Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3354

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
She plays tennis.	Tenis oynarmış.	Alpeis-1	2011
Maybe for several years, cause her racket was quite lightweight.	Muhtemelen uzun süredir oynuyordu çünkü raketi oldukça ağır.	Alpeis-1	2011
Was she taken to surgery?	Ameliyata alındı mı?	Alpeis-1	2011
Any relatives? Her parents are notified.	Akrabası var mı? Ailesi bilgilendirildi.	Alpeis-1	2011
Where's she going to?	Nereye götürüldü?	Alpeis-1	2011
To room 205.	205 numaralı odaya.	Alpeis-1	2011
She has no brothers or sisters.	Hiç kardeşi yokmuş.	Alpeis-1	2011
Her favorite actor is Jude Law.	En sevdiği aktör Jude Law'muş.	Alpeis-1	2011
Brown haired? Blonde? Brunette?	Kumral mı, sarışın mı, esmer mi?	Alpeis-1	2011
Dark brown, though her head was covered in blood...	Koyu kestane rengi, gerçi başı kan içinde kalmıştı ama...	Alpeis-1	2011
I think, dark brown.	Koyu kestane olması lazım.	Alpeis-1	2011
Do you want some coffee? Yes.	Kahve ister misin? Olur.	Alpeis-1	2011
There's inside. Shall I take your cup?	İçerde var. Kupanı kullansam olur mu?	Alpeis-1	2011
Only for today. Tomorrow, I'll bring mine.	Sadece bugünlük, yarın kendiminkini getiririm.	Alpeis-1	2011
What's yours like?	Seninki nasıl?	Alpeis-1	2011
I'm asking for not to mess it with another that looks alike.	Başka bir kupayla karıştırmamak için soruyorum.	Alpeis-1	2011
Blue with red letters.	Mavi renkli, üzerinde kırmızı renkli yazılar var.	Alpeis-1	2011
What's written on it?	Ne yazıyor?	Alpeis-1	2011
"Los Angeles".	"Los Angeles".	Alpeis-1	2011
No, there's no other like it.	Los Angeles yazan başka kupa yok.	Alpeis-1	2011
In these occasions you need stay calm...	Bu gibi durumlarda ne kadar zor gelse de...	Alpeis-1	2011
however hard it's what I'm saying.	...sükunetinizi korumanız gerekir.	Alpeis-1	2011
Have you got any other kids? No.	Başka çocuğunuz var mıydı? Yok.	Alpeis-1	2011
Everything's going to be all right. She'll make it.	Her şey düzelecek. Kurtulacak.	Alpeis-1	2011
She seems a tough nut to crack.	Çetin ceviz bir kıza benziyor.	Alpeis-1	2011
She's a sportswoman. She plays tennis.	Sporcuydu, tenis oynardı.	Alpeis-1	2011
That's very good.	Çok güzel.	Alpeis-1	2011
I play tennis too.	Ben de tenis oynarım.	Alpeis-1	2011
I've surely suffered an injury that held me back...	Geçirdiğim ciddi bir kaza nedeniyle bir süre oynayamadım...	Alpeis-1	2011
but for the last two years I'm getting better.	...ama son iki yıldır gitgide iyileşiyorum.	Alpeis-1	2011
My wife is a former tennis champion.	Eşim eski bir tenis şampiyonudur.	Alpeis-1	2011
I don't want you to worry. We're going to do everything we can.	Endişelenmenizi istemem. Biz, elimizden geleni yapacağız.	Alpeis-1	2011
You're daughter is going to be all right.	Kızınız iyileşecek.	Alpeis-1	2011
She'll come back to the tennis court sooner than you may realize.	Tahmin ettiğinizden de kısa sürede tenis kortlarına dönecek.	Alpeis-1	2011
And you won't even remember all this.	Bu yaşananları da unutacaksınız.	Alpeis-1	2011
I want you to make me a favor.	Bana bir iyilik yapar mısınız?	Alpeis-1	2011
This is her favorite wristband.	Bu onun en sevdiği bilekliği.	Alpeis-1	2011
She used to wear it in every match.	Her maçında giyerdi.	Alpeis-1	2011
I want you to give it to her. It will give her strength.	Kendisine giydirmenizi istiyorum, ona güç verecektir.	Alpeis-1	2011
I don't know if it's allowed to wear it.	Giymesinde bir sakınca var mıdır bilmiyorum.	Alpeis-1	2011
There's no problem.	Sorun değil.	Alpeis-1	2011
You may give it yourself to her whenever you see her.	Odasına girdiğinizde kendiniz de takabilirsiniz.	Alpeis-1	2011
Hi, dad.	Selam, baba.	Alpeis-1	2011
It's just five minutes to ten.	Daha 10'a beş var	Alpeis-1	2011
It's 10:10!	Saat 10:10!	Alpeis-1	2011
There was heavy traffic. I was worried.	Trafik çok yoğundu. Meraklandım.	Alpeis-1	2011
I don't mind that you're being late. Just warn me about.	Gecikmen önemli değil ama bana haber ver.	Alpeis-1	2011
I go to bed. Do you want me for something else?	Ben yatıyorum. İstediğin başka bir şey var mı?	Alpeis-1	2011
Tomorrow it's going to rain. Take your jacket with you.	Yarın hava yağışlı olacak. Montunu almayı unutma.	Alpeis-1	2011
Today is a special day.	Bugün, çok özel bir gün.	Alpeis-1	2011
As you know, we've been long looking for a good sounding 1	Bildiğiniz üzere, takımımız için kulağa hoş gelen... 1	Alpeis-1	2011
and suitable name for our team.	...ve uygun bir isim arıyorduk.	Alpeis-1	2011
After a lot of thought, I ended up...	Uzun uzun düşündükten sonra...	Alpeis-1	2011
...to the name "Alps".	..."Alpler" isminde karar kıldım.	Alpeis-1	2011
Alps?	Alpler mi?	Alpeis-1	2011
Yes, Alps.	Evet, Alpler.	Alpeis-1	2011
Why Alps?	Neden Alpler?	Alpeis-1	2011
Alps, for two important reasons.	İki önemli sebeple, Alpler.	Alpeis-1	2011
The first one...	Birincisi...	Alpeis-1	2011
it doesn't by any means reveal what exactly we are doing.	...ne yaptığımıza dair hiçbir ipucu vermiyor.	Alpeis-1	2011
And the second one is purely symbolic.	İkincisi de, çok sembolik olması.	Alpeis-1	2011
No other mountain can stand in for the mountains of the Alps.	Başka hiçbir dağ, Alp Dağları'nın yerini alamaz.	Alpeis-1	2011
Anything else would be smaller and less imposing. Therefore...	Diğerleri onun yanında daha küçük ve zayıf durur. O yüzden...	Alpeis-1	2011
...a poor substitute.	...yerini alamazlar.	Alpeis-1	2011
What is amazing with the mountains of the Alps is...	Alpler bu kadar muhteşem olmasının sebebi...	Alpeis-1	2011
that while can not be replaced by any other...	...başka hiçbir şey onun yerini dolduramazken...	Alpeis-1	2011
they can stand in for all the others.	...Alpler, diğer dağların yerini doldurabilir.	Alpeis-1	2011
Who could mind seeing in the place of Ararat	Kim Alpler'in yerine Ağrı Dağı'nı...	Alpeis-1	2011
or Mount McKinley...	...ya da McKinley Dağı'nı...	Alpeis-1	2011
the Alps?	...görmek ister ki?	Alpeis-1	2011
Would you mind?	Siz ister misiniz?	Alpeis-1	2011
Neither could I.	Ben de istemem.	Alpeis-1	2011
Besides, I will take the name of the highest mountain of the Alps...	Ayrıca, Alp Dağları'nın en yükseği olan...	Alpeis-1	2011
which is called Mont Blanc.	...Mont Blanc'ı kendi lakabım yapacağım.	Alpeis-1	2011
What about us?	Peki, ya biz?	Alpeis-1	2011
You may choose names among the smaller mountains.	Siz de daha küçük dağların adlarını alabilirsiniz.	Alpeis-1	2011
Do you know them?	İsimlerini biliyor musunuz?	Alpeis-1	2011
Monte Roza, Dom...	Monte Roza, Dom...	Alpeis-1	2011
Weisshorn, Matterhorn...	...Weisshorn, Matterhorn...	Alpeis-1	2011
Finsteraarhorn...	...Finsteraarhorn...	Alpeis-1	2011
Aletschhorn...	Aletschhorn...	Alpeis-1	2011
Barre des Ecrins...	Barre des Ecrins...	Alpeis-1	2011
Gran Paradiso, Piz Bernina and one more.	Gran Paradiso, Piz Bernina ve bir tane daha var.	Alpeis-1	2011
Weissmies.	Weissmies.	Alpeis-1	2011
I've printed copies for you.	Sizin için çoğalttım.	Alpeis-1	2011
I'd like to take Matterhorn.	Ben Matterhorn'u seçiyorum.	Alpeis-1	2011
Why?	Peki, neden?	Alpeis-1	2011
It reminds my father.	Bana babamı hatırlatıyor.	Alpeis-1	2011
When I was very small, we had gone there for excursion.	Ben küçükken, oraya gezmeye giderdik.	Alpeis-1	2011
Matterhorn! In Switzerland?	Matterhorn'a. İsviçre'ye mi?	Alpeis-1	2011
At the foot of the mountain.	Dağın eteklerine.	Alpeis-1	2011
Good evening. Just a moment. I'm coming.	İyi akşamlar. Biraz bekleyin, hemen geliyorum	Alpeis-1	2011
Good evening, sir. Good evening.	İyi akşamlar, bayım. İyi akşamlar.	Alpeis-1	2011
Take a seat. Thank you.	Buyurun. Teşekkür ederim.	Alpeis-1	2011
I've brought you the list you asked and the photo.	İstediğiniz listeyi ve fotoğrafı getirdim.	Alpeis-1	2011
Don't you have a closer one? Unfortunately no.	Daha yakından çekilmiş yok muydu? Maalesef yok.	Alpeis-1	2011
A captain. A captain of the merchant navy.	Kaptan. Tacir gemilerinde çalışıyordu.	Alpeis-1	2011
These are sub lieutenant’s badges.	Teğmen brövesi var.	Alpeis-1	2011
The photo is old.	Fotoğraf biraz eski.	Alpeis-1	2011
I couldn't find a more recent one.	Daha yenisini bulamadım.	Alpeis-1	2011