Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183149
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
then she… she kind of had a little breakdown, | ...o bir tür sinir krizi geçirdi, ...sonra aramız bozuldu gibi oldu... ...o bir tür sinir krizi geçirdi, ...o bir tür sinir krizi geçirdi, | You Again-4 | 2010 | ![]() |
and something happened, and I… | bir şey oldu ve beni... ...ve bir şey oldu ve ben... bir şey oldu ve beni... bir şey oldu ve beni... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Honey, it was… That's a long time ago. | Tatlım, o olay... Çok uzun zaman önceydi. Tatlım, bu... Bu uzun zaman önceymiş. Tatlım, o olay... Çok uzun zaman önceydi. Tatlım, o olay... Çok uzun zaman önceydi. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Uh… | Ben... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
No, I… I'm so sorry. | Hayır, hatırlamıyorum. Hayır, ben... çok üzgünüm. Hayır, hatırlamıyorum. Hayır, hatırlamıyorum. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Not yet. –I just came to say goodnight | Henüz. Leydime... Henüz değil. Sadece benim hatuna... Henüz. Leydime... Henüz. Leydime... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–My favorite! –Yeah? | En sevdiğim! Öyle mi? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Does that smell good? –Don't you just love this? | Çok güzel kokuyorlar değil mi? Bunları sevdiği mi nereden bildin? Güzel kokuyor mu? İnsan buna bayılıyor yahu. Çok güzel kokuyorlar değil mi? Bunları sevdiği mi nereden bildin? Çok güzel kokuyorlar değil mi? Bunları sevdiği mi nereden bildin? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Mark, do you remember Denmark? –Of course I do. | Mark, Danimarkayı hatırlıyor musun? Tabii ki hatırlıyorum. Mark, Danimarka'yı hatırlıyor musun? Elbette hatırlıyorum. Mark, Danimarkayı hatırlıyor musun? Tabii ki hatırlıyorum. Mark, Danimarkayı hatırlıyor musun? Tabii ki hatırlıyorum. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Yeah. –I was there. | Evet. Ben de ordaydım. Evet. Oradaydım. Evet. Ben de ordaydım. Evet. Ben de ordaydım. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Hey! Good morning, sunshine. –Hey. | Hey! Günaydın bir tanem. Hey. Günaydın, gün ışığım benim. Hey! Günaydın bir tanem. Hey. Hey! Günaydın bir tanem. Hey. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
You were like… It wouldn't come off! | Suratımı parçalayacak dediğini hatırlıyorum. Sen böyleydin. Bir türlü çıkmıyordu. Suratımı parçalayacak dediğini hatırlıyorum. Suratımı parçalayacak dediğini hatırlıyorum. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Let's turn the page. –Um, hello, we need to go right now | Diğer sayfaya geçelim. Gitmemiz lazım, dans derslerinden önce... Hadi sayfayı çevirelim. Hemen gitmeliyiz. Diğer sayfaya geçelim. Gitmemiz lazım, dans derslerinden önce... Diğer sayfaya geçelim. Gitmemiz lazım, dans derslerinden önce... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Dance lesson? –If the bride and groom want dancing, | Dans dersi? Evet, eğer gelin bizimle dans etmek isterse... Dans dersi mi? Gelin ve damat dans görmek istiyorsa... Dans dersi? Evet, eğer gelin bizimle dans etmek isterse... Dans dersi? Evet, eğer gelin bizimle dans etmek isterse... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Come on, Coco. Let's go. –She really can't. | Hadi, Coco. Gidelim. Gerçekten sabırsızlanıyor. Hadi, Coco. Gidelim. Gerçekten öyle. Hadi, Coco. Gidelim. Gerçekten sabırsızlanıyor. Hadi, Coco. Gidelim. Gerçekten sabırsızlanıyor. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I… I proposed in the tree house, actually. | Sanırım...Ağaç evde olacak. Ben... Ben aslında evlenme teklifini ağaç evde yaptım. Sanırım...Ağaç evde olacak. Sanırım...Ağaç evde olacak. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Our tree house? –Uh huh. | Bizim ağaç evde mi? Hı hı. Bizim ağaç evimizde mi? Bizim ağaç evde mi? Hı hı. Bizim ağaç evde mi? Hı hı. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
