• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183150

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
–You are? Good. –Yeah, sure. I mean, Marn, Öyle mi? Güzel. Evet. Öyle Marni, yani Öyle mi? İyi. Evet, eminim. Yani, Marn... Öyle mi? Güzel. Evet. Öyle Marni, yani Öyle mi? Güzel. Evet. Öyle Marni, yani You Again-4 2010 info-icon
how can we not talk about this, right? –Right! Because neden konuşmayalım, öyle değil mi? Haklısın, çünkü... ...bunu konuşmasak olmaz, değil mi? Doğru! Çünkü... neden konuşmayalım, öyle değil mi? Haklısın, çünkü... neden konuşmayalım, öyle değil mi? Haklısın, çünkü... You Again-4 2010 info-icon
she's not just marrying you, Will, she's marrying all of us. o sadece seninle evlenmiyor Will, hepimizle alakalı bir durum. ...o sadece seninle değil, hepimizle evlenecek. o sadece seninle evlenmiyor Will, hepimizle alakalı bir durum. o sadece seninle evlenmiyor Will, hepimizle alakalı bir durum. You Again-4 2010 info-icon
–We all have to put up with her. –But I couldn't do it Hepimiz onunla beraberiz. Ama söylemeden duramayacağım... Hepimiz onunla geçinmek zorundayız. Ama ben, bu konu hakkında... Hepimiz onunla beraberiz. Ama söylemeden duramayacağım... Hepimiz onunla beraberiz. Ama söylemeden duramayacağım... You Again-4 2010 info-icon
In that case, Will, William… Ayrıca, Will, William O halde, Will, William... Ayrıca, Will, William Ayrıca, Will, William You Again-4 2010 info-icon
–Cramp! –I know what you're about to say, Kramp! Ne demek istediğini biliyorum, Kramp! Marni, ne söyleyeceğini biliyorum... Kramp! Ne demek istediğini biliyorum, Kramp! Ne demek istediğini biliyorum, You Again-4 2010 info-icon
–Charlie! –Hey, you cool with this pace, Marni? Charlie! Hey, bu tempo iyi mi sence Marni? Charlie! Bu tempodan memnun musun, Marni? Charlie! Hey, bu tempo iyi mi sence Marni? Charlie! Hey, bu tempo iyi mi sence Marni? You Again-4 2010 info-icon
–Yeah! –You sure? Evet! Emin misin? You Again-4 2010 info-icon
–Oh, yeah. It's good. –In that case, Evet, bu tempo güzel. Peki, sonuna kadar, Evet, böyle iyi. O zaman... Evet, bu tempo güzel. Peki, sonuna kadar, Evet, bu tempo güzel. Peki, sonuna kadar, You Again-4 2010 info-icon
what do you say we sprint to the end! –Let's do it. biraz hızlanmaya ne dersin? Hadi yapalım. ...sonuna kadar depar atalım mı? Haydi yapalım şunu. biraz hızlanmaya ne dersin? Hadi yapalım. biraz hızlanmaya ne dersin? Hadi yapalım. You Again-4 2010 info-icon
–Yeah? Let's go! –Yeah? Yeah… Evet? Hadi başlayın! Evet? Evet... Tamam mı? Gidelim! Tamam. Tamam. Evet? Hadi başlayın! Evet? Evet... Evet? Hadi başlayın! Evet? Evet... You Again-4 2010 info-icon
–Watch my carpet. –Ow! Make the burning stop! Halıya dikkat et. Yanıklar durmak bilmiyor. Halıma dikkat et. Çok ağrıyor! Halıya dikkat et. Yanıklar durmak bilmiyor. Halıya dikkat et. Yanıklar durmak bilmiyor. You Again-4 2010 info-icon
she'll be able to taste sunlight. –Ew, gross! olanından var. İğrenç! ...güneş ışınlarını tadabilecek. İğrenç! olanından var. İğrenç! olanından var. İğrenç! You Again-4 2010 info-icon
–Go get me my rag bag. –Marni, what happened to you? Bez çantamı getir bana. Marni, noldu sana? Yamalı bohçamı getir. Marni, ne oldu sana? Bez çantamı getir bana. Marni, noldu sana? Bez çantamı getir bana. Marni, noldu sana? You Again-4 2010 info-icon
–Uh, I took a shortcut. –Through a woodchipper? Kestirmeden geldim. Bataklığa mı düştün? Kestirmeden gittim. Ormanlıktan mı? Kestirmeden geldim. Bataklığa mı düştün? Kestirmeden geldim. Bataklığa mı düştün? You Again-4 2010 info-icon
–I knew we shouldn't have left her. –Oh, Charlie. You're here. Onu geri de bırakmamalıydık. Charlie. Burdasın. Onu orada bırakmamalıydık. Charlie. Buradasın demek. Onu geri de bırakmamalıydık. Charlie. Burdasın. Onu geri de bırakmamalıydık. Charlie. Burdasın. You Again-4 2010 info-icon
–What kind of ants were they? –I forgot to ask them, Nasıl karıncalar bunlar böyle? Sormayı unuttum, Ne tür karıncalardı? Onlara sormayı unuttum... Nasıl karıncalar bunlar böyle? Sormayı unuttum, Nasıl karıncalar bunlar böyle? Sormayı unuttum, You Again-4 2010 info-icon
Mom, stop being so dramatic. It's not… Anne, dramatik hale getirme! O kadar da... You Again-4 2010 info-icon
–That did not sound good. –Uh, you know what? Bu ses iyi bir şey değildi. Bak ne diyeceğim, You Again-4 2010 info-icon
–I'm sorry. I can take care of these… –No, no, no, no… Özür dilerim. Şunların icabına bakarım Hayır, hayır. You Again-4 2010 info-icon
You guys will not believe what just happened. I think my… Çocuklar az önce ne olduğuna inanamayacaksınız.Bence... Çocuklar az önce ne olduğuna inanamayacaksınız. Bence... Çocuklar az önce ne olduğuna inanamayacaksınız.Bence... Çocuklar az önce ne olduğuna inanamayacaksınız.Bence... You Again-4 2010 info-icon
–So itchy everywhere! –What is going on? Her tarafım kaşınıyor! Neler oluyor burada? You Again-4 2010 info-icon
–Marni fell into an ant bed. –Oh, no. Marni karınca yuvasına düşmüş. Olamaz. You Again-4 2010 info-icon
–You're the nurse. What should we do? –We need lard. Stat! Hemşire sensin. Ne yapmamız lazım? Domuz yağına ihtiyacımız var. Acil! You Again-4 2010 info-icon
–I need lard, stat! –Who are you talking to? Domuz yağı, acil! Kime sesleniyorsun sen yahu?! Domuz yağı, acil! Kiminle konuşuyorsun be? Domuz yağı, acil! Kime sesleniyorsun sen yahu?! Domuz yağı, acil! Kime sesleniyorsun sen yahu?! You Again-4 2010 info-icon
“Happily ever after” is in fairy tales, Mom. "Sonsuza kadar mutlu yaşamak" peri masalı Anne. "Mutlu mesut yaşamak" masallarda olur, anne. "Sonsuza kadar mutlu yaşamak" peri masalı Anne. "Sonsuza kadar mutlu yaşamak" peri masalı Anne. You Again-4 2010 info-icon
It's times like this that I like to then go back… Zaman böyledir işte. Geriye gitmeyi... Böyle zamanlarda, canım başa dönüp... Zaman böyledir işte. Geriye gitmeyi... Zaman böyledir işte. Geriye gitmeyi... You Again-4 2010 info-icon
Every day, you wake up and hope… Hergün kalkarsın ve içgüdülerine... Her gün kalkarsın ve umut edersin ki... Hergün kalkarsın ve içgüdülerine... Hergün kalkarsın ve içgüdülerine... You Again-4 2010 info-icon
It's a lot of pressure. And I feel a profound sense of responsibility that… Baskı altındasındır. Ve bu sorumluluk hislerimle, senin ve abinin bugünlere... Bu büyük bir baskı. Yaptığım birçok şeyin, senin ve erkek kardeşlerinin... Baskı altındasındır. Ve bu sorumluluk hislerimle, senin ve abinin bugünlere... Baskı altındasındır. Ve bu sorumluluk hislerimle, senin ve abinin bugünlere... You Again-4 2010 info-icon
that everything I do greatly affects you and your brothers' lives. ...gelmesi için çok fazla efor sarfettim. ...hayatlarını etkileyeceği için büyük bir sorumluluk hissediyorum. ...gelmesi için çok fazla efor sarfettim. ...gelmesi için çok fazla efor sarfettim. You Again-4 2010 info-icon
deeply… wrong! ...çok yanlış! ...çok ama çok yanlış! ...çok yanlış! ...çok yanlış! You Again-4 2010 info-icon
–Mom, what are you doing? –Oh, you know I hate being late! Ne yapıyorsun anne? Biliyorum, neden bunu daha önce yapmadım! Anne, ne yapıyorsun? Geç kalmaktan nefret ettiğimi biliyorsun! Ne yapıyorsun anne? Biliyorum, neden bunu daha önce yapmadım! Ne yapıyorsun anne? Biliyorum, neden bunu daha önce yapmadım! You Again-4 2010 info-icon
–OK. –You OK? Tamam. İyi misin? You Again-4 2010 info-icon
–Yep. –All right. Hi, Mom. Evet. Pekala. Merhaba anne. Evet. Peki. Selam anne. Evet. Pekala. Merhaba anne. Evet. Pekala. Merhaba anne. You Again-4 2010 info-icon
We were in… homeroom together. Aynı dersleri almıştık. Aynı bölümdeydik. Aynı dersleri almıştık. Aynı dersleri almıştık. You Again-4 2010 info-icon
History, fifth period, Mrs Barker. But who's keeping track? Tarih, beşinci dönem, Bayan Barker. Hatırladığım kadarıyla. Tarih, beşinci dönem, Bayan Barker. Ama kim bunları aklında tutacak ki? Tarih, beşinci dönem, Bayan Barker. Hatırladığım kadarıyla. Tarih, beşinci dönem, Bayan Barker. Hatırladığım kadarıyla. You Again-4 2010 info-icon
–Oh… –You know you will! Ohh... Yapacaksın, biliyorsun. Biliyorsun öyle olacak! Ohh... Yapacaksın, biliyorsun. Ohh... Yapacaksın, biliyorsun. You Again-4 2010 info-icon
Uh… Benim... You Again-4 2010 info-icon
–That is so sweet. –Oh, so sweet. Bu çok tatlı. Çok tatlıymış. You Again-4 2010 info-icon
I will cherish this forever. Bunu sonsuza dek hatırlayacağım. You Again-4 2010 info-icon
I told your mother Olivia was a terrible middle name. Annene, Olivia'nın çok kötü göbek adı olduğunu söylemiştim. Annene Olivia'nın berbat bir göbek adı olduğunu söylemiştim. Annene, Olivia'nın çok kötü göbek adı olduğunu söylemiştim. Annene, Olivia'nın çok kötü göbek adı olduğunu söylemiştim. You Again-4 2010 info-icon
Grandma, does it ever get any easier? Büyükanne, hiç kolay olmayacak mı? You Again-4 2010 info-icon
–What, dear? –This! Ne canım? Bu! Ne, tatlım? Bu! Ne canım? Bu! Ne canım? Bu! You Again-4 2010 info-icon
–Life, everything. –Marni, don't let the way Hayat, herşey! Marni, o kızların seni... Hayat, her şey. Marni, o kızların... Hayat, herşey! Hayat, herşey! Marni, o kızların seni... You Again-4 2010 info-icon
Marni, don't let the way those girls treated you bring you down. Marni, o kızların seni alaşağı etmelerine izin verme. You Again-4 2010 info-icon
We are our experiences. Tecrübelerimiz var. Bizim yaşadıklarımız kendi tecrübelerimiz. You Again-4 2010 info-icon
That terrible time made you the woman you are today. O kötü zaman seni şu anki haline getirdi. O kötü zamanda ki halin seni bu hale getirdi. You Again-4 2010 info-icon
You're absolutely right, Grandma. Kesinlikle haklısın, büyükanne. You Again-4 2010 info-icon
I'll be right back. Hemen dönerim. Hemen geliyorum. You Again-4 2010 info-icon
–Amuse bouche? –Not since college. Amuse bouche?* Okuldan bu yana hayır. Amuse bouche ister misiniz? Üniversiten bu yana hayır. You Again-4 2010 info-icon
Hey, sis. Isn't this a blast? Selam kardeşim. Bu ne büyük sürpriz? Merhaba, kardeşim, sıkıldın mı? You Again-4 2010 info-icon
Look, sis, I've had enough of this game. Bak kardeşim, bu oyun bana yetti. Bak, kardeşim, bu oyunu yeteri kadar oynadım. You Again-4 2010 info-icon
You can make this real easy on yourself. İşimizi kolaylaştırabilirsin. Bunu çok kolay halledebilirsin. You Again-4 2010 info-icon
All you have to do is apologize. Tek yapman gereken özür dilemek. You Again-4 2010 info-icon
If you apologize, I'll keep my mouth shut about everything. Eğer özür dilersen, çenemi kapalı tutarım. Eğer özün dilersen, burnumu hiç birşeye sokmayacağım. You Again-4 2010 info-icon
Fine. Sorry. Peki. Özür dilerim. Pekala, üzgünüm. You Again-4 2010 info-icon
That's it? That… That's your big apology? Bu muydu? Bu senin büyük özrün mü? Bu kadar mu? Hepsi bu mu... You Again-4 2010 info-icon
All right. Well, you've made your trundle. Pekala. Bunu sen istedin. Tamam. Peki, bunu sen istedin. You Again-4 2010 info-icon
Maybe Will should lie in it and hear a few of the details. Belki de Will birkaç detay öğrenmeli. Belki de Will yalanlarını duymak ister ve bir kaç detayı da... You Again-4 2010 info-icon
I'd think very carefully before I did anything crazy, sis. Ben olsam çılgınca bir şey yapmadan önce iyice düşünürdüm kardeşim. Salakça bir şey yapmadan önce biraz daha dikkatli olmalısın, kardeşim. You Again-4 2010 info-icon
Who do you honestly think your brother will believe? Kardeşin sence kime inanır? Kardeşinin gerçekten kime inanacağını düşünüyorsun? You Again-4 2010 info-icon
No. Hm hm. You're not doing this to me again. Hayır. Buna bana tekrar yapmayacaksın. Hayır. Bunu bana bir daha yapamayacaksın. You Again-4 2010 info-icon
I am not the same four eyed, acne covered girl Lisede tartakladığın... İtip kakacağın, sivilceleri olan... You Again-4 2010 info-icon
you pushed around in high school. ...dört göz ve sivilceli kız değilim. ...dört gözlü biri değilim artık. You Again-4 2010 info-icon
Really? Have you taken a look in the mirror lately? Gerçekten mi? Son zamanlarda hiç aynaya baktın mı? Gerçekten mi? Son zamanlarda aynaya bakmış mıydın? You Again-4 2010 info-icon
I gotta admit, the first few rounds went to Joanna. Kabul etmeliyim, ilk roundları Joanna'a kazandı. You Again-4 2010 info-icon
She played some very good hands. Very good. But I'm glad. İyi oynadı. Çok iyi. Ama memnunum. You Again-4 2010 info-icon
It made me realize that we have to step it up, take it to a whole new level. Yeni bir kademeye geçmek zorunda kaldığımızın farkına vardık. You Again-4 2010 info-icon
Whoa. “We?” No, she's your arch nemesis. "Biz mi?" Hayır o senin hayatının düşmanı. You Again-4 2010 info-icon
I'm not gonna be a part of your evil plan. Şeytanca planlarına alet olmayacağım. You Again-4 2010 info-icon
–I'll give you 20 bucks. –Done. 20 papel veririm. Anlaştık. You Again-4 2010 info-icon
Will may not believe his own sister, Eğer kendi kardeşine inanmazsa... You Again-4 2010 info-icon
but I think he'll have a hard time not believing his own eyes. ...gözlerine inanmamakta güçlük çekecek sanırsam. You Again-4 2010 info-icon
Hey, where is Mom? It's getting kind of late. Annem nerede? Biraz gecikti. You Again-4 2010 info-icon
She said she got tied up in town. I'm sure she's on her way. Trafik olduğunu söyledi. Yolda olduğundan eminim. You Again-4 2010 info-icon
Well, with the way she drives, she'll be here in a second. Geçenki gibi sürerse iki saniyede burada olur. You Again-4 2010 info-icon
–She drives like a maniac. –I know. Psikopat gibi kullanıyor. Biliyorum. You Again-4 2010 info-icon
We're co hosting this party. She's got to be here any minute. Bu partiye biz ev sahipliği yapıyoruz. Birkaç dakika sonra burada olur. You Again-4 2010 info-icon
She will. Evet, olur. You Again-4 2010 info-icon
Honey, you look amazing! Tatlım, büyüleyici görünüyorsun! You Again-4 2010 info-icon
Wow! Mom, you look great. Anne, inanılmaz görünüyorsun. You Again-4 2010 info-icon
Sadly, my dress was ruined, and I had to find a replacement on very short notice. Maalesef elbisem mahvoldu ve kısa bir sürede değiştirmek zorunda kaldım. You Again-4 2010 info-icon
Quick, somebody call Us Weekly. Let's find out “Who Wore It Best?” Çabuk, biri Us Weekly'i arasın. Haydi "En iyi giyinen"i bulalım. You Again-4 2010 info-icon
–You look divine! –Aw, thank you. Olağanüstü görünüyorsun! Teşekkür ederim. You Again-4 2010 info-icon
I'm sorry. What is he doing here? Affedersin. Onun burada ne işi var? You Again-4 2010 info-icon
–Sausages. –Oh! Sosis. You Again-4 2010 info-icon
Look, I hope you guys don't mind that I invited Tim. Tim'i ben davet ettim. Umarım sizin için sakıncası yoktur. You Again-4 2010 info-icon
Yeah, well, I sorta do. Evet, benim için biraz var. You Again-4 2010 info-icon
It's just, it's so awkward to come to these things alone, Bu tür şeylere tek başına gelmek çok utanç verici... You Again-4 2010 info-icon
and you said that you and Tim were never serious, ...bir de sen ve Tim'in ciddi olmadığınızı söylemiştin... You Again-4 2010 info-icon
so I figured that it wouldn't be a big deal. ...bu yüzden sorun olmayacağını düşünmüştüm. You Again-4 2010 info-icon
I thought… You know what? You're right. Biliyor musunuz? Haklısınız. You Again-4 2010 info-icon
I should have asked. I'm sorry. Sormalıydım. Özür dilerim. You Again-4 2010 info-icon
Um… I'll go ask Tim to leave. And that… That will be fine. Tim'den gitmesini isteyeceğim. Sonra bir şey olmaz. You Again-4 2010 info-icon
You know what? I don't really care. It's… I'm used to… Biliyor musun? Gerçekten umurumda değil. Yalnız kız olmaya... You Again-4 2010 info-icon
being the solo girl, so it's… ...alışkınım, bu yüzden... You Again-4 2010 info-icon
Marni, you don't have to ask him to leave. I mean, Tim can stay. Marni, gitmesini rica etmek zorunda değilsin. Yani, Tim kalabilir. You Again-4 2010 info-icon
–It's not that big of a deal. –Really? O kadar da önemli değil. Gerçekten mi? You Again-4 2010 info-icon
You know, I… I will be right back. Hemen dönerim. You Again-4 2010 info-icon
–Thank you. –No biggie. Teşekkürler. Önemli değil. You Again-4 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 183145
  • 183146
  • 183147
  • 183148
  • 183149
  • 183150
  • 183151
  • 183152
  • 183153
  • 183154
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim