Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7919
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Okay. You wanna show him how to do it? | Nasıl yapıldığını göstermek ister misin? Bakalım neler yapabiliyorsun? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I don't need to prove anything to you, d bag. | Sana hiçbir şey kanıtlamam gerekmiyor, D Bag. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Dale, did he really just call me a d bag? | Dale, bu az önce bana D Bag mi dedi? Dediğini duydum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Okay, we'll see. Let's get your gloves up. | Orasını görürüz. Ellerini biraz daha kaldır. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Face protected. | Yüzünü koru. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Kick his ass, Brendan! What's that? | Patakla şunu, Brendan! Ne dedin? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Kick his ass, Jim! Uh huh. | Patakla şunu, Jim! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You see, you gotta... you gotta look at your target. | Karşındakine bakmak zorundasın. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
How 'bout I put a picture of your babysitter on my face? | Bakıcının fotoğrafını yüzüme yapıştırsam nasıl olur? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Will you look at it then? Huh? | O zaman bana bakar mısın? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Just leave her out of this! | Onu bu işe karıştırma! Sağ elini kullan. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You're better with that one, aren't you? | Onu daha iyi kullanmıyor musun? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You seem pissed at me. | Bana kızmış gibi görünüyorsun. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You just hit me! No! Before that. | Bana vurdun! Hayır, ondan öncesinden bahsediyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Before that, like when we first met. | İlk tanıştığımız zamanlardan. Annem senden çok daha iyi birisi. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
First of all, she can't do better, | Öncelikle annen iyi değil. Çünkü kimse benden iyi olamaz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I am the greatest. | En iyisi benimdir. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Secondly, I think it's nice | İkinci olarak, anneni korumak istemen çok hoş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I hate you! | Senden nefret ediyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Calm down. Calm down. That was good, though. | Sakin ol, sakin ol. İyi kafaydı. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Showin' a little somethin' in there. | Bir şeyler yapmaya çalışıyorsun. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Listen... Being a man ain't about pissin' and moanin' | Beni dinle. Erkek olmak demek, seni rahatsız eden her şeye... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
It's about dealin' with what's in front of you. | Karşına çıkanlarla yüzleşmek demektir. Yüzleş benimle. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
That was sneaky. | Bu kurnazcaydı. Ama bir şeyim yok. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Does that make me a man, now, jimbo? | Bu beni, şimdi bir erkek yaptı mı, Jimbo? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
No. Askin' me if I was okay, that was a start. | Hayır ama iyi olduğumu sorman bir başlangıçtı. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ They are blending ♪ | Kaynaşıyorlar Kaynaşıyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ they're blending and bonding they're blending and bonding ♪ | Kaynaşıyorlar ve Bağlanıyorlar Kaynaşıyorlar ve Bağlanıyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ they are bonding ♪ | Kaynaşıyorlar ve Bağlanıyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ they're blending and bonding and learning ♪ | Kaynaşıyorlar Bağlanıyorlar ve Öğreniyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
yeah, that's great. | Bu çok güzel. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Didn't know you guys worked out together, | Birlikte egzersiz yaptığınız bilmiyordum ama mantıklı bir durum bence. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ They're blending and bonding ♪ ♪ when one person meets another ♪ | Birbirleriyle Tanışıp Bir Araya Geliyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ blending and bonding ♪ ♪ oh, they are blending ♪ | Kaynaşıyorlar ve Bağlanıyorlar Kaynaşıyorlar ve Bağlanıyorlar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
The bowler threw it, | Adam topu fırlattı ben de vurup birkaç km uzağa attım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah. | Evet. Sonra da Jim bana boks yapmayı öğretti. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
And after five minutes, I basically knocked him out. | 5 dakika sonra nakavt ettim onu. Evet. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Well, that was nice of him. | Çok iyiymiş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Kinda worked out well, they came on this trip. | Onların da tatile gelmesi iyi olmuş. Evet, iyi olmuş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
"Lauren, you looked so hot in this dress | "Lauren, bu elbisenin içinde çok seksi görünüyordun. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
"I had to buy it for you. | "Satın almak zorunda kaldım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
And by 'buy, ' I mean 'steal.'" | "Satın almaktan kastım, çalmak zorunda kaldım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
"Hope you're having fun on my vacation." | "Umarım tatilde iyi eğleniyorsundur. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
So its... its tongue was ridiculous. | Dili berbat bir şeydi. Yüzümü kapattı resmen. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
It was, like, in balls. They were like... | İçinde top vardı sanki Çubuk gibi, sanki sapı gibiydi. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Dad. | Baba, saçını mı taradın? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
No. Got out of the shower like this, I guess. | Hayır, duştan böyle çıktım. Duş mu aldın? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I shower! I'm allowed to shower. | Evet, duş aldım. Duş alabilirim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
My God. | Aman tanrım! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I haven't taken a shower since we got here. | Buraya geldiğimden beri duş almadım ben. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I know. You stink. I love it. | Biliyorum, kokuyorsun. Bayılıyorum kokuna. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, I stink bad. | Evet, çok kötü kokarım. Fena kokuyorsun hem de. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Your breath smells terrible. | Nefesin berbat kokuyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Where's Lauren? | Lauren nerede? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
wow. Look at mom. | Anneme de bakın! Merhaba. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Dad! Say something to her. | Baba, ona bir şeyler söylesene! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yes, yes. You look very, very nice. | Evet, evet. Çok güzel görünüyorsun. Teşekkür ederim. Duş almışsın. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Am I really known as the non shower guy? | Duş almayan biri mi sanıyorsunuz beni? Ben her zaman duş alırım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Don't listen to her, okay? | Ona kulak asmayın. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
...it's the final night | ...Afrika'daki... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
of our blended family experience here in Africa. | ...son Karışık Aileler gecemize hoş geldiniz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Our tradition is to invite the kiddies to the pool area | Geleneklerimize göre çocukları, havuzların olduğu yere,... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Can we go, dad?! | Ben de gidebilir miyim baba? Tamam, git hadi. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Stay with your sisters, though. | Ablalarının yanından ayrılma. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Oooh! My boy here's a chocoholic. | Benim çikolata bağımlısı oğlum da gidiyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You better watch out. Or he's gonna jump in | Dikkatli olsanız iyi olur. İçine atlayıp kocaman bir çikolatayla çıkabilir. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Did you see that? I made him smile. | Sen de gördün mü bunu? Onu gülümsettim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
He tried not to, but he couldn't help himself. | Gülmemeye çalıştı ama kendisini tutamadı. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
We're gonna be a great family. | Harika bir aile olacağız. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yes, we are. | Evet, öyle olacağız. Seni seviyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
All of the little ones have gone. | Bütün küçüklerimiz gitti. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Tonight the dining room is... | Bu gece yemek salonu sadece yetişkinlere özel olacak. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, now we're gettin' there. | İşte şimdi oldu! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Let's have all you blended lovers on the dance floor. | Bütün çiftlerimizi sahneye alalım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ Love is a many blended thing ♪ | Aşk Karışık Şeyler İçerir | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ it's the April rose ♪ | Güller Sadece Baharda Açar | Blended-1 | 2014 | ![]() |
it's crazy, huh? The song. | Şarkı güzel değil mi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
He took the word "splendid" and replaced it with "blended." | "Muhteşem" kelimesini çıkartıp yerine "Karışık" kelimesini koymuş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
So clever. It rhymes! | Çok akıllıca. Kafiyeli hemde. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
But the real word is "splendored." | Ama asıl kelime "Harika" olacaktı. O zaman "K arika" olması gerekmiyor mu? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
What's this now? | Af buyur? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I'm just rambling. I'm sorry. What...? | Kafa buluyorum sadece. Özür dilerim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Are you ready, Mr. chiapetolis? | Hazır mısınız Bay Chiapetolis? "Chiapetolis" mi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
All right. That was... he finally got it. | Sonunda başka bir şey daha buldu. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Ready for what? | Ne için hazır mıyım? Programınızda yıldızları seyretmek var. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
So... Mrs. Chiapetolis, would you like to come join me? | Bayan Chiapetolis, bana eşlik etmek ister misiniz? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Oh. Yeah. All right. | Olur. Gidelim o zaman. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ Once high on a windy hill ♪ | Rüzgârlı Bir Tepenin Üzerindeyken | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ or two hills, that's good ♪ | Ya da İki Tepenin Üzerinde de Olur | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ on a morning mist ♪ | Sabah Sevgiliden Gelen Bir Öpücükle | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Just a little bit farther. | Az kaldı. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Okay. All right. Thank you. | Tamam. Teşekkür ederiz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Here we are. Dinner for two. | İşte geldik. İki kişilik yemek. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Wow. It's good. | Çok hoş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I gotta give it up to dick. | Dick ile çıkmalıymışım. Dünyadaki en romantik erkek olmalı. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, he's got the moves. No doubt about it. | Evet, bu işlerden anlıyormuş. Hiç şüphesiz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I bet this is where he was gonna ask Jen to marry him. | Bahse varım burada Jen'e evlenme teklifi edecekti. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
We were able to get everything you asked for this morning, | Sabaha kadar bütün isteklerinizi yerine getireceğiz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
except the sticks of cheese in the shape of a heart. | Kalp şeklindeki peynir çubukları hariç. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Cheese sticks? | Peynir çubuğu mu? Bunları sen mi ayarlattın? | Blended-1 | 2014 | ![]() |