• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 9577

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I'm just the handcuffs guy. Ben sadece kelepçe takan adamım. Broken City-1 2013 info-icon
Don't wait up, dear. Have I ever? Beni bekleme canım. Hiç bekledim mi? Broken City-1 2013 info-icon
I guess we both misjudged Billy. Sanırım her ikimiz de Billy'yi yanlış değerlendirdik. Broken City-1 2013 info-icon
Then again, you misjudged a lot of us. Öte yandan sen çoğumuzu yanlış değerlendirdin. Broken City-1 2013 info-icon
We thought Billy would roll over, Billy'nin pes edeceğini, Andrews'un karınla yattığını sandık. Broken City-1 2013 info-icon
You thought I wasn't. Benim yatmadığımı sandın. Broken City-1 2013 info-icon
New Yorkers have been put through an ordeal Sayın Meclis üyesi geçtiğimiz birkaç günde New Yorklular, kampanya müdürünüz... Broken City-1 2013 info-icon
beginning with the murder of Paul Andrews, ...Paul Andrews'un öldürülmesiyle başlayıp... Broken City-1 2013 info-icon
your campaign manager, ...dün gece Hostetler'ın... Broken City-1 2013 info-icon
and culminating last night with the arrest of Hostetler ...işlenen suçla ilgili olarak tutuklanmasıyla sona eren... Broken City-1 2013 info-icon
in connection with that crime. ...çetin bir sınavdan geçti. Broken City-1 2013 info-icon
What would you say to New Yorkers Yönetimlerine karşı inançlarını oldukça kaybeden New Yorklulara... Broken City-1 2013 info-icon
in their government? ...ne söylemek isterdiniz? Broken City-1 2013 info-icon
Well, days like these can shake your faith... Şey, bu gibi günler inancınızı sarsabilir... Broken City-1 2013 info-icon
Rachael. Hey. Rachael. Selam. Broken City-1 2013 info-icon
You staying out of trouble? I'm trying. Beladan uzak duruyor musun? Çabalıyorum. Broken City-1 2013 info-icon
Yeah, I know it. Evet, biliyorum. Broken City-1 2013 info-icon
Whatever he's drinking. Her ne içiyorsa ondan. Broken City-1 2013 info-icon
Tomorrow's the big day, huh? Yarın büyük gün, ha Billy? Broken City-1 2013 info-icon
Looks like our guy's a lock. Anlaşılan adamımız sağlam biri. Broken City-1 2013 info-icon
To Jack Valliant. Jack Valliant'a. Broken City-1 2013 info-icon
A good man. İyi adam. Broken City-1 2013 info-icon
I, uh, I got you this. Sana şunu aldım. Nedir o? Broken City-1 2013 info-icon
What's it look like? It's a phone card. Neye benziyor? Bir telefon kartı. Broken City-1 2013 info-icon
Every time, Billy. Her zaman Billy. Broken City-1 2013 info-icon
It's okay, Katy. I'll be home real soon. Sorun değil Katy. Çok kısa zamanda eve dönerim. Broken City-1 2013 info-icon
I'll be here. Burada olacağım. Hadi Billy. Broken City-1 2013 info-icon
We'll take the long way. Uzun yoldan gideceğiz. Broken City-1 2013 info-icon
[Sheep bleating] [Koyunlar meler] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Motorcycle engine hums] [Motosiklet gürültüsü] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Dog barks] [Köpek havlar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Bleating] [Melemeler] Broken Hill-1 2009 info-icon
Yah! Come on! Haydi! Haydi! Broken Hill-1 2009 info-icon
[Whistles sharply] [Islık çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
Hey, whoa, come on. Haydi bakalım. Haydi bakalım. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Dog barking] [Köpek havlaması] Broken Hill-1 2009 info-icon
Yah, come on, come on! 1 Haydi, kımıldayın! 1 Haydi, kımıldayın! Broken Hill-1 2009 info-icon
Timmy, head 'em out! Timmy, yol göster oğlum! Timmy, yol göster oğlum! Broken Hill-1 2009 info-icon
[Shouting indistinct commands] [Bağırma, anlaşılmayan komutlar] Broken Hill-1 2009 info-icon
Hup. Get 'em in. Sok şunları içeri. Sok şunları içeri. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Motorcycle engine stops] [Motosiklet sesi kesilir] Broken Hill-1 2009 info-icon
Right. Get in. Come on. Yah. Haydi, içeri bakalım. Haydi, içeri bakalım. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Audibly straining] [Yüksek sesli çarpma] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Percussive musical rhythm builds] [Perküsyon ritim sesi duyulur] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Percussive musical rhythm continuing] [Perküsyon müzik ritmi devam eder] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Percussive musical rhythm] [Perküsyon müzik ritmi] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Chimes ringing] [Çanlar çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Pianist plays softly] [Piyanist yavaşça çalmaya başlar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Kettle drum beats rhythm] [Timbal ritmik olarak vurur] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Rhythmic metallic percussion] [Ritmik metalik perküsyon çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Maracas playing] [Marakas çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Stringed instruments playing] [Yaylı çalgılar başlar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Instruments playing together] [Enstrümanlar birlikte çalmaya başlar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Vehicle approaches] [Araç yaklaşır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Door closes] [Kapı kapanır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Distant sheep bleating] [Uzaktan koyun melemeleri] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Humming softly] [Mırıldanır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Music playing] [Çalan müzik] Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy. Tommy. Tommy. Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy. Tommy. Tommy. 1 Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy! Tommy! Tommy! Broken Hill-1 2009 info-icon
[Australian accent] We haven't got all day. [Avustralya aksanıyla] Tüm gün burada değiliz, evlat. Tüm gün burada değiliz, evlat. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Australian accent] Yeah, Dad, sure. [Avustralya aksanıyla] Evet, baba, tamam. Evet, baba, tamam. Broken Hill-1 2009 info-icon
I'll just... I'll just finish up. Hemen...Hemen hallediyorum. Hemen...Hemen hallediyorum. Broken Hill-1 2009 info-icon
What's that? O da ne? O da ne? Broken Hill-1 2009 info-icon
I said, it's a big game on Saturday. Cumartesi büyük maç var dedim. Cumartesi büyük maç var dedim. Broken Hill-1 2009 info-icon
Ah, yeah. Evet. Evet. Broken Hill-1 2009 info-icon
Ah, yes. Yeah. Evet. Evet. Evet. Evet. Broken Hill-1 2009 info-icon
We're gonna hit 'em hard. Yeah. Onlara günlerini göstereceğiz. Evet. Onlara günlerini göstereceğiz. Evet. Broken Hill-1 2009 info-icon
Only deal the team is having now is staying focused. Takımın maça odaklanması gerek. Takımın maça odaklanması gerek. Broken Hill-1 2009 info-icon
Whoa, hey, watch out! Dikkat et! Dikkat et! Broken Hill-1 2009 info-icon
WOMAN: Yesterday, police picked up Kadın: Dün, polis kaçak mahkum... Dün polis, kaçak mahkum... Broken Hill-1 2009 info-icon
escaped convict Kalai Takalua, ...Kalai Takalua'yı, ...Kalai Takalua'yı, Broken Hill-1 2009 info-icon
also known as "The Mundi Mundi Jail Bird," yani meşhur "Mundi Mundi Hapishanesi kuşunu," yani meşhur "Mundi Mundi Hapishanesi kuşunu," Broken Hill-1 2009 info-icon
on the desert outskirts Willyama Hapishanesi'nden... Willyama Hapishanesi'nden... Broken Hill-1 2009 info-icon
after a third escape from Willyama Jail. ...üçüncü kaçışının ardından çölde yakaladı. ...üçüncü kaçışının ardından çölde yakaladı. Broken Hill-1 2009 info-icon
Takalua was convicted and imprisoned in 1998 Takalua 1998'de Kimberley madeninde... Takalua 1998'de Kimberley madeninde... Broken Hill-1 2009 info-icon
for stealing diamonds from his employer ...çalışırken, iş verenden elmas... ...çalışırken, iş verenden elmas... Broken Hill-1 2009 info-icon
while working in the Kimberley mines. ...çalmaktan suçlu bulunup, hapse atılmıştı. ...çalmaktan suçlu bulunup, hapse atılmıştı. Broken Hill-1 2009 info-icon
The diamonds, estimated to be worth millions of dollars, Milyonlarca dolar değerinde olduğu tahmin... Milyonlarca dolar değerinde olduğu tahmin... Broken Hill-1 2009 info-icon
were never recovered. ...edilen elmaslar bulunamadı. ...edilen elmaslar bulunamadı. Broken Hill-1 2009 info-icon
WOMAN: Takalua was severely dehydrated Kadın: Takalua'nın bir genç tarafından... Takalua'nın bir genç tarafından... Broken Hill-1 2009 info-icon
and reportedly near death ...bulunduğu ve aşırı su kaybından... ...bulunduğu ve aşırı su kaybından... Broken Hill-1 2009 info-icon
when found by a local teenager. ...dolayı ölüm tehlikesi yaşadığı belirtildi. ...dolayı ölüm tehlikesi yaşadığı belirtildi. Broken Hill-1 2009 info-icon
MAN: That's right, Sharon. Adam: Haklısın, Sharon. Haklısın, Sharon. Broken Hill-1 2009 info-icon
Thomas Mcalpine, a local boy who contacted police, Thomas Mcalpine, o bölgeden bir delikanlı polisi aradı, Thomas Mcalpine, o bölgeden bir delikanlı polisi aradı, Broken Hill-1 2009 info-icon
and that'll make a great story at school. okul için büyük bir hikayesi olacak. okul için büyük bir hikayesi olacak. Broken Hill-1 2009 info-icon
SHARON: Definitely. Sharon: Kesinlikle. Kesinlikle. Broken Hill-1 2009 info-icon
See? That's right. One of your own is a local celebrity. Gördünüz mü bakın! Aranızdan biri meşhur oldu. Gördünüz mü bakın! Aranızdan biri meşhur oldu. Broken Hill-1 2009 info-icon
How about that? And how did he do it? Peki bunu nasıl yaptı? Peki bunu nasıl yaptı? Broken Hill-1 2009 info-icon
By doing the right thing, by following the law. Doğru şeyi yaparak, yasalara uyarak. Doğru şeyi yaparak, yasalara uyarak. Broken Hill-1 2009 info-icon
MAN: Tommy? Adam: Tommy? Tommy? Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy? Huh? Tommy? Evet? Tommy? Evet? Broken Hill-1 2009 info-icon
[Phone beeping] [Telefon sesi] Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy? Tommy? Tommy? Broken Hill-1 2009 info-icon
[Boy imitates wounded emu] [Yaralı devekuşu taklidi yapar] Broken Hill-1 2009 info-icon
Settle down! Sessiz olun! Sessiz olun! Broken Hill-1 2009 info-icon
You know, I'm just glad he's alive. Hayatta olmasına sevindim. Hayatta olmasına sevindim. Broken Hill-1 2009 info-icon
He looked in pretty bad shape. Oldukça kötü durumdaydı. Oldukça kötü durumdaydı. Broken Hill-1 2009 info-icon
Oh, he'll be out of the hospital and back in jail in no time. En kısa zamanda hastaneden çıkıp hapishaneye geri dönecek. En kısa zamanda hastaneden çıkıp hapishaneye geri dönecek. Broken Hill-1 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 9572
  • 9573
  • 9574
  • 9575
  • 9576
  • 9577
  • 9578
  • 9579
  • 9580
  • 9581
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim