Search
English Turkish Sentence Translations Page 183647
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Sorry. l'll be back soon. | Üzgünüm.Yakında dönerim. | Zebraman-1 | 2004 | |
White and Black Man! | Siyah beyaz adam! | Zebraman-1 | 2004 | |
Horse Man! | At adam! | Zebraman-1 | 2004 | |
Zebra Double Kick! | Zebra çifte tekmesi! | Zebraman-1 | 2004 | |
Ah, sorry, sorry. | Ah, üzgünüm,üzgünüm. | Zebraman-1 | 2004 | |
Where were we... | Geldim... | Zebraman-1 | 2004 | |
Sorry to keep you all waiting. | Sizi beklettiğim için üzgünüm | Zebraman-1 | 2004 | |
The time is up. | Süre doldu. | Zebraman-1 | 2004 | |
Sorry, sorry. Let's go. | Üzgünüm,üzgünüm. Hadi gidelim. | Zebraman-1 | 2004 | |
A striped man? | Çizgili bir adam mı? | Zebraman-1 | 2004 | |
Well, if there is such a man running around like that, then he must be an idiot. | Eğer etrafta böyle dolaşan bir adam varsa geri zekalı olmalı. | Zebraman-1 | 2004 | |
Zebraman isn't an idiot! | Zebra Adam geri zekalı değil! | Zebraman-1 | 2004 | |
What man? | Ne adam? | Zebraman-1 | 2004 | |
Asano kun.... | Asano kun... | Zebraman-1 | 2004 | |
But, Zebraman isn't an idiot. | Ama, Zebra Adam geri zekalı değildir. | Zebraman-1 | 2004 | |
He's a savior. | O bir kurtarıcı. | Zebraman-1 | 2004 | |
l'll be there soon. | Yakında orada olurum | Zebraman-1 | 2004 | |
What did Asano tell you? | Asano sana ne anlattı? | Zebraman-1 | 2004 | |
What he said... | Dedikleri... | Zebraman-1 | 2004 | |
Cut the crap! | Saçmalığı kes! | Zebraman-1 | 2004 | |
l have to solve these cases! l don't have time to waste with this crap! | Bu olayları çözmeliyim! Bu saçmalıklara zamanım yok! | Zebraman-1 | 2004 | |
l'm trying to analyze its programme. | Programı analiz etmeye çalışıyorum. | Zebraman-1 | 2004 | |
Mr. Kanda. | By. Kanda. | Zebraman-1 | 2004 | |
l think it's impossible to find out any more. | Bence bunu bulmak artık imansız | Zebraman-1 | 2004 | |
But headquarters is waiting for results. | Ama merkez sonuçları bekliyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
Having to examine in secret slows me down. | Bu gizli inceleme beni yavaşlatıyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
What we need to find out.... | Bulmamız gereken | Zebraman-1 | 2004 | |
ls how this is spread from person to person. | bunun insandan insana nasıl yayıldığı. | Zebraman-1 | 2004 | |
lt can spread from Yokohama to cover the whole country. | Yokohama’dan başlayıp bütün şehre yayılabilir. | Zebraman-1 | 2004 | |
Please don't rush me, Oikawa san. | Lütfen acele etme, Oikawa san. | Zebraman-1 | 2004 | |
Whose idea was this anyway?! | Bu kimin fikriydi ki ?! | Zebraman-1 | 2004 | |
We're not getting anywhere. lt's beyond human comprehension. | Hiçbir yere varamıyoruz. Bu insan anlayışının ötesinde birşey. | Zebraman-1 | 2004 | |
What do you mean transfer? | Ne demek istiyorsun başka bir okula | Zebraman-1 | 2004 | |
To another school? | mı transfer edelim? | Zebraman-1 | 2004 | |
We had no choice. The kids are in danger. | Başka şansımız yok. Çocuklar tehlikede. | Zebraman-1 | 2004 | |
Shinpei Asano is in danger. | Shinpei Asano tehlikede. | Zebraman-1 | 2004 | |
l don't understand what you mean? | Ne demek istediğini anlamıyorum. | Zebraman-1 | 2004 | |
lf the students are in danger... | Eğer öğrenciler tehlikedeyse... | Zebraman-1 | 2004 | |
You don't have to know. | Bilemezsin. | Zebraman-1 | 2004 | |
Don't worry. As of tomorrow, they'll be safe. | Endişelenme. Yarından itibaren güvende olacaklar. | Zebraman-1 | 2004 | |
Prof. Kyoto... | Prof. Kyoto... | Zebraman-1 | 2004 | |
The families all agree. | Bütün aileler katılıyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
What is it you know?. | Bildiğin ne var? | Zebraman-1 | 2004 | |
You know something about the case. | Davayla ilgili bir şeyler biliyorsun. | Zebraman-1 | 2004 | |
l'm asking you to stop. | Durmanı istiyorum. | Zebraman-1 | 2004 | |
lt's not just the cases that put the students in danger. | Bu sadece öğrencileri tehlikeye atmıyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
What do you know?. | Ne biliyorsun? | Zebraman-1 | 2004 | |
Excuse me. l'll go fix it. | Afedersin. Gidip düzeltmeliyim. | Zebraman-1 | 2004 | |
l'm not done talking with you. | Konuşamam bitmedi daha. | Zebraman-1 | 2004 | |
But, my hair... | ama saçım... | Zebraman-1 | 2004 | |
Who cares about your hair? | Saçın kimin umrunda? | Zebraman-1 | 2004 | |
l have to go to the toilet. | Tuvalete gitmeliyim. | Zebraman-1 | 2004 | |
Why do you need your bag? | Neden çantana ihtiyacın var? | Zebraman-1 | 2004 | |
ls there something in there? | İçinde bir şey mi var? | Zebraman-1 | 2004 | |
Let me see what's inside! | İçine bakayım! | Zebraman-1 | 2004 | |
What could be so important? | Bu kadar önemli ne olabilir | Zebraman-1 | 2004 | |
We're not finished! | işimiz daha bitmedi! | Zebraman-1 | 2004 | |
Great food and great prices. Have some now. | Harika yemekler,harika fiyatlar.Biraz alın. | Zebraman-1 | 2004 | |
What would you like, kids? | Ne istiyorsunuz çocuklar? | Zebraman-1 | 2004 | |
Where are your mothers? | Anneleriniz nerede? | Zebraman-1 | 2004 | |
Don't eat all that! | Hepsini yemeyin! | Zebraman-1 | 2004 | |
Do you guys have money? | Paranız var mı? | Zebraman-1 | 2004 | |
Stop it you brats! | Durun piçler! | Zebraman-1 | 2004 | |
Hurry, hurry! Help me! Shoot them! | Acele et,acele et! Ben yardım et! Vur onlara! | Zebraman-1 | 2004 | |
l can't shoot children! | Çocuklara vuramam! | Zebraman-1 | 2004 | |
Chief, there's big trouble. | Şey büyük bir sorun var. | Zebraman-1 | 2004 | |
Come on, stop it. | Hadi ama,durun. | Zebraman-1 | 2004 | |
Also, reports of kidnappings and rape are on the rise... | Ayrıca tecavüz ve çocuk kaçırma haberleri çok fazla... | Zebraman-2 | 2004 | |
I'm always right. Remember that. | Ben her zaman haklıyım.Bunu unutma. | Zebraman-2 | 2004 | |
It's only between us. | Bu sadece bizim aramızda. | Zebraman-2 | 2004 | |
This is difficult. We're not "ultra police". | Bu çok zor. Biz "ultra polis" değiliz. | Zebraman-2 | 2004 | |
But, I'm your mother! | Ama ben senin annenim! | Zebraman-2 | 2004 | |
Damn you. I'll get you now. | Kahrol. Seni şimdi haklayacağım. | Zebraman-2 | 2004 | |
I won't allow you to do what you want! | İstediğini yapmana izin vermeyeceğim! | Zebraman-2 | 2004 | |
Ota, it hurts. It hurts. | Ota, acıtıyor. Acıtıyor. | Zebraman-2 | 2004 | |
It's camouflage. | Bu kamuflaj. | Zebraman-2 | 2004 | |
It's weird for two men to be in the same apartment. | İki erkeğin aynı dairede kalması biraz garip. | Zebraman-2 | 2004 | |
Ah, now I understand. | Ah, şimdi anladım. | Zebraman-2 | 2004 | |
The alien lifeform in Yokohama gives off a certain sound wave... | Yokohama’da bazı ses dalgalarıyla birlikte yayılan yabancı bir yaşam formu bulunmuştur... | Zebraman-2 | 2004 | |
Do you have a girlfriend now? | Şu anda bir kız arkadaşın var mı? | Zebraman-2 | 2004 | |
Yes, I do. | Evet,var. | Zebraman-2 | 2004 | |
It gives off a wave... | Sesle yayılıyor... | Zebraman-2 | 2004 | |
I have a girlfriend now. Really. | Şu ana bir kız arkadaşım var gerçekten. Gerçekten. | Zebraman-2 | 2004 | |
This evening in Yokohama, a criminal wearing a crab mask... | Bu akşam Yokohama’da, yengeç maskesi takan bir suçlu... | Zebraman-2 | 2004 | |
Is it good, Kazuki? | İyi değil mi, Kazuki? | Zebraman-2 | 2004 | |
Starting today, I will be your regular teacher. | Bu günden itibaren sizin öğretmeniniz ben olacağım. | Zebraman-2 | 2004 | |
Your father is your teacher! Idiot! | Babası aynı zamanda öğretmeni!Salak! | Zebraman-2 | 2004 | |
Kazuki... | Kazuki... | Zebraman-2 | 2004 | |
It will all work out in time. | Her şey zamanla düzelecek. | Zebraman-2 | 2004 | |
Wadda ya mean "out"? | "Dışarı" mı demek istiyorsun? | Zebraman-2 | 2004 | |
I'm telling you you can't go out. It's a school night. | Sana söylüyorum gidemezsin. Yarın okul var. | Zebraman-2 | 2004 | |
Let me give you some money... | Sana biraz para vereyim... | Zebraman-2 | 2004 | |
Thanks. I'm going. | Teşekkürler. Gidiyorum. | Zebraman-2 | 2004 | |
You're home early... | Eve erken döndün... | Zebraman-2 | 2004 | |
What a pain... | Ne acı... | Zebraman-2 | 2004 | |
No one listens... | Kimse dinlemiyor... | Zebraman-2 | 2004 | |
Midori is at that age... | Midori tam çağında... | Zebraman-2 | 2004 | |
I guess it can't be helped. | Sanırım bunun ona bir yararı yok. | Zebraman-2 | 2004 | |
You're not gonna... | Bana baş... | Zebraman-2 | 2004 | |
Prof. Ichikawa. | Prof. Ichikawa. | Zebraman-2 | 2004 |