Search
English Turkish Sentence Translations Page 183651
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Zeitgeist Addendum | Zeitgeist Addendum | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
It is no measure of health to be well adjusted to a profoundly sick society. J. Krishnamurti | "Bu denli hastalıklı bir topluma iyi eklemlenmiş olmak, sağlıklı olmanın bir ölçüsü olamaz." Jiddu Krishnamurti | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Society today, | toplum bugün Bugün toplum, Bugün toplum, Bugün toplum, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is composed of a series of institutions. | bir sürü kurumlar oluşturdu. bir dizi kurumdan oluşmakta. bir dizi kurumdan oluşmakta. bir dizi kurumdan oluşmakta. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
From political institutions, | politik kurumlardan, Siyasi, Siyasi, Siyasi, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
legal institutions, | yasal kurumlardan, hukuki, hukuki, hukuki, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
religious institutions. | dini kurumlara. ve dini kurumlardan, ve dini kurumlardan, ve dini kurumlardan, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
To institutions of social class, | sosyal sınıfları gözeten kurumlar, sınıf, sınıf, sınıf, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
familiar values, | yakınlık değerleri, ortak değerler, ortak değerler, ortak değerler, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and occupational specialization. | ve mesleki uzmanlaşma. ve mesleki uzmanlaşma kurumlarına kadar. ve mesleki uzmanlaşma kurumlarına kadar. ve mesleki uzmanlaşma kurumlarına kadar. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
It is obvious, the profound influence these traditionalized structures have | açık bir şekilde bu geleneksel yapılar bizim hayata bakışımızı Bu gelenekselleşmiş yapının anlayışımızı ve algılayışımızı şekillendirmedeki Bu gelenekselleşmiş yapının anlayışımızı ve algılayışımızı şekillendirmedeki Bu gelenekselleşmiş yapının anlayışımızı ve algılayışımızı şekillendirmedeki | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
in shaping our understandings and perspectives. | oldukça derinden etkilemektedir. büyük etkisi aşikar. büyük etkisi aşikar. büyük etkisi aşikar. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Yet, of all the social institutions, we are born into, | bu sosyal kurumların içine doğduk Yine de, içinde şekillendiğimiz, yönetildiğimiz ve şartlandırıldığımız Öte yandan içine doğduğumuz, boyun eğdiğimiz, Yine de, içinde şekillendiğimiz, yönetildiğimiz ve şartlandırıldığımız Yine de, içinde şekillendiğimiz, yönetildiğimiz ve şartlandırıldığımız | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
directed by, and conditioned upon.. | yönlendirildik ve görev aldık... bütün bu kurumların arasında bütün bu kurumların arasında bütün bu kurumların arasında | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
There seems to be no system as taken for granted, | görünen o ki parasal sistemden başka parasal sistem kadar yanlış anlaşılmış parasal sistem kadar yanlış anlaşılmış parasal sistem kadar yanlış anlaşılmış | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and misunderstood, | ve sorgusuz kabul görmüş | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
as the monetary system. | bir sistem daha yok gibi görünüyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Taking on nearly religious proportions, | Neredeyse bir dine dönüşen | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the established monetary institution exists | kökleşmiş parasal sistem, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
as one of the most unquestioned forms of faith there is. | Dünya üzerinde en az sorgulanan inanç sistemlerinden biri. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
How money is created, | ne kadar para basıldığı, Paranın nasıl yaratıldığı, Paranın nasıl yaratıldığı, Paranın nasıl yaratıldığı, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the policies by which it is governed, | kukla siyasetçiler, onu yöneten politikalar, onu yöneten politikalar, onu yöneten politikalar, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and how it truly affects society, | ve toplumu nasıl derinden etkiledikleri ve toplumu gerçekte ne kadar etkilediği, ve toplumu gerçekte ne kadar etkilediği, ve toplumu gerçekte ne kadar etkilediği, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
