• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 8774

English Turkish Film Name Film Year Details
C'mon, Claude Viau. Gel Claude Viau. Borderline-1 2008 info-icon
I'll give you a nice biscuit. Sana güzel bir bisküvi vereyim. Borderline-1 2008 info-icon
Why, it's my little tornado. So, what's new? Yeni fırtınam gelmiş. Ne var ne yok? Borderline-1 2008 info-icon
I didn't write. Yazamadım. Borderline-1 2008 info-icon
That's OK, next week. Önemli değil, haftaya yazarsın. Borderline-1 2008 info-icon
I can't write. Yazamıyorum. Borderline-1 2008 info-icon
I don't know how to write anymore. Nasıl yazılır, bilmiyorum artık. Borderline-1 2008 info-icon
And even less, what to write. Daha da ötesi, ne yazacağımı bilmiyorum. Borderline-1 2008 info-icon
Plus my grandmother keeps falling. Artı ninem sürekli yere düşüyor. Borderline-1 2008 info-icon
My roommate screws 24/7. Oda arkadaşım 7/24 düzüşüyor. Borderline-1 2008 info-icon
Speaking of screwing, when can you fit me in? Düzüşmekten söz açılmışken, beni ne zaman araya alabilirsin? Borderline-1 2008 info-icon
This week's complicated, my wife's off work. Bu hafta karışık geçti, karım işten ayrıldı. Borderline-1 2008 info-icon
But about your novel, Chapter One was great. Keep at it. Fakat romanının ilk bölümü olağanüstü. Böyle devam et. Borderline-1 2008 info-icon
Write with your guts, tap into your pain. Yüreklilikle yaz, acılarından güç al. Borderline-1 2008 info-icon
Keep using your family for inspiration. İlham kaynağı olarak aileni kullanmaya devam et. Borderline-1 2008 info-icon
Your grandma's falling is a sign! Ninenin düşüşü bir işaret! Borderline-1 2008 info-icon
My family! Ailem. Ailem! Borderline-1 2008 info-icon
My childhood's stuck in my throat like a potato chip. Çocukluğum, boğaza kaçan patates cipsi misali içimde duruyor. Borderline-1 2008 info-icon
My family! Even my shrink's fed up. Ailem! Psikiyatrım bile bıktı usandı. Borderline-1 2008 info-icon
Besides, Tcheky, if I write about my life, I'll have to Ayrıca Tcheky, eğer hayatımı yazarsam... Borderline-1 2008 info-icon
write about you. ...seni de yazmak zorunda kalırım. Borderline-1 2008 info-icon
If I play in the field, get down from my gynaecological tree... Kadınsal meselelerimden çevremdekiler konusuna inersem... Borderline-1 2008 info-icon
Well, you're the field. ...sen de orada olursun. Borderline-1 2008 info-icon
Wait, you can't write about me, Kiki, it's... Dur, benden bahsedemezsin. Kiki, bu olay... Borderline-1 2008 info-icon
The department's already talking. It would cause problems. Bölümdekiler çoktan konuşmaya başlamış. Sorunlara yol açacaktır. Borderline-1 2008 info-icon
Promise not to. Yazmayacağına söz ver. Borderline-1 2008 info-icon
Maybe I should change my thesis advisor. Tez danışmanımı değiştirsem iyi olur belki. Borderline-1 2008 info-icon
Maybe sleeping with you gives me writer's block. Belki seninle yattığımdan dolayı tıkanmışımdır. Borderline-1 2008 info-icon
You know, Aslında... Borderline-1 2008 info-icon
I thought that. ...bunu düşündüm. Borderline-1 2008 info-icon
Seriously, maybe it would be best. Gerçekten de böylesi en iyisi olur. Borderline-1 2008 info-icon
Does your door lock? Kapının kilidi var mı? Borderline-1 2008 info-icon
Yeah, why? Var, neden? Borderline-1 2008 info-icon
Kiki... Kiki, hayır. Borderline-1 2008 info-icon
Would you find me more exciting Öğrencin olmasaydım beni daha çekici bulur muydun? Borderline-1 2008 info-icon
C'mon, Kiki. Not here. Look... Yapma Kiki. Burada olmaz. Borderline-1 2008 info-icon
Or just a quickie. Ya da çabucak bir tane yapalım. Borderline-1 2008 info-icon
Fyodor! Fyodor! Borderline-1 2008 info-icon
My little Fyodor! Küçük Fyodor'um! Borderline-1 2008 info-icon
You're not going to call him Fyodor! Caroline! Ona Fyodor ismini vermeyeceksin! Hayır. Caro! Borderline-1 2008 info-icon
I won't be the godmother of Fyodor Girard. Hayır, Fyodor Girard diye birinin vaftiz annesi olmayı reddediyorum. Borderline-1 2008 info-icon
I've never heard of a Fyodor. Daha önce ismi Fyodor olan birini duymadım. Borderline-1 2008 info-icon
Dostoevsky... doesn't ring a bell? Dostoyevski. Bir şeyler hatırlatıyor mu? Borderline-1 2008 info-icon
The Idiot? Budala kitabı vardı hani? Borderline-1 2008 info-icon
Excuse me, I'll get your doctor. Affedersiniz, doktorunuzu çağırayım. Borderline-1 2008 info-icon
Last week you called him Réjean. That has more charm. Geçen hafta adını Réjean koyacaktın. O daha çekiciydi. Borderline-1 2008 info-icon
Would you prefer Tcheky? Tcheky koysak nasıl olur? Borderline-1 2008 info-icon
Look, Caro, I know you don't like him, but... Bak Caro, Tcheky'den hoşlanmadığını biliyorum ama... Borderline-1 2008 info-icon
It's been a year, I've stopped sleeping around. Önüme gelenle yatmayı bırakalı bir yıl oluyor. Borderline-1 2008 info-icon
I hardly see my shrink. Psikiyatrıma nadiren uğruyorum. Bu da bir şeydir. Borderline-1 2008 info-icon
I just wish you had a normal love life. Keşke normal bir aşk hayatın olsaydı. Borderline-1 2008 info-icon
Do you see a future with him? Onunla bir gelecek görebiliyor musun? Borderline-1 2008 info-icon
How do I know? Nereden bileyim? Borderline-1 2008 info-icon
Anyway, normal like who? You, maybe? Neyse, normalden kastın kim? Sen misin o kişi? Borderline-1 2008 info-icon
Lesbian, no lover, orders a baby from a catalogue. Lezbiyen, sevgilisi olmayan, katalogdan bebek seçen biri. Borderline-1 2008 info-icon
At least nobody makes me suffer. En azından kimsenin ardından acı çekmiyorum. Borderline-1 2008 info-icon
I can't stay, I have to do an interview. Fazla kalamayacağım, yapmam gereken bir röportaj var. Borderline-1 2008 info-icon
And see my mom. I didn't go yesterday. Bir de annemi ziyaret edeceğim. Dün yanına uğramadım. Borderline-1 2008 info-icon
And get Claude Viau at Gran's. She's not doing well. Bir de ninemin köpeği Claude Viau'yu alacağım. Onun da durumu iyi değil. Borderline-1 2008 info-icon
In short, a thrilling life. Kısa ve korkunç bir hayatı var. Borderline-1 2008 info-icon
Mikael! Caroline. Mikael! Caroline. Borderline-1 2008 info-icon
Your order will be ready in an hour. Siparişin bir saat sonra hazır. Borderline-1 2008 info-icon
Mikael, I'd like to introduce my good friend Kiki. Mikael, seni iyi dostum Kiki ile tanıştırayım. Borderline-1 2008 info-icon
Mikael Robin from the pastry shop. Kiki bu Mikael Robin, pastanede çalışıyor. Borderline-1 2008 info-icon
He makes those sublime éclairs. O muhteşem Ekler pastalarını yapıyor. Borderline-1 2008 info-icon
You're why she looks like she'll have triplets. Üçüzlere hamileymiş gibi yemesinin sebebi sensin demek. Borderline-1 2008 info-icon
You should use whole wheat. Tam buğday unu kullansan iyi olur. Borderline-1 2008 info-icon
And tofu instead of cream. Krem yerine de tofu peyniri koyayım! Borderline-1 2008 info-icon
Lovely meeting you, Kiki. Tanıştığıma sevindim Kiki. Borderline-1 2008 info-icon
Kiki Labrèche, right? Kiki Labrèche değil mi? Borderline-1 2008 info-icon
Not to brag, but it's freezing out. Abartmak gibi olmasın ama donmak üzereyim. Borderline-1 2008 info-icon
Bye, girls! My mom's waiting. Hoşça kalın kızlar! Annem beni bekliyor. Borderline-1 2008 info-icon
His mom? Annesi mi bekliyor? Şaka olsun diye söylemiştir. Borderline-1 2008 info-icon
Caroline, how come he knows my name? Caroline, nasıl oldu da ismimi bildi? Borderline-1 2008 info-icon
Help me. Help me. Yardım et. Yardım et. Borderline-1 2008 info-icon
At least tell me you recognize me. En azından beni tanıdığını söyle. Borderline-1 2008 info-icon
Just say anything. Bir şeyler söyle yeter. Borderline-1 2008 info-icon
Because I can reinvent it all. I'm writing... Çünkü her şeyi tekrar uyduramam. Yazıyorum... Borderline-1 2008 info-icon
Yes, I'm writing. Evet, yazıyorum. Borderline-1 2008 info-icon
I can start over from scratch. En ufak bir nokta tekrar başlamamı sağlayabilir. Borderline-1 2008 info-icon
I can make believe that Bana ev yapımı salçalı... Borderline-1 2008 info-icon
you made me shepherd's pie with home made ketchup. ...kıymalı patates püresi yaptığına kendimi inandırabilirim. Borderline-1 2008 info-icon
That we played airplane. Pilotçuluk oynadığımızı... Borderline-1 2008 info-icon
And laughed when we fell off the bed. Right, Mom? ..ardından yataktan düşüp buna güldüğümüzü. Değil mi anne? Borderline-1 2008 info-icon
I can invent death too. Ölümü de uydurabilirim. Borderline-1 2008 info-icon
Looking at you, it wouldn't be hard. Sana bakarak, çok da zor olmaz. Borderline-1 2008 info-icon
But instead, Ama bunun yerine, kalın parmaklarını vajinama sokup... Borderline-1 2008 info-icon
who puts his thick fingers in my crack ...göğüslerime boşalan... Borderline-1 2008 info-icon
and ejaculates on my breasts. ...edebiyat hocamdan bahsedeceğim. Borderline-1 2008 info-icon
As a mother, are you jealous? Bir anne olarak kıskandın mı? Borderline-1 2008 info-icon
Mrs. Labrèche, come on, open the door! Bayan Labrèche hadi, kapıyı açın! Borderline-1 2008 info-icon
Mrs. Labrèche! Bayan Labrèche! Borderline-1 2008 info-icon
I heard a thump, so I figured your grandma fell again. Bir ses duydum Kiki, sanırım ninen yine yere düştü. Borderline-1 2008 info-icon
She won't open, so I called 911. Kapıyı açmıyor, ben de 911'i aradım. Borderline-1 2008 info-icon
C'mon, Gran. Open up! Hadi nine, aç şu kapıyı! Borderline-1 2008 info-icon
Gran! She can't stay by herself. Nine! Tek başına kalamıyor. Borderline-1 2008 info-icon
Old people need company. She's going to die all alone. Yaşlı insanlara arkadaş gerekir. Tek başına ölüp gidecek. Borderline-1 2008 info-icon
I'll take care of her. She won't be alone. Goodbye. Ben ona bakarım. Tek başına kalmayacak, iyi günler! Borderline-1 2008 info-icon
You see it on TV, old people dying of neglect. Televizyonda çıkıyor, yaşlı insanlar bakımsızlıktan ölüyor. Borderline-1 2008 info-icon
Claude Viau, hi doggie! Claude Viau, merhaba kuçu kuçu! Borderline-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 8769
  • 8770
  • 8771
  • 8772
  • 8773
  • 8774
  • 8775
  • 8776
  • 8777
  • 8778
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact