Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 159090
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
No, in fact, I'm hot. Then why don't you go upstairs? | Hayır, aslına bakarsan, yanıyorum. Ozaman neden yukarıya çıkmıyorsun? Hayır, aslına bakarsan ateş bastı. O zaman neden yukarı çıkmıyorsun? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I am waiting for my jeans to come out of the dryer. | Pantulonunmun kurutucudan çıkmasını bekliyorum. Kotumun kurutucudan çıkmasını bekliyorum burada. Kot pantolonumun kurutucudan çıkmasını bekliyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And I want you to stay off my case. It'll only take me a minute. | Ve benim alanımdan uzak durmanı istiyorum. Sadece 1 dakikası var. Ve yamacıma yaklaşma. Altı üstü bir dakikamı alır. Bu esnada bana bulaşmayın. Sadece bir dakika sonra işim bitecek. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I don't think Kelso's gonna last that long. | Ama Kelso'nun okadar süre dayanacağını sanmıyorum. Kelso'nun o kadar dayanacağını sanmıyorum. Kelso'nun o kadar dayanabileceğini pek sanmıyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Too bad. It's not like I'm completely naked under this. | Çok kötü. Ben tamamen cıplak değilim. Feci olmuş. Aslında altımda bir şey yok diyemem. Çok yazık. Bu şeyin altında tamamen çıplak değilim hâlbuki. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I'm wearing underwear. See? | İç çamaşırı giyiyorum. İç çamaşırım var. Gördünüz mü? İç çamaşırı giyiyorum. Görmek ister misiniz? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
If we were at the beach, you wouldn't even notice me. | Eğer plajda olsaydık, dikkatinizi bile çekmezdim. Plajda olsaydık, farkıma bile varmazdınız. Plajda olsaydık, beni fark etmezdiniz bile. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
If we were at the beach, Kelso would be in the water right now. | Eğer plajda olsaydık, Kelso şuan suyun içinde olurdu. Plajda olsaydık, Kelso şu an suda olurdu. Plajda olsaydık, Kelso çoktan suyu boylamıştı. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
So, I understand you have the wagon now. | Araban olduğunu biliyorum. Anladığım kadarıyla artık araba sendeymiş. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I want to borrow it tomorrow night. I need it. | Yarın için ödünç almak istiyorum. İhtiyacım var. Yarın gece ödünç istiyorum. Bana lazım da. Yarın gece için istiyorum. Bana lazım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Okay. But I need a favor. For you? I don't think so. | Pekala.Ama bir şartla veririm. Bir şart mı? Ben öyle sanmıyorum. Karşılığında bir iyilik yaparsan, neden olmasın. Tamam ama karşılığında bir şey istiyorum. Bir şey mi? Hiç sanmıyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Look, just tell Mom I'm too old for surprise parties. | Sadece anneme süpriz partiler için çok büyük olduğumu söyle. Anneme sürpriz partiler için yaşımın geçtiğini söyle yeter. Anneme gidip sürpriz parti için fazla büyük olduğumu söyle. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
But you're the baby, and Mama loves her baby. | ama sen bebeksin, ve annesi bebeğini seviyor. Ama daha bebeksin ve anneciği bebeğine kurban olsun. Ama sen bebeksin. Annişin de bebişini çok seviyor. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
If you do it, you can borrow the Vista Cruiser. | Eğer bu iyiliği yaparsan, Vista Cruiser'ı alabilirsin. Hallettiğin an Vista Kruvazör'ü alabilirsin. Dediğimi yaparsan Vista Cruiser'ı alabilirsin. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
All night. All night? | Bütün gece. Bütün gece mi? Bütün gece. Bütün gece mi? Tüm gece için. Tüm gece mi? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Fine. | Tamam. Oldu. Tamam. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Then, it's a deal, baby. | Ozaman anlaştık, bebek. Anlaştık öyleyse, bebek. O zaman anlaştık bebiş. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Your sister wants me. | Kızkardeşin beni arzuluyor. Ablan bana abayı yakmış. Ablan beni istiyor. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I mean, you saw her coming on to me, right? | Yani,üzerime gelişini gördün, değil mi? Bana nasıl pas attığını gördün, değil mi? Bana nasıl asıldığını gördün, değil mi? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Let him go. | Bırak konuşşun. Bırak takılsın. Bırak salla. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Remember? I said, "Hello, Laurie." | Hatırlasana? Merhaba, Laurie.''dediğimde Hatırlamadın mı? "Selam, Laurie." Dedim. Ben "Merhaba Laurie." dedim... | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And Laurie said... | Laurie 'de.... Ve Laurie dedi ki... Laurie de bana... | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Hello, Kelso. | Merhaba, KeIso "Selam, Kelso... "Selam Kelso." dedi. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I'm waiting and I want you. Baby. Take me now. | Seni bekliyor ve istiyorum. Bebek. Bana şimdi sahip ol. Bekliyorum, yamacıma yaklaş, bebek. Al beni. Seni bekliyorum ve seni istiyorum. Bebişim. Al beni. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I need it bad. I need it all night. | Onu çok istiyorum. Ona bütün gece ihtiyacım var. Feci istiyorum. Tüm gece. Çok fena istiyorum. Bu gece istiyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And Mama loves her baby. | ve Annesi bebeğini seviyor. Anneciği bebeğine kurban olsun. Annişi bebişini çok seviyor. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I'm completely naked under this. | Altımda hiçbirşey yok. Altımda bir şey yok. Bu şeyin altında tamamen çıplağım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And I'm hot for you, Kelso. | Ve senin için yanıyorum, KeIso. dedi ...Yanıp tutuşuyorum, Kelso." Ayrıca seni görünce ateş basıyor Kelso. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Get out of the yard! | bahçeden defol! Bahçemden defolun! Defol git bahçeden! | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
So, how's your friend Janice? | Arakdaşın Janice nasıl? E, arkadaşın Janice nasıl? Arkadaşın Janice nasıl bakalım? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
She was such a nice girl. How does that happen? | O çok iyi bir kızdı. Bu nasıl oldu? Öyle hoş bir kızdı ki. Nasıl oldu bu? Ne kadar da tatlı bir kızcağızdı. Nasıl oldu ki böyle? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
First the egg travels down the fallopian tube to the uterus... | Önce yumurta fallop tüpünden döl yatağına iner ki ... İlk önce yumurta fallop borusundan uterusa iner... İlk önce yumurta dölyatağı borusundan geçerek rahme doğru ilerler... | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
where it attaches to the wall. | oradan da duvara yapışır. ...sonra da duvarın oraya bitişir. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Eric, for God's sakes, that's no language for a woman to hear. | Eric, tanrı aşkına, Bunlar kadınların duyacağı türden laflar değil. Tanrı aşkına, Eric. Bir kadınla yapılmayacak sohbetler bunlar. Tanrı aşkına Eric, böyle şeyler kadınların yanında konuşulmaz. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It's okay, Red. I know what a fallopian tube is. | Önemli değil, Red. Fallop tüpünün ne olduğunu biliyorum. Sorun değil, Red. Fallop borusunun ne olduğunu biliyorum. Sorun değil Red. Dölyatağı borusunun ne olduğunu biliyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I think Mom does, too. | Sanırım annem de biliyor. Sanırım annem de öyle. Ayrıca annemin de bildiğine eminim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I just don't like my little boy bandying those words about. | Sadece küçük oğlumun bu tür lafları kullanması hoşuma gitmiyor. Küçük oğlumdan böyle şeyler duymak hoşuma gitmiyor aslında. Sadece minik oğlumun böyle şeylerden bahsetmesi hoşuma gitmiyor. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
You're still my baby. | Sen hala benim bebeğimsin. Hâlâ benim küçük bebeğimsin sen. Hâlâ benim minik bebişimsin. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Thanks, Mom. | Teşekkürler, Anne. Sağ ol, anne. Sağ ol anne. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Quit staring at your sister and eat your carrots. | Kardeşine dik dik bakmayı bırakıp havuçlarını ye. Dik dik ablana bakmayı kesip havuçlarını ye. Ablana dik dik bakmayı kes ve havuçlarını ye bakayım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Yeah, Eric wanted me to tell you that he thinks he's too old for a party. | Oh evet Eric süpriz partiler için büyük olduğunu söylememi istedi. Eric bir doğum günü partisi için yaşının geçtiğini söylememi istedi. Eric benden ona bir parti düzenlemeniz için çok büyük olduğunu size söylememi istedi. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
There's no party. | Parti yok ki. Parti falan yok ki. Parti falan yok. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Laurie, loose lips. | Laurie, Boşboğaz. Laurie, boş boş konuşma. Laurie, dudaklar mühürlü. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Laurie, I just remembered: | Laurie, şimdi hatırladım: Laurie, şimdi hatırladım da... Şimdi hatırladım da Laurie, sana Vista Cruiser'ı veremem çünkü senden nefret ediyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I can't loan you the Vista Cruiser on account of I hate you. | Sana Vista Cruiser'u ödünç veremem çünkü senden nefret ediyorum. Sana olan nefretimden ötürü Vista Kruvazör'ü ödünç veremem. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Laurie, you're not driving the Vista Cruiser. It's old and undependable. | Laurie, sen Vista Cruiser'ı kullanma. O eski ve güvenli değil. Laurie, Vista Kruvazör'ü kullanamazsın. O araç, eski ve hiç güvenli değil. Laurie, Vista Cruiser'ı kullanamazsın. Hem eski hem de sağı solu belli olmaz. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It could break down and you'd be at the mercy of any maniac who came along. | Yolda bozulabilir ve bir manyağın yardımına muhtaç kalabilirsin. Yarı yolda bozulabilir ve sen bir manyağın insafına kalırsın. Her an bozulabilir ve manyağın tekinin yardımıyla baş başa kalabilirsin. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It's okay for Eric, but you're taking the Toyota. | Ama Eric için sorun olmaz, sen Toyota'yı al. Eric için sorun olmaz tabii ki, sen Toyota'yı alıyorsun. Eric için bir sorun olmaz, ama sen Toyota'yı alabilirsin. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And here's $20. | İşte 20 dolar. Ha, bir de 20 dolar vereyim. Ayrıca al sana 20 dolar. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Will that cover gas? | Bu benzine yeter mi? Bu, benzine yeter mi? Benzine de yeter mi ki bu? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It should. Honey, give her another $10, just in case. | Yetse iyi olur. Hayatım, ona 10 dolar daha var,ne olur ne olmaz. Tatlım. 10 dolar daha versen, ne olur ne olmaz. Ah doğru. Hayatım 10 dolar daha ver sen n'olur n'olmaz. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
You know, I could probably use some gas money. | Biliyomusunuz, Ben de biraz benzin parası alabilirim. Aslında, ben de biraz benzin parası alsam fena olmaz. Aslında ben de biraz benzin parası alabilirim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Yeah, and if a frog had wings, he wouldn't bump his ass when he hops. | Eğer bir kurbağanın kanatları olsaydı, her sıçrayışında kıçını yere çarpmazdı. Kurbağaların kanadı olsa, her zıplayışlarında kıçları yere toslamazdı. Tabii canım, zaten kurbağaların da kanadı olsaydı... | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Coming. I'm coming. | Geliyorum. Geliyorum. Geldim. Geldim. Geliyorum, geliyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Donna, it's 3:00 a. m. Are you crazy? | Donna, Saat gecenin 3'ü .Delirdin mi sen? Donna, saat sabahın üçü. Delirdin mi sen? Donna, saat gecenin üçü. Delirdin mi? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Crazy? Crazy in love with you. | Delirmek mi? Sana delicesine aşığım. Delirmek mi? Aşkından deliye döndüm. Deli mi? Senin aşkından delirdim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
What is it about you that drives me wild with passion and desire? | Beni tutku ve arzu ile çılğına çeviren şey nedir sende? Beni şehvet ve ihtirasa boğan şey nedir dersin? Beni böylesine tutku ve arzuyla çıldırtan sendeki bu şey nedir böyle? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I am 17 now. | 17 yaşındayım. 17 yaşında olmam mı? 17 yaşında olmam mı acaba? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Shut up, and sit down. | Kapa çeneni ve otur. Kapa çeneni de otur şuraya. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I have to give you your birthday present. | Sana doğum günü hediyeni vermek zorundayım. Doğum günü hediyeni vermek zorundayım. Sana doğum günü hediyeni vermek istiyorum. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It can't wait any longer. | Daha fazla bekleyemem. Daha fazla bekleyemeyeceğim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Close your eyes. | Gözlerini kapa. Kapat gözlerini. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
This is my birthday present? No, that's my nightgown. | Doğum günü hediyem bu mu? Hayır, o benim geceliğim. Doğum günü hediyem bu mu? Yo. O, geceliğim. Doğum günü hediyem bu mu? Hayır, o elindeki geceliğim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I'm your present. Open your eyes, birthday boy. | Senin hediyen benim. Aç gözlerini, doğum günü çocuğu. Hediyen benim. Aç gözlerini, doğum günü çocuğu. Hediyen benim. Aç bakalım gözlerini doğum günü çocuğu. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Surprise! | Süpriz! Sürpriz! Sürpriz! | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Birthday breakfast. | Doğumgünü kahvaltısı. Doğum günü kahvaltısı. Doğum günü kahvaltısı. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And this is it, young man. A few gifts tonight, the end. | İşte bu kadar, genç adam. Geceye bir kaç hediye ve son İşte bu kadar, delikanlı. Akşamaysa birkaç hediye ve son. Sadece bu kadar genç adam. Gece de birkaç hediye vereceğiz ve hepsi o kadar. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
And it is too late to change your mind about a party now. | Parti için fikrini değiştiresen bile artık çok geç. Ve parti için fikrini değiştirsen bile, artık çok geç. Şayet fikrini değiştirip bir parti falan istiyorsan da artık çok geç. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
So don't think you're getting one or you will be sorely disappointed. | Yani parti felan verceğimizi sanma yoksa büyük bir hayal kırıklığı yaşarsın. Yani parti falan var sanma. Feci şekilde hayal kırıklığına uğrarsın. O yüzden parti falan olacağını düşünme, zira sonrasında çok üzülürsün. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
You know, the lawn's not gonna cut itself. | Biliyormusun,çimenler kendi kendini biçemez. Evlat, biliyorsun. Çimler kendi başlarına kesilmiyor. Çimenler kendi kendilerine biçilmiyor haberin olsun. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Thanks, Mom, Dad. | Teşekkürler, anne, baba. Sağ ol anne. Baba. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Hey, little brother. Nice tent. | Hey, küçük kardeşim. güzel çadır. Kardeşceğizim, güzel çadır. Selam küçük kardeş. Çadırın da güzelmiş. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Look, I know what you're all doing here. | Bakın, burda ne aradığınızı biliyorum. Bakın, burada neler döndüğünü biliyorum. Hepinizin burada ne yaptığının farkındayım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
What are you talking about, Eric? | Sen neden bahsediyorsun, Eric? Neden söz ediyorsun, Eric? Neden bahsediyorsun Eric? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
We're just hanging out. Like always. Except we're dressed nice. | Biz sadece herzaman ki gibi takılıyoruz. Güzel giyinmemiz dışında. Her zamanki gibi takılıyoruz işte. Sadece daha güzel giyindik. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
But that doesn't mean anything. | Ama bunun hiçbir anlamı yok. Ama bunun bir anlamı yok yani. Ama bunun herhangi bir anlamı yok. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Hi, kids. I need your help with something. | Merhaba, çocuklar. Yardımınıza ihtiyacım var. Selam, çocuklar. Biraz yardıma ihtiyacım var da. Selam çocuklar. Bir konuda yardımınıza ihtiyacım var. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Jackie, Donna, Michael, Steven... | Jackie, Donna, Michael, Steven... | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
young man with an accent, could you give me a hand? | ve aksağanı olan genç adam, bana yardım edebilirmisiniz? ...aksanlı delikanlı, yardımcı olabilir misiniz? ...aksanlı konuşan genç adam, bana yardıma gelebilir misiniz? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Not you, Eric. | Sen hariç, Eric. Sen değil, Eric. Sen gelme Eric. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
God, I can't take it. | Tanrım, Daha fazla dayanamıyorum. Tanrım, katlanamıyorum. Tanrım dayanamayacağım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
But I... No. | Ama ben Hayır. Ama, ben... Olmaz. Ama ben Hayır. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
No, I... No. | Hayır Hayır. Hayır, ben... Olmaz. Hayır, ben... Olmaz. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Eric? Eric, honey. | Eric? Eric, hayatım. Eric? Eric, tatlım. Eric? Eric, tatlım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Honey, could you come up here for a second? | Hayatım, bir dakikalığına yukarı gelirmisin Tatlım, bir saniye yukarı gelebilir misin? Bir saniyeliğine yukarı gelebilir misin hayatım? | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Shut up. He's coming. | kapayın çenenizi. O geliyor. Susun. Geliyor. Herkes sussun. Geliyor. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Wow! | Wow! Vay canına! Vay canına! | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I mean, yeah. | Yani, evet. Yani, budur. Yani evet demek istedim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It's an eight track tape player. | Bir Eight track kaset çalar. Bir 8 track çalar. Sana kasetçalar aldık. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I see that. Just what you asked for. | Bunu görüyorum. istediğin buydu. Farkındayım. Aynen istediğin gibi. Görüyorum. Tam da istediğinden. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
You made such a big deal about it, I wrote it down. | Onu çok istiyordun, aşağıda yazmıştım. O kadar lafını ettin ki bir kenara not ediverdim. Bunu çok önemsediğin için özellikle yazdım. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Cassettes. Great. Thanks, Hyde. You're welcome. | Kasetler. Harika. Teşekkürler, Hyde. Birşey değil. Kasetmiş. Müthiş. Sağ ol, Hyde. Ne demek. Kaset. Harika. Sağ ol Hyde. Rica ederim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Let's put them in the eight track and play them. | Kasetleri eight track'a koyunda çalsın. 8 track'e koyun da çalsın. Hadi onu kasetçalara koyalım da dinleyelim. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
It's a hot shave dispenser. | Bir tıraş makinesi. Vay canına, bir tıraş makinesi. Tıraş makinesi. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
He won't need that for a long time. | Buna daha uzun bir süre ihtiyacı olamaycak. Buna daha uzun zaman ihtiyacı olmayacak. Daha uzunca bir süre buna ihtiyacı olmayacak. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
A long time. Of course he will. He's almost like a man. | Uzun bir süre. Tabiki ihtiyacı olacak. O nerdeyse bir adam oldu. Hem de çok uzun zaman. Elbette olacak. Neredeyse koca adam oldu. Çok çok uzun bir süre. Tabii ki ihtiyacı olacak. Artık koca adam oldu sayılır. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
I got you something. No. | Sana bir şey aldım. Hayır. Ben de bir şey aldım. Dur. Ben de bir şey aldım. Hayır. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Donna, help me find my purse. Now. | Donna, bana para çantamı bulmam için yardım et. Hemen. Donna, cüzdanımı bulmamda yardımcı olur musun? Hemen! Donna, gel de çantamı bulmama yardım et. Hemen. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
Jackie, you didn't even bring a purse. | Jackie, sen para çantası felan getirmedin ki Jackie, sen cüzdan getirmedin ki. Jackie, çanta manta getirmedin ki sen. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |
You can't give him your present in front of his guy friends. | Hediyeni ona erkek arkadaşlarının önünde veremezsin. Hediyeni onun kankalarının yanında veremezsin. Erkek arkadaşlarının önünde ona hediyesini veremezsin. | That '70s Show Eric's Birthday-1 | 1998 | ![]() |