Daha iyi misin? Arrow-1 2012 info-icon
I'll feel better once we end Deadshot. Deadshot'a bir nokta koyduğumuzda daha iyi hissedeceğim. Arrow-1 2012 info-icon
Welcome to Germany, Mr. Ambassador. Almanya'ya hoş geldiniz Sayın Büyükelçi. Arrow-1 2012 info-icon
Henrik, you're looking great. Henrik, harika görünüyorsun. Arrow-1 2012 info-icon
We have to end this guy before he makes any Daha çok kadını dul bırakmadan önce bu adamı gebertmek zorundayız. Arrow-1 2012 info-icon
We will. Geberteceğiz. Diggle, onu durduracağız. Arrow-1 2012 info-icon
I promised you I'd help take him down, Onu devirmene yardım edeceğime söz verdim ve ben sözlerimi tutarım... Arrow-1 2012 info-icon
but he's on another continent. ...ancak adam başka bir kıtada. Artık değil. Arrow-1 2012 info-icon
I thought it would be helpful to track ARGUS'un Floyd Lawton, namı diğer Deadshot için... Arrow-1 2012 info-icon
A.R.G.U.S' manhunt for Floyd Lawton aka Deadshot, ...başlattığı insan avını takip etmenin yararlı olacağını düşündüm... Arrow-1 2012 info-icon
so I decrypted their communication logs. ...dolayısıyla haberleşme kayıtlarını deşifre ettim. Arrow-1 2012 info-icon
Which means, I just hacked a federal agency. Yani bu da federal bir kurumun bilgisayarlarına girdim demek oluyor ki... Arrow-1 2012 info-icon
Which kind of makes me a cyber terrorist, ...beni bir anlamda siber terörist yapıyor. Arrow-1 2012 info-icon
which is bad because I really don't see myself Bu da kötü zira Guantanamo Bay'e çok yakışacağımı sanmıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Don't worry, Felicity, they don't send blondes there. Merak etme Felicity, sarışınları oraya göndermiyorlar. Arrow-1 2012 info-icon
I dye it, actually. Aslında boyatıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Except the potential contract is bogus. Ancak olası anlaşma sahte. Arrow-1 2012 info-icon
Your friend Lyla is setting a trap for him. Arkadaşın Lyla ona bir tuzak hazırlıyor. Arrow-1 2012 info-icon
Lawton took the bait. Lawton yemi yuttu. Harika, Lyla ile konuşayım... Arrow-1 2012 info-icon
see if I can suss out any details. ...herhangi bir detay öğrenebilecek miyim bakayım. Arrow-1 2012 info-icon
Good. Güzel. Laurel'la öğle yemeğine gitmem gerekiyor. Arrow-1 2012 info-icon
So when did you become, uh, lunch dates with Laurel? Ne zamandan beri Laurel'la öğle yemeği randevularına çıkıyorsunuz? Arrow-1 2012 info-icon
Look, we're just... Bak, biz sadece... Biz arkadaşız. Arrow-1 2012 info-icon
Friends are good. But? Arkadaşlık iyidir. Ama? Arrow-1 2012 info-icon
Couldn't you be friends with someone less complicated Şu anda en iyi arkadaşının kız arkadaşı olan... Arrow-1 2012 info-icon
than your ex girlfriend, who's your ex best friend's Onlar eski arkadaş. ...eski kız arkadaşın kadar karmaşık olmayan biriyle arkadaşlık edemez miydin? Arrow-1 2012 info-icon
I wear a hood and I put arrows into criminals, Başlık giyip, suçlulara ok saplıyorum... Arrow-1 2012 info-icon
so when it comes to complexity... ...yani iş karmaşıklığa geldiğinde... Arrow-1 2012 info-icon
I grade on a curve. ...üstün başarıyla mezun oldum. Arrow-1 2012 info-icon
Rescuing your father and stopping Fyers Babanı kurtarıp Fyers'ı durdurmak... Arrow-1 2012 info-icon
is not going to be some walk in the park. ...parkta yürüyüş yapmak gibi olmayacak. Arrow-1 2012 info-icon
They're not going to allow us Kamplarında gezinmemize izin vermeyecekler. Arrow-1 2012 info-icon
Which is why we'll need cover. Zaten bu yüzden bize bir kılıf gerekecek. Arrow-1 2012 info-icon
If both of us are infiltrating, who'll provide that? Eğer ikimiz de oraya sızacaksak bunu bize kim sağlayacak? Arrow-1 2012 info-icon
He will. O sağlayacak. Ben mi? Arrow-1 2012 info-icon
