Search
English Turkish Sentence Translations Page 178958
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
He has more distinguished friends. Give my regards. | Daha seçkin arkadaşları var kendisinin. Selâmımı iletirsin. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Alex and Siren were together? | Alex ile Siren birlikteler miydi? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Alex may be in danger. If you know anything... | Alex'in başı dertte olabilir. Eğer bildiğin bir şey varsa... | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I send Alex mail to this address. | Alex'in postasını bu adrese gönderdim. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Thank you. You're welcome. | Eyvallah. Rica ederim. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Hans Haugen? Varg Veum. Private investigator. | Hans Haugen? Evet? Varg Veum. Özel araştırmacı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It's about your friend Alexander Latoor. | Konu arkadaşınız Alexander Latoor ile ilgili. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
May I offer you something? Coffee, soda? | Size bir şeyler getirmemi ister misiniz? Kahve, soda? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Is Alexander living here? | Alexander burada mı yaşıyor? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Usually, but I haven't seen him in a long time. | Genelde fakat uzun zamandır göremiyorum kendisini. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Are you worried? For Alex? | Endişeli misiniz? Alex için mi? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
He is my best friend and greatest worry. | Kendisi benim en yakın arkadaşım ve tabii ki çok endişeleniyorum. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I have some bad news. A friend of his is dead. Siren. | Kötü bir haberim var. Bir arkadaşı öldü. Siren. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Her family asked me to tell him about it. | Ailesi, bu konu hakkında onunla konuşmamı istedi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
How long has Alex been living here? He moved here after a friend died. | Alex, ne kadar süredir burada yaşıyor? Bir arkadaşının ölümünden sonra taşındı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Asbjorn... Sovag? | Asbjorn... Asbjorn Sovag? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
What's the story? | Ne olmuş bitmiş? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
There was a fire in a student dorm in town. | Şehir merkezindeki bir öğrenci yurdunda yangın olmuş. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I don't know this girl... Siren? And although I like having visitors... | Söylediğin kızı tanımıyorum, Siren miydi neydi. Ve beni ziyaret edenleri sevmeme rağmen... | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Alex asked me to help him. | Alex, benden kendisine yardım etmemi istedi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
With what? Finding Siren. | Ne yaparak? Siren'i bularak. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Have you known Alex for a long time? Yes. We studied together in London. | Alex'le uzun zamandır mı tanışıyorsunuz? Evet. Londra'da beraber okuduk. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Why did he come here? | Neden geldi buraya peki? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
He was broke and got a scholarship. | Beş parasız kalmıştı ve bir yerden burs aldı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
A Norwegian scholarship? | Norveçlilerden mi? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
My parents died in Africa. They worked in foreign aid. | Annem ve babam Afrika'da öldüler. Dış yardımda çalıştılar. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I used some of the insurance money to help Alex. It's in their spirit. | Sigortanın parasının birazını Alex'e yardım için kullandım. Ruhları şâd olsun. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Are you a couple? | Çift misiniz? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Alex takes whatever he can get. | Alex, istediği her şeyi elde eder. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
But he lives off you? | Fakat senin paranla geçimini sağlıyor? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It's a small scholarship. Enough to grant him a residence permit. | Aldığı küçük bir burs. Ancan oturma iznine yetecek kadar. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
He has had to work on the side. I wish I could do more... | Kendisinin de elini taşın altına koyması gerekiyor. Keşke elimden fazlası gelseydi... | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Is that a Picasso? | Picasso değil mi bu? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Yes. | Ta kendisi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Genuine? It's a heirloom from my grandfather. | Hakiki mi? Büyükbabamdan yadigâr. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
He was a ship owner, wasn't he? But you're not a ship owner? | Büyükbaban armatördü, değil mi? Fakat sen değilsin? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
No, that was my grandfather. I grew up in Africa. | Değilim, büyükbabam öyleydi. Ben Afrika'da büyüdüm. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
When I came to Bergen last year, I hadn't been here since I was 15. | Geçen sene Bergen'e geldiğimde, on beş yaşından beri hiç burada bulunmadım. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Granddad is gone. So are the ships. | Büyükbabam hayata gözlerini yumdu. Gemileri de öyle. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
No inheritance? | Hiç miras yok mu? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Just this house. And I will inherit a little money when I turn 25. | Bu ev sadece. Ve yirmi beş yaşına geldiğimde az bir meblağ koyacağım mirasa. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Granddad valued the maturity of the mind. | Büyükbabam, aklın olgunluğuna değer verirdi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
A little money? | Az bir meblağ mı? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
A lot of money. | Büyük bir meblağ. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
40 million NOK. | Kırk milyon kron. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Occupational injury... | Meslekî bir zarar. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I requested that ages ago... Yes! | Yıllar önce bir ricada bulunmuştum. Evet! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Aren't you done here yet? Now it's getting interesting. | Daha buradaki işini bitiremedin mi? Şimdi daha da ilginç bir hâl alıyor. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Have you found anything? Hundreds of fingerprints. | Bir şey buldun mu? Yüzlerce parmak izi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Mostly from children. And yours. But these are hard to explain. | Çoğu çocuklardan. Ve senin. Fakat bunları açıklaması biraz zor. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Hey! Stop talking. This doesn't concern him. | Kes bakalım konuşmayı! Bu onu hiç mi hiç alâkadar etmiyor. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Fix that window. You can get a fine. Take this. It fixes everything. | Pencereyi onar. Para cezası alabilirsin. Al bunu. Her şeyi düzeltir. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Do you know anything about a fire in a student dorm? A man died. | Öğrenci yurdunda olan yangın hakkında bir şey biliyor musun? Adamın teki ölmüş. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
What do you know about that fire? | Yangın hakkında ne biliyorsun? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Only that it was a fire. | Sadece bir yangın olduğunu. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I'm looking for Alex Latoor. He tipped me about Siren. | Alex Latoor'u arıyorum. Siren hakkında birkaç tüyo verdi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
He was the only witness. | Tek şahit oydu. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Didn't you know? Alex Latoor was sole witness to that fire. | Bilmiyor muydun? Alex Latoor bu yangındaki tek şahitti. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
You found some fingerprints? Belonging to a dead man. | Parmak izi falan mı buldun? Ölü bir adama ait. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Now how can that be? A dead man's prints. | Bu nasıl olabilir yahu? Ölü bir adamın parmak izleri... | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Asbjorn Sovag killed Henrik Berner? | Asbjorn Sovag, Henrik Berner'i mi öldürdü? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It was his fingerprints at the aquarium. | Akvaryumda parmak izleri vardı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Stop! Get back! | Dur! Geri çekil! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Don't move! Be quiet. You know why I'm here. | Kımıldamayın! Sessiz olun. Neden buradayım, biliyorsunuz. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It's a recording device with voice recognition. | Ses tanıma özellikli kayıt cihazı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It automatically turns on when you start talking. | Konuşmaya başladığında otomatik olarak açılır. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It records conversations between the handsfree and the phone. | Kulaklık ile telefon arasında geçen konuşmayı kaydeder. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
But I hardly ever use the headset. | Fakat hemen hemen hiç kulaklık kullanmam ben. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
But the Bluetooth on your mobile is always on. Look at this. | Ama telefonundaki Bluetooth her zaman açık olacak. Bak şuna. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
All my conversations are on tape? On memory cards. | Tüm konuşmalarım kaydediliyor mu? Hafıza kartına. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
You said your car window had been smashed. | Arabanın penceresinin parçalandığını söylemiştin. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Someone could easily stick their hand in through the window. | Birisi kolaylıkla araba penceresinden elini içeriye sokabilir. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
The guy at the aquarium? | Şu akvaryumdaki herif mi? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Were you the one who...? | Sen de | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I have something that may cheer you up. | Elimde seni neşelendirebilecek bir şey var. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
This is the last video on the mobile you gave me. It wasn't easy. | Bana verdiğin telefondaki son video bu. Hiç kolay değildi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Is that all? Do you know how hard it was? | Bu kadar mı? Bunun ne kadar zor olduğunu biliyor musun? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I had to put it together frame by frame. I had to calculate... | Görüntüleri tek tek almak zorundaydım. Hesaplamasını yaptım. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Yeah, yeah. Is that all there is? For now, yes. | Tamam, tamam. Hepsi bu mu? Şimdilik, evet. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
But you'll keep working? Yes. | Fakat çalışmaya devam edeceksin? Aynen öyle. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It's easier now that the program is working. I have to see the rest of it. | Programın çalışıyor olması işleri daha da kolaştırdı. Geri kalanını da görmeliyim. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
They're after me. What? | Peşimdeler? Ne dedin? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Berner is after me! They killed Siren. Now it's my turn. Help me! | Berner, peşimde! Siren'i öldürdüler. Şimdiyse sıra bende. Yardım et! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
What are you doing here? They're trying to kill me! | Ne işin var burada? Beni öldürmeye çalışıyorlar! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I went to the hotel to investigate. They caught me. | Araştırmak için otele gitmiştim. Yakaladılar beni. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Look. There they are, in that Audi. | Bak. Şu Audi'nin içindeler. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
It's empty. Fuck! | Araba boş. Siktir be! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Hey! There is a queue here! | Sıraya kaynak yapmayın! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Watch where you're going! | Adımını attığın yere dikkat et! | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
They're angry as hell. Do you know why? | Küplere bindiler. Nedenini biliyor musun? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Let's start with Siren. | Siren'den başlayalım bakalım. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
We met at Fantoft. We were together for a while. Then she disappeared. | Fantoft'ta buluştuk. Bir süreliğine beraberdik. Sonra Siren ortadan kayboldu. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
How did you know she was a call girl? I saw Siren at a party. | Onun fahişe olduğunu nereden biliyordun? Siren'i bir partide gördüm. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
You didn't know anything? No. | Bir şeyden haberin yok muydu? Hayır. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
What else? Nothing. I got angry and left. | Başka? Başka bir şey yok. Sinirlendim ve oradan ayrıldım. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Then I saw her last week outside the hotel. | Geçen hafta otelin dışında gördüm onu. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
I liked Siren. | Severdim Siren'i. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Siren was fun, she was smart. | Eğlenceliydi, zekîydi. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Then Berner came and got her hooked on heroine... | Sonraysa Berner geldi ve onu eroin bataklığına sapladı. | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |
Berner gave her heroine? | Berner eroin mi verdi ona? | Varg Veum - Svarte far-2 | 2011 | ![]() |