Search
English Turkish Sentence Translations Page 1138
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| 'Sup? 1 | Ne haber? | A Better Life-1 | 2011 | |
| I'm tired. Go to bed. | Yorgunum. Doğru yatağa. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Come on. Go to bed. | Haydi, doğruca yatağa. Tamam, ahbap. Gidiyorum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Luis. | Luis. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Apá, I need some money. | Baba, biraz paraya ihtiyacım var. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Again? Why? | Yine mi? Neden ki? | A Better Life-1 | 2011 | |
| I need to buy some stuff for school. | Birkaç okul malzemesi almalıyım. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Since when do you go to school? | Ne zamandan beri okula gidiyorsun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Every day. | Her gün gidiyorum ki. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Right. | Ne demezsin. | A Better Life-1 | 2011 | |
| How many days have you missed this year? | Bu yıl kaç gün devamsızlığın var? Bilmem, 18, 19 olabilir. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I don't want you to miss school no more. School's important. | Artık okuldan kaytarmanı istemiyorum. Okul çok önemli. | A Better Life-1 | 2011 | |
| It's everything. | En önemli şeydir. Emredersiniz, Profesör. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Sí, Professor. | Emredersiniz, Profesör mü? | A Better Life-1 | 2011 | |
| You wanna end up like me? | Sonunun bana benzemesini mi istiyorsun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Hey, so can I have the money or what? | Peki, parayı veriyor musun, vermiyor musun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| You want money? Come work. | Para mı istiyorsun? O zaman gel çalış. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You used to come with me on Saturdays. | Önceden benimle cumartesileri geliyordun. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Well, I had to stop 'cause of soccer. | Futbol yüzünden bıraktım. Yıllardır futbol oynamıyorsun ki. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Well, that's because that league sucked, man. | Ligin tadı kalmadığı için oynamıyorum, ahbap. | A Better Life-1 | 2011 | |
| If you need money in this world, Luis, necesitas trabajar. | Paraya ihtiyacın varsa, Luis, çalışmalısın. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You need to work. | Çalışman gerekiyor. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Get yourself an education. | Eğitim almalısın. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You know what? I'm gonna jack an old lady in the street, all right? I don't care. | Bak ne diyeceğim? Sokakta yaşlı bir bayanı soyarım, tamam mı? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Don't even say that. | Bunu ağzına alma bile. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You better go to school now. | Artık okula gitsen iyi olur. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Damn! | Siktir! | A Better Life-1 | 2011 | |
| Listen, buddy. | Beni dinle, dostum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You ain't just buyin' a truck, or a business. | Bir kamyonet ya da iş yeri almıyorsun. | A Better Life-1 | 2011 | |
| What you're buyin' is the American Dream. | Aldığın şey Amerikan Rüyası. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I ain't buyin' your truck. | Kamyonetini almıyorum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Fine. If you don't buy her, someone else will. | Güzel. Sen almazsan, başka biri alır. | A Better Life-1 | 2011 | |
| And if I sell her to someone else, then you're out of a job. | Onu başkasına satarsam, o zaman da sen işsiz kalırsın. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Back on that corner where I found you six years ago. | 6 yıl önce seni bulduğum yere geri dönersin. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Beggin' for work with all the other desperate wetbacks. | Diğer Meksikalı kaçak göçmenlerle iş dilenirsin. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Duckin' La Migra. Not knowing where your next dollar's gonna come. | Kahrolası göçmen bürosu. Rızkının nereden geleceğini bilemezsin. | A Better Life-1 | 2011 | |
| But you buy ol' girl from me, you keep my tools... | Fakat kamyonetimi aldığında, aletlerim senin olur. | A Better Life-1 | 2011 | |
| You keep all my customers... | Tüm müşterilerim senin olur. Kendi işinin patronu olursun. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Look at me. | Beni örnek alalım. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I came here with nothing, but I'm going home to my very own farm. | Buraya beş parasız geldim, fakat kendi çiftliğimdeki evime gidiyorum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I don't want to go home. | Ben eve dönmek istemiyorum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Please tell him to be careful. | Lütfen, ona dikkatli olmasını söyle. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Don't worry, Mrs. Donnely. | Merak etmeyin, Bayan Donnely. | A Better Life-1 | 2011 | |
| He does this all the time. He's a professional. | Bunu sürekli yapıyor. O bir profesyonel. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Shouldn't you be using one of those cherry picker things? | Kiraz toplayıcılarından birini kullanamaz mısın? | A Better Life-1 | 2011 | |
| A cherry picker? | Kiraz toplayıcısı mı? | A Better Life-1 | 2011 | |
| If I had a cherry picker, I'd have to charge more. | Kiraz toplayıcım olsaydı, daha çok para kazanırdım. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Are you insured? | Sigortan var mı? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Mrs. Donnely, I'm fully insured and bonded. I promise you. | Bayan Donnely, sigortalıyım, ve güvencem var. Yeminle. | A Better Life-1 | 2011 | |
| This is the way we do it in Mexico. | Meksika'da işler bu şekilde yürür. | A Better Life-1 | 2011 | |
| It's safe. Believe me. | Güvenli, inanın bana. | A Better Life-1 | 2011 | |
| If it's so safe, why don't you climb up here, fatty? | Eğer güvenliyse, neden buraya tırmanmıyorsun, şişko? | A Better Life-1 | 2011 | |
| What about you? How much you got? | Peki ya sen? Ne kadar var? | A Better Life-1 | 2011 | |
| You believe that? That fool's locochón. | Buna inanıyor musun? Bu sersemin kafası iyi. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I'm gonna hurt that boy. | O çocuğun canını fena halde yakacağım. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Man, what's his name? | Ahbap, onun adı ne? | A Better Life-1 | 2011 | |
| I don't know. Ramon or somethin'. | Bilmem. Ramon ya da ona benzer bir şeydi. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Who he down with? | O lanet olası kim? Kim olduğu umurumda değil. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Hey, what's up? | Selam, ne haber? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Facu just got taxed by that big kid over there. | Şuradaki iri çocuk az önce Facu'dan haraç aldı. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I heard Ramon had some yesca. | Ramon'un elinde biraz mal olduğunu duydum. | A Better Life-1 | 2011 | |
| So I went over to him, confirmed what was what, | Bu yüzden neyin ne olduğunu anlamak üzere yanına gittim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| and then I gave him the bolas. | Sonra da ona paramı kaptırdım. Hayır, benim paramı kaptırdı. | A Better Life-1 | 2011 | |
| And when I asked him for the yesca, he just told me to step off. | Malı sorduğumda bana bas git, dedi. | A Better Life-1 | 2011 | |
| And you let him get away with that shit? | Sen de bunu onun yanına mı bıraktın? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Hell, no. I wasn't with this fool. | Kahretsin, hayır. Ben bu aptalın yanında değildim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Yo, Ruthie, what was I gonna do? Cancel that fool with the judas right there? | Ruthie, ne yapabilirdim ki? | A Better Life-1 | 2011 | |
| You can't let these bitches take an inch or they'll take a mile. | O şerefsizlere elinizi verseniz kolunuzu kaptırırsınız. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Yo, my man, you know who I am? | Adamım, kim olduğumu biliyor musun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| No. But I want to. | Hayır ama bilmek isterim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I'm gonna have you killed. That's who I am. | Seni nallatacak kişiyim. İşte o benim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Why you wanna kill me for, mija? | Beni neden öldürteceksin bakalım, yavrum? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Oh, you ain't believe me? | Bana inanmıyor musun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Ask anybody who my uncles are. I'm gonna have you killed. | Git amcalarımın kim olduğunu birilerine sor. Seni mıhlatacağım. | A Better Life-1 | 2011 | |
| What's up then? | Madem öyle, ne oldu? Adamımın parasını mı aldın? | A Better Life-1 | 2011 | |
| No, I told him I'd hook him up later when the guards weren't lookin'. | Hayır, güvenlik görevlileri yokken gelip seni göreceğim dedim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Lyin' bitch! You didn't say that. | Yalancı piç! Öyle demedin. | A Better Life-1 | 2011 | |
| I said to hang back till after lunch until we went inside. | Öğle yemeğinden sonra içeri girene kadar arkada takılacağımı söyledim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| So, what's up? You want that shit or not? | Peki, ne? Malı istiyor musun? İstemiyor musun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| No. Just give him back his money. | Hayır. Ona parasını geri ver. | A Better Life-1 | 2011 | |
| It was nice doin' business with you. | Seninle iş yapmak çok güzeldi. | A Better Life-1 | 2011 | |
| So, what's your real name, anyway, mija? | Peki, gerçek adın ne, yavrum? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Hey, what? | Ne dedin? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Hey, hey, stop! | Durun! | A Better Life-1 | 2011 | |
| Didn't do nothing! I didn't do anything! | Bir şey yapmadım! Ben hiçbir şey yapmadım! | A Better Life-1 | 2011 | |
| No? | Yapmadın mı? | A Better Life-1 | 2011 | |
| It's a pig farm, but we're also selling sandwiches, drinks... | Orası bir domuz çiftliği, fakat sandviç, içki... | A Better Life-1 | 2011 | |
| ...Electronics, the whole deal. | ...elektronik eşyalar, tüm ticari metaları da satıyoruz. | A Better Life-1 | 2011 | |
| We're delivering packages. | Paket servisimiz var. | A Better Life-1 | 2011 | |
| To who? We're all here. | Kime yapacaksın? Hepimiz buradayız ki. | A Better Life-1 | 2011 | |
| What is it? The money? | O da ne? Para mı? | A Better Life-1 | 2011 | |
| Blasco... | Blasco... | A Better Life-1 | 2011 | |
| ...I wish more than anything I could buy your truck. | ...kamyonetini almayı her şeyden çok isterdim. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Then do it! | O halde, alsana! Alamam. | A Better Life-1 | 2011 | |
| Remember that lawyer who took all my money? | Tüm paramı söğüşleyen şu avukatı hatırlıyor musun? | A Better Life-1 | 2011 | |
| He said he'd get me my papers. | Evraklarımı getireceğini söylemişti. | A Better Life-1 | 2011 | |
| No papers, no driver's license. | Ortada ne evraklar, ne de sürücü belgesi var. | A Better Life-1 | 2011 | |
| What if the cops stop me for a broken tail light? | Peki ya polisler kırık bir stop lambasından beni durdururlarsa? | A Better Life-1 | 2011 | |
| You know what'll happen. They'll send me back. | Ne olur, biliyor musun? Beni geri gönderirler. | A Better Life-1 | 2011 | |
| And then what'll happen to Luis? | Sonra Luis'e ne olur? | A Better Life-1 | 2011 |