Search

English Turkish Sentence Translations Page 8325

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Hyun Young's birth father is Japanese, and he left while she was still young	Hyun Young doğduktan sonra babası onu bırakarak Japonya'ya gitti.	Boarding House No 24-1	2014
so she never once got to meet him.	Beni bir kere bile onun yerine koymadı.	Boarding House No 24-1	2014
I tried my best so that she'd never feel saddened by her birth father's abandonment...	Onun için elimden geleni yapsamda yine de babası için üzülüyorum...	Boarding House No 24-1	2014
but it's not easy.	...bu hiç kolay değil.	Boarding House No 24-1	2014
Her birth father is Japanese?	Babası Japonya'da mı?	Boarding House No 24-1	2014
Then... that means Hyun Young can't be my child either?	O zaman... Hyun Young onu gerçek kızı değil mi?	Boarding House No 24-1	2014
I hope I can become a good father, too.	Umarım, ben de senin kadar iyi bir baba olabilirim.	Boarding House No 24-1	2014
Oh my, you startled me!	Oh, beni korkuttun!	Boarding House No 24-1	2014
My heart almost jumped out of my chest.	Neredeyse kalbim göğsümden dışarı fırlayacaktı.	Boarding House No 24-1	2014
Weren't you asleep? No.	Sen uyumadın mı? Hayır.	Boarding House No 24-1	2014
I couldn't sleep, so I thought I'd go out and get some fresh air.	Uyuyamadım, temiz hava almak iyi olur diye düşündüm.	Boarding House No 24-1	2014
Me too. I slept early so I'm not tired.	Ben de. Yorgun değilim o yüzden uyuyamadım.	Boarding House No 24-1	2014
Want to go for a walk? For a walk? Sounds good.	Yürümek ister misin? Yürümek mi? Kulağa hoş geliyor.	Boarding House No 24-1	2014
Go for a walk, my butt!	Kıçımın yürüyüşü!	Boarding House No 24-1	2014
The morning air feels nice.	Yürüyüş iyi hissettirdi.	Boarding House No 24-1	2014
Look up at the sky. There are so many stars up there.	Gökyüzüne baksana. Birçok yıldız var.	Boarding House No 24-1	2014
Wow... so beautiful. Isn't it?	Wow... çok güzel. Değil mi?	Boarding House No 24-1	2014
I'll go get you something to wear. Wait right here.	Sana giyecek birşeyler getireceğim. Burada bekle.	Boarding House No 24-1	2014
I finally got you away from your wad of gum.	Sonunda seni sakızın olarak kaçırabildim.	Boarding House No 24-1	2014
Wad of gum? Your wad of gum.	Sakız mı? Senin sakızın. Çok üzgünüm.	Boarding House No 24-1	2014
You've been stuck to Kim Dong Joon all day.	Bütün gün Kim Dong Joon ile takılıp durdun. Bugün benim için yaptıklarınız için teşekkür ederim.	Boarding House No 24-1	2014
How can you do this to me when we shared whipped cream ramen together?	Onunla ramen bile yedin, bunu bana nasıl yaparsın?	Boarding House No 24-1	2014
Why are you avoiding me?	Benden neden kaçıyorsun?	Boarding House No 24-1	2014
You're not playing fair.	Hiç adil oynamıyorsun.	Boarding House No 24-1	2014
You haven't even been talking to me.	Benimle sohbet bile etmedin.	Boarding House No 24-1	2014
You didn't even wish me good luck when I told you that I was taking my exam.	Beni sınıyorsun ama aynı zamanda da bana şans tanıdığın yok.	Boarding House No 24-1	2014
That's... I was going to tell you to stick it up your...	Aslında... onu savunmaya çalışmıyordum...	Boarding House No 24-1	2014
What? No, that's not what I meant.	Ne? Hayır, demek istediğim o değil.	Boarding House No 24-1	2014
I was going to get you some sticky candy.	Sana yapışkan şeker almıştım.	Boarding House No 24-1	2014
In that case, I have my second round of exams coming up soon, so cheer me on then.	O zaman ikimizi sınarken, diğer turda beni önde tutmalısın.	Boarding House No 24-1	2014
This is my lucky bracelet that I always wear.	Bu benim her zaman taktığım şans bilekliğim.	Boarding House No 24-1	2014
Are you giving this to me?	Bana mı veriyorsun?	Boarding House No 24-1	2014