once it's finally built. –You're moving the tree? | Ağaç evi düzenleyip ev mi yapacaksın? ...yeni yerimize taşıyacağım. Ağaç evi taşıyor musun? Ağaç evi düzenleyip ev mi yapacaksın? Ağaç evi düzenleyip ev mi yapacaksın? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–That's like Olsen family history. –OK, Marni, how about | Olsen ailesinin mirası gibi orası. Tamam, Marni, şuna ne dersin? Bu Olsen aile hikayesi gibi. Tamam Marni, peki şuna dersin? Olsen ailesinin mirası gibi orası. Tamam, Marni, şuna ne dersin? Olsen ailesinin mirası gibi orası. Tamam, Marni, şuna ne dersin? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–What? –Check it out. Ridgefield High. | Ne? Şuraya bakın. Ridgefield Lisesi. Ne? Şuraya bakın, Ridgefield Lisesi. Ne? Şuraya bakın. Ridgefield Lisesi. Ne? Şuraya bakın. Ridgefield Lisesi. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
So many… fond memories. | Ne günlerdi ama... O kadar çok sevgi dolu anım var ki. Ne günlerdi ama... Ne günlerdi ama... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–No, I wouldn't say “lots.” –I heard that one of the cheerleaders | Hayır, ben olsam çok demezdim. Duyduğuma göre ponpon kızlar kaptanı... Hayır, çok fazla olmadı. Duyduğuma göre amigo kızlardan... Hayır, ben olsam çok demezdim. Duyduğuma göre ponpon kızlar kaptanı... Hayır, ben olsam çok demezdim. Duyduğuma göre ponpon kızlar kaptanı... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–What's your point, Marni? –No point. | Ne demek istiyorsun, Marni? Hiç birşey. Nereye varmaya çalışıyorsun Marni? Hiçbir yere. Ne demek istiyorsun, Marni? Hiç birşey. Ne demek istiyorsun, Marni? Hiç birşey. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I said, “"Cougar?" I'm old enough to be your grandmother!” | Cougar mı? Büyükannelik için yeteri kadar yaşlıyım ben, dedim. Ben de "abla mı? Ben senin ninen yaşındayım" dedim. Cougar mı? Büyükannelik için yeteri kadar yaşlıyım ben, dedim. Cougar mı? Büyükannelik için yeteri kadar yaşlıyım ben, dedim. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Well, we better get going if we wanna make it on time for our dance lesson. | Peki, eğer bizimle dans etmeye gelirsen, çok daha iyi hissedeceğiz. Dans dersine zamanında yetişebilmemiz için çıksak iyi olur. Peki, eğer bizimle dans etmeye gelirsen, çok daha iyi hissedeceğiz. Peki, eğer bizimle dans etmeye gelirsen, çok daha iyi hissedeceğiz. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–That would be delightful. –OK. | Bu harika olurdu. Tamam. Çok iyi olur. Tamam. Bu harika olurdu. Tamam. Bu harika olurdu. Tamam. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–I don't think… I don't know how. –They're just dentures! Get over it. | Sanmıyorum... Nasıl yapacağımı bilmiyorum. Altı üstü takma diş! Aş artık bunları. Ben yapabileceğimi hiç... Nasıl tutacağımı bilmiyorum. Sanmıyorum... Nasıl yapacağımı bilmiyorum. Altı üstü takma diş! Aş artık bunları. Sanmıyorum... Nasıl yapacağımı bilmiyorum. Altı üstü takma diş! Aş artık bunları. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–OK. –There we go. OK. | Tamam. İşte başlıyoruz. Tamam. Tamam. Oldu işte. Tamam. Tamam. İşte başlıyoruz. Tamam. Tamam. İşte başlıyoruz. Tamam. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh, seriously? –Oh, dear! | Şaka mı bu? Canım! Cidden mi ya? Canım! Şaka mı bu? Canım! Şaka mı bu? Canım! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Now, hold still. –Grandma, no! | Öyle dur, kıpırdama. Büyükanne, hayır! Hareket etme. Büyükanne, hayır! Öyle dur, kıpırdama. Büyükanne, hayır! Öyle dur, kıpırdama. Büyükanne, hayır! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
down to a T, don't you? –Excuse me? | ...sence de sıkmadı mı? Anlamadım? ...bir düzmece, değil mi? Anlamadım. ...sence de sıkmadı mı? Anlamadım? ...sence de sıkmadı mı? Anlamadım? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Oh… Tim! | Tim! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Wow! You look well! –Thank you. | İyi görünüyorsun. Teşekkür ederim. İyi görünüyorsun! Teşekkür ederim. İyi görünüyorsun. Teşekkür ederim. İyi görünüyorsun. Teşekkür ederim. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Thank you for saying that. You… Wow. | İltifatın için teşekkürler. Sen... Söylediğin için teşekkürler. Sen... İltifatın için teşekkürler. Sen... İltifatın için teşekkürler. Sen... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I wasn't expecting to see you. What… how… | Seni görmeyi beklemiyordum. Sen... Seni görmeyi beklemiyordum. Ne?... Nasıl... Seni görmeyi beklemiyordum. Sen... Seni görmeyi beklemiyordum. Sen... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Well, you look… You changed your hair. | Farklı görünüyorsun... Saçını değiştirmişsin. Şey, sen... Saçlarını değiştirmişsin. Farklı görünüyorsun... Saçını değiştirmişsin. Farklı görünüyorsun... Saçını değiştirmişsin. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–We go way back. –Way back. Seattle Space Needle. | Geçmişimiz var. Geçmişimiz. Seattle çam ağacı altı. Tanışıklığımız çok eskiye dayanır. Çok eskiye. Seattle Space Needle kulesi. Geçmişimiz var. Geçmişimiz. Seattle çam ağacı altı. Geçmişimiz var. Geçmişimiz. Seattle çam ağacı altı. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh, my gosh. –It's awesome. | Aman Tanrım. Harika bir şey. Hay Allah. Bu harika. Aman Tanrım. Harika bir şey. Aman Tanrım. Harika bir şey. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I mean, but, unfortunately, we've gotta get going. So… | Demek istediğim, malesef gitmemiz gerek. Yani, ne yazık ki, gitmemiz gerekiyor. Demek istediğim, malesef gitmemiz gerek. Demek istediğim, malesef gitmemiz gerek. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–I think it's a glitch. –It's 555 0172. | Sanırım geçici bir durum. 555 0172. Sanırım bir aksaklık oldu. 555 0172. Sanırım geçici bir durum. 555 0172. Sanırım geçici bir durum. 555 0172. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Can we Twitter together? You wanna, maybe… I have a pool. | Twitter'dan görüşebilir miyiz? İstersen tabi ki. Havuzum var. Twitter'da beraber takılabilir miyiz? Belki istersin... Bir havuzum var. Twitter'dan görüşebilir miyiz? İstersen tabi ki. Havuzum var. Twitter'dan görüşebilir miyiz? İstersen tabi ki. Havuzum var. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–You wanna catch a movie sometime? –Oh, uh… | Film filan arayı kapatmak için? Ben... Ara sıra filmlere takılmak ister misin? Film filan arayı kapatmak için? Ben... Film filan arayı kapatmak için? Ben... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–I hadn't heard about this. –Yup, this Saturday. | Bunu bilmiyordum. Evet, Cumartesi. Bunu duymamıştım. Evet, bu Cumartesi. Bunu bilmiyordum. Evet, Cumartesi. Bunu bilmiyordum. Evet, Cumartesi. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–This Saturday? –Hm hm. | Bu Cumartesi? Hı hı. Bu Cumartesi mi? Bu Cumartesi? Hı hı. Bu Cumartesi? Hı hı. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Married to… And you're sure that's this Saturday? | Evliniyorsuz ha...Bu Cumartesi olduğuna emin misin? Evleniyorsun... Bu cumartesi olduğuna emin misin? Evliniyorsuz ha...Bu Cumartesi olduğuna emin misin? Evliniyorsuz ha...Bu Cumartesi olduğuna emin misin? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Let's go dance! –You guys dated? | Hadi dans edelim! Beraber miydiniz? Hadi dansa gidelim! Siz çıktınız mı? Hadi dans edelim! Beraber miydiniz? Hadi dans edelim! Beraber miydiniz? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
You did. Let me see! It's, um… It's cute. | Kestirmişsin. Dur bakayım. Biraz...güzel olmuş. Kestirmişsin. İzin ver göreyim! Çok şirin. Kestirmişsin. Dur bakayım. Biraz...güzel olmuş. Kestirmişsin. Dur bakayım. Biraz...güzel olmuş. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–I know. –It's cute. How was Grandma's? | Biliyorum. Şirin. Büyükannenle iyi zaman geçirdiniz mi? Biliyorum. Biliyorum. Şirin. Büyükannenle iyi zaman geçirdiniz mi? Biliyorum. Şirin. Büyükannenle iyi zaman geçirdiniz mi? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
It was fun… when Grandma wasn't fawning all over her new BFF, Joanna. | Eğlenceliydi...Ta ki Büyükannem, Joanna'ya BFF* soyratırılığını yapana kadar. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Could it have been… prom? | Baloda mı? Balodan beri olabilir mi? Baloda mı? Baloda mı? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Um… | Ben... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Yes. Why? –You know what I love | Evet. Neden? Senin neyini seviyorum... Evet. Neden? Giyinişin hakkında sevdiğim şey ne biliyor musun? Evet. Neden? Senin neyini seviyorum... Evet. Neden? Senin neyini seviyorum... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
about your look is it's so… sporty. | ...biliyor musun? Sportmen görünüşü. Çok sportif. ...biliyor musun? Sportmen görünüşü. ...biliyor musun? Sportmen görünüşü. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Thank you. –So American. | Teşekkür ederim. Çok amerikanvari. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Brava. –Yes! | Bravo!. Evet! Bravo. Evet! Bravo!. Evet! Bravo!. Evet! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Oh… Bonjour. Guten tag. Hola. Aloha. Konichiwa. | Bonjour. Guten tag. Hola. Aloha. Konichiwa. Merhaba. Merhaba. Merhaba. Merhaba. Merhaba. Bonjour. Guten tag. Hola. Aloha. Konichiwa. Bonjour. Guten tag. Hola. Aloha. Konichiwa. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh, look, it's Tim! –I want you to think of me | Ohh, şuna bak. Bu Tim! Şimdi... İkinizin aşk gemisinde olduğunuzu... Bakın, bu Tim! Sizin aşk geminizin... Ohh, şuna bak. Bu Tim! Şimdi... İkinizin aşk gemisinde olduğunuzu... Ohh, şuna bak. Bu Tim! Şimdi... İkinizin aşk gemisinde olduğunuzu... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
And our first “port of call” is the crucial wedding dance. | Burasını düğünden önce çok önemli bir ara liman olarak düşünün. Uğrayacağımız ilk liman da çok önemli düğün dansı olacak. Burasını düğünden önce çok önemli bir ara liman olarak düşünün. Burasını düğünden önce çok önemli bir ara liman olarak düşünün. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Now, since Will and Joanna first said “I love you” at the Mardi Gras, | İlk olarak Will ve Joanna, Mardi Gras*'da ki gibi "Seni seviyorum" diyeceksiniz. Will ve Joanna, birbirlerine ilk kez Mardi Gras'da "seni seviyorum" dediklerine göre... İlk olarak Will ve Joanna, Mardi Gras*'da ki gibi "Seni seviyorum" diyeceksiniz. İlk olarak Will ve Joanna, Mardi Gras*'da ki gibi "Seni seviyorum" diyeceksiniz. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Olsen! –Charlie! You made it! | Olsen! Charlie! Gelmişsin. Olsen! Charlie! Gelmişsin! Olsen! Charlie! Gelmişsin. Olsen! Charlie! Gelmişsin. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Hey, I'm sorry I'm late. The flight was delayed… | Hey, üzgünüm geçiktim. Uçak rötar yaptı... Üzgünüm, geç kaldım. Uçak rötar yaptı... Hey, üzgünüm geçiktim. Uçak rötar yaptı... Hey, üzgünüm geçiktim. Uçak rötar yaptı... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Uh… sorta. | Öyle denebilir. Az çok. Öyle denebilir. Öyle denebilir. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Hey! –Hey. | Merhaba. Merhaba. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh… –Good to see you. | Seni görmek güzel. Seni görmek çok güzel. Seni görmek güzel. Seni görmek güzel. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–You, too. –Hi! | Seni de. Merhaba! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Wow. You look… grown up! | Sen...Büyümüşsün! Sen çok... Büyümüş görünüyorsun! Sen...Büyümüşsün! Sen...Büyümüşsün! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
