Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 154378
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I bet women find you irresistible. | Bahse varım, kadınlar sizi karşı konulamaz olarak görüyordur. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I imagine most people who have been in love | Seven insanların büyük bir bölümü en azından bir kere, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I mean, l l I don't think so. | Demek istediğim, zannetmiyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
At least, I certainly hope not. | Son olarak, kesinlikle ummuyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
l I... I just can't seem to stop | Ben... sadece bu berbat hissi | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
But I've always believed | Fakat, birisini sevdiğin zaman | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Commander, am I ever glad to see you. | Komutan, sizi gördüğüme çok memnun oldum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Well, I feel like I've been wandering around for hours. | Peki ala, saatlerdir etrafta dolanıyormuşum gibi hissediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I can't find the cargo bay. | Kargo ambarını bulamıyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
A couple of times I wound up in the Mess Hall. | Bir çok defa, kendimi yemekhanede buldum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I suggest you make your way back. | Geri dönmeni öneririm. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I am not certain how I arrived at this location. | Bu bölgeye nasıl geldiğimden tam olarak, emin değilim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Indeed. | Öyle görünüyor. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
When I received no word from you or the Captain, | Kaptan'dan hiçbir cevap alamadığımdan dolayı, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I left Lieutenant Ayala in command | komutayı binbaşı Ayala'ya bırakıp, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I do not believe so. | Zannetmiyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
When I first realized I was lost, | Kaybolduğumu, ilk fark ettiğimde, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I attempted to retrace my steps, | geldiğim yoldan geri dönmeye çalıştım, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
In fact, Neelix and I can't seem to get off Deck 6. | Neelix ile ben, Güverte altı'dan çıkabilecek bir yol bulamadık. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Strange. I thought we were on Deck 3. | Tuhaf. Güverte üç'te olduğumuzu düşünüyordum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I feel like we're crawling in circles. | Etrafta daireler çiziyormuşuz gibi hissediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
But we haven't... | Ama en son | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Yeah, I'm getting it, too. | Evet ben de tespit ediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It comes and goes. | Geliyor ve gidiyor. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I just want you to know... | Sadece bilmeni isterim... | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
You've exceeded any expectations I might have had of you. | Sana verdiğim her zor görevi, aşabilmeyi becerdin. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I... I appreciate that. | Ben... buna minnettarım. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I think that's the conduit leading to the Bridge. | Sanırım bağlantı, Köprüye çıkıyor. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's stuck. | Yapışmış. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I... c can't... | Ben... k kolumu... | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I think I'm okay. | Sanırım, iyiyim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm reading an intense electromagnetic charge | Kapının diğer tarafında | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's as if everything on the other side | Diğer tarafta bulunan her şeyin | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
is in a state of structural flux... | yapısal şekli değişip duruyor | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's definitely inside the ship as well. | Kesinlikle, geminin içinde de meydana geliyor. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'll spot you six balls. | Altı top dikeceğim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm not programmed to play games. | Oyun oynamaya programlanmadım. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If he won't play pool with you, | Eğer seninle oyun oynamaz | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
then as far as I'm concerned, he can mop the floor. | hemen ona yerleri sildirmeye başlayacağım. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I will find a new bartender. | Yeni bir barmen bulacağım. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I really wish you would. | Bulmanı gerçektende, isterim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I did exactly what you told me, | Bana söylediğiniz işi tam olarak yaptım, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm starting to get worried about Neelix. | Neelix için endişelenmeye başlıyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
In the end, they always break your heart. | En sonunda, daima kalbini kırarlar. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Can I get some help here? | Yardım edebilir misiniz? | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I believe we should go this way, Commander. | Bu taraftan gitmemiz gerektiğine inanıyorum, Komutan. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If we are indeed trapped in some sort of labyrinth, | Bir labirentin içine kısılıp kalmışsak, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
but so far I haven't seen any evidence of that. | ama daha bunun bir kanıtını göremedim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