are unregistered interests of the great majority of the population. | toplumun çoğunluğunun hiç ilgilenmediği alanlardır. nüfusun büyük bir bölümünün kayıtsız kaldığı meseleler. nüfusun büyük bir bölümünün kayıtsız kaldığı meseleler. nüfusun büyük bir bölümünün kayıtsız kaldığı meseleler. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In a world where 1% of the population owns 40% of the planets wealth. | dünya nimetlerinin %40'ına insan nüfusunun %1'i sahiptir Nüfusun %1'inin dünya zenginliklerinin %40'ına sahip olduğu, Nüfusun %1'inin dünya zenginliklerinin %40'ına sahip olduğu, Nüfusun %1'inin dünya zenginliklerinin %40'ına sahip olduğu, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In a world where 34.000 children die every single day | hergün 34.000 çocuk ölmekte hergün 34.000 çocuğun yoksulluk ve her gün 34.000 çocuğun yoksulluk ve her gün 34.000 çocuğun yoksulluk ve | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
from poverty and preventable diseases, | sefalet ve önlenebilir hastalıklardan dolayı. önlenebilir hastalıklardan öldüğü, önlenebilir hastalıklardan öldüğü, önlenebilir hastalıklardan öldüğü, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and, where 50% of the world's population lives on less than 2 dollars a day... | ve dünyanın %50'si günlük 2 dolardan aza yaşamaktadır. ve nüfusun %50'sinin günde 2 dolardan az kazandığı bir dünyada ve nüfusun %50'sinin günde 2 dolardan az kazandığı bir dünyada ve nüfusun %50'sinin günde 2 dolardan az kazandığı bir dünyada | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
One thing is clear. | bir şey çok net bir nokta çok açık: bir nokta çok açık: bir nokta çok açık: | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Something is very wrong. | bir şey çok yanlış Bu işte büyük bir yanlışlık var. Bu işte büyük bir yanlışlık var. Bu işte büyük bir yanlışlık var. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And, whether we are aware of it or not, | farkında olalım ya da olmayalım kurduğumuz kurumların can damarı Farkında olalım ya da olmayalım, Farkında olalım ya da olmayalım, Farkında olalım ya da olmayalım, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the lifeblood of all of our established institutions, | sistemin ve | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and thus society itself, | ve bu toplumun kendisi toplumun can damarı toplumun can damarı toplumun can damarı | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is money. | paradır para. para. para. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Therefore, understanding this institution of monetary policy | bu nedenle parasal siyaset kurumunu anlamak Bu nedenle, parasal sistemin nasıl işlediğini anlamak Bu nedenle, parasal sistemin nasıl işlediğini anlamak Bu nedenle, parasal sistemin nasıl işlediğini anlamak | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
is critical to understanding why our lives are the way they are. | hayatlarımızın neden bu durumda olduğunu anlamak için çok kritiktir neden bu şekilde yaşadığımızı anlamamız açısından çok önemli. neden bu şekilde yaşadığımızı anlamamız açısından çok önemli. neden bu şekilde yaşadığımızı anlamamız açısından çok önemli. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Unfortunately, economics is often viewed with confusion and boredom | malesef ekonomi çoğu zaman sıkıntı ve buhran içindedir. Ne yazık ki ekonomi genellikle karmaşık ve sıkıcı olarak algılanır. Ne yazık ki ekonomi genellikle karmaşık ve sıkıcı olarak algılanır. Ne yazık ki ekonomi genellikle karmaşık ve sıkıcı olarak algılanır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Endless streams of financial jargon, coupled with intimidating mathematics, | finans dünyasındaki bitmeyen dalgalanmalar ,karmaşık matematiksel denklemler Bitmek tükenmek bilmeyen ekonomik terimler ve göz korkutucu matematik, Bitmek tükenmek bilmeyen ekonomik terimler ve göz korkutucu matematik, Bitmek tükenmek bilmeyen ekonomik terimler ve göz korkutucu matematik, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
quickly deters people from attempts at understanding it. | insanların bir şeyler anlamaya çalışmasını engellemektedir. insanları, anlama çabalarından caydırır. insanları, anlama çabalarından caydırır. insanları, anlama çabalarından caydırır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
However, the fact is: | Asıl gerçek : Fakat gerçekte, Fakat gerçekte, Fakat gerçekte, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The complexity associated with the financial system is a mere mask. | finansal sistemin böyle karmaşık ve kompleks olması bir maskelemedir. ekonomik sisteme yakıştırılan karmaşıklık sadece bir maskeden ibaret. ekonomik sisteme yakıştırılan karmaşıklık sadece bir maskeden ibaret. ekonomik sisteme yakıştırılan karmaşıklık sadece bir maskeden ibaret. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Designed to conceal one of the most socially paralyzing structures, | insanlığa eziyet veren ve felç olmuş yapılarından birini İnsanlığın katlanmak zorunda kaldığı en paralize edici yapıyı gizlemek üzere tasarlanmış İnsanlığın katlanmak zorunda kaldığı en paralize edici yapıyı gizlemek üzere tasarlanmış İnsanlığın katlanmak zorunda kaldığı en paralize edici yapıyı gizlemek üzere tasarlanmış | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
humanity has ever endured. | örtbas etmek için yaratılmıştır. bir sistem. bir sistem. bir sistem. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
None are more hopelessly enslaved than those who falsely believe they are free. | kimse özgür olduğunu sanan köleler kadar ümitsizce köleleştirilmemiştir. Johann Wolfgang von Goethe 1749 1832 Kimse özgür olduğuna inanan birinden daha iyi köle olamaz. "Kimse özgür olduğuna inanan birinden daha iyi köle olamaz." "Kimse özgür olduğuna inanan birinden daha iyi köle olamaz." | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Johann Wolfgang von Goethe 1749 1832 | Johann Wolfgang von Goethe 1749 1832 | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
A number of years ago, the central bank of the United States, the Federal Reserve, | Birkaç sene önce, Amerikan merkez bankasi "FED", Birkaç sene önce, Amerikan merkez bankası "FED", Birkaç sene önce, Amerikan merkez bankası "FED", | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
produced a document entitled "Modern Money Mechanics". | modern para mekaniği adlı bir döküman oluşturdu. "Modern Para Çarkı" isimli bir belge yayınladı. "Modern Para Çarkı" isimli bir belge yayınladı. "Modern Para Çarkı" isimli bir belge yayınladı. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This publication detailed the institutionalized practice of money creation | bu yayın kurumlaşmış para basımı yöntemini anlatıyordu Bu yayın, kurumsallaşmış para yaratım sürecini, FED ve desteklediği Bu yayın, kurumsallaşmış para yaratım sürecini, FED ve desteklediği Bu yayın, kurumsallaşmış para yaratım sürecini, FED ve desteklediği | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
as utilized by the federal reserve and the web of global commercial banks it supports. | federal rezerv ve onun desteklediği global bankalar ağı istifade ediyordu küresel ticari bankalar tarafından uygunaldığı şeklinde anlatıyordu. küresel ticari bankalar tarafından uygulandığı şeklinde anlatıyordu. küresel ticari bankalar tarafından uygulandığı şeklinde anlatıyordu. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
On the opening page the document states its objective. | açılış sayfasında amacı yer almaktadır Döküman giriş sayfasında amacını şöyle açıklıyor: Doküman giriş sayfasında amacını şöyle açıklıyor: Doküman giriş sayfasında amacını şöyle açıklıyor: | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The purpose of this booklet is to describe the basic process of money creation | bu kitapçığın amacı fraksiyonel rezerv bankacılık sisteminde Bu dökümanın amacı, kısmi rezerv sisteminde Bu dokümanın amacı, kısmi rezerv sisteminde Bu dokümanın amacı, kısmi rezerv sisteminde | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
in a fractional reserve banking system. | para basımının temel sürecini açıklamaktır. temel para yaratma sürecini açıklamaktır. temel para yaratma sürecini açıklamaktır. temel para yaratma sürecini açıklamaktır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
It then precedes to describe this fractional reserve process | Çeşitli bankacılık terimlerinden önce Daha sonra birtakım bankacılık terimleri ile Daha sonra birtakım bankacılık terimleri ile Daha sonra birtakım bankacılık terimleri ile | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
through various banking terminology. | fraksiyonel rezerv sürecini açıklamak gerekir. örnekleyerek kismi rezerv sistemini açıklar. örnekleyerek kısmi rezerv sistemini açıklar. örnekleyerek kısmi rezerv sistemini açıklar. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
A translation of which goes something like this. | tercümesi şöyledir: Anlaşılır dilde tercümesi aşağı yukarı şöyledir. Anlaşılır dilde tercümesi aşağı yukarı şöyledir. Anlaşılır dilde tercümesi aşağı yukarı şöyledir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The united states government decides it needs some money. | ABD hükümeti paraya ihtiyacı olduğuna karar verir Amerika hükümeti bir miktar paraya ihtiyacı olduğuna karar verir, Amerika hükümeti bir miktar paraya ihtiyacı olduğuna karar verir, Amerika hükümeti bir miktar paraya ihtiyacı olduğuna karar verir, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
So it calls up the federal reserve and requests say 10 billion dollars. | böylece federal reserve çağrıda bulunur ve 10 milyar dolar sipariş eder. Amerikan merkez bankası'nı (FED) arar ve diyelim ki 10 milyar dolar ister. Amerikan merkez bankası'nı (FED) arar ve diyelim ki 10 milyar dolar ister. Amerikan merkez bankası'nı (FED) arar ve diyelim ki 10 milyar dolar ister. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The FED replies saying: "sure, we'll buy ten billion in government bonds from you". | FED : "tabiki ,hükümet bonolarından 10 milyar satın alırız" diye cevap verir. FED cevaplar ve der ki; " Tabi ki, sizden 10 milyar dolarlık devlet tahvili satın alırız". FED cevaplar ve der ki; " Tabi ki, sizden 10 milyar dolarlık devlet tahvili satın alırız". FED cevaplar ve der ki; " Tabi ki, sizden 10 milyar dolarlık devlet tahvili satın alırız". | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
So the government takes some pieces of paper, | böylece hükümet bir miktar kağıt parçasını alır, Böylece Amerikan hükümeti bir miktar kağıt alır, Böylece Amerikan hükümeti bir miktar kağıt alır, Böylece Amerikan hükümeti bir miktar kağıt alır, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
paints some official looking designs on them, | üzerlerine bazı özel resimler yapılır ve bunlara hazine bonoları denir. üzerlerine birtakım resmi görünen tasarımlar yapar üzerlerine birtakım resmi görünen tasarımlar yapar üzerlerine birtakım resmi görünen tasarımlar yapar | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and calls them treasury bonds. | ve onları hazine tahvili olarak isimlendirir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Then it puts a value on these bonds to the sum of 10 billion dollars | bu da bonolara 10 milyar dolar tutarında değer kazandırır. Daha sonra bu tahvillerin toplam değerini 10 milyar dolar olarak belirler, Daha sonra bu tahvillerin toplam değerini 10 milyar dolar olarak belirler, Daha sonra bu tahvillerin toplam değerini 10 milyar dolar olarak belirler, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and sends them over to the FED. | ve FED'e geri yollanır. ve FED'e gönderir. ve FED'e gönderir. ve FED'e gönderir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In turn the people of the FED drop a bunch of impressive pieces of papers themselves. | FED ekibi kağıtlardan Karşılığında FED çalışanları da onlar için birtakım etkileyici kağıt parçaları çıkarır. Karşılığında FED çalışanları da onlar için birtakım etkileyici kağıt parçaları çıkarır. Karşılığında FED çalışanları da onlar için birtakım etkileyici kağıt parçaları çıkarır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Only this time, calling them federal reserve notes. | federal rezerv senetleri yapar. Bu sefer onlara kağıt banknot derler. Bu sefer onlara kağıt banknot derler. Bu sefer onlara kağıt banknot derler. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Also designating a value of ten billion dollars to the set | 10 milyar dolar değerinde olacak şekilde ayarlanır Toplam değerleri 10 milyar dolar olarak belirlenir. Toplam değerleri 10 milyar dolar olarak belirlenir. Toplam değerleri 10 milyar dolar olarak belirlenir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The FED than takes these notes and trades them for the bonds. | FED bu senetleri bonoları almak için kullanır FED daha sonra bu kağıt banknotları hazine tahvilleri ile takas eder. FED daha sonra bu kağıt banknotları hazine tahvilleri ile takas eder. FED daha sonra bu kağıt banknotları hazine tahvilleri ile takas eder. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Once this exchange is complete, | birkez bu değişim tamamlandığında Bu takas tamamlandığında, Bu takas tamamlandığında, Bu takas tamamlandığında, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the government than takes the ten billion in federal reserve notes, | hükümet federal rezerv senetlerinden 10 milyar almış olur. Hükümet, 10 milyar dolar değerindeki banknotları alır ve Hükümet, 10 milyar dolar değerindeki banknotları alır ve Hükümet, 10 milyar dolar değerindeki banknotları alır ve | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
and deposits it into an bank account. | ve bir banka hesabına yatırılır. bir banka hesabına yatırır. bir banka hesabına yatırır. bir banka hesabına yatırır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And, upon this deposit the paper notes officially become legal tender money. | bu hesap üzerinden senetler kanuni ve kullanıma hazır paraya dönüşür. Bu işlemden sonra, kağıt banknotlar resmen para haline dönüşür. Bu işlemden sonra, kağıt banknotlar resmen para haline dönüşür. Bu işlemden sonra, kağıt banknotlar resmen para haline dönüşür. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Adding ten billion to the US money supply. | ABD hazinesine 10 milyar dolar ilave edilmiş olur. 10 milyar dolar Amerikan para kaynağına eklenir. 10 milyar dolar Amerikan para kaynağına eklenir. 10 milyar dolar Amerikan para kaynağına eklenir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And there it is! Ten billion in new money has been created. | İşte bu kadar! 10 milyar yeni para yaratıldı. ve işte, 10 milyar dolar değerinde yeni para yaratılmış oldu. ve işte, 10 milyar dolar değerinde yeni para yaratılmış oldu. ve işte, 10 milyar dolar değerinde yeni para yaratılmış oldu. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Of course, this example is a generalization. | tabiki bu örnek bir genellemedir. Tabi ki bu örnek sadece bir genellemedir. Tabi ki bu örnek sadece bir genellemedir. Tabi ki bu örnek sadece bir genellemedir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For, in reality, this transaction would occur electronically. | Gerçekte bu işlemler elektronik ortamda cereyan eder .Hiç bir aşamasında kağıt kullanılmadan. Gerçekte tüm bu işlemler elektronik ortamda gerçekleşecekti. Gerçekte tüm bu işlemler elektronik ortamda gerçekleşecekti. Gerçekte tüm bu işlemler elektronik ortamda gerçekleşecekti. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
With no paper used at all. | Kağıt hiçbir zaman kullanılmaz. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In fact, only three percent of US money supply exists in physical currency. | Aslen ABD hazinesinin sadece %3'lük kısmı fiziki olarak tedavüldedir. Aslında Amerikan para kaynaklarının sadece %3'ü basılı para olarak mevcuttur. Aslında Amerikan para kaynaklarının sadece %3'ü basılı para olarak mevcuttur. Aslında Amerikan para kaynaklarının sadece %3'ü basılı para olarak mevcuttur. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
The other 97 percent essentially exists in computers alone. | Geriye kalan %97 bilgisayarlarda sanal ortamda var olmaktadır. Diğer %97'lik kısım sadece elektronik ortamda bulunur. Diğer %97'lik kısım sadece elektronik ortamda bulunur. Diğer %97'lik kısım sadece elektronik ortamda bulunur. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Now, government bonds are by design instruments of debt. | Hükümet bonoları borçlanma için tasarlanmış enstrümanlardır. Hazine tahvilleri tasarım olarak borç enstrümanlarıdır. Hazine tahvilleri tasarım olarak borç enstrümanlarıdır. Hazine tahvilleri tasarım olarak borç enstrümanlarıdır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And when the FED purchases these bonds | Ve FED bu bonoları aslında olmayan FED bu tahvilleri, FED bu tahvilleri, FED bu tahvilleri, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
with money it essentially created out of thin air, | hayali paralarla satın aldığında, havadan yarattığı para ile satın aldığında, havadan yarattığı para ile satın aldığında, havadan yarattığı para ile satın aldığında, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
the government is actually promising to pay back | hükümet bu paraları FED'e geri ödemeye zorunludur hükümet aslında tüm bu parayı hükümet aslında tüm bu parayı hükümet aslında tüm bu parayı | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
that money to the FED. | Diğer bir deyişle para boçla yaratılmış oluyor FED'e geri ödeyeceğine dair söz verir. FED'e geri ödeyeceğine dair söz verir. FED'e geri ödeyeceğine dair söz verir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
In other words, the money was created out of debt. | Başka bir deyişle; para, borç ile yaratılır. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
This mind numbing paradox, of how money or value | bu beyin uyuşturmaya yarayan paradoks Paranın veya bir artı değerin borçtan veya yükümlülükten Paranın veya bir artı değerin borçtan veya yükümlülükten Paranın veya bir artı değerin borçtan veya yükümlülükten | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
can be created out of debt, | borçla yaratılabilir, yaratıldığı paradoksu, insanın kafasını karıştırabilir. yaratıldığı paradoksu, insanın kafasını karıştırabilir. yaratıldığı paradoksu, insanın kafasını karıştırabilir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
or a liability, will become more clear | örneğimizi derinleştirdikçe daha net olarak anlayacağız. İlerleyen dakikalarda biraz daha zihin egzersizi ile İlerleyen dakikalarda biraz daha zihin egzersizi ile İlerleyen dakikalarda biraz daha zihin egzersizi ile | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
as we further this exercise. | konu daha da netleşecektir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
So, the exchange has been made. | böylece değişim tamamlandı.Ve 10 milyar ticari bir bankada yatıyor. Böylece takas gerçekleşti. Böylece takas gerçekleşti. Böylece takas gerçekleşti. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And now, ten billion dollars sits in a commercial bank account. | Ve şimdi 10 milyar dolar bir banka hesabında bulunuyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Here is where it gets really interesting. | İşte burada işler oldukça enteresanlaşıyor.Fraksiyonel rezerv pratiğine göre İşte bu noktada işler gerçekten ilginçleşiyor. İşte bu noktada işler gerçekten ilginçleşiyor. İşte bu noktada işler gerçekten ilginçleşiyor. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
For, as based on the fractional reserve practice, | Kısmi rezerv uygulamasına dayanarak, | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
that ten billion dollar deposit | bu 10 milyarlık depozit o, 10 milyar dolarlık hesap o, 10 milyar dolarlık hesap o, 10 milyar dolarlık hesap | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
instantly becomes part of the banks reserves. | anında banka rezervlerinin bir parçası haline geldi. bir anda bankanın rezervi haline gelir. bir anda bankanın rezervi haline gelir. bir anda bankanın rezervi haline gelir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
Just as all deposits do. | Bütün depozitlerin olduğu gibi. Tıpkı bankadaki diğer hesaplar gibi Tıpkı bankaya yatırılan bütün diğer paralar gibi. Tıpkı bankadaki diğer hesaplar gibi Tıpkı bankadaki diğer hesaplar gibi | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
And, regarding reserve requirements | Modern Para Mekaniğinde yer alan rezerv gereksinimlerine gelince : ve Modern Para Çarkı kitapçığında belirtilen ve Modern Para Çarkı kitapçığında belirtilen ve Modern Para Çarkı kitapçığında belirtilen | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
as stated in " Modern Money Mechanics": | para rezervi gereksinimlerine göre | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
"A bank must maintain legally required reserves | bir banka kanuni olarak gereken rezervlerin "Bir banka, mevcut banka hesaplarına karşılık "Bir banka, mevcut banka hesaplarına karşılık "Bir banka, mevcut banka hesaplarına karşılık | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
equal to a prescribed percentage of its deposits". | depozitolarının belirtilen yüzdesi kadarını elinde tutar. yasal olarak belirlenmiş oranda rezerv bulundurmak zorundadır. yasal olarak belirlenmiş oranda rezerv bulundurmak zorundadır." yasal olarak belirlenmiş oranda rezerv bulundurmak zorundadır." | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 | |
It then quantifies this by stating: | Onu da şöyle belirliyor: Ardından bunu sayısallaştırarak belirtir. Ardından bunu sayısallaştırarak belirtir. Ardından bunu sayısallaştırarak belirtir. | Zeitgeist: Addendum-1 | 2008 |