Search
English Turkish Sentence Translations Page 153697
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
as much happiness as you can. | çalışmalısın. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Listen, you have a chance | Dinle, burada kendin için | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
to make a decent life for yourself here. | yeterli bir hayat kurabilirsin. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
There is still a possibility that Voyager will rescue us. | Voyager'ın bizi kurtarabilmesi için, hala olasılık var. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You may see Lieutenant Torres again. | Binbaşı Torres'i yeniden görebilirsin. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lf l didn't know you better, | Seni tanımıyor olsaydım, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l'd say you were trying to cheer me up, Tuvok. | beni neşelendirmeye çalıştığını zannederdim. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
ls there a point to your pessimism? | Kötümserliğinizin bir nedeni var mı? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's not pessimism. | Bu kötümserlik değil. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's practicality. | Bu pratiklik. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You of all people should understand that. | Sen ve senin gibiler bunu anlıyor olmalı. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Look, l've never met your wife, | Bak, eşinle daha önce hiç tanışmadım, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
but if she's half as logical as you are, | ama sende ki mantığın yarsına sahipse, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l bet you she'd tell you the same thing. | bahse varım ki sana söylediğimin aynısını söyleyecektir. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Your attempt to play matchmaker is misguided. | Çöpçatan olma çabanız yanlış. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l am not experiencing Pon farr. | Şu anda Pon farr yaşamıyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You obviously care about Noss. | Noss'u önemsediğin belli. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lf you won't admit it to me, at least admit it to yourself. | Bunu bana itiraf edemiyor olsan bile, en azından kendine itiraf et. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l respect her ability to survive. | Hayatta kalabilme kabiliyetine saygı duyuyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's more than that. | Bundan daha fazlası. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l've seen the way you look at her. | Ona bakış şeklini gördüm. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
What way is that? | Nasıl bakıyor muşum? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Like someone who wishes he wasn't Vulcan. | Volkan olmamayı dileyen birisi gibi. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l'm sorry l was born Vulcan. | Üzgünüm ama ben bir Vulkan olarak doğmuşum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
B'Elak paar. | B'Elak paar. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Self pity. | Kendine acıma. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Are you cataloging my emotions? | Duygularımı mı, katalogluyorsun? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
What is the source of your self pity? | Kendine acımanın kaynağı nedir? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lsn't it obvious? | Belli değil mi? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lf l weren't Vulcan, l wouldn't be here now, | Bir Vulkan olmasaydım, burada bu anlamsız | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
going through this pointless ritual. | ritüelde olmazdım. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You see only what is in front of you. | Sadece önünde duran şeyi görürsün. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You must learn to see behind you. | Arkanda olanı görmeyi, öğrenmelisin. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Another riddle. | Bir başka bilmece. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l have no eyes to see behind me. | Görebilmek için, arkamda gözlerim yok. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You have the eyes of memory, | Hafızanın gözlerine sahipsin, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
the knowledge of why you are here | neden burada ve neden kontrolünü | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
and why you have lost control. | kaybettiğinin bilgisiyle. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Tell me your story. | Bana hikâyeni anlat. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
My father's already explained it. | Babam sana zaten anlattı. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l wish to hear it from you. | Senden duymayı isterim. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Her name is Jara. | Onun adı Jara. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Her father's a Terrelian diplomat. | Babası bir Terrelianlı diplomat. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
She's been granted a seat at my school. | Benim okuduğum okulda, hemen yanımda ki sırada oturuyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
And you have developed | Ve sen de ona karşı | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
an emotional attraction toward her. | duygusal bir çekimi, içinde geliştirdin. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Does she love you? | O seni seviyor mu? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Jara... doesn't return my feelings. | Jara... hislerime karşılık vermez. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
What if l were to say that l received a letter | Peki ya babandan bir mektup aldığımı, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
from your father telling me that Jara is in love | ve o mektupta, Jara'nın senin eski bir öğrenci | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
