Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183346
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Stop! Hey, hit the brake! Hit the brake! | Dur! Hey, frene bas! Frene bas! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
What, this one? Where is the brake? | Hangisi? Fren nerede? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I don't know. Pull that lever! I can't reach it! Pull it! | Bilmiyorum. şu kolu çek! Yetişemiyorum! Çek! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
The other lever! It's this one! | Öbür kolu! Bu olacaktı! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
The other one. The other lever! | Ötekisi. Öteki kolu! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
It's the other lever. | Öbür kolu. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
No, it's this one. Oh, no! | Hayır bunu. Oh, hayır! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Otter! Pull the lever! Pull the lever! | Otter! Kolu çek! Kolu çek! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
The other one! The other lever! | Öbürünü! Öteki kolu! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Pull the... | Kolu... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
What will we do? Get off it! | Ne yapacağız? Geri çekil! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Otter, Ely! | Otter, Ely! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Admiral, you okay? Where are the boys? | Amiral, iyi misin? Oğlanlar nerede? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Where are the boys? What? | Oğlanlar nerede? Ne? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Where are the boys? I don't know. | Oğlanlar nerede? Bilmiyorum. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Yay, a sandbox! | Hey, bir kum havuzu! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I ordered us a part that'll have us up and running in no time. | Bizi uçuracak ve hemen çalışacak bir parçanın siparişini verdim. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You sure are putting a lot of effort into fixing that big old light bulb. | Bu büyük ve eski feneri tamir etmek için çok fazla çaba harcıyorsun. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
A lighthouse without a light is just a house. | Işığı olmayan fener sadece bir binadır. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
And that's a problem because... | Ve bu da bir sorun çünkü... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Have I ever told you the story of the beautiful lighthouse keeper? | sana hiç güzel fener bekçisinin hikayesini anlatmış mıydım? ...sana hiç güzel fener bekçisinin hikayesini anlatmış mıydım? ...sana hiç güzel fener bekçisinin hikayesini anlatmış mıydım? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
The beautiful lighthouse keeper? No. I think I would have remembered that. | Güzel fener bekçisi mi? Hayır. Yoksa hatırlamam gerekirdi. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Well, once upon a time, there was a beautiful lighthouse keeper. | Evvel zaman içinde, güzel bir fener bekçisi varmış. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Wait, wait. I thought that lighthouse keepers... | Bekle, bekle. Ben fener bekçilerinin... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
were old men in yellow raincoats with long white beards. | sarı yağmurluklu, uzun beyaz çizmeli yaşlı adamlar olduğunu sanırdım. ...sarı yağmurluklu, uzun beyaz çizmeli yaşlı adamlar olduğunu sanırdım. ...sarı yağmurluklu, uzun beyaz çizmeli yaşlı adamlar olduğunu sanırdım. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Oh, no. This one was a real hottie. | Oh, hayır. Bu tam bir fıstıkmış. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
She had long red hair. She was tall... Yeah. | Uzun kırmızı saçları varmış. Boyluymuş... Eee. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
...and her body, it was the bomb. | ...ve vucudu, bombaymış. ...ve vücudu, bombaymış. ...ve vücudu, bombaymış. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Anyway, her man was a sailor. | Her neyse, erkeği bir denizciymiş. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Oh, I love sailors. | Oh, denizcilere bayılırım. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
And he was afraid that she'd find someone else whenever he was away. | Ve uzaktayken kadının başka birini bulmasından korkarmış. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
No. So she said to him... | Hayır. Kadın da ona demiş ki... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
"As long as that light up there is lit... | "fenerin ışığı yandığı sürece... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
"my heart will always be yours." | ...kalbim senindir." | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
So, from then on, whenever he was away at sea... | O zamandan sonra adam ne zaman denize açılsa... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
he could just look back and he'd see that light... | arkasına dönüp ışığı gördüğünde... ...arkasına dönüp ışığı gördüğünde... ...arkasına dönüp ışığı gördüğünde... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
and he knew that his true love still cared. | gerçek aşkının hala devam ettiğini bilirmiş. ...gerçek aşkının hâlâ devam ettiğini bilirmiş. ...gerçek aşkının hala devam ettiğini bilirmiş. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Frank? Yes, my beautiful lighthouse keeper. | Frank? Evet benim güzel fener bekçim. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
We're doing the right thing, aren't we? | Doğru bir şey yapıyoruz değil mi? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
We've had a bumpy start. Yeah. | Engebeli bir başlangıç yaptık. Evet. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Come here, I wanna show you something. | Gel buraya, sana bir şey göstermek istiyorum. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Okay. Look. | Tamam. Bak. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
See that? That's the buddy system. | Şunu gördün mü? Ahbaplık böyle oluyor. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
We're jelling as a family, even as we speak. | Konuşurken bile kaynaşıyor, aile oluyoruz. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Yeah. You know, it just might work. | Öyle. Bilirsin, işe yarayabilir. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You have to turn it over. I know, Lau. | Onu çevirmen gerekir. Biliyorum Lau. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Thicker, Kelly, thicker. I know. | Daha kalın Kelly, daha kalın. Biliyorum. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Otter and Ely, playing outside. | Otter ve Ely, dışarıda oynayın. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Ethan, Aldo, playing inside. | Ethan, Aldo, içeride oynayın. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Marisa and Bina... | Marisa ve Bina... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Can we plant flowers? A garden? | Çiçek dikebilir miyiz? Bir bahçe? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I think planting a garden would be lovely. | Bence bahçe yapmak çok güzel olur. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Yay, a garden! Flowers are going to be fun. | Yaşasın, bir bahçe! Çiçekler eğlenceli olacak. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
So that leaves time for a little drive. | Öyleyse küçük bir gezintiye zaman kalıyor. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I have this romantic spot I've been wanting to take you to. | Seni götürmek istediğim romantik bir yer var. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I'll get my keys. | Anahtarları alayım. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Mrs. Munion, would you mind watching the little kids for a while? | Bayan Munion, bir süreliğine ufaklıklara bakar mısın? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Oh, sure. They'll be in full lockdown. | Oh, elbette. Hücre hapsinde olacaklar. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Good. Well, lockdown won't be necessary. | Güzel. Şey, hücre hapsi gerekmeyecektir. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Just check in on them every now and then. | Onları sık sık kontrol edin yeterli. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
We'll be back. Mrs. Munion's in charge. | Biz dönceğiz. Nöbet Bayan Munion'da Biz döneceğiz. Nöbet Bayan Munion'da... Biz döneceğiz. Nöbet Bayan Munion'da... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Finally, a moment alone. | Sonunda başbaşa bir an. Sonunda baş başa bir an. Sonunda baş başa bir an. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Sorry. We're with quality control. | Özür dilerim. Kalite kontrolü yapıyorduk. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Products testing. I'm sorry. Oh, my God! | Ürün testi. Özür dilerim. Oh Tanrım! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Just leave it. Come on. I'm so sorry. | Bırakalım. Haydi. Çok özür dilerim. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
I'm really, really sorry. Let's try that one. | Gerçekten, gerçekten üzgünüm. Bir de şunu deneyelim. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Oh, my gosh. Better yet, let's go look at sofas. | Hey Tanrım. En iyisi kanepelere bakalım. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Why do I have to do all this work just to live with these jerks? | Bu aptallarla yaşamak için tüm bu işleri yapmak zorunda mıyım? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Well, what do you suggest? | Ee, ne öneriyorsun? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
What, are you gonna drop a stink bomb on them? | Ne, üzerlerine koku bombası mı atacaksın? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Just watch the master. | Ustayı seyret. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Hey! Watch it, jerk. | Hey! Dikkat et salak. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Loser! | Aptal! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Goofer. Hey, get back here. | Goofer. Hey, çekil oradan. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You did not just splatter me with paint. What are you talking about? | Sadece bana boya sıçratmakla kalmadın. Sen neden bahsediyorsun? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Is that my shirt? | Bu benim şörtüm mü? Bu benim şortum mü? Bu benim şortum mu? | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
The one that you just got paint on? Yeah, thank God. | Daha yeni boya yaptığın mı? Öyle şükürler olsun. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Take it off. Hey! | Çıkar onu. Hey! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
How dare you? Don't... | Ne cüret? Yapma... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Stop it. ...wear my clothes. | Kes şunu. ...elbiselerimi giymek. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Hey, it's not a construction pit. You're not the boss of us. | Hey, bu inşaat çukuru değil. Sen bize patronluk yapamazsın. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Get them! Get them! Take this. | Yakalayın! Yakalayın! Al şunu. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Hey, that's my Rescue Hero. I want it. | Hey o benim kurtarıcı kahramanım. Onu ben istiyorum. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Give it back. Ow! | Geri ver. Ov! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Loser! Hit him with the chair! | Aptal! Ona sandalye ile vur! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Losers! | Salaklar! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
My wallpaper! | Duvar kağıdım! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Hey, what's going on? Now you guys are all in trouble. | Hey, neler oluyor? İşte çocuklar şimdi başınız dertte. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You're going down, Jimi! | Aşağı iniyorsun Jimi! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Stop! Stop! Hey, guys! | Durun! Durun! Hey çocuklar! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Stop! Hey! | Durun! Hey! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Hey, stop! | Hey! Durun! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Whoa! Stop! | Oha! Durun! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You wrecked the house, you trashed the yard... | Evi harabeye çevirdiniz, bahçeyi çöplük yaptınız... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
and you painted the pig. | ve domuzu boyadınız. ...ve domuzu boyadınız. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
You turned a 200 year old panel foyer into a Jackson... | 200 yıllık antika panelli giriş oldu Bir Jackson... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Pollock. Pollock! | Pollock. Pollock! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
It was her fault for wearing my shirt... I am not finished! | Benim tişörtümü giymek onun hatası... Daha bitirmedim! | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
Now, your mother and I know that you do not get along. | Artık, anneniz ve ben yalnız kalamıyacağınızı öğrendik. Artık, anneniz ve ben yalnız kalamayacağınızı öğrendik. | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |
But you're just going to have to pretend... | Ama yapmanız gereken şey gerçekten öyle olana kadar... | Yours, Mine & Ours-1 | 2005 | ![]() |