Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180837

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Brace yourselves. We're levelling the ship.	Kemerlerinizi bağlayın! Gemiyi alçaltmaya başlıyoruz.	When Worlds Collide-1	1951
Land anywhere! We've got to.	İn bir yere! Neresi olursa olsun! İnmek zorundayız!	When Worlds Collide-1	1951
Not yet. Check your belts.	Henüz değil. Kemerlerinizi kontrol edin.	When Worlds Collide-1	1951
The fuel's gone.	Yakıt bitti!	When Worlds Collide-1	1951
There's an opening!	Bulutlar gidiyor!	When Worlds Collide-1	1951
There go the engines! I'll bring it around and glide in.	Motorlar da öyle! Süzülerek inmeyi deneyeceğim.	When Worlds Collide-1	1951
It looks frozen! I hope so!	Donmuş gibi görünüyor! Umarım öyledir!	When Worlds Collide-1	1951
We're going to find out.	Yakında öğreneceğiz.	When Worlds Collide-1	1951
We made it! We're here!	Başardık! Geldik!	When Worlds Collide-1	1951
We're on Zyra. Let's get out!	Zyradayız! Haydi dışarı çıkalım!	When Worlds Collide-1	1951
Dave, wait until we've tested the atmosphere.	Dave bekle! Dışarıdaki atmosferi test etmeden kapıyı açma!	When Worlds Collide-1	1951
We'll get a sample through the airlock.	Hava kilidinden örnek alacağız.	When Worlds Collide-1	1951
Never mind. Good air or bad, it's the only place we can go!	Boşverin, iyi ya da kötü farketmez, gidebileceğimiz tek yer burası!	When Worlds Collide-1	1951
Best air I ever tasted.	Test ettiğim en güzel hava!	When Worlds Collide-1	1951
Break out the gangplank.	İskeleyi indirin.	When Worlds Collide-1	1951
Mike! Where is he?	Mike! Mike nerede?	When Worlds Collide-1	1951
Hey, Mike! Don't you want to see the sunrise?	Hey Mike, güneşin doğuşunu izlemek istemiyor musun?	When Worlds Collide-1	1951
Our first citizens. And they're all mine!	İlk vatandaşlarımız. Ve hepsi benim!	When Worlds Collide-1	1951
They sure are. Every one.	Kesinlikle öyleler. Her biri senin.	When Worlds Collide-1	1951
Well, let's leave Whatsis and the puppies here.	Haydi Zımbırtı'yı ve yavrularını burada bırakıp...	When Worlds Collide-1	1951
Now, let's go look at the first sunrise.	...ilk gündoğumunu izlemeye gidelim.	When Worlds Collide-1	1951
[man] You ever wake up in the morning and think,	Her sabah uyanır ve düşünürsün,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
"Man, life is good.	"Adamım, hayat güzel.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I mean, it just can't get any better than this. "	Yani, bundan iyisi olamazdı."	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
It's all beautiful and perfect and wonderful and amazing,	Her şey güzel ve kusursuz ve şahane ve şaşırtıcı,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
and then, one day, that one thing happens	ve sonra, bir gün, her şeyi değiştiren.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
that changes everything.	bir şey olur.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I'm pregnant. [man] That's only one test.	Hamileyim. Sadece bir test.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[man sighs] Oh, boy.	Vay be!	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[Morgan] What kind of a world am I bringing a kid into?	Ne çeşit bir dünyaya bir çocuk getireceğim ki?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
They say the most important job a father has is to keep his baby safe.	Derler ki: bir babanın en önemli görevi; çocuğunu güvende tutmaktır.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
But how am I going to do that? I can cover the electrical sockets,	Ama ben bunu nasıl yapacağım? Prizlerin üstlerinin örtebilirim,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
or childproof Mommy's pill bottles, but that's just inside the house.	ya da annemin ilaçlarına çocuk kilidi koyabilirim, ama bunlar sadece evin içindeki şeyler.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
What about out there? [sirens wailing]	Peki ya dışarıdakiler?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
There's cults, muggers, drugs, violence.	Hevesler, haydutlar, uyuşturucular, şiddet.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Not to mention all of the predators now lurking about.	Tabii pusudaki tüm yırtıcılar bunlar değil.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I could move from the East Village	Aile dostu komşuluğun olduğu	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
to a family friendly neighborhood in Brooklyn,	Brooklyn'nin doğu yakasına taşınabilirdim,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
but is that enough to keep my child safe?	fakat bu çocuğumu güvende tutmaya yeter miydi?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
And what about the big things? [thunder rumbles]	Ve peki ya büyük şeyler?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Things like hurricanes, earthquakes or tsunamis?	Mesela kasırgalar, depremler veya tsunamiler?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
And that's just that mean, old, Mother Nature.	Ve bu sadece Yaşlı Doğa Ana demek.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
What about the really big things? Things we should really be afraid of.	Peki ya gerçekten büyük şeyler? Gerçekten korkmamız gereken şeyler.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Like the most wanted man on the planet. What about him?	Yeryüzünde en fazla aranan adam gibi. Peki ya o?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
We've got the strongest military, sneakiest spies and coolest technology	Tüm dünya üzerinde En güçlü orduya sahibiz,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
in the entire world, but we can't find one man hiding in	en gizli ajanlar ve kusursuz teknolojiye, ama Afghanibaluchapakiwaziristan'da	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Afghanibaluchapakiwaziristan?	saklanan bir adamı bulamıyoruz?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[man] After 9/1 1, I thought some satellite would	11 Eylül'den sonra, düşündüm ki bazı uydular	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
shoot a laser down onto the earth,	dünyaya bir lazer ışını gönderip,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
fry up an omelet bin Laden and save us all.	bin Laden'i omlet gibi kızartacak ve hepimizi kurtaracaklar.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
But that wasn't the case. I know, maybe he's dead.	Ama sorun bu değildi. Biliyorum, belki ölmüş olabilir.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
But maybe he's alive. Maybe he's on dialysis.	Ama belki de hayatta. Belki de diyalizde.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Maybe he's a nine foot bionic ninja with X ray vision and the power of flight.	Belki de o, uçabilen ve x ray görüş yeteneğine sahip 9 ayaklı biyonik bir ninjadır.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
All I know is that in the last six years,	Son altı yıl içinde tüm öğrendiklerim bunlar,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
there've been more acts of terrorism, worldwide,	tüm dünya çapında terorizm olayları,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
than in 20 years leading up to it. Today, there are known terrorist cells	son yirmi yılın zirvesine çıktı. Günümüzde, dünya çapında 100 ülkeden	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
in more than 100 countries around the world.	daha fazla ülkede terörist yuvaları olduğu biliniyor.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
By the time my kid's out of diapers, everyone's gonna be a terrorist.	Çocuğum bebek bezini bıraktığında, herkes terörist olmuş olacak.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Nowhere's gonna be safe.	Hiç bir yer güvenli olmayacak.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
With Operation Special Delivery only 1 9 weeks away,	Özel Paket Operasyonundan tam 19 hafta sonra,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I just can't sit around and do nothing. If the CIA and the FBI can't find him,	Burada oturup bir şey yapmadan duramam. Eğer CIA ve de FBI onu bulamıyorsa,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
and I'm going to make this world safe for my child, it's time for a new plan.	çocuğum için bu dünyayı ben güvenli yapacağım, şimdi yeni bir plan zamanı.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
If I've learned anything from big budget action movies,	Eğer büyük bütçeli aksiyon filmlerinden birşey öğrendiysem,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
it's that complicated global problems are best solved by one lonely guy	karmaşık evrensel sorunları çözmenin iyi yolu; Yalnız bir adamdır.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
crazy enough to think he can fix everything before the credits roll.	Vadesi dolmadan herşeyi düzelteceğini düşünecek kadar çılgın bir adam.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
And I'm going to find out once and for all:	Ve ben onu ilk ve son kez olarak bulacağım:	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Moustache ride.	Bıyık saldırısı.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Reign of Terror!	Terör Hükümdarlığı!	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I'm gonna get you, Osama been hiding.	Osama'nın saklandığı yeri size vereceğim.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[Morgan] I wanted to talk to you because I'm getting ready to do a lot of travel.	Sizinle konuşmak istedim çünkü, Bir sürü yolculuk yapmaya hazırım.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I wanted to see if I'm going to need any shots, anything...	I wanted to see if I'm going to need any shots, anything...	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Where are you going to be going?	Nereye gideceksin?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
We're going to go look for Osama bin Laden.	Usame bin Ladin'e aramaya gidiyoruz.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
OK. [laughs] You'll probably find him.	tamam. Belki de onu bulabilirsin.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Um, you're going to need a whole bunch of shots and prescriptions.	Um, tüm bu aşı ve ilaçlara ihtiyacın olacak.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
You want to do it, want to go for it? I'm going to need it all, right?	Bunu yapmak istiyor, gitmek istiyor musun? Hepsine ihtiyacım olacak, değil mi?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
How many shots am I getting? Diphtheria, tetanus, polio.	Kaç tane iğne olacağaım? Difteri, tetanoz, çocuk felci.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Typhoid, meningitis, hepatitis A and B.	Tifo, menenjit, hepatit A ve B.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
This one I must tell you about. This is your yellow fever.	Sana bunun hakkında birşeyler söylemeliyim. Bu sarıhumma aşın.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
About one in one million people who get the yellow fever shot,	Sarıhumma aşısı, aşı olan her bir milyonda bir kişide,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
get a very, very bad reaction.	çok ama çok kötü bir tepkime gösterir.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
They get multi system organ failure.	Çoklu organ bozukluğuna yakalanırlar.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
There are six reported cases or more, maybe seven or eight.	şimdiye kadar altı vaka görüldü, veya daha fazla, belki yedi veya sekiz.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
And about four of them died.	Ve bunlardan dördü öldü.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[Morgan] Going to need more than shots	Gideceğim yerlerde güvende olmam için	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
to keep me safe in the places I'm heading to.	aşılardan daha fazlasına ihtiyacım var.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[man] This is reality based personal protection,	Gerçeğe dayalı kişisel koruma,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
teaching you how to survive explosions,	patlamalarda nasıl hayatta kalacağınızı öğretiyor,	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
small arms attacks, sniper attacks, chemical attacks. We cover it all.	hafif silah saldırıları, keskin nişancı saldırıları, kimyasal saldırılar. Hepsini önlüyoruz.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
We're going to simulate a hand grenade attack.	El bombası saldırısı denemesi yapacağız.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Boom! You would have been killed.	Boom! Ölmüş olmalıydın.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
I'll show you how to survive. The first thing you want to do	Nasıl hayatta kalacağını göstereceğim. İlk yapman gereken şey...	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
is turn away from the grenade and dive.	bombaya arkanı dön ve dal.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
You're in a perfect position. This is going to save your life by 98 percent.	Mükemmel bir pozisyondasın. Yüzde 98 bu senin hayatını kurtaracaktır.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
When someone's head explodes, that's what it looks like.	Birinin başı patladığında, aynen buna benzer.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Even though it's tragic, we can't focus on this, we got to think about survival.	Her ne kadar trajik olsa da, biz buna odaklanmayacağız, hayatta kalmayı düşünmeliyiz.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
Look at the wall there. What do you see?	Şudaki duvara bak. Ne görüyorsun?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
[Morgan] I see blood. [Wagner] OK, good.	Kan, görüyorum. Tamam, güzel.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
We have the "blood splatter."	"Kan Sıçratıcı."mız var.	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008
How do we determine where the sniper is at, based on our situation here?	Keskin nişancının nerede olduğunu saptayabilmemiz, burdaki durumumuza bağlı?	Where in the World Is Osama Bin Laden?-1	2008