Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4471
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Ah, it's you | Geldin mi? | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Dagang | Dagang. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I want to quit after spring | İlkbahardan sonra bu işi bırakmak istiyorum. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Closer | Yaklaşın. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Smile. Ok | Gülümseyin. Evet. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Come on, good baby | Hadi, güzel bebek. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Well, yes, don't move! | Güzel, evet, kımıldamayın! | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Yanli... | Yanli... | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I was drunk when I beat you last time | Geçen sefer seni dövdüğümde çok sarhoştum. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| The baby is mine | Bebek benim. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I admit it | İtiraf ediyorum. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Let me take care of the baby | Bebeğin sorumluluğunu üstlenmeme izin ver. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| The baby | Bebek... | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| is not yours | ...senin değil. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Whose? | Kimin? | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I have something to tell you | Sana söylemem gereken bir şey var. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| You go down first | Önce aşağı git. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I told you to go | Sana gitmeni söyledim. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| I will talk to her in private | Onunla özel olarak konuşacağım. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Who is Dagang's family? | Dagang'ın ailesi kim? | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| You two can talk | İkiniz görüşebilirsiniz. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| If I am dead, don't be rude to the baby | Eğer ben ölürsem, bebeğe kötü davranma. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| He is my offspring | O benim yavrum. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| 1 month later | "1 Ay Sonra" | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Catch hold of her | Yakalayın onu. | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Brother. Do you see a man with a baby? | Kardeşim. Bebekli bir adam gördün mü? | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| Don't run away! | Aşağı inin! | Anyangde Guer-1 | 2001 | |
| MOTHERHOOD | ANNELİK | Anyasag-1 | 1974 | |
| What is the first thing you remember? | Çocukluğundan ilk hatırladığın şey ne? | Anyasag-1 | 1974 | |
| How old are you? 18. | Kaç yaşındasın? 18. | Anyasag-1 | 1974 | |
| When did you get married? 17. | Ne zaman evlendin? 17 yaşında. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How many children do you have? 2 | Kaç çocuğun var? İki tane. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How old is the first one? One and a half. | Büyüğü kaç yaşında? Bir buçuk. | Anyasag-1 | 1974 | |
| The second? One week old. | Küçüğü? Bir haftalık. | Anyasag-1 | 1974 | |
| When was he born? 15th October. | Hangi gün doğdu? 15 Kasım'da. 1 | Anyasag-1 | 1974 | |
| How many days old is he? 1 | Kaç günlük oluyor? | Anyasag-1 | 1974 | |
| What do you mean by how many days old? … One week. | Nasıl yani kaç günlük? Bir haftalık işte. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How long have you known each other? 2 years. | Birbirinizi ne kadardır tanıyorsunuz? 2 yıldır. | Anyasag-1 | 1974 | |
| What did you like most about your childhood? | Kendi çocukluğunda en sevdiğin şey neydi? | Anyasag-1 | 1974 | |
| … I don’t know. | Bilmem. | Anyasag-1 | 1974 | |
| What did you like least? | En sevmediğin şey neydi? | Anyasag-1 | 1974 | |
| I couldn’t work because they wouldn’t let me. That's all. | Çalışmama izin vermezlerdi. Hoşlanmadığım tek şey buydu. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Tell me one of your dreams. What do you remember? | Rüyalarından birini anlatsana. Hatırladığın kadarını. | Anyasag-1 | 1974 | |
| A dream? | Rüya mı? | Anyasag-1 | 1974 | |
| An old one, or a… | Eski veya yeni olabilir | Anyasag-1 | 1974 | |
| What? I can’t remember anything. | Aklıma hiçbir şey gelmiyor. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I went to bed in the evening... | Akşam yatağa yattım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| It was nothing... | Her şey normaldi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I got up... | Yataktan kalktım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I went out … | Dışarı çıktım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I sent someone to telephone… | Birini telefon etmeye yolladım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He was born… | Doğum başlamıştı. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I was feeling well… | Ama kendimi iyi hissediyordum. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He came in… | Kocam içeri girdi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He had a look at him... | Şöyle bir baktı. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I was expecting my husband for dinner... | Kocamın akşam yemeğinden önce dönmesini beklemiyordum. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He arrived, we had dinner... | Geldi, yemek yedik... | Anyasag-1 | 1974 | |
| we went to bed... | ...yatağa geçtik. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Then around 12 o’clock my belly began to hurt. | Gece yarısına doğru karnıma yine ağrılar girdi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I went out. | Dışarı çıktım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I came back again. | Tekrar yatağa döndüm. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I was going out again and again; mother began to fight with me. | Defalarca dışarı çıkıp durdum, kaynanam iyice kızmaya başladı. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Jóska told her not to fight with me because I was ill. | Jóska kaynanama kızmamasını, rahatsız olduğumu söyledi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Mother got up and cleaned the house. | Kaynanam kalkıp evi süpürdü. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Jóska told her to get an ambulance, but she said that that can wait. | Jóska kaynanamdan ambulans çağırmasını istedi, ama kaynanam acelesi yok dedi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I sent him and the ambulance came. | Ben de Jóska'yı yolladım, ambulans geldi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| They took me away at 3 o’clock. | Saat 3 gibi gelip beni aldılar. | Anyasag-1 | 1974 | |
| The baby was born at 4 o’clock. | Bebek saat 4'te dünyaya geldi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He came in to see me... | Kocam beni görmek için içeri girdi... | Anyasag-1 | 1974 | |
| he took a look at him... | ...oğluma baktı... | Anyasag-1 | 1974 | |
| he was very glad... | ...çok mutlu görünüyordu. | Anyasag-1 | 1974 | |
| I was glad, we were happy. | Ben de halimden memnundum, ikimiz de mutluyduk. | Anyasag-1 | 1974 | |
| He brought me home on Friday. | Cuma günü beni eve getirdi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| We were happy at home. | Evde de keyfimiz yerindeydi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Me … my husband, the family. | Benim, kocamın, tüm ailenin keyfi yerindeydi. | Anyasag-1 | 1974 | |
| What is it? | Bir şey mi oldu? | Anyasag-1 | 1974 | |
| Nothing... | Yok bir şey. | Anyasag-1 | 1974 | |
| What happened to your lip? | Dudağına ne oldu? | Anyasag-1 | 1974 | |
| I got hit and then it split. | Bir yere çarptım, sonra açıldı. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How did you hit it? | Nereye çarptın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| I bumped against the bed. | Yatağın köşesine çarptım. | Anyasag-1 | 1974 | |
| By yourself? | Kendin mi çarptın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| When? | Ne zaman oldu? Uzun zaman önce. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Did it hurt you? | Canın çok acıdı mı? | Anyasag-1 | 1974 | |
| Did it bleed? | Kanadı mı? Hem de nasıl. | Anyasag-1 | 1974 | |
| What did you do? | Sonrasında ne yaptınız? | Anyasag-1 | 1974 | |
| We went to the doctor. | Doktora gittik. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Did they sew it up? | Dikiş attılar mı? | Anyasag-1 | 1974 | |
| Did you know that it would leave a scar? | İz kalacağını tahmin etmiş miydin? | Anyasag-1 | 1974 | |
| No. I realised later. | Sonrasında fark ettim. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Were you upset? | Çok üzüldün mü peki? | Anyasag-1 | 1974 | |
| I was. | Evet, üzülmüştüm. | Anyasag-1 | 1974 | |
| Why did you leave? | Evden niçin kaçtın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| He didn’t behave well. | Bana iyi davranmıyordu. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How did you leave? | Nasıl kaçtın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| By bus. | Otobüsle. | Anyasag-1 | 1974 | |
| How did you leave from home? | Peki evden nasıl çıktın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| How did you depart from the house? | Evden nasıl ayrıldın? | Anyasag-1 | 1974 | |
| Through the door. | Kapıdan. | Anyasag-1 | 1974 | |
| And what did you say? | Peki ne dedin? | Anyasag-1 | 1974 |