I hope that you pass your exam.	Umarım bu sınavı başarı ile geçersin.	Boarding House No 24-1	2014
I usually don't wear things like this.	Ben böyle şeyler takmaktan hoşlanmam.	Boarding House No 24-1	2014
Okay, I'll wear this in hopes that I pass my test.	Tamam, testi geçmem için şans getirecek o zaman takacağım.	Boarding House No 24-1	2014
[When we can't act like mature adults... we end up hurting someone.]	[Olgun bir yetişkin gibi hareket etmeye çalıştığınızda... daha çok zorlanıyoruz.]	Boarding House No 24-1	2014
[With the bandages that are put on to cover our wounds...]	[Yaralarımızı kapatmak için önce sarmayı öğrenmeliyiz...]	Boarding House No 24-1	2014
[That's when we begin to become adults.]	[İşte o zaman gerçek bir yetişkin olabiliriz.]	Boarding House No 24-1	2014
Cup ramens are the best when it comes to MT trips down in the South!	MT gezilerinde yapılan ramenin lezzeti Güney Kupası kadar değerli!	Boarding House No 24-1	2014
Yes, you're right.	Evet, bu doğru.	Boarding House No 24-1	2014
Here, let me help you. It's okay, go spend time with your friends.	Sana yardım edeceğim. Beni boşver, gidip arkadaşlarınla vakit geçir.	Boarding House No 24-1	2014
No, I want to help you.	Hayır, sana yardım etmek istiyorum.	Boarding House No 24-1	2014
It's all tied up, so want to go throw it away together?	Ben çoktan bağladım bile, benimle gelmek ister misin?	Boarding House No 24-1	2014
Okay, shall we?	Tamam, gidelim mi?	Boarding House No 24-1	2014
Eating friend.	Yemek arkadaşım.	Boarding House No 24-1	2014
Did you go back to sleep last night? I looked everywhere for you.	Dün gece uyumak için geri mi döndün? Her yere baktım ama seni bulamadım.	Boarding House No 24-1	2014
Oh... yeah, I did.	Oh... evet.	Boarding House No 24-1	2014
Isn't that Dohee's bracelet?	O Dohee'nin bilekliği değil mi?	Boarding House No 24-1	2014
[Boardinghouse No. 24 Episode 7: Things we can't say... Things we won't say.]	[Pansiyon Numarası 24 Bölüm 7: Söyleyemediğimiz şeyler... Söyleyemeyeceğimiz şeyler.]	Boarding House No 24-1	2014
You even took my lucky wood piece. Do you want to die?	Benim uğurlu odunumu aldın. Ölmek mi istiyorsun?	Boarding House No 24-1	2014
It was going to be a gift for someone. A gift?	O birine hediye olacaktı. Hediye mi?	Boarding House No 24-1	2014
Lucky wood piece.	Uğurlu odun.	Boarding House No 24-1	2014
Hi, Woody.	Selam, oduncuk.	Boarding House No 24-1	2014
You have to get better and grow big and strong.	Daha iyi olmak, büyümek ve güçlenmek zorundasın.	Boarding House No 24-1	2014
My hand will make you better. My hand will make you better.	Ellerim seni iyileştirecek. Ellerim seni iyileştirecek. 1	Boarding House No 24-1	2014
I'll help you grow strong new limbs.	Güçlenip yeniden büyümene yardımcı olacağım.	Boarding House No 24-1	2014
I hope you get better soon.	Umarım yakında daha iyi olursun.	Boarding House No 24-1	2014
I'm going to go work out real quick. I'll be right back.	İşe gitmem gerekiyor. Birazdan dönerim.	Boarding House No 24-1	2014
Coming back from somewhere this early? I went to take the trash out.	Sabahın köründe nereden geliyorsun? Çöpü atmaya gittim.	Boarding House No 24-1	2014
Ah... I see.	Ah... Öyle mi?	Boarding House No 24-1	2014
Um... are you free tonight?	Um... bu akşam müsait misin?	Boarding House No 24-1	2014
Am I free?	Müsait miyim?	Boarding House No 24-1	2014
If you're free... then you should lose some weight.	Eğer müsaitsen... o zaman biraz kilo vermeye uğraşabilirsin.	Boarding House No 24-1	2014
Okay, I'll lose some weight.	Tamam, biraz kilo vereceğim. Neden gizlice üstünü değiştiriyorsun ki?	Boarding House No 24-1	2014
I can't believe how high the water bill is! Heol heol heol!	Su faturasının bu kadar yüksek gelmesine inanamıyorum! Heol heol heol!	Boarding House No 24-1	2014
