Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 158980
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It's a tea cup, not the World cup. | Bu dünya kupası değil, bu çay bardağı. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Let me take it. | Alayım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
then walk all the way back, won't the tea become cold? | ...üzerine koyacaksın, peki o zamana kadar bu çay soğumaz mı? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I'll heat it. | Tekrar ısıtırım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Don't you know that heating tea again makes it poisonous? | Çayı tekrar ısıtmanın zehirleyeceğini bilmiyor musun? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Why don't you just give me poison? | Neden bana doğrudan zehir vermiyorsun ki? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I'll make it afresh. | Yenisini yapayım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Afresh? | Yeniden mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You think I have tea plantations, sugar mills, dairy farms? | Sence benim, çay tarlalarım, şeker fabrikalarım ve süt çiftliklerim mi var? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
If you make more tea, I'll go broke. | Biraz daha çay yaparsan, beni batırırsın. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Is that water flowing from your eyes? | O su gözlerinden mi akıyor? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Now what did I say? | Şimdi ne dedim ki? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
As your husband, can I not tell you something? | Kocan olarak sana hiç bir şey söyleyemeyecek miyim? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I told you, I'm not crying. | Sana ağlamıyorum dedim. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You aren't? | Ağlamıyor musun? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Then why don't you laugh? | O halde neden gülmüyorsun? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
If you aren't crying, laugh. | Mademki ağlamıyorsun, o halde gül. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Good. Much better. | İyi. Çok daha iyi. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Sanjana... hi. | Sanjana... merhaba. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Yogi, isn't that a lot to carry? | Yogi, sence de fazla değil mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Listen, why don't you get us some coffee. Quick. | Dinle, neden bize kahve almıyorsun. Hemen. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
So, how is Raj? | Pekala, Raj nasıl? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Baby, why are you keeping these bags here? | Bebeğim, neden bunları burada bırakıyorsun ki? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Who will watch them? | Onlara kim göz kulak olacak? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Oh and get my sandals from that store. | Sandaletimi de o mağazadan al. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Maya, what's this? | Maya, bu ne böyle? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Is he your husband or a servant? | O senin kocan mı yoksa hizmetçin mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I know you caught Yogi with a girl... | Yogi'yi bir kızla yakaladığını biliyorum... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
but this is not the way to treat him. | ... ama bu şekilde tedavi edilmez. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Sanjana, I shall never forget what he did. | Sanjana, yaptığını asla unutturmamalıyım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Why don't you divorce him? | Neden boşanmıyorsunuz? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I had thought of that, but my best friend... | Onu da düşündüm, ama en iyi arkadaşım... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
said that it's better to train an old dog than buy a new one. | ... yenisini alacağına, elindeki köpeği eğitmek daha iyidir dedi. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Who knows how the new one will be! | Yeninin nasıl olacağını biliyor musun? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Maya, dogs are... | Maya, köpekler... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Sanjana, all men are dogs. | Sanjana, bütün erkekler köpek gibidir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
But the one quality that dogs possess, loyalty... | Ama erkeklerde olmayan şey... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
that's what men lack! | ... sadakattir! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Thank God! Raj isn't like that. | Şükürler olsun! Raj öyle değil. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You also bought this necklace? | Sen de mi kolye aldın? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You have a similar one... | Sende de vardı... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
There was a 'buy one, get one free' offer and I bought one. | "Bir alana bir bedava" ben öyle aldım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
'Buy one, get one free'? | Bir alana bir bedava mı? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Yes. Didn't Raj give you the other one? | Evet. Raj sana diğerini vermedi mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
that means he gave it to someone else. | ... bu da ikinciyi bir başkasına verdiğini gösterir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Sanjana, you are stupid. | Sanjana, seni aptal. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You are too naive. | Sen de çok safsın. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You are worried about the other necklace... | Sen diğer kolyeyi kime verdiğini düşünecekken... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
whereas you should think about whom he gave it to. | ... sadece kolyeyi düşünüyorsun. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
That... Right. | İşte... Doğru. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
You're at a party, cheer up. | Şu anda partidesin, neşelen biraz. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I'm smiling, aren't I? | Gülümsüyorum değil mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Hi Simran... Hi Sanjana... | Merhaba Simran... Merhaba Sanjana... | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
How are you? Looking good. | Nasılsın? İyi görünüyorsun. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Where is Shivani? | Shivani nerede? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I think Raj is having an affair. | Bence Raj'ın bir ilişkisi var. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Then why didn't he tell you about the other necklace? | O zaman neden sana diğer kolyeden söz etmedi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Perhaps he forgot to tell. | Belki de söylemeyi unuttu. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
When a man gets a toothbrush free with the toothpaste, he shows it off. | Bir erkek, diş fırçasının yanında diş macununu bedava alırsa, gelir gösterir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
'Darling, the toothbrush is free.' | Tatlım, bu bedava! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
And he forgot about the necklace? | Sen kolyeyi unuttu mu diyorsun? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Shivani, it's good I didn't let her talk to Raj. | Shivani, iyi ki onun Raj'la konuşmasına izin vermedim. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Or he would've spun a story and she would've believed him. | Yoksa hikayeyi tersine çevirir, ve onu ikna ederdi. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
No way! I'm his wife and he only loves me! | Hiç de olmaz! O benim kocam, ve o yalnızca beni seviyor! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
If a man has a car, he drives around in it, doesn't he? | Erkeğin arabası olunca, etrafta çok dolanır, öyle değil mi? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
But he always keeps a spare tyre. | Ama her zaman yedek lastiği olur. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
All men do! | Bütün erkekler. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Yogi had parked his car at home. | Yogi arabasını eve park etti. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
He'd go around with the spare! | Ve dışarıda yedek aradı! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I can see this wildfire approaching my home. | Ben evime yaklaşan yabancı ateşi görebiliyorum. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
First Yogi and now Raj. | İlk Yogi ve şimdi Raj. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Vikram could be next. | Bir sonraki Vikram olabilir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
They are friends. | Onlar arkadaş. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
When two apples are rotten, the third can't remain spotless for long. | İki elma çürük olunca, üçüncü uzun süre sağlam kalamaz. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Shivani ! Solve my problem! | Shivani! Benim sorunumu çözün! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Only Kishan can solve your problems. | Senin sorununu sadece Kishan çözebilir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Kishan? | Kishan? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Who is Kishan? | Kishan da kim? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
He is my best friend! | O benim en iyi arkadaşım! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Private detective, the one who ran the sting operation on Yogi. | Özel dedektif, Yogi operasyonunu yapan kişi. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
What are you waiting for, let's meet him. | Ne bekliyorsunuz? Onunla görüşelim. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
He will find out whose neck has caught Raj's fancy. | Raj'ın, kolyeyi kime verdiğini hemen bulur. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Where can we find Kishan? | Kishan'ı nerede bulacağız? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Hi darling! | Merhaba canım! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Hi Angel ! | Merhaba Angel! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Oh, you're superb, Kishan. | Oh, mükemmelsin, Kishan. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Hope everything went on okay. | Umarım her şey yolunda gitmiştir. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Mike... I found that Indian, sir. | Mike... o Hintliyi buldum, efendim. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Is my wife with him? Yes, sir. | Karım onunla mı? Evet, efendim. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Kill the b******. | Öldür o aşağılığı! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
I have a little something for you. | Senin için bir şeylerim var. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Will you still marry me? | Benimle evlenir misin? | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
It's my bag. | Çantam. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Move out of my way! | Yolumdan çekilin! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Get out... go away! | Çık buradan... hadi! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Alright. I'll be there. | Tamam. Orada olacağım. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Sorry. Loser! | Özür dilerim. Ucube! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
Hey Maya ! | Hey Maya! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
That's one ridiculous outfit! | Ne kadar komik bir kıyafet! | Thank You-1 | 2011 | ![]() |
This saree was a blessing. | Bu saree bir nimet gibi. | Thank You-1 | 2011 | ![]() |