Search
English Turkish Sentence Translations Page 152284
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Tell me which number kang called last. | Bana Kang'ın en son hangi numarayla görüştüğünü söyleyin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Instructions: Photograph the clock tower. At 8pm, begin cheering. | Açıklamalar: Saat kulesini çek. Saat 8'de, gülümsemeye başla. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
The last caller to kang was a taxi driver. | Kang'ı en son arayan bir taksi şoförü. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
A female passenger used his phone. | Telefonu bir bayan müşteri kullanmış. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
She got off at sang am world cup stadium. | Sang am Dünya Kupası Stadyumu'nda inmiş. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Before leaving the office, i saw you in the photo. | Bürodan çıkmadan önce, fotoğrafta seni gördüm. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Everyone said you're the criminal, | Herkes senin suçlu olduğunu söyledi... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
but i didn't believe it. | ...ama ben inanmadım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I'm sorry, for not remembering the mp3. | MP3 oynatıcısını söylemeyi unuttuğum için çok üzgünüm. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Without knowing anything, i gave him the photo. | Hiçbir şey bilmediğim için fotoğrafı ona verdim. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
He injected me with a needle, | Bana bir iğne yaptı... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
and you came to save me. | ...ve sen beni kurtarmaya geldin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
The gunshot i remembered was aimed at you. | Benim hatırladığım silah sesi sana doğru nişan alınanınkiydi. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I didn't know anything about you, | Senin hakkında hiçbir şey bilmiyordum... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
but you died because of me, next to me. | ...fakat sen benim yüzümden öldün, benim yanımda. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Now it will be different. | Şimdi farklı olacak. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Because i remembered you. | Çünkü seni hatırladım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
If you've gotten the photo, | Eğer fotoğrafı alırsan... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
then you'll go down a new path. | ...yeni bir yöne gideceksin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
And i'll embark on a new path as well. | Ve ben de yeni bir yola koyulacağım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Whatever happens today, don't come after me. | Bugün her ne olursa olsun benim peşimden gelme. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Oh ~ victory, korea! | Oh ~ zafer, Kore! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Please leave a message after the tone. | Lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakın. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Yu jin, it's detective kang. | Yu jin, ben Dedektif Kang. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Ms. Suh yu jin. | Bayan SUH Yu jin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Shit! What the hell's going on? | Kahretsin! Neler oluyor? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I have the original photo. Give it to the cyber investigators. | Orijinal fotoğraf bende. Onu bilgi işlemcilere ver. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You go yourself. | Sen kendin ver. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
If you're innocent, why run away? | Eğer masumsan niçin kaçıyorsun? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I don't know who the criminal is. | Suçlunun kim olduğunu bilmiyorum. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
All right. Come to the han river parking lot. | Tamam. Han Nehri Otoparkı'na gel. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
And turn off your damn mobile phone! | Ve şu lanet telefonunu da kapat! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
How did you know to run away? | Kaçman gerektiğini nasıl anladın? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Where's the original? | Orijinal nerede? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
detective kang is moving quickly towards the river. | Dedektif Kang hızla nehre doğru gidiyor. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
He's nearby the han river parking lot. | Han Nehri Otoparkı civarında. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I told him to turn off the phone. He never listens. | Ona telefonunu kapatmasını söylemiştim. Hiç dinlemez ki! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
That punk... | Lanet serseri... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
i received the mp3 player. | MP3 oynatıcıyı aldım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I heard your message, too. | Mesajını da dinledim. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I'll just check the photo and go. | Fotoğrafı kontrol edip gideceğim. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Please answer the phone. | Lütfen telefona cevap ver. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Kang turned off his phone close to where choo is. | Kang telefonunu Choo'nun yakınlarında kapattı. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Everybody go towards there. | Herkes o tarafa gitsin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Where are you, yu jin? | Neredesin Yu jin? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Don't come. | Gelme. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Hello? Yu jin! | Alo. Yu jin! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Yu jin! What happened? | Yu jin! Ne oldu? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Please don't come. | Lütfen gelme. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I never knew things would go so wrong. | İşlerin bu kadar ters gideceğini hiç düşünememiştim. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Come alone, and bring the original. | Yalnız gel ve orijinali de getir. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I remembered today because of you. | Bugünü senin yüzünden hatırladım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Turn off your phone. | Telefonunu kapat. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You know they're following you. | Seni takip ettiklerini biliyorsun. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Don't get any other ideas, sung joo. | Yanlış bir şey yapmaya kalkma Sung joo. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