What the heck? I thought he was listening in on me.	Ne yapıyor bu? Beni dinlediğini sanıyordum.	Boarding House No 24-1	2014
I was just joking about telling you to lose weight.	Kilo vermen hakkında şaka yapıyordum.	Boarding House No 24-1	2014
I meant I wanted you to free up some time tonight.	Demek istediğim birlikte birşeyler yapsak.	Boarding House No 24-1	2014
I'll take you out to dinner tonight.	Seni akşam yemeğine götürmek istiyorum.	Boarding House No 24-1	2014
Dinner? I passed my first round of exams.	Yemeğe mi? Sınavın ilk turundan geçtim.	Boarding House No 24-1	2014
I gave it some thought, and I think it may have been your lucky bracelet.	Bana verdiğin uğurlu bileklik sayesinde olduğunu düşünüyorum.	Boarding House No 24-1	2014
It's only right to reciprocate the gesture if one receives something.	Birşey aldığında karşılığında birşey vermelisin.	Boarding House No 24-1	2014
Why? Are you busy?	Neden? Meşgul müsün?	Boarding House No 24-1	2014
I'm sorry, but I have my show to do.	Özür dilerim ama yapmam gerekenler var.	Boarding House No 24-1	2014
Wow... I heard that you passed your first round of exams?	Wow... duyduğuma göre sınavın ilk turundan geçmişsin?	Boarding House No 24-1	2014
Yes. Wow, that's so impressive.	Evet. Wow, bu çok etkileyici.	Boarding House No 24-1	2014
I knew it! Everyone in my family is very smart.	Biliyordum! Ailemde ki herkes çok akıllı.	Boarding House No 24-1	2014
How can his intelligence be related to our family when he's not even your son?	O senin oğlun değil ki, nasıl aileden olabilir ki?	Boarding House No 24-1	2014
People can't help but take after each other when living under the same roof.	Aynı çatı altında yaşayanlar zamanla birbirinin ailesi olur.	Boarding House No 24-1	2014
Why is it so hot in here?	Burası neden bu kadar sıcak?	Boarding House No 24-1	2014
Congratulations. Congrats.	Tebrikler. Tebrikler.	Boarding House No 24-1	2014
You look really out of it.	Ne düşünüyorsun?	Boarding House No 24-1	2014
It's nothing.	Yok birşey.	Boarding House No 24-1	2014
What's wrong with him? Did he get dumped by some girl or something?	Onu nesi var? Bir kız tarafından terk filan mı edildi?	Boarding House No 24-1	2014
Just eat your sandwiches.	Sadece sandviçini ye.	Boarding House No 24-1	2014
Oh, I almost forgot. How did your blind date go yesterday?	Oh, neredeyse unutuyordum. Görücü usulü buluşman nasıl geçti?	Boarding House No 24-1	2014
Ah... that?	Ah... o?	Boarding House No 24-1	2014
Oh, I totally hit the jackpot with that one.	Oh, turnayı gözünden vurdum.	Boarding House No 24-1	2014
He was a real flower boy. Seriously?	Gerçekten bir çiçek çocuktu. Cidden mi?	Boarding House No 24-1	2014
Wow, I'm so jealous. Everyone's getting into relationships.	Vay canına, çok kıskandım. Herkes ilişkiye başlıyor.	Boarding House No 24-1	2014
Did you hear that, Bang In?	Bunu duydun mu, Bang In?	Boarding House No 24-1	2014
You'd better realize how lucky you are to be in a relationship with me.	Benimle bir ilişkiye başlasaydın ne kadar şanslı olduğunu anlardın.	Boarding House No 24-1	2014
Oh my... how meaningless. What!	Aigoo... ne kadar anlamsız. Ne!	Boarding House No 24-1	2014
I mean, it's so meaningful.	Yani çok anlamlı.	Boarding House No 24-1	2014
It tastes like something's missing.	Sanki birşeyler eksik gibi.	Boarding House No 24-1	2014
It's not even just plain bread, but it's a plain sandwich.	Bu boş bir sandiviç gibi.	Boarding House No 24-1	2014
Let me see that.	Şuna bir bakalım.	Boarding House No 24-1	2014
What the heck is this!	Bu ne halt böyle!	Boarding House No 24-1	2014
that Mr. Kim is definitely treating us differently from the other kids.	...Bay kim insan ayrımı yapıyor.	Boarding House No 24-1	2014
He's not treating us any differently. You're being ridiculous.	O bize farklı davranmıyor. Saçmalama.	Boarding House No 24-1	2014