Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2401
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Is Tom in? | Tom içerde mi? | AfterLife-1 | 2009 | |
| The captain just stepped out. He won't be long. | Komise biraz önce çıktı. Gelmesi uzun sürmez. | AfterLife-1 | 2009 | |
| You can wait in his office if you want. | İsterseniz ofisinde bekleyebilirsiniz. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Um, no, thanks. I'll just grab a drink. | Yo teşekkürler. Ben bir içeçecek alacam. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Piece of shit. | Lanet Pislikler. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Yeah. No, I'm fine. | Evet sağolun iyiyim. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I just found out. | Ben sadece. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm so sorry, man. Look, if there's anything you need at all | Üzgünüm adamım. Bk, bir şeye ihtiyacın olursa, | AfterLife-1 | 2009 | |
| I need to see Anna. What do you mean? | Anna'yı görmem lazım Ne demek istiyorsun? | AfterLife-1 | 2009 | |
| The funeral director said I couldn't see her because I wasn't family. | Cenaze yöneticisi aileden olamdığım için göremeyeceğimi söyledi. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Please talk to him, Tom. You know, pull some strings | Lütfen,konuş onunla Tom. Araya birilerini sok... | AfterLife-1 | 2009 | |
| or show him your badge or something. | ...rozetini falan göster, veya başka bişeyler yap. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I can't do that, Paul. | Bunu yapamam, Paul. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I fucked up, man. | Her şeyi batırdım. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Are you sure you're okay? | İyi olduğuna emin misin? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Huh? Yeah. | Hı.Evet | AfterLife-1 | 2009 | |
| I always fuck everything up. | Her zaman herşeyi mahvederim zaten. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Who was she? | O kimdi? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Mrs. Whitehall. | Bayan Whitehall. | AfterLife-1 | 2009 | |
| You shouldn't be afraid of her. | Ondan korkmana gerek yok. | AfterLife-1 | 2009 | |
| The dead can't harm the dead. | Ölüler ölülere zarar veremez. | AfterLife-1 | 2009 | |
| But I'm not dead! | Ama ben ölü değilim! | AfterLife-1 | 2009 | |
| Give me the scissors. | Bana makası ver. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I only want to help you. | Sadece sana yardım etmek istiyorum. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'll kill you. I swear to God I will kill you. | Sni öldürürüm. Yemin ederim ki seni öldürürüm. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Go ahead. | Yap o zaman. | AfterLife-1 | 2009 | |
| What are you waiting for? | Neyi bekliyorsun? | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm breathing. | Nefes alıyorum. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm breathing. Maybe I was in some kind of coma | Nefes alıyorum. Belki bir çeşit komadayımdır. | AfterLife-1 | 2009 | |
| and the doctors made a mistake You died, Anna. | ve doktorlar hata yapmıştır. Sen öldün, Anna. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Everyone dies. | Herkes ölür. | AfterLife-1 | 2009 | |
| How can I be dead if I'm talking to you? | Seninle konuşuyorsam nasıl ölü olabilirim? | AfterLife-1 | 2009 | |
| You're talking | Yaşıyor olduğun için | AfterLife-1 | 2009 | |
| not because you're alive, | konuşuyor değilsin. | AfterLife-1 | 2009 | |
| but because I have a gift. | Bu benin yeteneğimden kaynaklanıyor. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I can talk to those between life and death. | Ben hayatla ölüm arasındakilerle konuşabilirim. | AfterLife-1 | 2009 | |
| To help them make the transition. | Geçisi yapmalarına yardımcı olmak için. | AfterLife-1 | 2009 | |
| So am I a ghost? Is that why I'm here? | Öyleyse ben bir hayalet miyim? O yüzden mi burdayım? | AfterLife-1 | 2009 | |
| You're here so I can bury you. Come. | Seni gömebileyim diye burdasın. Gel. | AfterLife-1 | 2009 | |
| No, please, I don't want | Yok, lütfen, istemiyorum. | AfterLife-1 | 2009 | |
| You're a corpse, Anna. Your opinion doesn't count anymore. | Sen bir cesetsin, Anna. Artık senin fikrinin bir önemi yok. | AfterLife-1 | 2009 | |
| But I'm breathing. I must still be alive. | Ama ben nefes alıyorum. Hala yaşıyor olmalıyım. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Oh, you people! | Ah, siz insanlar! | AfterLife-1 | 2009 | |
| You think because you breathe, piss, shit you're alive? | Nefes aldığınız için mi, yaşadığınızı sanıyorsunuz? | AfterLife-1 | 2009 | |
| You clutch onto life as if your life was worth clutching onto. | Sakin hayatınız tutunmaya değermiş gibi hayata tutunmaya çalışıyorsunuz. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Was your life worth clutching onto, Anna? Was it? | Hayatın, ona tutunmaya değer miydi Anna? Öylemiydi? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Maybe you died a long time ago. | Belkide zaten çok uzun zaman önce ölmüşsündür. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm surprised you're still arguing with me. | Hala benimle tartıştığına inanamıyorum. | AfterLife-1 | 2009 | |
| You don't have much time left. | Çok fazla zamanın kalmadı. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Your funeral's in two days. | Cenazen iki gün sonra. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Soon you're going to be enclosed in a coffin and buried in the ground. | Yakında bir tabuta kapatılacak ve toprağın altına gömüleceksin. | AfterLife-1 | 2009 | |
| No one can hear you then. | Ondan sonra seni kimse duyamaz. | AfterLife-1 | 2009 | |
| No one can speak to you there. | Orda seninle kimse konuşamaz. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Are you scared? | Korktun mu? | AfterLife-1 | 2009 | |
| You're not ready. | Hazır değilsin. | AfterLife-1 | 2009 | |
| ...struggling, you don't have much time left. | ...çabalıyorum, çok fazla zamanın kalmadı. | AfterLife-1 | 2009 | |
| There's nothing. He's right. | Burada bi şey yok. O haklı. | AfterLife-1 | 2009 | |
| What have you done with your life? | Hayatına ne yaptın böyle? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Maybe you did die a long time ago. | Belki gerçekten çok uzun zaman önce öldün. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm disappointed with you. Who are you? | Senin için üzgünüm. Sen kimsin? | AfterLife-1 | 2009 | |
| I am you. | Ben senim. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Maybe you are better off dead. | Belki ölmüş olman daha iyidir. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Then perhaps you can help me. | O zaman belki sen bana yardım edebilirsin. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Could you throw these away for me, please? | Lütfen bunları benim için atar mısın? | AfterLife-1 | 2009 | |
| There's no life left in them. They belong in the garbage. | Onların içinde hayat kalmadı. Onlara çöplüğe aitler. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Did you know Mrs. Whitehall? | Bayan Whitehall'ı tanıyor musunuz? | AfterLife-1 | 2009 | |
| I thought this was Ms. Taylor's funeral. | Ben bunun Bayan Taylor'ın cenazesi sanıyordum. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Ah, Ms. Taylor, no. | Ah, Bayan Taylor, hayır. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Her funeral is not until Friday. | Onun cenazesi Cuma gününe kadar değil. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Where is she now? | Nerde şimdi o? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Um, she's downstairs. | Aaa,aşağıda. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Why? Because she's not ready. | Neden? Çünkü hazır değil. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Is the flower for her? | Çiçekler onun için mi? | AfterLife-1 | 2009 | |
| She was my teacher. Aha. | O benim öğretmenimdi. Aha. | AfterLife-1 | 2009 | |
| And you are? Jack. | Ve sen de? Jack. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Well, Jack, what did you think? | Güzel, Jack, ne düşünüyorsun? | AfterLife-1 | 2009 | |
| About what? About Mrs. Whitehall's funeral. | Hanki konuda? Bayan Whitehall'un cenazesi hakkında | AfterLife-1 | 2009 | |
| You find it interesting? | Bunu ilginç mi buluyorsun? | AfterLife-1 | 2009 | |
| It was okay, I guess. | Bence tamam gibi. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Are all funerals the same? | Bütün cenazeler aynı mıdır? | AfterLife-1 | 2009 | |
| They're never the same. | Hiçbir zaman aynı olmaz. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Each one is special. | Herbiri ayrı özeldir. | AfterLife-1 | 2009 | |
| The dead always speak to us in different ways. | Ölü bizimle farklı biçimlerde konuşur. | AfterLife-1 | 2009 | |
| It was a pleasure talking to you, Jack. | Seninle konuşmak bir zevk, Jack. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Why did you do this? | Neden yaptın bunu? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Why did you do this?! | Nedeny aptın bunu?! | AfterLife-1 | 2009 | |
| Is this the afterlife? | Bu ölümden sonrası mı? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Because it feels more like hell. | Çünkü bu dajha çok cehenneme benziyor. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Paul... | Paul... | AfterLife-1 | 2009 | |
| What is that? It's your dress | Bu ne? Senin elbisen | AfterLife-1 | 2009 | |
| for your funeral. My funeral dress? | Cenazen için. Benim cenaze elbisem? | AfterLife-1 | 2009 | |
| Your mother brought it around this morning. | Annen bu sabah getirdi. | AfterLife-1 | 2009 | |
| I'm not ready to die. Not yet. | Ben ölmeye hazır değilim. Daha değil. | AfterLife-1 | 2009 | |
| There's nothing out there for you anymore. | Bundan sonra yapabileceğin bişey kalmadı. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Oh, come on. | Ah, hadi. | AfterLife-1 | 2009 | |
| One more key, come on. | Bir anahtar daha, hadi. | AfterLife-1 | 2009 | |
| 20 dollar, four cents. | 20 dollar, 4 cents. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Sir, your change. | Bayım, bozukluklarınız. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Please be there. | Lütfen orda ol. | AfterLife-1 | 2009 | |
| Please pick up. Please pick up. | Lütfen cevap ver. Lütfen cevap ver. | AfterLife-1 | 2009 |