Search
English Turkish Sentence Translations Page 179776
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Like your family? | Ailen gibi mi? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
No, I mean, like, people that's having injustices done to them. | Hayır, yani, haksızlığa uğrayan insanlar gibi. hayır, haksızlık gören diğer insanlar gibi Hayır, yani, haksızlığa uğrayan insanlar gibi. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Like women and midgets and such. | Mesela, kadınlar ve cüceler gibi. orta sınıfa ait bir kadın gibi mesela. Mesela, kadınlar ve cüceler gibi. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I mean, it's 1 966, Darlene. And, baby... | Yani, 1966 yılındayız, Darlene. Ve bebeğim... yani artık 1966, Darlene. ve bebeğim Yani, 1966 yılındayız, Darlene. Ve bebeğim... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...I'm feeling it. | ...bunu hissediyorum. ben bunu hissediyorum ...bunu hissediyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I know. The '60s are an important and exciting time. | Biliyorum. 60'lar çok önemli ve heyecan veren bir dönemdi. biliyorum. 60'lar çok önemli ve heycan verici dönemler Biliyorum. 60'lar çok önemli ve heyecan veren bir dönemdi. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Aren't they? It's like there's something happening here. | Öyle değil mi? Sanki bir şeyler harekete geçiyor. değil mi? sanki birşeyler harekete. geçiyor 963 01:00:29,959 > 01:00:33,588 kesinlikle yapmam gereken birşey... Öyle değil mi? Sanki bir şeyler harekete geçiyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
And what it is ain't exactly... | Harekete geçen şey kesinlikle... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...obvious. | ...belli değil. bu çok açık. ...belli değil. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I have to try to help people with my music. | İnsanlara müziğim ile yardım etmeliyim. müziğimle insanlara yardım etmeliyim. İnsanlara müziğim ile yardım etmeliyim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Some people are saying that your new music sounds a lot like Bob Dylan. | bazı kişiler senin yeni müziğinin Bob Dylan'ın müziğine çok benzediğini söylüyor. bazıları yeni müziğinin Bob Dylan'ı çok andırdığını söylüyorlar. bazı kişiler senin yeni müziğinin Bob Dylan'ın müziğine çok benzediğini söylüyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Well, maybe Bob Dylan sounds a lot like me. | Belki Bob Dylan'ın müziği benimkine benziyordur. ee, belkide Bob Dylan'ınki benim müziğimi andırıyordur. Belki Bob Dylan'ın müziği benimkine benziyordur. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
How come nobody ever asks Bob Dylan: | Hiç kimse Bob Dylan'a şöyle sordu mu? neden kimse Bob Dylan'a: Hiç kimse Bob Dylan'a şöyle sordu mu? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
"Why you sound so much like Dewey Cox?" | 'Neden müziğin tıpkı Dewey Cox'unki gibi? "müziğin Dewey Cox'a benziyor diye bişey demiyor?" 'Neden müziğin tıpkı Dewey Cox'unki gibi? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Mailboxes drip like lampposts in The twisted birth canal of the coliseum | Posta kutuları stadyum yolunun bükülmüş sokak lambaları gibi sızıyor. Mailboxes drip like lampposts in The twisted birth canal of the coliseum Posta kutuları stadyum yolunun bükülmüş sokak lambaları gibi sızıyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Rimjob fairy teapots Mask the temper tantrum | Rimjob perisinin demliği sinir krizini maskeliyor. Rimjob fairy teapots Mask the temper tantrum Rimjob perisinin demliği sinir krizini maskeliyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Oh, say can you see 'em? | Söyle, bunları görebiliyor musun? Oh, say can you see 'em? Söyle, bunları görebiliyor musun? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Stuffed cabbage is the darling Of the Laundromat | Lahana dolması çamaşır makinesinin sevgilisi. Stuffed cabbage is the darling Of the Laundromat Lahana dolması çamaşır makinesinin sevgilisi. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
The mouse with the overbite explained How the rabbits were ensnared | Her yeri ısırılmış fare tavşanların neden tuzağa düştüğünü anlattı. The mouse with the overbite explained How the rabbits were ensnared Her yeri ısırılmış fare tavşanların neden tuzağa düştüğünü anlattı. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What the hell is this song about? | Bu şarkının sözleri ne anlatıyor? bu şarkıda ne hakkında? Bu şarkının sözleri ne anlatıyor? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I have no idea. | İnan anlamadım. hiçbir fikrim yok. İnan anlamadım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You guys are idiots. This song is very deep. | Geri zekâlılar. Bu şarkının manası çok derin. siz ahmaksınız. bu şarkı çok anlamlı. Geri zekâlılar. Bu şarkının manası çok derin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Inside the three eyed monkey Within inches of his toaster oven life | Üç gözlü maymunun içinde Bir mini fırının yaşamının ölçüsü var. Inside the three eyed monkey Within inches of his toaster oven life Üç gözlü maymunun içinde Bir mini fırının yaşamının ölçüsü var. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What do your parents think about your protest songs? | Büyükleriniz bu protest müziğiniz için ne düşünüyorlar? aileniz protest müziğiniz hakkında ne düşünüyor? Büyükleriniz bu protest müziğiniz için ne düşünüyorlar? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What do your parents think about my protest songs, Mr. TIME Magazine? | Sizin büyükleriniz benim protest müziğim için neler düşünüyor, Bay TIME Magazin? sizin aileniz benim protest müziğim hakkında ne düşünüyor, bay. TIME dergisi? Sizin büyükleriniz benim protest müziğim için neler düşünüyor, Bay TIME Magazin? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
All the elevator buttons | Tüm asansör düğmeleri... All the elevator buttons Tüm asansör düğmeleri... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
So incredibly high | ...inanılmaz yüksekteler. So incredibly high ...inanılmaz yüksekteler. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I stand today for the midget | Bugün normal insanın yarısı kadar... I stand today for the midget Bugün normal insanın yarısı kadar... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Half the size of a regular guy | ...bir cücenin yanındaydım. Half the size of a regular guy ...bir cücenin yanındaydım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Let me hold you, little man | Bırak tutayım seni küçük adam. Let me hold you, little man Bırak tutayım seni küçük adam. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
As the parade passes by | Gösteri bitmek üzere. As the parade passes by Gösteri bitmek üzere. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We'll make believe you can fly | Seni uçabileceğine inandıralım. We'll make believe you can fly Seni uçabileceğine inandıralım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You shout for me to put you down | Seni yere bırakmam için bana bağırdın. You shout for me to put you down Seni yere bırakmam için bana bağırdın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
But I'm marching today For your cause | Fakat bugün senin için yürüyüş yapıyorum. But I'm marching today For your cause Fakat bugün senin için yürüyüş yapıyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I'm banging the drum Your big day will come | Davul vuruyorum, senin büyük günün gelecek. I'm banging the drum Your big day will come Davul vuruyorum, senin büyük günün gelecek. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
When they remake The Wizard of Oz | Oz Büyücüsünü yediden yaptıklarında... When they remake The Wizard of Oz Oz Büyücüsünü yediden yaptıklarında... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
So let me hold you, midget man | ...bırak seni tutayım, cüce adam. So let me hold you, midget man ...bırak seni tutayım, cüce adam. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Pretend that you're flying in space | Havada uçuyormuş gibi davran. Pretend that you're flying in space Havada uçuyormuş gibi davran. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Let me hold you, midget man | Bırak seni tutayım, cüce adam. Let me hold you, midget man Bırak seni tutayım, cüce adam. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
So the dog will stop licking your face | Böylece köpekler senin yüzünü yalayamaz. So the dog will stop licking your face Böylece köpekler senin yüzünü yalayamaz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Sing with me! | Hep beraber! Sing with me! Hep beraber! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Sing it! | Söyleyin! Sing it! Söyleyin! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Mr. Cox, why are you going to lndia? | Bay Cox, neden Hindistan'a gidiyorsunuz? bay Cox,neden hindistana gidiyorsunuz? Bay Cox, neden Hindistan'a gidiyorsunuz? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Well, I'm searching for something, if you must know. | İlle de öğrenmek istiyorsanız, bir şeyler araştırmaya gidiyorum. ee, eğer bilmeniz gerekiyorsa, birşeyleri aramaya gidiyorum. İlle de öğrenmek istiyorsanız, bir şeyler araştırmaya gidiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I'm fixing to do some meditating with the maharishi. | Maharishi ile meditasyon yaparak kendimi aşmak istiyorum. maharishi ile maditasyon yapmak bazı şeyleri onarıyor. Maharishi ile meditasyon yaparak kendimi aşmak istiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
And Dewey Cox needs lndia right now... | Ve Dewey Cox'ın şimdi Hindistan'a ihtiyacı var... ve Dewey Cox'ın tam şuanda hindistana ihtiyacı var Ve Dewey Cox'ın şimdi Hindistan'a ihtiyacı var... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...and, heck, I reckon lndia needs Dewey Cox too. | ...ve sanırım Hindistan'ın da Dewey Cox'a ihtiyacı var. ve sanırım hindistanında dewey cox'a ...ve sanırım Hindistan'ın da Dewey Cox'a ihtiyacı var. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Only through meditation can we begin to understand our role. | Kendimizi sadece meditasyon yaparak tanıyabiliriz. meditasyonla rolümüzü anlayabiliriz. Kendimizi sadece meditasyon yaparak tanıyabiliriz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're nothing but grains of sand. | Bizler bir kum tanesi bile değiliz. biz birer kum tanesinden başka birşey değiliz. Bizler bir kum tanesi bile değiliz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
That was freaking transcendental, Paul McCartney. | Bu harika bir düşünce yansımasıydı, Paul McCartney. bu harika bir kendinden geçme haliydi, Paul McCartney. Bu harika bir düşünce yansımasıydı, Paul McCartney. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Don't you agree, John Lennon? Yes, Dewey Cox. | Öyle değil mi, John Lennon? Evet, Dewey Cox. sen ne dersin, John Lennon? evet, Dewey Cox. Öyle değil mi, John Lennon? Evet, Dewey Cox. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
With meditation there's no limit to what we can... | Meditasyon ile hayallerimizin sınırı... meditasyonla bizim yapıcaklarımız için bir limit yok... Meditasyon ile hayallerimizin sınırı... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...imagine. | ...yok. hayal et ...yok. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What do you think, George Harrison? | Sen ne düşünüyorsun, George Harrison? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I don't know. I'm just trying to get some more songs on the album, you know. | Bilmiyorum. Ben sadece albümüme yeni şarkılar katmak istiyorum. bilmiyorum. ben sadece albümüme yeni birkaç şarkı bulmaya çalışıyorum,bilirsin ya. Bilmiyorum. Ben sadece albümüme yeni şarkılar katmak istiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
And as Ringo Starr, I'm not so interested in meditation. | Bir Ringo Starr olarak, Meditasyonla çok fazla ilgilenmiyorum. ben bir yıldız olarak, meditasyonla ilgilenmiyorum. Bir Ringo Starr olarak, Meditasyonla çok fazla ilgilenmiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I just like to have fun. | Ben sadece eğlenmek istiyorum. ben sadece eğlenmeyi seviyorum. Ben sadece eğlenmek istiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I like the little one. It's so dark in this tent. | Küçük olanı seviyorum. Bu çadırın içi çok karanlık. bende severim. bu çok kötü bir durum. Küçük olanı seviyorum. Bu çadırın içi çok karanlık. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Reminds me when we, the Beatles, the four Beatles, us | Bana şeyi hatırlatıyor, Beatles, dört Beatles, biz... bu bana the Beatles ı hatırlattı, Beatles'ın dördünü birden, Bana şeyi hatırlatıyor, Beatles, dört Beatles, biz... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
From Liverpool. Yes, we are from Liverpool. | Liverpool. Evet, Liverpool'dan geldik. Liverpool'dan. evet, biz liverpooll'uyuz. Liverpool. Evet, Liverpool'dan geldik. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We used to play those dark clubs in Hamburg. Remember that, Paul? | Eskiden Hamburg’daki karanlık mekânlarda çalardık. Hatırladın mı, Paul? hamburgta şu karanlık kuluplerde çalmıştık. hatırlar mısın,Paul? Eskiden Hamburg’daki karanlık mekânlarda çalardık. Hatırladın mı, Paul? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Of course I do, I booked them. I'm the leader of the Beatles. | Elbette hatırladım, oraları ben ayarlamıştım. Ben Beatles'ın lideriyim. tabii ki, hatırlıyorum. ben Beatles'ın lideriyim. Elbette hatırladım, oraları ben ayarlamıştım. Ben Beatles'ın lideriyim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Well, I have to say I like your stuff. It's pretty good. | Şarkılarınızı çok beğendiğimi söylemeliyim. Gerçekten çok güzel. ee,şunu söylemeliyim ki senin işlerini seviyorum. gerçekten çok iyiler Şarkılarınızı çok beğendiğimi söylemeliyim. Gerçekten çok güzel. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
And most of your records, I really enjoy. | Albümlerinizin çoğu hoşuma gitti. ve albümlerinin çoğunu, cidden keyif alıyorum. Albümlerinizin çoğu hoşuma gitti. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're big fans of your records too. | Bizler de sizin şarkılarınızın hayranıyız. bizde senin albümlerinin büyük hayranlarıyız Bizler de sizin şarkılarınızın hayranıyız. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We like to think that Hard Day's Night is our Guilty as Charged. | Hatta 'Zor Günün Gecesi' parçamızı sizin 'İtham Ettiğin Gibi Suçluyum' parçasına benzetiyoruz. We like to think that Hard Day's Night is our Guilty as Charged. Hatta 'Zor Günün Gecesi' parçamızı sizin 'İtham Ettiğin Gibi Suçluyum' parçasına benzetiyoruz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Great record. Excellent album. | Çok güzel bir kaset. Harika bir albüm. harika iş. muhteşem albüm. Çok güzel bir kaset. Harika bir albüm. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We learned a lot from you. Great record. | Sizden çok şeyler öğrendik. Müthiş bir albüm. senden çok şey öğrendik. harika albüm. Sizden çok şeyler öğrendik. Müthiş bir albüm. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're big fans of y'all. Huge fans. | Hepimiz size hayranız. Hem de çok. biz sizin hepinizin büyük hayranıyız. büyük hayranlar. Hepimiz size hayranız. Hem de çok. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You're almost as good as the Monkees. You guys are great. | En az keşişler kadar iyisiniz. Sizler harikasınız. nerdeyse keşişler kadar harikasınız. siz harikasınız beyler. En az keşişler kadar iyisiniz. Sizler harikasınız. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I think I might adjourn to another dimension, take some LSD. | Sanırım, boyut değiştirmek için biraz LSD almalıyım. sanırım biraz LSD alıp başka bir boyuta geçmeliyim Sanırım, boyut değiştirmek için biraz LSD almalıyım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Do you care to join me? Yeah, let's do that. | Bana katılmak ister misiniz? Evet, katılalım. bana katılır mısınız? evet,hadi yapalım Bana katılmak ister misiniz? Evet, katılalım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Care to join us for some LSD? It's good for you. | Biraz LSD alır mısınız? Size iyi gelir. bizimle biraz LSD alır mısın? bu senin için çok iyi. Biraz LSD alır mısınız? Size iyi gelir. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Built by scientists, it is. Lysergic. | Bunu bilim adamları yapmış. Kafayı bulduruyor. bilim adamları tarafından icat edildi. Lysergic. Bunu bilim adamları yapmış. Kafayı bulduruyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Gotta check with headquarters. | Patrona danışmalıyım. sanırım patrona sormalıyım. Patrona danışmalıyım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Come on, Dewey Cox. Think you might enjoy it. | Haydi, Dewey Cox. Bunu seveceksin. hadi, Dewey Cox. düşün bi çok hoşuna gidecek. Haydi, Dewey Cox. Bunu seveceksin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Open your mind to a new experience, a new level of consciousness... | Kendini yeni deneyimlere ve farklı bir bilinç seviyesine aç... aklını yeni tecrübelere açmalısın, bilincin yeni bir seviyesi... Kendini yeni deneyimlere ve farklı bir bilinç seviyesine aç... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...Iike we do, because we are the Beatles. | ...bizim açtığımız gibi. Çünkü biz Beatles grubuyuz. ...tıpkı bizim gibi, çünkü biz Beatles'ız. ...bizim açtığımız gibi. Çünkü biz Beatles grubuyuz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Let him decide. If he wants to take LSD, he'll take it. | Bırakın kendisi karar versin, eğer canı LSD almak isterse, alır. bırakalım karar versin. eğer LSD almak isterse,alıcaktır. Bırakın kendisi karar versin, eğer canı LSD almak isterse, alır. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
He doesn't have to listen to you. You're not the boss of him. | Seni dinlemek zorunda değil. Sen onun patronu değilsin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Don't tell me what to say and what not to say, Paul McCartney. | Ne söyleyeceğime sen karar veremezsin, Paul McCartney. bana ne söyleyip,söyleyemeyeceğimi söyleyemezsin, Paul McCartney. Ne söyleyeceğime sen karar veremezsin, Paul McCartney. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I'm sick of you being so dark when I'm so impish and whimsical. I'm sick of it. | Ben böyle mağrur ve havai iken senin bu karamsarlığına dayanamıyorum. artık sıkıldın bundan ben bu kadar gıcık olmandan. Ben böyle mağrur ve havai iken senin bu karamsarlığına dayanamıyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Hey, everyone, I've got a brand new mantra: | Hey, millet, size yeni bir şarkı ismi buldum: Hey, millet, size yeni bir grup adı buldum: Hey, millet, size yeni bir şarkı ismi buldum: | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Paul's a big fat cunt. | Paul'un kocaman amcığı. Paul'un büyük .mı. Paul'un kocaman amcığı. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Don't know why you don't let me write more songs. | Neden benim yeni şarkılar yazmama izin vermediğinizi anlayamıyorum. benim yeni şarkılar yazmama neden izin vermiyorsunuz anlamıyorum. Neden benim yeni şarkılar yazmama izin vermediğinizi anlayamıyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You know, I just sit here while me guitar quietly whimpers, you know. | Biliyorsunuz, burada sadece gitarımı tıngırdatıp duruyorum. bilirsiniz, burda otururken gitarım hafifçe tıngırdıyor, bilirisiniz. Biliyorsunuz, burada sadece gitarımı tıngırdatıp duruyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You are the quiet one, so why don't you shut the fuck up? | Sen sessiz birisin, neden o lanet çeneni kapatmıyorsun? sen sessiz birisin, neden çeneni kapatmıyorsun? Sen sessiz birisin, neden o lanet çeneni kapatmıyorsun? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I've got a song about an octopus. | Ahtapot ile ilgili bir şarkı yazdım. ahtapot hakkında bir şarkım var. Ahtapot ile ilgili bir şarkı yazdım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Jam it up your ass. You're lucky we still let you play drums. | Kıçına sok. Bateri çalmana hâlâ izin verdiğimiz için şanslısın. kıçına sok o şarkıyı. davul çalmana izin verdiğimiz için şanslısın . Kıçına sok. Bateri çalmana hâlâ izin verdiğimiz için şanslısın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Wow, seems like there's a rift happening between the Beatles. | Görünüşe göre Beatles grubunun arası açılıyor. Wow, beatles'ın arası açılıyor gibi gözüküyor. Görünüşe göre Beatles grubunun arası açılıyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I wonder if your songs will still be shit when I'm 64. | 64 yaşıma geldiğimde senin şarkıların hâlâ dinlenecek mi acaba? 64 üme geldiğimde parçaların hala bi boka yarıyacak mı merak ediyorum. 64 yaşıma geldiğimde senin şarkıların hâlâ dinlenecek mi acaba? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Great sod. No, stop it! | Seni hödük herif. Hayır, kesin şunu! peki sod. hayır,dur! Seni hödük herif. Hayır, kesin şunu! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You bastard! You sissy. | Seni orospu çocuğu! Hanım evladı. seni aşağalık! hanımevladı. Seni orospu çocuğu! Hanım evladı. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Beatles. Please stop fighting here in lndia. | Beatles. Lütfen burada kavga etmeyin. Beatles.lütfen burda hindistanda kavga etmeyi bıraksın Beatles. Lütfen burada kavga etmeyin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
No, no, let them go. Let them work it out. | Hayır, bırakın devam etsinler. Kozlarını paylaşsınlar. hayır,hayır,bırakın onları. bırakalım çözsünler. Hayır, bırakın devam etsinler. Kozlarını paylaşsınlar. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Taste it. | Al bakalım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Right there in the bollocks. | Seni puşt herif. al bakalım tam hayalarına. Seni puşt herif. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Bastard! Cunt! | Piç kurusu! Amcık! piç kurusu! it! Piç kurusu! Amcık! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Dewey, you been living clean for three years now... | Dewey, 3 yıldır burada arınmış olarak yaşıyorsun. Dewey, 3 yıldır arınmış bir şekilde yaşıyorsun... Dewey, 3 yıldır burada arınmış olarak yaşıyorsun. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...and it's done you a world of good, has it not? | Bu senin dünyanı güzelleştirdi, değil mi? ve bu dünyanı güzelleştirdi, öyle değil mi? Bu senin dünyanı güzelleştirdi, değil mi? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |