Search
English Turkish Sentence Translations Page 183458
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| And the hospital? | Ya hastane? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| She disappeared after yesterday's incident. | Dünkü olaydan sonra kayboldu. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| What about friends and family? | Arkadaşları veya akrabaları yok mu? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Well, she lived abroad a long time, | Uzun süre yurtdışında yaşamış... | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| so it's hard to track down friends or relatives. | ...bu nedenle arkadaş veya akraba tespiti çok zor. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| She's very reserved, | Uzun süre ayrı olduğu için,... | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| so she had no friends at the hospital either. | ...hastanede de hiç arkadaşı yok. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Most didn't even know that | Hatta çoğu kişi, geçen ay çocuğunun... | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| her son died a month ago. | ...öldüğünü bile bilmiyor. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| What about CSI? | Olay yeri araştırması? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| A note must've been found in Haejoors body. | Haejoon'un vücudunda bir not bulunmuş olmalı. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| He's in a state of brain death, so they can't do a biopsy. | Beyin ölümü aşamasında olduğu için, biyopsi yapamıyorlar. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| It's three people already. | Şimdiden üç kişi oldu. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Put Suh Maria on the wanted list. | Suh Maria'yı arananlar listesine koy. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You two check further at the school. | Siz ikiniz, okulda daha kapsamlı araştırma yapın. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| If this keeps up, you won't be seeing me for long. | Eğer bu olaylar devam edecek olursa, beni uzun süre göremeyeceksiniz. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| It's not Suh Maria, it's Suh Yoonee. | Suh Maria değil, Suh Yoonhee. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Mom, look at me! | Anne, bana bak! | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Jinmo, be careful! Wow, you're doing well. | Jinmo, dikkatli ol! Çok iyi gidiyor. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| How many times should I tell you? | Size kaç defa anlatmalıyım? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| I just glanced at it when he was in the bathroom. | O tuvaletteyken sadece bir göz gezdirdim. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| What about the next page? Did you see the date? | Pekâlâ diğer sayfa? Tarihi gördün mü? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| I was trying to look, but he took it away. | Ben bakmaya çalışıyordum ama hemen elimden aldı. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You should have seen his face then. | O anda yüzünü görmeliydiniz. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You know he was bullied? | Onun ezildiğini biliyor muydunuz? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Always whining... it was annoying as hell. | Her zaman sızlanır... Lanet olası çok baş ağrıtır. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You are annoying as hell. You bullied him too, right? | Baş ağrıtan sensin. Söyle sen de onu ezdin mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| I bullied him? | Ezmek mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| If only the other kids treated him like me... | Keşke ona, diğer çocuklar da benim gibi davransaydı... | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Oh, him? He's sort of a wimp. Quiet, keeps to himself. | O mu? O çok kuvvetsizdi. Nasıl ona vurabilirim ki. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You've no idea how I protected him. | Onu nasıl koruduğumu tahmin bile edemezsiniz. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Without me, he couldn't even go to school. | Bazen ben olmadan okula gelemezdi. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Yeah, I played jokes on him a few times. | Evet, birkaç kere şaka yaptığım olmuştur. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| So what? It's not like I hit him. | Yani bu, ona vurduğum anlamına gelmez. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| I never touched him, the poor kid. | Ben ona hiç dokunmadım. Zavallı çocuk. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Should I take over? | Ben devam edeyim mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Why'd you say you didn't know him? | Niye onu tanımadığını söyledin? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You were in the same freshman class with him. | İkiniz de aynı sınıftasınız. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Being in the same class doesn't mean we're friends. | Aynı sınıfta olmamız arkadaş olduğumuz anlamına gelmez. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Have you seen this diary? | Bu günlüğü daha önce gördün mü? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Don't just glance at it, look closely! | Sadece göz atma, dikkatli bak! | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Have you or not? | Gördün mü, görmedin mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You knew Jin mo was bullied, right? | Jin mo'nun aşağılandığını biliyordun, değil mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You know who harassed him! | Kimin eziyet ettiğini biliyorsun! | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| All the kids did it. | Bütün çocuklar yaptı. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You didn't, did you? | Sen yapmadın, değil mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You never harassed him. Right? | Ona hiç eziyet etmedin. Degil mi? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Since when have you cared? | Beni ne zaman önemsemeye başladın? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Juna! | Junha! | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Look at this punk. Now you're ignoring me. | Bak şu serseriye. Beni hiç takmıyor. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| He's got a temper, too. You're an exact copy of your aunt. | Bir huyunu daha buldum. Teyzen ile tıpatıp aynısın. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Let's go paint some graffiti sometime. | Bazen duvar boyamaya gidelim mi, ne dersin? | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| You're always full of crap. | Siz devamlı saçma şeylerle meşgulsünüz. | Yu-wol-ui il-gi-1 | 2005 | |
| Look at this guy. Okay, pick a day. | Bak şu çocuğa! Tamam, bir gün seç. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Hey, wife! | Hey, hanımefendi! | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Just one more beer. Just one. | Sadece bir bira daha. Bir tanecik. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Try to stand up straight, please. | Ayakta durmaya çalış, lütfen. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| I am standing straight, look. | Ayakta duruyorum, bak. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Jeez, this is why you can't find a husband. | Tanrım, niye koca bulamadığın ortada. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Can't find what? I haven't been looking for one. | Neyi bulamadım? Ben hiç aramadım ki. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Because of Jun ha, I haven't. | Jun ha'dan dolayı aramadım. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Do you think you're his mother? | Kendini, onun annesi mi zannediyorsun? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| His mother? Yeah, I am. | Annesi mi? Evet, öyleyim. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| What's my Juna doing? | Benim Junha'm ne yapıyor? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| What have you been up to? Have you eaten? | Nasılsın, ne yapıyorsun? Yemek yedin mi? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Yeah, just one beer. | Evet, sadece bir bira. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| But you shouldn't treat your aunt like that. | Fakat sen teyzen gibi davranmamalısın. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Juna, it's me. Sorry, she's a bit drunk. | Junha, benim. Üzgünüm, biraz içti de. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| You fools, are you crazy? What are you doing? | Aptallar, deli misiniz siz? Ne yaptığınızı sanıyorsunuz? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| This isn't a time for drinking! Where the hell...? | İçki içecek vakit mi bu! Kahrolası nerede... | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Shit, we're screwed. | Lanet olsun, şimdi battık. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Jayoung! | Jayoung! | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| I just haven't been working out, that's all. | Artık dışarıda çalışmıyorum. Hepsi buraya kadar. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| I could have girls lined up | Kızlar benim için sıraya girebilirdi. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| and hanging out the windows here. | Beni görmek için pencereden bile sarkarlardı. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| What makes you think I'd try to... | Nasıl böyle bir fikre kapılabilirsin ki. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| That good nap has made me hungry. | Birazcık kestirdim, o da beni acıktırdı. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Got anything to eat with beer? | Biranın yanında yiyecek bir şey var mı? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| You want to drink again? | Yine mi içeceksin? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| How else would a guy and girl pass the long night? | Erkek ve kadın uzun bir geceyi başka nasıl geçirebilir? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Arert you going home? | Sen evine gitmiyor musun? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| I'm a runaway from home. | Evden kaçtım. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Runaway, my ass. | Kaçmış, kıçıma anlat. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Ooh, squid! | Mürekkepbalığı! | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| The gas ran out this morning. | Gazı bu sabah kesmişler. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| What happened to Mr. Perfect? | Bay mükemmele ne oldu? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| You know how expensive that iron is? | O ütünün kaç para olduğunu biliyor musun? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| A special treat for you, Mr. Squid. | Bay mürekkepbalığına özel uygulama. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Hey, Dongwook! Dongwook! | Hey, Dongwook! Dongwook! | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| We've got the results. | Sonuçları aldık. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| June 19th. At home today, Sanggeun... | 19 Haziran. Bugün evdeyim, Sanggeun... | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Shit, why me? I never even touched the kid. | Lanet olsun, niye ben? Bu çocuğa ben hiç dokunmadım. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| What, "shit?" | Lanet mi olsun? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Shit, why hit me? Can a detective do anything? | Lanet olsun, niye vuruyorsun? Bunu yapmaya hakkınız var mı? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| This punk is really something. | Bu serseri gerçekten kaşınıyor. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| He's more likely to kill someone than get killed. | Öldürülmekten çok, birisini öldürmeye daha çok yatkın. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| I heard you made him do your homework. | Ona ödevini yaptırdığını duydum. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| If I tell you, will you punch him too? | Eğer söylersem, ona da mı yumruk atacaksın? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| Punch who? I just borrowed money from him a few times. | Yumruk, kime? Ben sadece birkaç kere borç para aldım o kadar. | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 | |
| You mean stole? | Yani çaldın, öyle mi? | Yu-wol-ui il-gi-2 | 2005 |