Search
English Turkish Sentence Translations Page 153280
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Remember how you felt when you first saw me? | Beni ilk gördüğünde neler hissetmiştin hatırlıyor musun? | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You knew we were meant to be together. | Bizim beraber olmamız gerektiğini hissetmiştin. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l was wrong. Think of how it feels | Hatalıydım. Kontrollerin başına... Hatalıydım. Kontrolların başına... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
when you're sitting at the helm | ...ilk oturduğun zamanı düşün... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
and the interface is active. lt's over, Alice! | ve ara yüzü aktifleştirdiğin zamanı. Bitti, Âlice! ve arayüzü aktifleştirdiğin zamanı. Bitti, Alice! | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
One way or the other, l'm getting the hell away from you. | Ama böyle ama başka şekilde, kahretsin ama senden uzaklaşıyorum. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l'm sorry you feel that way. | Üzgünüm ama başka bir çare bırakmadın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
What are you doing to me?! | Ne yapıyorsun bana? | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Convincing you to do the right thing. | Doğru olanı yapmaya ikna etmeye çalışıyorum. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Take us to the Shuttle Bay. We're leaving Voyager. | Mekik bölümüne götür bizi. Voyager'ı terk ediyoruz.. Mekik bölümüne götür bizi. Voyager'ı terkediyoruz.. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Please, Tom. | Lütfen, Tom. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
The Shuttle Bay, now. | Mekik bölümü, şimdi. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Deck 10. Shuttle Bay. | Güverte 10. mekik bölümü. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
This isn't the first time you and Tom have had an argument | Bu Tom ve senin onun boş zamanlarını nasıl geçirdiği... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
about how he spends his free time. | ...konusundaki ilk tartışmanız değil. ...konusundaki ilk tatışmanız değil. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
This wasn't a lovers' quarrel. | Bu bir âşık tartışması değil. Bu bir aşık tartışması değil. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Captain, he practically assaulted me. | Kaptan o bana gerçekten saldırdı. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Well, that doesn't sound like Tom. | Bu Tom'un tarzı değildir. Bu Tomun tarzı değildir. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
lt wasn't Tom. lt was Alice. | Tom değildi. Âlice di. Tom değildi. Alice di. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Now you've lost me. | Şimdi beni şaşırtın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
That's the name that he's calling this new ship. | Yeni gemisine verdiği ad. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Ever since he started working on it, he hasn't slept. | Onun üzerinde çalışmaya başladığından beri hiç uyumadı. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's become irritable, irrational... | Oldukça sinirli, mantıksız... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
lt's not just me; Chakotay and Harry | Buna sadece ben değil; Chakotay ve Harry de... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
have noticed the same thing. | ...aynı şeyin farkına vardılar. ...aynı şeyin farkına vadılar. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
This new ship it has some kind of neurogenic interface. | Şu yeni geminin... bir tür nörolojik ara yüzü var. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Exactly. lt must be having some kind of an effect on him. | Aynen. Onda birkaç etki yapmış olabilir. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
All right, l'll have the Doctor take a look at him, | Tamam, Doktora bir göz atmasını söylerim,... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
but in the meantime, l want you... | ...ama bu süre zarfında senden istediğim.... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Captain, we have an unauthorized launch in progress. | Kaptan, yetkisiz bir uzaya çıkış algıladık. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Seal the Shuttle Bay doors. | Mekik çıkış kapılarını mühürleyin. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Too late. He's out. | Çok geç. O dışarıda. Çok geç. O dışarda. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
His shields are up. | Kalkanları kaldırın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l can't get a transporter lock. | Nakil işlemi için kilitlenemiyorum. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Tractor beam. | Çekici ışın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
They're trying to tractor us. | Çekici ışınla bizi yakalamaya çalışıyorlar. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Stop them. l can't. | Durdur onları Yapamam. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You'll be able to maneuver much better | Ara yüzle bağlantını tamamlarsan... Arayüzle bağlantını tamamlarsan... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
if you complete the interface. | ...daha iyi manevralar yapabilirsin. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Activate the connector sequence. | Ardışık konvektörleri aktif et. Ardışık kondektörleri aktivet. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
We're one now, Tom. | Şimdi tek vücuduz, Tom. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Think of what you want me to do, and l'll do it. | Ne yapmak istediğini düşünürsen ben onu yapacağım. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
We can disrupt their tractor beam... | Çekici ışını engelleyebiliriz... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
with an optronic pulse. | ...bir optronik atış ile. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Good. You have access to our weapons. | Güzel. Silah sistemlerine erişimin var. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Use them. | Onları kullan. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's charging weapons. | Silahlarını dolduruyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Full power to the shields. | Kalkanlara tam güç Kaklanlara tam güç | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's disrupting our tractor beam. | Çekici ışını kırıyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
lncrease power to the emitters. | Gücü artırın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
We'll drag him in by his heels if we have to. | Topuklarından sürüklemek gerekirse yapacağız. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's broken free, Captain. | Serbest kaldı, Kaptan. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Janeway to Paris. | Janeway'den Paris'e. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Stand down and return to Voyager immediately. | Kaçmaktan hemen vazgeçip hemen Voyager'a geri dönün. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l'm with Alice now, Captain. | Şimdi Alice'leyim Kaptan. Şimdi Alis'leyim Kaptan. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Let us go. | Gidiyoruz. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You know l can't do that, Tom. | Bunu yapmak istemediğini biliyorum, Tom. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
She'll do anything to get you back. | Seni geri kazanmak için her şeyi yapacak. Seni geri kazanmak için herşeyi yapacak. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l don't blame her for that, but we have to stop her. | Bunun için onu suçlayamam, ama onu durdurmalıyız. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's coming about. | Yaklaşıyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's charging weapons again. | Tekrar silahlarını dolduruyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Return fire. | Ateşle cevap verin. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He's gone to warp. | Warp hızına çıkıyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Track him. | Onu izleyin. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
He masked his warp signature. | Warp izini gizledi. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
''And Daedalus fashioned wings from wax and feathers | ''Ve Daedalus mumdan kanatları ve tüyleri yaptı... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
and used them to escape his prison.'' | ...ve onları hapisten kaçmak için kullandı.'' ...ve onları hapisden kaçmak için kullandı.'' | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
That's one of my favorite myths. | Bu favori efsanelerimden biridir. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
But you left out the part where lcarus | Ama Ikarusun dışarıda güneşe yakın... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
flew too close to the sun and his wings melted. | ...uçtuğu ve kanatlarını erittiği bölümü atladın. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Poetic license. | Şiirsel lisans. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Besides, if we get too close to a star, | Bundan başka, eğer bir yıldızın çok yakınından geçecek olursak... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
we have multiphasic shielding to protect us. | ...bizi koruyacak birçok koruyucumuz var. ...bizi koruyacak bir çok koruyucumuz var. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
They feel numb. | Uyuşmaya başladı. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Who needs arms when you have wings? | Kanatlara sahip olduğunda kim kolları ister ki? Kanatlara sahip olduğunda kim kolları isterki? | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You're becoming a part of me now. | Şimdi benim bir parçam oluyorsun. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Our potential is unlimited. | Potansiyelimiz sınırsız. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Forget the old Tom Paris. He doesn't exist anymore. | Eski Tom Paris'i unut. O artık var olamaz. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You know my policy. | Politikamı bilirsiniz. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
We're not looking for a refund just some information. | Geri ödeme beklemiyoruz... sadece bazı bilgiler | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
That's one commodity l don't keep in stock. | Bu stoklarımda pek bulundurmadığım bir şey. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l suggest you look elsewhere. | Başka yerlere bakmanızı öneririm. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Not until we get some answers. | Bazı cevaplar alana kadar değil. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
You'll find l'm prepared to deal with disgruntled customers. | Canı sıkılan müşterilerle uğraşmaya hazırlıklı olduğumu bilirsiniz. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Captain, l'm reading active weapons signatures | Kaptan, terk edilmiş üç gemide... Kaptan, terkedilmiş üç gemide... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
on three of the derelict ships. | ...silahların aktifleştirildiğini okuyorum. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
They are targeting Voyager. | Voyager'ı hedef alıyorlar. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Before we take actions we both might regret, | Sonradan pişman olacağın bir davranış da bulunmadan önce,... Sonradan pişaman olacağın bir davranışda bulunmadan önce,... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Mr. Neelix has something to show you. | Bay. Neelix bir şey göstermek istiyor. Bay. Neelix birşey göstermek istiyor. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l wanted to say, uh... thank you for this... lost treasure. | Söylemek istediğim şey...teşekkür etmek ...kayıp hazine için. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
A beryllium crystal. | Bir berilyum kristali. Bir beryllium kiristali. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l'm surprised a trader of your distinction | Bunun parmaklarının arasından kayıp... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
would let this slip through this fingers. | ...gitmesine izin verdiğine ben de şaşırmıştım. ...gitmesine izin verdiğine bende şaşırmıştım. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l could say all trades are final, | Bütün alış verişlerin bir sonu olduğunu söylemiştim,... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
but we'd be willing to give it back | ...ama biraz işbirliği için değiş tokuşla... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
in exchange for some cooperation. | ...onu vermeye istekliydik. | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
Haunted? | Perili? | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
That's what the Haakonian told me | Bunu Haakonian dan aldığımda... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
when he traded her. | ...onun o zaman bana söylediği şeydi... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |
l blamed his wild stories on isolation sickness | Onu yalnızlık hastalığına yakalanmakla suçladım... | Star Trek: Voyager Alice-1 | 1999 | ![]() |