It's… it's the Lambada, not the foxtrot. | Bu Lambada, Fokstrot dansı değil. Bu... Bu Lambada, foxtrot dansı değil. Bu Lambada, Fokstrot dansı değil. Bu Lambada, Fokstrot dansı değil. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh, OK. –He's acting like it's a foxtrot. | Tamam. Fokstrot dansı gibi oynuyor. Tamam. Bir foxtrot gibi oynuyor. Tamam. Fokstrot dansı gibi oynuyor. Tamam. Fokstrot dansı gibi oynuyor. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Uh, I'll just teach you what we learned. It's… your left hand, | Biraz önce öğrendiklerimizi, sana öğreteyim. Sol el... Ben sadece sana bildiklerimi öğreteceğim. Sol elin ve... Biraz önce öğrendiklerimizi, sana öğreteyim. Sol el... Biraz önce öğrendiklerimizi, sana öğreteyim. Sol el... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
foot, goes… forward, together, back and together. | ...ayaklar birlikte ileriye ve geriye doğru birlikte... ...ayak ileri. Birlikte ileri ve geri. ...ayaklar birlikte ileriye ve geriye doğru birlikte... ...ayaklar birlikte ileriye ve geriye doğru birlikte... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Well, if I had her body… –You'd what? | Ee, onun vücudu bende olsa... Neyin olsa? Eğer onun vücudu bende olsaydı... Ne yapardın? Ee, onun vücudu bende olsa... Neyin olsa? Ee, onun vücudu bende olsa... Neyin olsa? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Wee! –Wait! | Oley! Bekle! Dur! Oley! Bekle! Oley! Bekle! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Oh, forget this. Mark, “Byer Flyer,” on my count. Spot me. | Oh, unutuyordum. Mark, "Byer Flyer," benim işaretimle. İzle beni. Boş versene. Mark, ben sayınca "Byer Flyer" yapıyoruz. İzle beni. Oh, unutuyordum. Mark, "Byer Flyer," benim işaretimle. İzle beni. Oh, unutuyordum. Mark, "Byer Flyer," benim işaretimle. İzle beni. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–What? –Tim! | Ne? Tim! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–You ready? –No! | Hazır mısın? Hayır! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Everybody loves a good story, and that's exactly what she's giving 'em. | Herkes iyi hikayeleri sever, ve kesinlikle tek istediği bu. Herkes iyi bir hikayeyi sever ve o da iyi bir hikâye ortaya koyuyor. Herkes iyi hikayeleri sever, ve kesinlikle tek istediği bu. Herkes iyi hikayeleri sever, ve kesinlikle tek istediği bu. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Now, it's our turn to protect him. –What are we supposed to do, Marni? | Şimdi biz onu korumalıyız. Ne yapmamız gerekiyor, Marni? Şimdi de bizim onu koruma zamanımız. Ne yapmamız gerekiyor Marni? Şimdi biz onu korumalıyız. Ne yapmamız gerekiyor, Marni? Şimdi biz onu korumalıyız. Ne yapmamız gerekiyor, Marni? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
and I wanna sneak in a quick run here. –No way! | ve ben hızlıdan bir tur atmak istiyorum. Hayatta olmaz! ...ve hızlıca bir koşu yapmak istiyorum. ve ben hızlıdan bir tur atmak istiyorum. Hayatta olmaz! ve ben hızlıdan bir tur atmak istiyorum. Hayatta olmaz! | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I was just thinking that… that I need to sneak in a run. I'll come with you. | Ben de öyle düşünmüştüm...Dur ben de gelip seninle şöyle bir tur atayım. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Uh… This is so weird. It's like we're twins! | Ben...Bu çok garip. Sanki ikiz gibiyiz. Bu çok garip. Sanki ikizmişiz gibi. Ben...Bu çok garip. Sanki ikiz gibiyiz. Ben...Bu çok garip. Sanki ikiz gibiyiz. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Charlie! Are you ready? –Charlie? | Charlie! Hazır mısın? Charlie? Charlie! Hazır mısın? Charlie mi? Charlie! Hazır mısın? Charlie? Charlie! Hazır mısın? Charlie? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–You all right? –Oh, yeah. | İyi misin? Evet. Sen iyi misin? Evet. İyi misin? Evet. İyi misin? Evet. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Hi. –Hi. | Merhaba Merhaba. Merhaba. Merhaba. Merhaba Merhaba. Merhaba Merhaba. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I just, I was kind of hoping… Do you have a minute? | Sadece, merak ediyordum... Vaktin var mı? Ben sadece, ben umuyordum ki... Bir dakikan var mı? Sadece, merak ediyordum... Vaktin var mı? Sadece, merak ediyordum... Vaktin var mı? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Oh, yes, absolutely. Come in. –Wonderful. Thanks. | Evet, tabii ki. İçeri gel. Harika, teşekkürler. Evet, kesinlikle. İçeri gir. Harika. Teşekkürler. Evet, tabii ki. İçeri gel. Harika, teşekkürler. Evet, tabii ki. İçeri gel. Harika, teşekkürler. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–I'm on the phone. –Oh, you know what? | Telefondayım. Bak ne diyeceğim? Ben telefondayım. Ne var biliyor musun? Telefondayım. Bak ne diyeceğim? Telefondayım. Bak ne diyeceğim? | You Again-4 | 2010 | ![]() |
It's, um… up the stairs and to the left. | Merdivenlerden sonra sol tarafta. Tuvalet üst katta solda. Merdivenlerden sonra sol tarafta. Merdivenlerden sonra sol tarafta. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Hi. Sorry, Will's mother… | Merhaba, kusura bakma, Will'in annesi geldi. Merhaba. Üzgünüm, Will'in annesi gelmiş de. Merhaba, kusura bakma, Will'in annesi geldi. Merhaba, kusura bakma, Will'in annesi geldi. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Well, your lawyer has the paperwork, so, um… that's that. | Peki, avukat sensin, hepsi bu kadar... Avukatınızın evrakları var, öyleyse... Peki, avukat sensin, hepsi bu kadar... Peki, avukat sensin, hepsi bu kadar... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I did. I did. I hope you don't mind. I… | Duş aldım, Sakıncası yoktur umarım. Ben... Umarım senin için bir sakıncası yoktur. Ben... Duş aldım, Sakıncası yoktur umarım. Ben... Duş aldım, Sakıncası yoktur umarım. Ben... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Really I just came by because… | ...buraya geldim çünkü ...gerçekten, ben buraya geldim çünkü... ...buraya geldim çünkü ...buraya geldim çünkü | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I believe in closure. | kapandığına emin olmak için geldim. Tartışmayı uzatmamak taraftarıyım. kapandığına emin olmak için geldim. kapandığına emin olmak için geldim. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
is in the past, and as far as I'm concerned… | geçmişte kaldığını, ve bu olayların kapandığını... ...söylemek için geldim. Bana kalırsa... geçmişte kaldığını, ve bu olayların kapandığını... geçmişte kaldığını, ve bu olayların kapandığını... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
it's over. | ...bilmeni istiyorum. ...ortada sorun yok. ...bilmeni istiyorum. ...bilmeni istiyorum. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
So we're good, right? We're… | Ee, aramız iyi, değil mi? Biz... Öyleyse aramız iyi, değil mi? Ee, aramız iyi, değil mi? Biz... Ee, aramız iyi, değil mi? Biz... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–Is that good? –Yes. | İyi demek miydi o? Evet. O iyi mi oluyor? Evet. İyi demek miydi o? Evet. İyi demek miydi o? Evet. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
Oh! Um… | Ben... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
I should take that, so… Thanks for stopping by and… | Buna bakmak gerekiyor.Ee, uğradığın için teşekkürler ve... Telefona bakmalıyım, Uğradığın için teşekkürler. Buna bakmak gerekiyor.Ee, uğradığın için teşekkürler ve... Buna bakmak gerekiyor.Ee, uğradığın için teşekkürler ve... | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–See you later. –Alligator. | Sonra görüşürüz. Alligator*. Sonra görüşürüz. Görüşürüz. Sonra görüşürüz. Alligator*. Sonra görüşürüz. Alligator*. | You Again-4 | 2010 | ![]() |
–How you holding up, champ? –Oh, great! | Nasıl gidiyor, şampiyon? Harika! Nasıl gidiyor şampiyon? Harika! Nasıl gidiyor, şampiyon? Harika! Nasıl gidiyor, şampiyon? Harika! | You Again-4 | 2010 | ![]() |