Search
English Turkish Sentence Translations Page 178362
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
But we're still awaiting word on that. | Hâlâ olacakları beklemedeyiz. Ve biz hâlâ bir haber bekliyoruz. Hâlâ olacakları beklemedeyiz. Ama hâlâ haber bekliyoruz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
This is Galvin's strategy? | Galvin'in planı bu mu? Bu mu Galvin'in stratejisi? Galvin'in planı bu mu? Galvin'in stratejisi bu mu? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: Looks like they're putting a train in front of 777 | Görünüşe göre 777'nin önüne bir tren daha koyuyorlar... Görünüşe göre, 777'in önüne bir tren koyarak, Görünüşe göre 777'nin önüne bir tren daha koyuyorlar... Görünüşe göre, yavaşlatmak için 777'nin önüne bir tren koyuyorlar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
in an attempt to slow it down. | ...böylece onu yavaşlatmaya çalışacaklar. ...onu durdurmaya çalışacaklar. ...böylece onu yavaşlatmaya çalışacaklar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Now, they are sending a chopper with Ryan Scott | Şimdi de Ryan Scott'ı helikopterle gönderiyorlar... Şimdi, Ryan Scoot'ın olduğu helikopteri gönderiyorlar, Şimdi de Ryan Scott'ı helikopterle gönderiyorlar... Şimdi Ryan Scott'la helikopteri gönderiyorlar... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
and the railroad company is still refusing to comment. | ...ve demiryolu şirketi hâlâ bir açıklama yapmayı reddediyor. ...ve demiryolu şirketi hâlâ bir yorum yapmayı reddediyor. ...ve demiryolu şirketi hâlâ bir açıklama yapmayı reddediyor. ...ve demiryolu şirketi hâlâ demeç vermekten kaçınıyor. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We've just learned that 26 year rail company veteran Judd Stewart | Kontrolden çıkmış trenin önüne koyulan treni süren kişinin... Kaçak trenin önündeki treni süren... Kontrolden çıkmış trenin önüne koyulan treni süren kişinin... Az önce öğrendiğimize göre 26 yıllık usta Judd Stewart... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
is at the controls of the engine | ...26 yıllık demiryolu tecrübesi olan... ...mühendisin 26 yıllık emektar çalışan... ...26 yıllık demiryolu tecrübesi olan... ...kontrolsüz trenin önündeki trenin makinesini kontrol eden kişi. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
that is in front of the runaway train. | ...Judd Stewart olduğunu öğrendik. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
This is Connie Hooper from Fuller Yard. | Ben, Fuller İstasyonu'ndan Connie Hooper. Ben Fuller Garı'ndan Connie Hooper. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Is this your guy coming off the helicopter? | Helikopterle gelen adam sizin adamınız mı? Helikopterin üstündeki sizin adamınız mı? Helikopterle gelen adam sizin adamınız mı? Adamınız helikopterden mi atlayacak? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Still holding at 55. | Hâlâ 55 mil hızla gidiyoruz. 90 km ile gidiyorum. Hâlâ 55 mil hızla gidiyoruz. Hâlâ 90'da tutuyorum. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Get her down to 40 and keep braking. | Hızı 40 mile düşür ve fren yapmaya devam et. 60 km'ye düş ve frene devam et. Hızı 40 mile düşür ve fren yapmaya devam et. 65'e düşür ve fren yapmaya devam et. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Shit! | Lanet olsun! Siktir! Lanet olsun! Hay anasını! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
That's it. Keep going. Keep slowing. | İşte böyle. Devam et. Yavaşlatmaya devam et. İşte böyle. Devam et. Yavaşla. İşte böyle. Devam et. Yavaşlatmaya devam et. Böyle. Devam et. Yavaşlat. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Get her down to 40 and we'll set our boy down. | Hızını 40'a düşür de biz de adamımızı trene bindirelim. 60 km'ye düş ve çocuğu göndermeye hazırlanalım. Hızını 40'a düşür de biz de adamımızı trene bindirelim. Hızını 65'e indir, biz de adamımızı yollayalım. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: Unbelievable! | İnanılır gibi değil. İnanılmaz! İnanılır gibi değil. İnanılmaz! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Do this! | Hadi oğlum! Haydi be! Hadi oğlum! Yap şunu! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Come on. | Hadi. Haydi! Hadi. Hadi. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
