Search
English Turkish Sentence Translations Page 183652
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
"Under current regulations, | yürürlükteki düzenlemeler uyarınca, "Mevcut yönetmelikte, "Mevcut yönetmelikte, "Mevcut yönetmelikte, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the reserve requirement against most transaction accounts is ten percent�. | hesaplar karşılığında gereken para rezervi oranı %10'dur." | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This means that with a ten billion dollar deposit, | bu demek oluyor ki 10 milyarlık depozitin, Bu şu anlama gelir, 10 milyar dolarlık bir hesap için gereken Bu şu anlama gelir, 10 milyar dolarlık bir hesap için gereken Bu şu anlama gelir, 10 milyar dolarlık bir hesap için gereken | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
ten percent, or one billion, | %10'u yani 1 milyar rezerv miktarı %10, yani 1 milyar dolardır, rezerv miktarı %10, yani 1 milyar dolardır, rezerv miktarı %10, yani 1 milyar dolardır, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is held as the required reserve. | rezerv gereksinimi olarak tutulur. ve bu gerekli rezerv olarak saklanır. ve bu gerekli rezerv olarak saklanır. ve bu gerekli rezerv olarak saklanır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
While the other nine billion is considered an excessive reserve, | geriye kalan 9 milyar gibi yüklü rezerv Fakat geriye kalan 9 milyar dolar, fazla rezerv olarak değerlendirilir, Fakat geriye kalan 9 milyar dolar, fazla rezerv olarak değerlendirilir, Fakat geriye kalan 9 milyar dolar, fazla rezerv olarak değerlendirilir, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and can be used as the basis | yeni borçlar vermek için ve yeni krediler vermek için ve yeni krediler vermek için ve yeni krediler vermek için | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
for new loans. | kullanılır. kaynak olarak kullanılır. kaynak olarak kullanılır. kaynak olarak kullanılır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Now, it is logical to assume, that this nine billion | mantıken bu 9 milyarın gerçekten var olan Şimdi, bu 9 milyar dolarlık rezervin ilk baştaki Şimdi, bu 9 milyar dolarlık rezervin ilk baştaki Şimdi, bu 9 milyar dolarlık rezervin ilk baştaki | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is literally coming out of the existing ten billion dollar deposit. | 10 milyardan geldiğini kabul etmek gerekir. 10 milyar dolardan geldiğini varsayarsak mantıklı olabilir. hesaba ilk yatan 10 milyar dolardan geldiği düşünülebilir. 10 milyar dolardan geldiğini varsayarsak mantıklı olabilir. 10 milyar dolardan geldiğini varsayarsak mantıklı olabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
However, this is actually not the case. | Ancak olay aslında bu değil.Nasıl olurda bu 9 milyar Fakat işin aslı gerçekte öyle değildir. Fakat işin aslı gerçekte öyle değildir. Fakat işin aslı gerçekte öyle değildir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
What really happens, is that the nine billion | Gerçekte olan, 9 milyar dolar, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is simply created out of thin air | bu kadar basit olarak havadan var olan mevcut hesapta bulunan 10 milyar dolara dayanarak mevcut hesapta bulunan 10 milyar dolara dayanarak mevcut hesapta bulunan 10 milyar dolara dayanarak | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
on top of the existing 10 billion dollar deposit. | 10 milyar dolarlık depositten yaratılabilir. havadan yaratılır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This is how the money supply is expanded. | bu para stoğunun nasıl arttığının açıklamasıdır. İşte bu şekilde para kaynağı şişirilir. İşte bu şekilde para kaynağı şişirilir. İşte bu şekilde para kaynağı şişirilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
As stated in "Modern Money Mechanics": | Modern Para Mekaniğinde yer aldığı gibi: Modern Para çarkı kitapçığında da belirtildiği gibi, Modern Para çarkı kitapçığında da belirtildiği gibi, Modern Para çarkı kitapçığında da belirtildiği gibi, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
"Of course they" the banks, | bankalar, gerçekte para ödemez, deposit olarak kabul ederler. Tabiki onlar yani "Bankalar" Tabi ki onlar yani "Bankalar" Tabi ki onlar yani "Bankalar" | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
"do not really pay out loans for the money, they receive as deposits. | aslında hesaplarında bulunan parayı kredi olarak vermezler. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
If they did this, no additional money would be created. | Bu şekilde olduğu için de ilave para yapılmamış olacaktır. Eğer bunu yapmış olasalardı, yeni para üretmeye gerek kalmazdı. Eğer bunu yapmış olsalardı, yeni para üretmeye gerek kalmazdı. Eğer bunu yapmış olsalardı, yeni para üretmeye gerek kalmazdı. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
What they do when they make loans | Bu borçlanmalarda yaptıkları Kredi verdiklerinde gerçek yaptıkları, Kredi verdiklerinde gerçek yaptıkları, Kredi verdiklerinde gerçek yaptıkları, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is to accept promissory notes | taahhüt mektupları kabul etmektir emre yazılı senet kabul etmektir. emre yazılı senet kabul etmektir. emre yazılı senet kabul etmektir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
loan contracts | borçlanma sözleşmeleri Yani "kredi kontratları" Yani "kredi kontratları" Yani "kredi kontratları" | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
in exchange for credits money | kredi değişimlerinde para ödünç alanın hesabına gider karşılığında ödünç alanın hesabına karşılığında ödünç alanın hesabına karşılığında ödünç alanın hesabına | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
to the borrowers transaction accounts. | krediyi yani "parayı" aktarırlar. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In other words, the nine billion can be created out of nothing. | diğer bir deyişle 9 milyar yoktan var edilir. Başka bir deyişle, 9 milyar dolar havadan yaratılabilir. Başka bir deyişle, 9 milyar dolar havadan yaratılabilir. Başka bir deyişle, 9 milyar dolar havadan yaratılabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Simply because there is a demand for such a loan, | çünkü böyle bir borç için talep vardır Basitçe sadece böyle bir krediye ihtiyaç ve Basitçe sadece böyle bir krediye ihtiyaç ve Basitçe sadece böyle bir krediye ihtiyaç ve | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and that there is a 10 billion dollar deposit to satisfy the reserve requirements. | ve ortada rezerv gereksinimlerini karşılaması gereken bir 10 milyar dolarlık deposit vardır halihazırda rezerv gereksinimini sağlayan 10 milyar dolarlık bir hesap olduğundan. halihazırda rezerv gereksinimini sağlayan 10 milyar dolarlık bir hesap olduğundan. halihazırda rezerv gereksinimini sağlayan 10 milyar dolarlık bir hesap olduğundan. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Now let's assume that somebody walks into this bank and | şimdi birinin bu bankaya gittiğini ve Şimdi diyelim biri bu bankaya gitti ve havadan yaratılmış Şimdi diyelim biri bu bankaya gitti ve havadan yaratılmış Şimdi diyelim biri bu bankaya gitti ve havadan yaratılmış | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
borrows the newly available nine billion dollars. | bu yeni kullanıma hazır 9 milyar dolardan borç aldığını varsayalım 9 milyar dolarlık krediyi ödünç aldı. 9 milyar dolarlık krediyi ödünç aldı. 9 milyar dolarlık krediyi ödünç aldı. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
They will then most likely take that money and deposit it | kuvvetle muhtemelen bu parayı alıp Normal olarak çektiği bu krediyi alır ve Normal olarak çektiği bu krediyi alır ve Normal olarak çektiği bu krediyi alır ve | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
into their own bank account. | kendi banka hesaplarına aktaracaklardır. kendi bankasının hesabına yatırır. kendi bankasının hesabına yatırır. kendi bankasının hesabına yatırır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The process then repeats. | bu işlem yeniden tekrar eder. Ve işlem gene kendini tekrar eder. Ve işlem gene kendini tekrar eder. Ve işlem gene kendini tekrar eder. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For that deposit becomes part of the banks reserves. | bu depositin banka rezervine geçen yatırılan o 9 milyar dolar bankanın rezervi olur. yatırılan o 9 milyar dolar bankanın rezervi olur. yatırılan o 9 milyar dolar bankanın rezervi olur. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Ten percent is isolated and in turn 90 percent of the nine billion, | %10 izole edilir ve bu kez 9 milyarın %90'ı %10'u rezerv olarak izole edilir ve 9 milyarın %90'ı %10'u rezerv olarak izole edilir ve 9 milyarın %90'ı %10'u rezerv olarak izole edilir ve 9 milyarın %90'ı | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
or 8.1 billion is now availlable as newly created money for more loans. | yani 8.1 milyar daha fazla borç verebilmek için kullanıma hazır hale gelmiştir. yani 8,1 milyar doları, yeni krediler vermek için kaynak olarak kullanılır. yani 8,1 milyar doları, yeni krediler vermek için kaynak olarak kullanılır. yani 8,1 milyar doları, yeni krediler vermek için kaynak olarak kullanılır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And, of course, that 8.1 can be loaned out and redeposited creating an additional 7.2 billion | Tabi ki bu 8.1 borç olarak verilebilir ve tekrar deposit edilip ilave bir 7.2 milyar Ve tabi ki bu 8,1 milyar dolar kredi olarak verilip tekrar bir bankaya yatırıldığında Ve tabi ki bu 8,1 milyar dolar kredi olarak verilip tekrar bir bankaya yatırıldığında Ve tabi ki bu 8,1 milyar dolar kredi olarak verilip tekrar bir bankaya yatırıldığında | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
to 6.5 billion... to 5.9 billion... etc... | 6.5 milyara...5.9 milyara ...vb... 7,2 milyar daha sonra aynı işlemle 6,5 milyar sonra 5,9 milyar vesaire, vesaire... buradan 6,5 milyar... buradan 5,9 milyar... vesaire... 7,2 milyar daha sonra aynı işlemle 6,5 milyar sonra 5,9 milyar vesaire, vesaire... 7,2 milyar daha sonra aynı işlemle 6,5 milyar sonra 5,9 milyar vesaire, vesaire... | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This deposit money creation loan cycle can technically go on to infinity. | depositten borç yaratma siklusu teknik olarak sonsuza doğru gidebilir. Bu para yatırma, yoktan kredi verme döngüsü teknik olarak sonsuza kadar gidebilir. Bu para yatırma, yoktan kredi verme döngüsü teknik olarak sonsuza kadar gidebilir. Bu para yatırma, yoktan kredi verme döngüsü teknik olarak sonsuza kadar gidebilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The average mathematical result is that about 90 billion dollars can be created on top of the original 10 billion. | matematiksel sonuç yaklaşık 90 milyar dolar 10 milyardan yaratılabilir. Matematiksel hesaplama ile 10 milyar dolar rezerv ile 90 milyar dolar yaratılabilir. Matematiksel hesaplama ile 10 milyar dolar rezerv ile 90 milyar dolar yaratılabilir. Matematiksel hesaplama ile 10 milyar dolar rezerv ile 90 milyar dolar yaratılabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In other words: | bankacılık sisteminde oluşmuş her bir deposit için yaklaşık 9 kat daha büyük bir mebla elde edilebilir. Başka bir deyiş ile; Başka bir deyiş ile; Başka bir deyiş ile; | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For every deposit that ever occurs in the banking system, about nine times that amount can be created out of thin air. | Bankacılık sistemi içine giren her para hesabının dokuz katı para havadan yaratılabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Money Jitters. Ask the obliging Bank of America for a jar of | Para Meraklıları. Yardıma hazır Amerikan bankasının Para Krizi. Yardıma hazır Amerikan bankanızdan, Para Krizi. Yardıma hazır Bank of America'dan, Para Krizi. Yardıma hazır Bank of America'dan, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
soothing instant money. | yatıştırıcı ve kolay parasından isteyin bir kavanoz yatıştırıcı para isteyin. bir kavanoz yatıştırıcı para isteyin. bir kavanoz yatıştırıcı para isteyin. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
M O N E Y in the form of a convenient personal loan. | P A R A kişisel borçlanma için uygun formunda P A R A kullanıma hazır kişisel kredi şeklinde. P A R A kullanıma hazır kişisel kredi şeklinde. P A R A kullanıma hazır kişisel kredi şeklinde. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
So, now that we understand how money is created by this fractional reserve banking system. | Böylece farksiyonel rezerv bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık Şimdi, kısmi rezerv bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık. Şimdi, kısmi rezerv bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık. Şimdi, kısmi rezerv bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
A logical yet illusive question might come to mind: | aklımıza mantıklı ama hala aldatıcı bir soru gelebilir Aklınıza mantıklı bir soru takılabilir. Aklınıza mantıklı bir soru takılabilir. Aklınıza mantıklı bir soru takılabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
What is actually giving this newly created money value? | peki gerçekte bu yeni yaratılmış olan paraya değer kazandıran nedir? Bu havadan yaratılmış paranın değeri nerden geliyor? Bu havadan yaratılmış paranın değeri nerden geliyor? Bu havadan yaratılmış paranın değeri nerden geliyor? | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The answer: the money that already exists. | cevap: halihazırda bulanan paradır. Cevap: tabiki mevcut olan paradan. Cevap: tabi ki mevcut olan paradan. Cevap: tabi ki mevcut olan paradan. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The new money essentially steals value from the existing money supply. | yeni para aslında halihazırdaki paradan değer çalmaktadır Aslında yeni yaratılan para, sirkülasyonda olan mevcut paranın değerini çalıyor. Aslında yeni yaratılan para, sirkülasyonda olan mevcut paranın değerini çalıyor. Aslında yeni yaratılan para, sirkülasyonda olan mevcut paranın değerini çalıyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For the total pool of money is being increased irrespective to demand for goods and services. | piyasanın talebine aldırmaksızın toplam para havuzunu arttırır. Para havuzu, mevcut mal ve servislere olan talep hesaba katılmaksızın şişiriliyor. Para havuzu, mevcut mal ve servislere olan talep hesaba katılmaksızın şişiriliyor. Para havuzu, mevcut mal ve servislere olan talep hesaba katılmaksızın şişiriliyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And, as supply and demand defines equilibrium, | arz ve talep dengeyi belirlediğinden, Ve arz ile talep dengeyi oluşturduğu için, Ve arz ile talep dengeyi oluşturduğu için, Ve arz ile talep dengeyi oluşturduğu için, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
prices rise, diminishing the purchasing power of each individual dollar. | fiyatlar yükselir,doların alım gücü azalır fiyatlar artıyor, her bir doların satın alma gücü düşüyor. fiyatlar artıyor, her bir doların satın alma gücü düşüyor. fiyatlar artıyor, her bir doların satın alma gücü düşüyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This is generally referred to as inflation. | bu genellikle enflasyonla ilgilidir İşte buna genel olarak enflasyon deniyor. İşte buna genel olarak enflasyon deniyor. İşte buna genel olarak enflasyon deniyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And inflation is essentially a hidden tax on the public. | ve enflasyon aslında toplum üzerindeki görünmez bir vergidir. Aslında enflasyon, halkın sırtına yüklenmiş gizli bir vergidir. Aslında enflasyon, halkın sırtına yüklenmiş gizli bir vergidir. Aslında enflasyon, halkın sırtına yüklenmiş gizli bir vergidir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
What is the advice that you generally get? That is, inflate the currency. | genellikle aldığınız tavsiye nedir? tedavüldeki parayı şişirmek Genelde aldığımız tavsiye nedir? Evet, parayı şişirelim. Genelde aldığımız tavsiye nedir? Evet, parayı şişirelim. Genelde aldığımız tavsiye nedir? Evet, parayı şişirelim. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
They don't say: debase the currency. They don't say: devalue the currency. | tedavüldeki parayı azaltın demezler.paranın değerini düşürmekten bahsetmezler Paranın değeri ile oynayalım demezler, paranın değerini düşürelim demezler, Paranın değeri ile oynayalım demezler, paranın değerini düşürelim demezler, Paranın değeri ile oynayalım demezler, paranın değerini düşürelim demezler, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
They don't say: Cheat the people who are safe, they say lower the interest rates. | güvende olan insanları kandıralım demezler, faizleri düşürelim derler. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The real deception is when we distort the value of money. | gerçek aldatmaca paranın değerini çarpıttığımız anda olmuştur. Gerçek aldatma, paranın değeri ile oynadığımızda gerçekleşir. Gerçek aldatma, paranın değeri ile oynadığımızda gerçekleşir. Gerçek aldatma, paranın değeri ile oynadığımızda gerçekleşir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
When we create money out of thin air, we have no savings. Yet there is so called "capital". | parayı yoktan var ettiğimizde hiçbir kazancımız yoktur.Ama "kapital" denen şey var. Havadan para ürettiğimizde, hiçbir birikimimiz yoktur. Sadece "sermaye" vardır. Havadan para ürettiğimizde, hiçbir birikimimiz yoktur. Sadece "sermaye" vardır. Havadan para ürettiğimizde, hiçbir birikimimiz yoktur. Sadece "sermaye" vardır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
So, my question boils down to this: How in the world can we expect to solve the problems of inflation. | Sorum şu : enflasyon sorununu çözmeyi bu dünya düzeniyle nasıl düşünebiliriz? Özetle sorum şu; Enflasyon sorununu, ki bu sorun para havuzunun şişirilmesidir, Özetle sorum şu; Enflasyon sorununu, ki bu sorun para havuzunun şişirilmesidir, Özetle sorum şu; Enflasyon sorununu, ki bu sorun para havuzunun şişirilmesidir, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
That is: increase in the supply of money, with more inflation. | mevcut olan para miktarını ve enflasyonu arttırarak daha fazla para basıp daha fazla enflasyon üreterek nasıl çözmeyi bekliyorsunuz? daha fazla para basıp daha fazla enflasyon üreterek nasıl çözmeyi bekliyorsunuz? daha fazla para basıp daha fazla enflasyon üreterek nasıl çözmeyi bekliyorsunuz? | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Of course it can't. | tabi ki düşünemeyiz. Tabi ki çözemeyeceksiniz. Tabi ki çözemeyeceksiniz. Tabi ki çözemeyeceksiniz. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The fractional reserve system of monetary expansion is inherently inflationary. | fraksiyonel rezerv sisteminin parasal büyümesinin tabiatında enflasyon vardır. Enflasyon, kısmi rezerv sistemine dayanan finansal sistemin yapısında vardır. Enflasyon, kısmi rezerv sistemine dayanan finansal sistemin yapısında vardır. Enflasyon, kısmi rezerv sistemine dayanan finansal sistemin yapısında vardır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For the act of expanding the money supply, without there being a | mevcut para miktarındaki artışın Para kaynağını artırmak için, Para kaynağını artırmak için, Para kaynağını artırmak için, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
proportional expansion of goods and services in the economy, | ekonomiyle orantılı bir gelişmeyle birlikte olmaması ekonomideki mal ve hizmetin orantılı genişlemesinin dışında, ekonomideki mal ve hizmetin orantılı genişlemesinin dışında, ekonomideki mal ve hizmetin orantılı genişlemesinin dışında, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
will always debase a currency. | tedavüldeki paranın değerini daima düşürecektir. her zaman paranın değeri düşürülecektir. her zaman paranın değeri düşürülecektir. her zaman paranın değeri düşürülecektir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In fact, the quick glance of the historical values of the US dollar, | ABD dolarının para miktarına karşı değerine tarihte hızlıca göz atacak olursak Aslında, Amerikan Doları'nın, para kaynağına karşı Aslında, Amerikan Doları'nın, para kaynağına karşı Aslında, Amerikan Doları'nın, para kaynağına karşı | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
versus the money supply, | tarihi değerlerine göz atacak olursak | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
reflects this point of definitively. | konu tam olarak anlaşılacaktır. kesin olarak bu nokta kendini gösterecektir. kesin olarak bu nokta kendini gösterecektir. kesin olarak bu nokta kendini gösterecektir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For inverse relationship is obvious. | ters orantı apaçık Ters ilişkisi ise belli. Ters ilişkisi ise belli. Ters ilişkisi ise belli. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
One dollar in 1913 required $21.60 in 2007 to match value. | 1913'de 1 dolar'ın değeri için 2007'de 21.60 dolar gerekiyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
That is a 96 percent devaluation since the Federal Reserve came into existence. | Bu federal sistem kurulduğundan bugüne %96 devalüasyon olduğu anlamına gelir. Bu, Federal Rezerv ortaya çıktığından beri yüzde 96 devalüasyon demektir. Bu, Federal Rezerv ortaya çıktığından beri yüzde 96 devalüasyon demektir. Bu, Federal Rezerv ortaya çıktığından beri yüzde 96 devalüasyon demektir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Now, if this reality of inherent and perpetual inflation seems absurd and economically self defeating. | eğer bu aleni enflasyon gerçeği absürd ve kendi kendini mahveden bir ekonomi gibi görünüyorsa Şimdi, eğer bu sürekli devam eden enflasyon gerçeğiyse, saçma ve ekonomik olarak kendine zarar verdiği gözüküyor. Şimdi, eğer bu sürekli devam eden enflasyon gerçeğiyse, saçma ve ekonomik olarak kendine zarar verdiği gözüküyor. Şimdi, eğer bu sürekli devam eden enflasyon gerçeğiyse, saçma ve ekonomik olarak kendine zarar verdiği gözüküyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Hold that thought. For absurdity is an understatement in regard to how our financial system really operates. | Bu fikri aklınızda tutun.Finans sistemimizin gerçekte nasıl işlediğine gelince saçmalığı anlatmaya ifadeler yetersiz kalır. Bunu bir düşünün. Bu saçmalık, finansal sistemimizin gerçekte nasıl yönetildiğine dair imajını zedeliyor. Bunu bir düşünün. Bu saçmalık, finansal sistemimizin gerçekte nasıl yönetildiğine dair imajını zedeliyor. Bunu bir düşünün. Bu saçmalık, finansal sistemimizin gerçekte nasıl yönetildiğine dair imajını zedeliyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For in our financial system money is debt, | Finans sistemimizde para borçtur Finansal sistemimizde para borçtur, Finansal sistemimizde para borçtur, Finansal sistemimizde para borçtur, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and debt is money. | ve borç paradır. borç da para. borç da para. borç da para. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Here is a chart of the US money supply from 1950 to 2006. | işte ABD para tedavülü ve 1950'den 2006'ya bir tablo. Bu, Birleşik Devletler'de 1950 2006 yılları arası para arzı grafiği. Bu, Birleşik Devletler'de 1950 2006 yılları arası para arzı grafiği. Bu, Birleşik Devletler'de 1950 2006 yılları arası para arzı grafiği. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Here is a chart to the US national debt for the same period. | işte aynı dönem için ABD ulusal borcuna ait bir tablo. Bu da, aynı zaman aralığındaki Birleşik Devletler ulusal borç grafiği. Bu da, aynı zaman aralığındaki Birleşik Devletler ulusal borç grafiği. Bu da, aynı zaman aralığındaki Birleşik Devletler ulusal borç grafiği. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
How interesting it is, that the trends, are virtually the same. | ilginç ,orantı hemen hemen aynı İlginçtir ki, grafiklerin eğilimleri hemen hemen aynı. İlginçtir ki, grafiklerin eğilimleri hemen hemen aynı. İlginçtir ki, grafiklerin eğilimleri hemen hemen aynı. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For the more money there is the more debt there is. | daha fazla para varsa daha fazla borç var. Ne kadar para varsa, o kadar borç vardır. Ne kadar para varsa, o kadar borç vardır. Ne kadar para varsa, o kadar borç vardır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The more debt there is the more money there is. | daha fazla borç varsa daha fazla para var. Ne kadar borç varsa, o kadar para vardır. Ne kadar borç varsa, o kadar para vardır. Ne kadar borç varsa, o kadar para vardır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
To put it a different way. Every single dollar in your wallet | başka bir deyişle cüzdanınızdaki her bir dolar birisinden borç almış birine borçtur. Başka bir açıdan bakarsak, cüzdanınızdaki her bir dolar, Başka bir açıdan bakarsak, cüzdanınızdaki her bir dolar, Başka bir açıdan bakarsak, cüzdanınızdaki her bir dolar, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is owed to somebody by somebody. | birisinin birisine borcudur. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For remember: the only way the money can come in to existence is from loans. | hatırlayın paranın var olabilmesinin tek yolu ödünç alınmasıdır. Hatırlamak gerekirse: Paranın varolabilmesinin tek yolu, kredilerden geçer. Hatırlamak gerekirse: Paranın varolabilmesinin tek yolu, kredilerden geçer. Hatırlamak gerekirse: Paranın varolabilmesinin tek yolu, kredilerden geçer. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Therefore, if everyone in the country were able to pay off all debts including the government, | bu nedenle eğer ülkedeki herkes hükümete olan borçlarını da kapsayarak ödeyebilirse Bu yüzden, hükümet dahil ülkedeki herkes tüm borçlarını ödeyebilecek durumda olsaydı, Bu yüzden, hükümet dahil ülkedeki herkes tüm borçlarını ödeyebilecek durumda olsaydı, Bu yüzden, hükümet dahil ülkedeki herkes tüm borçlarını ödeyebilecek durumda olsaydı, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
there would not be one dollar in circulation. | piyasada dönen bir dolar bile olamaz. piyasada dönen tek bir dolar bile olmazdı. piyasada dönen tek bir dolar bile olmazdı. piyasada dönen tek bir dolar bile olmazdı. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
"If there were no debts in our money system, there wouldn't be any money." | Eğer para sistemimizde borç olmasa ortada para da olmayacaktır. "Eğer para sistemimizde borç olmasaydı, ortada hiç para olmazdı." "Eğer para sistemimizde borç olmasaydı, ortada hiç para olmazdı." "Eğer para sistemimizde borç olmasaydı, ortada hiç para olmazdı." | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Marriner Eccies Governor of the Federal Reserve September 30th, 1941 | Marriner Eccies FED Yöneticisi 30 Eylül 1941 | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In fact, the last time in American history the national debt was completely paid off | Amerikan tarihinde ulusal borcun tamamen ödendiği son zaman Aslında, Amerikan tarihinde tüm ulusal borcun tamamıyla ödenmesi, en son, Aslında, Amerikan tarihinde tüm ulusal borcun tamamıyla ödenmesi, en son, Aslında, Amerikan tarihinde tüm ulusal borcun tamamıyla ödenmesi, en son, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
was in 1835 after president Andrew Jackson shut down the central bank that preceded the Federal Reserve. | 1835'te Başkan Andrew Jackson tarafından Federal Rezervden önce gelen merkez bankasını kapatmasından sonradır. 1835'te başkan Andrew Jackson'un o zaman ki merkez bankasını kapatmasından sonra gerçekleşmişti. 1835'te başkan Andrew Jackson'un o zaman ki merkez bankasını kapatmasından sonra gerçekleşmişti. 1835'te başkan Andrew Jackson'un o zaman ki merkez bankasını kapatmasından sonra gerçekleşmişti. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In fact, Jackson's entire political platform essentially revolved | Doğrusu, Jackson'un tüm politik planı, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
around his commitment to shut down the central bank. | kapatma sözünün etrafında dönmekteydi. merkez bankasını kapatma vaadi etrafında dönüyordu. merkez bankasını kapatma vaadi etrafında dönüyordu. merkez bankasını kapatma vaadi etrafında dönüyordu. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Stating that one point: | "şimdiki bankanın küstah çabaları hükümeti kontrol altına aldı...fakat Amerikan halkını bekleyen kader Şu noktadan başlayarak: Şu noktadan başlayarak: Şu noktadan başlayarak: | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
"The bold efforts the present bank has made to control the government... | "Şimdiki bankanın küstah çabaları hükümeti kontrol altına aldı, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
are but premonitions of the fate that awaits the American people | fakat Amerikan halkını bekleyen kader, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
should they be deluded into a perpetuation of this institution | bu kurumun gerekliliğine kandırılmasına bu kurumun gerekliliğine inandırılması bu kurumun gerekliliğine inandırılması bu kurumun gerekliliğine inandırılması | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
or, the establishment of another like it." | veya benzer bir diğerinin kurulmasına bağlıdır." Malesef bu mesaj uzun yaşamadı. veya benzer bir diğerinin kurulmasıdır." veya benzer bir diğerinin kurulmasıdır." veya benzer bir diğerinin kurulmasıdır." | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Unfortunately this message was short lived. | Malesef bu mesaj çok uzun yaşamadı, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And the international bankers succeeded to install another central bank in 1913, | Ve uluslararası bankerler 1913'de başka bir merkez bankası kurmayı başardılar, ve uluslararası bankacılar 1913'te yeni bir merkez bankası kurmayı başardılar. ve uluslararası bankacılar 1913'te yeni bir merkez bankası kurmayı başardılar. ve uluslararası bankacılar 1913'te yeni bir merkez bankası kurmayı başardılar. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the Federal Reserve. And as long as this institution exists | Federal Rezerv. Ve bu kurum var olduğundan beri "FED". Bu kurum var olduğu sürece, "FED". Bu kurum var olduğu sürece, "FED". Bu kurum var olduğu sürece, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 |