The assault rifle is flushed. Taarruz tüfeği ıslandı. İşe yaramaz. Arrow-1 2012 info-icon
We have a bow, arrows. Bir yayımız, oklarımız var. Arrow-1 2012 info-icon
And no one capable of shooting them. Ve kimsenin onları atacak kabiliyeti yok. Arrow-1 2012 info-icon
No offense, kid. Üstüne alınma evlat. Ben de aynı şeyi söylemek üzereydim. Arrow-1 2012 info-icon
I think we should be spending our time trying to devise a plan, Sanırım zamanımızı bir plan yapmaya harcamamız gerekiyor... Arrow-1 2012 info-icon
not lower our already slim chances of survival. ...zaten az olan sağ kalma şansımızı daha da azaltmaya değil. Arrow-1 2012 info-icon
He'll hit his mark by sundown. Gün batımına kadar hedefini vuracak, vuramazsa senin yönteminle yaparız. Arrow-1 2012 info-icon
Lyla! Lyla! Ne oldu Johnnie? Arrow-1 2012 info-icon
Just came by to see how things were going Deadshot soruşturmanızda işler nasıl gidiyor diye bakmaya gelmiştim sadece. Arrow-1 2012 info-icon
I was curious why you, a bodyguard, Senin, bir korumanın, böylesine ünlü bir suikastçıyı devirmeye neden... Arrow-1 2012 info-icon
were so keen on taking down Sanırım babamla, Laurel seni gördüklerine çok sevinmediler. Arrow-1 2012 info-icon
such a high profile assassin, ...neden bu kadar hevesli olduğunu merak ediyordum Arrow-1 2012 info-icon
Lyla, listen... Lyla, dinle... Gerçekten kardeşini öldürdüğünü... Arrow-1 2012 info-icon
that he killed your brother? ...öğrenemeyeceğimi mi sandın? Beni kullandığını...hem de beni! Arrow-1 2012 info-icon
To what? Draw him into the open Ne için? Onu kendin deviresin diye açığa çıkarmak için mi? Arrow-1 2012 info-icon
I will not let you use my agency Kendi kan davanı gütmek için kurumumu kullanmana izin vermeyeceğim. Arrow-1 2012 info-icon
Lyla... Lyla...bu herifi ceset torbası içinde görmek istiyorum. Arrow-1 2012 info-icon
You of all people should get that. Herkesten çok senin bunu anlaman gerekiyor. Arrow-1 2012 info-icon
Get this...stay away from Lawton, Johnnie, Şunu kafana sok. Lawton'dan uzak dur Johnnie... Arrow-1 2012 info-icon
or so help me, I will have you arrested. ...yoksa yemin ederim, seni tutuklatırım. Arrow-1 2012 info-icon
You doubt me? Benden şüphe mi ediyorsun? Arrow-1 2012 info-icon
Never have. Hiç etmedim. Arrow-1 2012 info-icon
Hi. Did you get my voicemail? Selam. Sesli mesajımı aldın mı? Arrow-1 2012 info-icon
No. Hayır. Bugün burada işler çığırından çıktı... Arrow-1 2012 info-icon
back to back meetings... ...ardı ardına toplantılar... Çok özür dilerim. Bir daha ki sefere? Arrow-1 2012 info-icon
We're way behind since Tommy left. Tommy ayrıldığından beri epey geride kaldık. Arrow-1 2012 info-icon
I'm still shocked that he went to go work for Malcolm. Hâlâ Malcolm'la çalışmak için ayrılmasından dolayı şoktayım. Arrow-1 2012 info-icon
You know, you were really understanding Bu fırsatı kullanmasına izin verdiğin için gerçekten çok anlayışlı davrandın. Arrow-1 2012 info-icon
Tommy said you were cool with it. Tommy bu konuda bir sorunun olmadığını söyledi. Arrow-1 2012 info-icon
Why wouldn't I be? He's my friend. Like you. Neden olsun ki? O benim arkadaşım. Senin gibi. Arrow-1 2012 info-icon
I'm sorry, are we early? Özür dilerim, erken mi geldik? Hayır, kesinlikle hayır. Arrow-1 2012 info-icon
Uh, Oliver, this is Eric Moore Oliver, bunlar Eric Moore ve karısı Nancy. Arrow-1 2012 info-icon
I'm prepping them for a deposition for tomorrow. Onları yarınki yeminli ifade için hazırlıyorum. Arrow-1 2012 info-icon
And this must be your bodyguard? Ve bu da senin koruman olmalı? Arrow-1 2012 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 4816
  • 4817
  • 4818
  • 4819
  • 4820
  • 4821
  • 4822
  • 4823
  • 4824
  • 4825
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact