Search
English Turkish Sentence Translations Page 7685
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Catherine, this is trauma, not neurology. You can't help. | Catherine, bu bir travma vakası nöroloji değil. Yardım edemezsin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Is that Sub Q air? | Derinin altındaki o şey hava mı? Hayır, değil. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Chill out, okay? | Rahatla, tamam mı? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The aerodigestive tract is completely intact. | Üst solunum yolları sağlam. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I looked at it twice. Vascular injury. | İki kere kontrol ettim. Damarsal yaralanma. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
If the bullet nipped his carotid, he could, uh... | Eğer kurşun boyun arterini kestiyse, o zaman felç olabilir. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Bickman has no vascular injury. | Bickman'ın damarsal yaralanması yok. Tarama verileri normal. Normal. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Two dead, six wounded, three critical. | İki ölü, altı yaralı, üçünün durumu ağır. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Make that three dead. | Üç ölü oldu. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Did the cops get the shooter? | Polisler saldırganı yakaladılar mı? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Yeah. Thank God. | Evet. Tanrıya şükür. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
They're sending us a seizure patient. Now? | Felçli bir hasta yolluyorlar. Şimdi mi? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Were they shot? No. It's crazy. | Vurulmuşlar mı? Hayır. Çok saçma. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The guy in full seizure is the shooter. | Felç geçiren kişi saldırgan. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
How's the hematoma? | Hematom ne durumda? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Stable. Moderate. | Sabit. Orta dereceli. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
His vitals are normal, and so is he. | Hayati bulguları normal. O da öyle. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
He wouldn't let me put him in a hospital gown. | Ona hastane önlüğü giydirmeme izin vermezdi. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I'll change his dressing. | Üstünü ben değiştiririm. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
No need. | Gerek yok. Ben çoktan değiştirdim bile. Peki. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Hey, Bickman? | Bickman? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I don't want to be admitted. | Yatakta yatmak istemiyorum. İşimin başına dönmeliyim. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Okay. You need to stay where you are. | Olduğun yerde kalmalısın. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
We need to monitor you. Hematoma could get a lot worse. | Seni izlememiz lazım. Hematom kötüleşebilir. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, I know. Obstruct my airway. | Evet, biliyorum. Solunum yolumu tıkıyor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
How's my service? | Bölümde durum ne? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I heard we had three intracranial GSWs | Üç tane silah yaralanması ve iki tane epidural vaka olduğunu duydum. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The attendings have it under control. | Uzman doktorlar durumu kontrol altına aldı. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
They've got three intracranial gunshot wounds | Ellerinde üç tane kafa içi silah yaralanması ve iki epidural vardı. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I doubt it's under control. | Kontrol altında olduğundan şüpheliyim. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
If the bullet had hit you a centimeter to the left, | Eğer kurşun seni bir santimetre daha soldan vursaydı... | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
you'd have never operated again. | ...bir daha asla ameliyata giremezdin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Five millimeters lower, and you'd have bled to death. | Beş milimetre aşağıdan vursaydı kanamadan ölürdün. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
All for waffles. | Her şey waffle için. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
They're good, but... | Tadları iyi ama... | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The shooter has a pecan sized brain tumor | Saldırganın fındık büyüklüğünde beyin tümörü var. Talamusun yanında. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It's compressing the amygdala. | Amigdalaya baskı uyguluyor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The amygdala? | Amigdala mı? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
A tumor in that location... | O bölgedeki bir tümor aşırı öfke ve şiddete sebep olur. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
All right, we have to prep him for surgery immediately. | Onu hemen ameliyata hazırlamalıyız. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, in progress. | Evet, hazırlık aşamasında. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
So strange. | Çok garip. Katile benzemiyor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
What does a killer look like? | Bir katil neye benzer ki? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Good point. | İyi tespit. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Guys, hurry up. Why are you slowing down? | Çocuklar acele edin. Neden yavaştan alıyorsunuz? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Little street justice. | Biraz adalet. Ne dedin sen? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Leo, get him through. | Leo götür onu. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I could've been shot. | Ben vurulabilirdim. Dr. Bickman ölebilirdi. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It won't be a tragedy if this guy doesn't make it. | Bu adamın kurtulamaması bir trajedi olmaz. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Excuse me? He has a brain tumor. | Pardon? Beyin tümörü var. Bu bir seçim değil, bir felaket. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The tumor caused him to be violent. | Tümor yüzünden şiddete başvurdu. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I'm sorry, Dr. Black, but we're all responsible for the choices we make. | Üzgünüm Dr. Black ama hepimiz yaptığımız seçimlerden sorumluyuz. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
He knew exactly what he was doing. | Ne yaptığını gayet iyi biliyordu. Buna özgür irade deniyor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
He is a patient. | O bir hasta. Onu hayatta tutmamız lazım. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
If you don't like it, go get yourself another job. | Eğer hoşuna gitmiyorsa, gidip kendine başka bir iş bul. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Who's operating on Danny? | Danny'i kim ameliyat ediyor? Bickman. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The bullet grazed me. | Kurşun sıyırdı. Verdikleri benzodiazepinin etkisi geçti. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
You're not fine. | İyi değilsin. Daha yaranın nereye kadar uzadığını bile bilmiyoruz. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
If I had any other injuries, we'd know by now. | Eğer başka yaralarım olsaydı şimdiye kadar bilirdik. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
You lost blood. You suffered trauma. | Kan kaybettin. Travma geçirdin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
There must be another attending who could do this. | Bunu yapabilecek başka bir uzman doktor olmalı. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
They're all scrubbed on other cases. | Hepsi başka vakalarla meşgul. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It's me or nobody. One, two, three, lift. | Ya ben yaparım ya da hiç kimse. Bir, iki, üç, kaldırın. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The hematoma has to be evacuated now. | Hematom şimdiye kadar boşalmış olmalı. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Bick, you cannot operate on someone who shot you. | Bick, seni vuran birini ameliyat edemezsin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I've seen the scan. | Filmi gördüm. Tümör amigdalaya yerleşmiş. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It's not this kid's fault. | Çocuğun suçu değildi. Tümörü çıkarmak istiyorum. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Where's your assistant? You don't have an assistant. | Asitanın nerede? Bir asistanın yok. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I'm available. | Ben uygunum. Hayır, Leo. Sen daha öğrencisin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I know... You cannot first assist. | Asistanlık yapamazsın. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I know how to do this. Left temporal approach. | Bunu yapmayı biliyorum. Sol temporal yaklaşım. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I can get the patient in the Mayfield clamp in five minutes. | Hastayı beş dakika içinde Mayfield pensine getirebilirim. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
You're gonna be the scrub nurse, too? | Ameliyat hemşiresi de olacaksın? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I'm familiar with the surgical instruments, | Cerrahi malzemeleri bilyorum ve Dr.Bickman'ın ihtiyaçlarının da farkındayım. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Scrub up. | Temizlen. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Small Mayo scissors, medium Mayo scissors, | Küçük Mayo makası, orta mayo makası, pens, çift uçlu, penfield 1, penfield 2. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Get the drill acorn bit and the craniotome ready. | Matkabı getir ve kraniyotomu hazırla. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
You're bleeding. | Kanamanız var. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The incision is marked. | Kesme yeri işaretlendi. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Linear incision? | Doğrusal insizyon mu? Evet. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I always do a question mark incision in cases like this. | Böyle durumlarda her zaman soru işareti insizyonunu kullanırım. Bunu bilmeliydin. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
He's in pain. | Acı çekiyor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
You couldn't stop him if you tried. | Deneseydin bile onu durduramazdın. Umalım da bayılmasın. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
How am I supposed to operate if I can't see the field? | Bölgeyi göremezsem nasıl ameliyat yapabilirim? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Sorry, doctor. | Özür dilerim doktor. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Give me the... | Bana şeyi ver... | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
We've got the tumor. | Tümörü bulduk. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It's so small. | Çok küçükmüş. Tüm kişiliğini değiştirecek kadar büyük. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
All right, let's close him up. | Pekala. Hadi hastayı kapatalım. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I think we hit a vessel. | Sanırım damara vurduk. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Get suction. | Vakumu getir. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Suction. | Vakum. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Clip. | Pens. Pens. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
It's clear. | Sorun yok. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Bleeding has stopped. | Kanama durdu. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
The hematoma worsened slightly, but it's still very small. | Hematom biraz daha kötüleşmiş ama hala küçük. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Any trouble breathing or swallowing? | Nefes alırken ya da yutkunurken zorlanma var mı? | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
I'm not gonna be doctored by a medical student. | Bir tıp öğrencisi tarafından muayene edilecek değilim. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
Just make sure you get Danny some calcium channel blocker | Ani bir vasospazmın oluşmasını önlemek için... | Black Box-1 | 2014 | ![]() |
to prevent post op vasospasm. | ...Danny'e kalsiyum kanal blokörü gittiğinden emin ol. | Black Box-1 | 2014 | ![]() |