This woman's dying, but she's still thinking of you. | Bu kadın ölüyor, ama hala seni düşünüyor. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
She doesn't have much time. | Çok fazla zamanı kalmadı. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You crazy fool! You bastard! | Seni deli herif! Seni piç! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Hey, wild man! | Hey, Vahşi Adam! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Now it will be different, because i remembered you. | Ama şimdi farklı olacak, çünkü seni hatırladım. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
We're going down the same path. | Aynı yoldan gidiyoruz. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Don't die because of me. | Benim yüzümden ölme. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You can change things. | Sen bir şeyleri değiştirebilirsin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Don't make me wait again. | Bir daha beni bekletme. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
This is our boat. | Teknemiz bu. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Yu jin, wake up, huh? | Yu jin, uyan! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Try squeezing your hand, yu jin! | Elini sıkmaya çalış, Yu jin! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
If you hadn't met her today, | Bugün onunla karşılaşmasaydın... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
then you wouldn't be here. | ...şimdi burada olmazdın. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You're going to kill yourself in shame. | Utancından kendini öldüreceksin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You want to save her? | Onu kurtarmak mı istiyorsun? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Will you live? | Yaşayabilecek misin? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Kwon jeong min... | KWON Jeong min. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
this woman has nothing to do with this. | Kızın olayla hiç bir ilgisi yok. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I'll give you time, so just leave. | Sana süre vereceğim, çek git buradan. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Don't you ever get caught. | Hiç bir zaman yakalanmazsın. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Ach night i've had nightmares. | Dün gece kabuslar gördüm. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You call me kwon jeong min like just now, | Beni KWON Jeong min diye çağırıyordun şimdiki gibi... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
and then you shoot me. | ...ve sonra bana ateş ettin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Your expression and words just now are exactly the same. | Şu anki yüz ifaden ve kelimelerin tamamen aynı. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
The only thing different, | Değişik olan tek şey... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
is that now you're kwon jeong min, on the run. | ...şu an sen KWON Jeong min'sin, ve firardasın. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I can't run away. | Ben kaçamam. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Because i know just what it's like to live in that nightmare. | Çünkü artık o kabusta yaşamanın ne demek olduğunu biliyorum. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You think your plan is perfect? | Planının muhteşem olduğunu mu zannediyorsun? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Terrified by some kids' photo? | Bir kaç çocuğun çektiği fotoğraftan korkuyorsun. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Give it up, you'll never make it. | Bırak artık, hiçbir şekilde başaramayacaksın. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I appreciate your finding this photo. | Bu fotoğrafı bulmanı takdir ediyorum. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
There's not much time. | Fazla vaktim yok. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Drop the gun and throw me the mp3. | Silahını bırak ve bana MP3 oynatıcıyı at. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Do you know why section chief oh kept quiet? | Bölüm Şefi Oh'un niçin sessiz kaldığını biliyor musun? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
I used to send money to the u.s. Each month, | Her ay Amerika'ya para gönderiyordum... | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
but he thinks you sent it. | ...ama o senin gönderdiğini sanıyor. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
So you became kwon jeong min. | O yüzden sen KWON Jeong min oluverdin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You shouldn't have come today. | Bugün gelmemeliydin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
You came here for her. | Buraya onun için geldin. | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Kill myself in shame, burying $10 million? | 10 Milyon doları gömüp, utançtan kendimi mi öldüreceğim? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Would you believe that shit? | Sen buna inanır mıydın? | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Yu jin! Yu jin! | Yu jin! Yu jin! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |
Yu jin, wake up! | Yu jin, uyan! | Sseom-2 | 2004 | ![]() |