with one of your fellow students? | arkadaşına âşık olduğu yazıyor dersem, ne olur? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Jealousy? | Kıskandın mı? | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l'll challenge him. | Ona meydan okuyacağım. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
That would be illogical, | Bu mantıksız olur, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
because l have received no such letter. | çünkü, öyle bir mektup almadım. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You're trying to trick me. | Beni kandırmaya çalışıyorsun. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
No. l'm trying to help you to understand. | Hayır. Anlamana yardımcı olmaya çalışıyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Shon ha'lock love | Shon ha'lock aşk | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
is the most dangerous emotion of all. | duyguların içinde, en tehlikeli olanı. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt produces many other emotions | Bir sürü duygunun oluşmasına neden olur | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
jealousy, shame, rage, grief. | kıskançlık, utanma, hiddet, keder. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
You must learn to suppress them all. | Bütün hepsini bastırmayı öğrenmek zorundasın. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Otherwise, they will consume you. | Yoksa, seni yiyip bitirecekler. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l can sense emotions building inside you | İçindeki duyguların, toplanmakta olan bir fırtınaya | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
like a gathering storm. | benzediğini, sezebiliyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lf we begin now, we may be able to stop them. | Eğer şimdi başlarsak, onları durdurabiliriz. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's been over an hour | Mekiğin, sensörlerimizde | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
since the shuttle disappeared from sensors. | kaybolmasından bu yana, bir saat geçti. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l'm not detecting any debris. | Herhangi bir enkaz tespit etmiyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Maybe the shuttle was tractored or transported somewhere. | Belki de mekik, bir yerlere çekildi veya ışınlandı. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Scan the region. | Etrafı tara. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Look for plasma emissions or EM displacements | Başka bir geminin varlığını gösteren | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
anything that might indicate another ship. | plazma yayılımı veya EM kütlesi ara. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Nothing out of the ordinary | Sıra dışı hiçbir şey yok | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
hydrogen, helium, space dust. | hidrojen, helyum, uzay tozu. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
There has to be something out there. | Dışarıda bir yerde olmalı. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Shuttles don't just vanish into thin air. | Mekikler, öylesine birden yok olmazlar. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's a gravimetric shear. | Bu bir çekimsek kaykılma. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Helm, full ahead. | Dümen, tam yol ileri. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
We're caught in some kind of subspace sinkhole. | Bir çeşit altuzay çöküntüsüne yakalandık. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's pulling us in. | Bizi içine çekiyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
The gravimetric shear's increasing. | Çekimsel kaykılma artıyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Go to warp. | Warp hızına geç. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l can't establish a stable field. | Düzgün bir warp alanı tesis edemiyorum. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Then we need more power to the impulse engines. | O zaman, itici motorlara daha fazla güç sağlamak gerekiyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
That won't be enough. | Bu yeterli olmayacak. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
We've got to find a way to counter the gravitational pull. | Çekimsel güce karşı koymanın bir yolunu bulmamız gerekiyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
B'Elanna, vent | B'Elanna, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
three million isodynes of plasma from the nacelles. | motor beşiklerinden üç milyon izodin plazma sal. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Chakotay, reverse shield polarity. | Chakotay, kalkan kutuplamasını tersine çevir. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
We're clear. | Kurtulduk. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Move us away. | Bizi uzaklaştır. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Stand down Red Alert. | Kırımızı Alarm, geri. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Secure all stations. | İstasyonları emniyete alın. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
l'd say we have a pretty good idea | Mekiğimize ne olduğu hakkında, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
what happened to that shuttle. | iyi bir fikrim var diyebilirim. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
The anomaly is approximately 600 meters in diameter. | Anomali, yaklaşık olarak 600 metre çapında. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
lt's out of phase with normal space. | Normal uzaya faz dışından çıkıyor. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
Even after recalibrating the sensors, | Sensörleri, yeniden ayarladıktan sonra bile, | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |
it barely registers. | ancak yerini kaydedebildik. | Star Trek: Voyager Gravity-1 | 1999 | ![]() |