So why don't you go your way, and I'll go mine. | Öyleyse, neden sen kendi yoluna, ben de kendi yoluma gitmiyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's blocking my shot. | Atış yapmamı engelliyorsun. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It is likely that they, too, | Onlarda aynı şekilde, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If not, we may never be able to get to the Bridge. | Eğer yapamazsak, Köprü'ye bir daha ulaşamayabiliriz. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's as if the entire ship is being compressed | Geminin bütün her yeri ezilip bükülmüş | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It looks like some sort of spatial implosion | Daha çok, bize yavaş, yavaş çarpan | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Look... this part of the ship seems unaffected. | Bakın geminin bu kısmı etkilenmemiş gibi görünüyor. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I estimate the ring will crush Deck 6 | halkanın, Güverte 6 ile temas etme süresi | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Is this implosion ring some kind of weapon? | Bu halka, bir çeşit silah olabilir mi? | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It is still possible | Hiçbir fizik kanununa uymayan | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It seems to me we've got two options: | Öyle görünüyor ki, iki seçeneğimiz var: | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Invert the effect. | Etkileri, tersine çevirmek. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If I can get back to Engineering, | Eğer Makine Dairesine geri dönebilirsem, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I may be able to generate | bu işi yapabilmek için | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Of course I'd have to raise the pressure | Elbette, warp çekirdeğinin basıncı neredeyse | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Not if I can precisely tune the shock pulse | Patlamayı eğer, çarpıtmanın frekansına göre | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If we don't give this a try, | Eğer denmezsek, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Personally, I'd rather go down fighting. | Şahsen, ben gidip savaşmayı tercih ederim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I must remind you that with the com system down, | Haberleşme sisteminin çalışmadığını hatırlatmak isterim, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I believe it would be safer | Yönlendirme sırasına | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's much too dangerous to have someone working | Şok darbesinin oluştuğu anda birilerinin, yönlendirme sırasında | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I feel compelled to point out | Kaptan Janeway'in, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
In case you hadn't noticed, | Durumun farkında değilsin herhalde, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm in command. | Komuta bende. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm reading a micro fracture in the dilithium matrix. | Dilityum matrisinde, mikro çatlaklar tespit ediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm reading a massive distortion behind the door. | Kapının arkasında, kocaman bir çarpıtma tespit ediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I don't think it's just behind the door. | Sadece kapının arkasında olduğunu zannetmiyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I can't guarantee she'll hear you | Sizi duyarak, anlayabileceğini | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's possible the spatial distortions | Uzaysal çarpıtmanın konuşma merkezine | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
But without my equipment, I can't analyze... | Ekipmanlarım olmadan, nöro kanallarını... | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Instead of forcing the implosion outward, | Oluşturduğumuz şok dalgası | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I don't think we have more than a few minutes. | Bir kaç dakikadan daha fazla zamanımız kaldığını zannetmiyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I'm afraid there's no longer time for that. | Korkarım bunun için fazla zaman kalmadı. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I can't believe I'm hearing this from you. | Senden böyle bir şey duyduğuma, inanamıyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I agree... it sounds completely illogical. | Kulağa çok mantıksız geldiğini kabul ediyorum. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I must point out | Belirtmem gerekir ki, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
that at least one attempt we made to reverse the effect... | en son yaptığınız şok darbesi girişimi | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
the shock pulse... only made our predicament worse. | durumun daha da kötüleşmesine neden olmuştur. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If we continue desperately improvising solutions, | Bu çaresizce, çözüm girişimlerine devam edecek olursak | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
It's... talking... to... me! | O... benimle... konuşuyor! | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I want to thank you for endorsing my recommendation. | Önerimi desteklediğiniz için, teşekkür etmek isterim. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
You know, Tuvok, I may not get another chance to say this. | Bildiğin gibi, desteklemekten başka şansım yok. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
Sometimes I find you arrogant and irritating, | Bazen seni, kibirli ve tahrik edici buluyorum, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
may I say, sir, that I have not always been | size efendim diyebilir miyim, uygulamalarınıza tam olarak | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I suppose it must have been tough for you | Sanırım, senin üstünde Birinci Subay olmam | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I have always respected Captain Janeway's decisions. | Kaptan Janeway'in kararlarına her zaman saygı duymuşumdur. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
However, I suppose that particular decision | Bunun yanı sıra sanırım, verilen bu karar | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
did put me in a position I am unaccustomed to. | beni biraz tuhaf bir duruma soktu. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
If that ever caused me to make things more difficult for you, | Eğer sizi zor duruma düşürecek bir davranışta bulunduysam, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I must apologize. | Özür dilemem gerekir. | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
I chose this life, | Bu yaşamı ben seçtim, | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |
and I guess I always knew it could come to this... | ve sanırım, böyle şeylerin başıma geleceğini biliyordum... | Star Trek: Voyager Twisted-2 | 1995 | ![]() |