...incredibly dangerous... | ...çok tehlikeli... ...inanılmaz tehlikeli... ...çok tehlikeli... Son derece tehlikeli bu hareket... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Do this. Judd. Come on! | Hadi oğlum, Judd. Yap şunu! Haydi, Judd. Haydi! Hadi oğlum, Judd. Yap şunu! Hâllet şu işi Judd! Hadi! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I'm under 40. Is he on yet? | 40'ın altına düştüm. Hâlâ trene binmedi mi? 60 km'in altındayım. Hazır mı çocuk? 40'ın altına düştüm. Hâlâ trene binmedi mi? 65'in altındayız. İndi mi? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: Looks like Marine Ryan Scott has been injured. | Görünüşe göre Denizci Ryan Scott yaralandı. Görünüşe göre, denizci Ryan Scott yaralandı. Görünüşe göre Denizci Ryan Scott yaralandı. Komando Ryan Scott yaralanmış gibi görünüyor. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
It's a no go. Slow down! | Bu iş yatar. Yavaşla! Bu boşuna! Yavaşla! Bu iş yatar. Yavaşla! Olamaz ya! Yavaşla! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Just keep braking. Try to slow it. Try to get 777 off the main. | Fren yapmaya devam et. Yavaşlatmaya çalış. 777'yi hattan çıkarmaya çalış. Frene devam. Yavaşlama çalış. 777'yi ana hattan çıkar sadece. Fren yapmaya devam et. Yavaşlatmaya çalış. 777'yi hattan çıkarmaya çalış. Frene devam et. Yavaşlatmaya çalış. 777'yi ana hattan çıkarmaya çalış. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Switch has been thrown. | Makas değiştirildi. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Slow down. God damn it! | Yavaşla. Lanet olası! Yavaşla. Lanet olsun! Yavaşla. Lanet olası! Yavaşla Allah'ın belâsı! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Don't side it yet! It's going too fast. | Yan tarafa geçmesin! Çok hızlı gidiyor. Henüz dönemez! Çok hızlı. Yan tarafa geçmesin! Çok hızlı gidiyor. Şimdi makas değiştirmeyin! Çok hızlı gidiyor! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Bail! Bail! Bail! | Raydan çıkıyor! Raydan çıktı! Çık! Çık! Çık! Raydan çıkıyor! Raydan çıktı! Kaç! Kaç! Kaç! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Holy shit! | Lanet olsun! Yok artık! Lanet olsun! Anasını avradını! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Maybe it derailed. | Belki de tren raydan çıkmıştır. Belki raydan çıkmıştır. Belki de tren raydan çıkmıştır. Belki raydan çıkmıştır. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
MALE REPORTER: Wow! I can't believe how crazy that was. | Vay canına. Bu olanlara inanamıyorum. Vay! Bu nasıl bir çılgınlık, inanamıyorum. Vay canına. Bu olanlara inanamıyorum. Vay! Ne deliceydi bu! İnanamıyorum. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Oh. My God! Galvin. You asshole! | Aman Tanrım! Galvin, seni beyinsiz! Aman Tanrım! Galvin. Seni pislik herif! Aman Tanrım! Galvin, seni beyinsiz! Aman Allah'ım! Galvin! Pezevenk herif! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Fuller Yard. Fuller Yard. This is 1206. | Fuller İstasyonu. Fuller İstasyonu. Burası 1206. Fuller İstasyonu. Burası, 1206. Fuller İstasyonu. Fuller İstasyonu. Burası 1206. Fuller Garı. Fuller Garı. Burası 1206. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We're passing milepost 52. Heading northbound on the Main 1. | 1. ana hatta kuzeye doğru 52. mil işaretinden geçiyoruz. Ana hat 1 üzerindeki 52. mil işaretini geçiyoruz. 1. ana hatta kuzeye doğru 52. mil işaretinden geçiyoruz. Ana hat 1'den kuzeye uzanan 15'inci kilometreyi geçiyoruz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
1206. Who am I speaking with? | 1206, kiminle konuşuyorum? 1206. Kimle görüşüyorum şu an? 1206, kiminle konuşuyorum? 1206, kiminle konuşuyorum? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Frank Barnes. The engineer. | Frank Barnes, makinist. Frank Barnes. Makinist. Frank Barnes, makinist. Frank Barnes. Makinist. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
This is Connie Hooper. Yardmaster at Fuller. | Ben, Connie Hooper. Fuller istasyon şefi. Ben Connie Hooper. Fuller saha müdürü. Ben, Connie Hooper. Fuller istasyon şefi. Ben Connie Hooper. Fuller Gar amiri. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Why are you still on the mainline? | Neden hâlâ ana hattasınız? Sen niye hâlâ ana hattasın? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We were directed to a siding that's a no go. | Sığmamızın imkânsız olduğu bir yan hatta yönlendirilmiştik. Boş olan bir yan hatta yönlendirildik. Sığmamızın imkânsız olduğu bir yan hatta yönlendirilmiştik. İşe yaramaz bir cebe yönlendirildik. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We're heading to a rip track just past milepost 5 0. | Başka bir yan hatta gidiyoruz. Az önce 50. mil işaretini geçtik. 50. mil işareti ray ayrımına doğru gidiyoruz. Başka bir yan hatta gidiyoruz. Az önce 50. mil işaretini geçtik. Şimdi onarımhaneye gidiyoruz. 8'inci kilometreyi geçtik. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We need to know the location of your yard's train. | Sizin kaçak trenin nerede olduğunu öğrenmemiz gerek. O trenin yerini tam olarak bilmeliyiz. Sizin kaçak trenin nerede olduğunu öğrenmemiz gerek. Garınızın treninin tam yerini bilmemiz gerek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
It just passed milepost 47. | Az önce 47. mil işaretini geçti. 47. mil işaretini geçti. Az önce 47. mil işaretini geçti. 75'inci kilometreyi yeni geçti. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Holy shit. | Lanet olsun. Hasiktir! Lanet olsun. Hay anasını! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
They tried to side it. But it jumped the switch and derailed the lash up. | Yan hatta sokmaya çalıştılar ama makası geçti ve diğerini devirdi. Çabaladılar; ama makastan zıpladı ve öndeki tren raydan çıktı. Yan hatta sokmaya çalıştılar ama makası geçti ve diğerini devirdi. Makas değiştirmeyi denediler ama makası atladı ve barikat treni raydan çıkardı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Lash up? Who was driving? | Devirdi mi? Kim sürüyordu? Öndeki tren mi? Kim sürüyordu? Devirdi mi? Kim sürüyordu? Barikat treni mi? Kim sürüyordu? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
FEMALE REPORTER: The engineer, a 26 year rail company veteran, | 26 yıllık tecrübeli demiryolu makinisti... 26 yıllık demiryolu şirketi emektar makinist bugün, 26 yıllık tecrübeli demiryolu makinisti... Makinist, 26 yıllık şirket emektarı... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
was killed earlier today in Keating Summit, central Pennsylvania. | ...bugün Keating Summit, Pensilvanya'da öldü. ...Orta Pensilvanya Keatin Tepesi'nde hayatını kaybetti. ...bugün Keating Summit, Pensilvanya'da öldü. ...bugün Pensilvanya Merkez'deki Keating Tepesi'nde ölmüştü. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Judd Stewart. | Judd Stewart. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Stewart? | Stewart mı? Stewart? Stewart mı? Stewart mı? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You said Stewart? | Stewart mı dedin? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Judd Stewart. An engineer from Brewster. | Judd Stewart, Brewster'dan bir makinist. Judd Stewart. Brewster'dan makinist. Judd Stewart, Brewster'dan bir makinist. Judd Stewart. Brewster'dan bir makinist. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You know him? | Onu tanıyor muydun? Tanıyor musun? Onu tanıyor muydun? Onu tanıyor muydun? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What's your power on the point? | Şu anki gücünüz nedir? Aracın gücü ne kadar? Şu anki gücünüz nedir? O aletin gücü ne? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
5.000 horses. She's not a hotshot. | 5000 beygir. Çok güçlü bir tren değil... 5000 beygir. Çok da faal değil... 5000 beygir. Çok güçlü bir tren değil... 5,000 beygir. Tren cillop bir şey değil... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
But she's still got some life left in her. Over. | ...ama elinden hâlâ iş gelir. Tamam. ...ama hâlâ içinde biraz hayat var. Tamam. ...ama elinden hâlâ iş gelir. Tamam. ...ama hâlâ içinde biraz hayat var. Tamam. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Give her all you got. Tell Galvin we got two guys out on the mainline | Bütün gücü kullanın. Galvin'e ana hatta cesaret oyunu oynamak üzere olan... Elinden geleni yap. Galvin'e söyle, ana hattın üzerinde, Bütün gücü kullanın. Galvin'e ana hatta cesaret oyunu oynamak üzere olan... Allah ne verdiyse gidin. Galvin'e ana hatta trenimizle yakalamaca... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
about to play chicken with our train. | ...iki kişinin daha olduğunu söyle. ...trenimizle karşılacak olan iki adamımız var. ...iki kişinin daha olduğunu söyle. ...oynamak üzere olan iki adam daha olduğunu söyleyin. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We tried to stop it. We blew it. What? | Durdurmaya çalıştık ve batırdık. Ne dedin? Durdurmaya çalıştık. Kaçırdık onu. Ne? Durdurmaya çalıştık ve batırdık. Ne dedin? Durdurmaya çalıştık. Beceremedik. Ne? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
HOFFMAN: That train's got to go down. (WHISPERING) | Trenin durdurulması gerekiyor. O tren halledilmeli. Trenin durdurulması gerekiyor. O tren yoldan çıkarılmalı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The only question is how to minimize the damage. | Tek soru zararı nasıl minimuma indireceğimiz. Tek sorun, hasarı azaltmak. Tek soru zararı nasıl minimuma indireceğimiz. Tek mesele hasarı en asgariye çekmek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Quiet! | Sessiz olun! Susun! Sessiz olun! Sessiz ol! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We just learned there is yet another train on this track, | Kontrol dışı trene doğru hızla gitmekte olan... Şu an aynı hat üzerindeki başka trenin, kaçak trenin... Kontrol dışı trene doğru hızla gitmekte olan... Az önce hat üzerinde bir trenin daha olduğunu... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
headed directly at the runaway. | ...başka bir tren daha olduğunu öğrendik. ...üstüne doğru yol aldığı haberini aldık ...başka bir tren daha olduğunu öğrendik. ...ve doğrudan kontrolsüz trene doğru gittiğini öğrendik. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
GALVIN: What the hell is this? | Bu da ne böyle? Bu da ne lan? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We gotta learn about it on damn TV? | Bunu televizyondan mı öğrenecektik? Bunu lanet televizyondan mı öğreniyoruz? Bunu televizyondan mı öğrenecektik? Bunu koduğumun televizyonundan mı öğrenecektik? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Nicole. Listen. Don't hang up. Don't hang up. | Nicole. Dinle, sakın kapatma. Kapatma lütfen. Nicole. Dinle. Kapatma. Kapatma. Nicole. Dinle, sakın kapatma. Kapatma lütfen. Nicole. Dinle, kapatma. Kapatma. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dad. I'm busy. Okay? | Baba, meşgulüm. Tamam mı? Baba, meşgulüm. Tamam? Baba, meşgulüm. Tamam mı? Baba, meşgulüm. Tamam mı? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Okay, I understand. | Tamam, anladım. Tamam, anlıyorum. Tamam, anladım. Tamam, anladım. Sadece... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dad? I just wanted to tell you I love you. | Baba? Sadece seni sevdiğimi söylemek istedim. Baba? Sadece seni sevdiğimi bil. Baba? Sadece seni sevdiğimi söylemek istedim. Baba? Seni sevdiğimi söylemek istedim. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
That's all. Okay. Fine! Dad. What's wrong? | Tamam, anladım. Baba sorun ne? Tamam, peki! Baba, sorun ne? Tamam, anladım. Baba sorun ne? Tamam, iyi. Baba ne var? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Nothing. Nothing. I just... | Hiçbir şey. Hiçbir şey. Sadece... Yok bir şey. Yok bir şey. Sadece... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dad. What's wrong? | Baba, sorun ne? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Just tell your sister I love you both. Okay? I got to go. | Kardeşine ikinizi de sevdiğimi söyle, tamam mı? Kapatmam gerek. Kız kardeşine ikinizi de sevdiğimi söyle. Gitmeliyim. Kardeşine ikinizi de sevdiğimi söyle, tamam mı? Kapatmam gerek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What's wrong? | Ne oldu? Ne oluyor? Ne oldu? Ne oldu? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
1206. How are you holding up? | 1206, ne durumdasınız? 1206. Son durumlar nasıl? 1206, ne durumdasınız? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
About a half a mile from that rip track. Over. | Yan hattan yarım mil kadar uzaktayız. Tamam. Şu ray ayrımına yarım mil kaldı. Tamam. Yan hattan yarım mil kadar uzaktayız. Tamam. Şu onarımhaneye bir kilometre var. Tamam. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Chances are you're going to see 777's nose any minute now. | 777'yi artık her an görebilirsiniz. Her an 777'in burnunu göreceğinizi göze alın. 777'yi artık her an görebilirsiniz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
FRANK: Affirmative. | Anlaşıldı. Alındı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Why are you braking? | Neden fren yapıyorsun? Niye fren yapıyorsun? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Trust me. If we head in this hot. We'll tear right off the track. | Güven bana. Bu hızla oraya girersek parçalanabiliriz. Güven bana. Böyle şiddetli girersek, rayın dışına fırlarız. Güven bana. Bu hızla oraya girersek parçalanabiliriz. Güven bana. Bu hızla girersek anında raydan çıkarız. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Oh. Jesus. | Tanrım! Yüce İsa. Tanrım! Yüce İsa! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Get her down to 40 and brace yourself. | Hızınızı 40'a düşür ve kendinizi sağlama al. 60 km'ye düş ve hazırla kendini. Hızınızı 40'a düşür ve kendinizi sağlama al. Hızı 65'e düşürün ve sıkı tutunun. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You need to get at least 10 cars into the siding. | En azından 10 vagonu yan hatta sokmanız gerekiyor. En azından 10 vagonu daha yan hatta sokmalısın. En azından 10 vagonu yan hatta sokmanız gerekiyor. Cebe en azından 10 vagon sokmalısınız. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
CLARK ON RADIO: Frank, go to 6. Frank, go to 6. | Frank, 6. hatta. Frank, 6. hatta. Frank, 6. kanala gel. Frank, 6. kanala gel. Frank, 6. hatta. Frank, 6. hatta. Frank, 6'ıncı kanala gel. Frank, 6'ıncı kanala gel. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. I'm at 6. Go. | Evet, buradayım. Konuşun. Evet, 6'dayım. Konuş. Evet, buradayım. Konuşun. Evet, altıncı kanaldayım. Söyle. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
They're evacuating Arklow. | Arklow'u boşaltıyorlar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
They're going to derail the train. | Treni raydan çıkartacaklar. Treni raydan çıkaracaklar. Treni raydan çıkartacaklar. Treni raydan çıkaracaklar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What are they using? | Ne kullanıyorlar? Ne kullanıyorlarmış? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Standard DRE. | Standart DRE. Derayman pabucu. Standart DRE. Standard DP. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. A portable derailer. | Evet, portatif makas. Evet. Portatif raydan çıkarıcı. Evet, portatif makas. Evet. Portatif drayman pabucu. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
WILL: What are you doing? | Ne yapıyorsun? N'apıyorsun? Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I got a look at that train's last coupler knuckle. It was open. | Trenin arkasındaki bağlama koluna baktım. Açıktı. Trenin son bağlama düğümüne baktım. Açıktı. Trenin arkasındaki bağlama koluna baktım. Açıktı. Bak, trenin sol arkadaki koşum takımı açık kalmış. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We take off right now. We get back on the main. | Vagonları bırakıyoruz ve ana hatta geri dönüyoruz. Bunları bırakırız. Ana hattan geri gideriz. Vagonları bırakıyoruz ve ana hatta geri dönüyoruz. Hemen kalkacağız. Ana hatta geri gideceğiz... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We can chase it down in reverse. | Geri vites yapıp onu takip edeceğiz. Geri geri giderek kovalayabiliriz. Geri vites yapıp onu takip edeceğiz. Geri geri kovalayabiliriz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Chase? Whoa. Wait a minute. | Takip mi edeceğiz? Bekle bir dakika. Kovalamak? Bekle bir dakika! Takip mi edeceğiz? Bekle bir dakika. Kovalamak mı? Hop! Bir dakika! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The only way to stop that kind of power. Grab it by the tail. | Öyle bir gücü durdurmanın tek yolu kuyruktan yakalamaktır. Öylesine bir gücü durdurmanın tek yolu, kuyruğundan yakalamak. Öyle bir gücü durdurmanın tek yolu kuyruktan yakalamaktır. Bu tip bir gücü durdurmanın tek yolu kıçından yakalamak... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Boom. Gun it in the opposite direction. | Aksi tarafa doğru çekeceğiz. Bum! Zıt yöndene giden çekim. Aksi tarafa doğru çekeceğiz. ...ve bam! Ters yöne güç vermek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We can't just chase it down. If it goes down. | Öylece takip edemeyiz. Raydan çıkacak olursa... Öylesine, kovalamayız. Ya devrilirse... Öylece takip edemeyiz. Raydan çıkacak olursa... Öyle peşinden gidemeyiz. Devrilirse... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We're gonna be a wreck on a wreck. | ...enkaz altından parçalarımızı toplarlar. ...o zaman biz de enkaz üstüne enkaz oluruz. ...enkaz altından parçalarımızı toplarlar. ...en az onun kadar enkaza döneriz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |