Search
English Turkish Sentence Translations Page 183881
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
He's going for it. | Yapacak. | Zoolander-1 | 2001 | |
Disqualified. | Diskalifiye. | Zoolander-1 | 2001 | |
Derek, come on. | Derek, haydi. | Zoolander-1 | 2001 | |
What's going on? I think Katinka wants to kill you. | Neler oluyor? Katinka seni öldürmek istiyor sanıyorum. | Zoolander-1 | 2001 | |
Good. I deserve to die if I can't even beat Han suck ass in a walk off. | Güzel. Han em kıçını'yı bile podyumda yenemiyorsam ölmeyi hakediyorum. | Zoolander-1 | 2001 | |
Derek, that's not true. | Derek, bu doğru değil. | Zoolander-1 | 2001 | |
He had to miraculously pull his underwear out of his butt just to beat you. | Külodunu mucizevi sekilde seni yenmek için çıkarmak zorunda kaldı. | Zoolander-1 | 2001 | |
And all he had to do was turn left. | Oysa bütün yapması gereken sola dönmekti. | Zoolander-1 | 2001 | |
I'm not an ambi turner. It's a problem I had since I was a baby. | Ben iki yana dönemem. Çocukluğumdan beri yaşadığım bir sorun. | Zoolander-1 | 2001 | |
I can't turn left. | Sola dönemem. | Zoolander-1 | 2001 | |
I'm sure there are a lot of people out there who can't turn... | Eminim bir sürü dönemeyen insan vardır... | Zoolander-1 | 2001 | |
There have got to be some people out there just like you, who can't... | Aynen senin gibi pek çok kişi dönüş yapamaz... | Zoolander-1 | 2001 | |
turn... | dönemez... | Zoolander-1 | 2001 | |
turn...left... | sola...dönemez... | Zoolander-1 | 2001 | |
If you want answers, come to Saint Adonis Cemetery now. | Cevap istiyorsanız, Saint Adonis Mezarlığına gelin, şimdi. | Zoolander-1 | 2001 | |
Wait. Who are you? | Bekle. Kimsin? | Zoolander-1 | 2001 | |
Who was that? I'm not sure. | Kimdi? Emin değilim. | Zoolander-1 | 2001 | |
Can I come? I don't want to be alone tonight. | Gelebilir miyim? Bu gece yalnız kalmak istemiyorum. | Zoolander-1 | 2001 | |
Pedro Scialfa. | Pedro Scialfa. | Zoolander-1 | 2001 | |
Vin Correjo. | Vin Correjo. | Zoolander-1 | 2001 | |
Derri�re extraordinaire. | Derriére extraordinaire. | Zoolander-1 | 2001 | |
None of them ever made it past 30. | Hiçbiri 30'unu bile geçmemiş. | Zoolander-1 | 2001 | |
He called, Derek. | Arayan oydu, Derek. | Zoolander-1 | 2001 | |
You think Zoolander's in trouble? Think again. | Zoolander'ın başı dertte diye mi düşünüyorsunuz? Tekrar düşününün. | Zoolander-1 | 2001 | |
What you stumbled upon goes deeper than you could fathom. | Başın nasıl dertte hayal bile edemezsin | Zoolander-1 | 2001 | |
The fashion industry has been behind every major political assassination | Moda endüstrisi son 200 yıldır başlıca | Zoolander-1 | 2001 | |
over the last 200 years. | her siyasi suikastın arkasında. | Zoolander-1 | 2001 | |
And behind every hit, a card carrying male model. | Ve her suikastın arkasında, erkek bir model vardır. | Zoolander-1 | 2001 | |
OK. That's impossible. Oh, yeah? | Olamaz. Öyle mi? | Zoolander-1 | 2001 | |
Listen and learn, sweetness. | Dinle ve öğren, şeker. | Zoolander-1 | 2001 | |
Abe Lincoln wanted to abolish slavery, right? | Abe Lincoln köleliği kaldırmak istedi, değil mi? | Zoolander-1 | 2001 | |
But who made the wigs and stockings worn by our country's early leaders? | Ama ilk liderlerimize peruk ve çorap giydirdi, değil mi? | Zoolander-1 | 2001 | |
Mugatu. | Mugatu. | Zoolander-1 | 2001 | |
Slaves, Derek. | Köleler, Derek. | Zoolander-1 | 2001 | |
And without their free labour, prices on such items would have gone up tenfold. | Hem onların bedava emeği olmasa bu ürünlerin fiyatı on misli artardı. | Zoolander-1 | 2001 | |
So the powers that be hired John Wilkes Booth. | Ve hakim güç John Wilkes Booth'u kiraladı. | Zoolander-1 | 2001 | |
The original model / actor to do Mr Lincoln in. | Aslen model / aktör olan biri Bay Lincoln'nin işini bitirdi. | Zoolander-1 | 2001 | |
I'll go on. | Devam edeceğim. | Zoolander-1 | 2001 | |
Dallas, Texas, 1 963. | Dallas, Teksas, 1963. | Zoolander-1 | 2001 | |
Kennedy put a trade embargo on Cuba, ostensibly halting the shipment | Kennedy Küba'ya ticari ambargo koyarak zamanında hayli popüler olan | Zoolander-1 | 2001 | |
of Cuban manufactured Sansabelt Slacks, very popular at the time. | Küba üretimi Sansabelt Pantalonların nakliyesini büyük ölçüde engelledi. | Zoolander-1 | 2001 | |
Lee Harvey Oswald was not a male model. | Lee Harvey Oswald erkek model değildi. | Zoolander-1 | 2001 | |
Goddamn right, he wasn't. | Doğru, değildi. | Zoolander-1 | 2001 | |
But those two lookers who capped Kennedy from the Grassy Knoll were. | Ama iki dikizci Kennedy'i Grassy Knoll'den uzak tuttu. | Zoolander-1 | 2001 | |
Well, what about you? How do you fit into all this? | Peki, ya sen? Sen bunun neresine oturuyorsun? | Zoolander-1 | 2001 | |
This nation was swept... | Bu millet sürüklendi... | Zoolander-1 | 2001 | |
I'll get it, man. | Ben alırım. | Zoolander-1 | 2001 | |
Get over... | Gel buraya... | Zoolander-1 | 2001 | |
It was in the fall 1 973 Bulova watch catalogue. | 1973 Bulova saat kataloğundaydı. | Zoolander-1 | 2001 | |
You're JP Prewitt. The world's greatest hand model. | JP Prewitt'sin. Dünyanın en iyi el modeli. | Zoolander-1 | 2001 | |
Once upon a time. But things change. | Bir zamanlar. Ama işler değişti. | Zoolander-1 | 2001 | |
Thanks to this homemade hyperbaric chamber my sweet baby never did. | Bu ev yapımı süper basınçlı kapsül sağolsun, bu tatlı bebeğim değişmedi. | Zoolander-1 | 2001 | |
Then I found out I was in line to assassinate Jimmy Carter. | Araştırdığımda Jimmy Carter'ı öldürmek için rampadaydım. | Zoolander-1 | 2001 | |
How did you escape? Because I'm a hand model. | Nasıl kactın? Bir el modeli olduğumdan. | Zoolander-1 | 2001 | |
We don't think like face and body boys. We're a different breed. | Yüz ve vücut çocukları gibi düşünmeyiz Bizim tohumumuz farklı. | Zoolander-1 | 2001 | |
So why male models? Think about it, Derek. | Peki neden erkek modeller öyleyse? Bir düşün, Derek. | Zoolander-1 | 2001 | |
Male models were genetically constructed to become assassins. | Erkek modeller genetik olarak suikastçı olmaya elverişli tasarlanmıştır. | Zoolander-1 | 2001 | |
They're in peak physical condition. | Fiziksel kondisyonlarının doruğundalar. | Zoolander-1 | 2001 | |
They can gain entry into the most secure places in the world. | Dünyanın en güvenli yerlerine girebilirler. | Zoolander-1 | 2001 | |
And most important of all, models don't think for themselves. | Hepsinden önemlisi ise modeller kendileri düsünmezler. | Zoolander-1 | 2001 | |
They do as they're told. That is not true. | Kendilerine söyleneni yaparlar. Doğru değil bu. | Zoolander-1 | 2001 | |
Yes it is, Derek. OK. | Evet öyle, Derek. Tamam. | Zoolander-1 | 2001 | |
Think about any photo shoot you've ever been on. | Yer aldığın fotoğraf çekimlerini bir düşün, Derek. | Zoolander-1 | 2001 | |
You're a monkey, Derek. Dance in the little shiny shoes. | Sen bir maymunsun, Derek. Minik parlak pabuçlarınla oyna. | Zoolander-1 | 2001 | |
Smash you cymbals. Dance, Derek, dance. | Cal zilleri. Oyna, Derek, oyna. | Zoolander-1 | 2001 | |
But if this has been going on for so long, Mugatu... | Bu böyle sürüp gidecek olursa, Mugatu... | Zoolander-1 | 2001 | |
He's just a punk ass errand boy | O sadece sağa sola koşturulan donu düsük cocuk | Zoolander-1 | 2001 | |
working for an international syndicate of fashion designers. | uluslararası moda tasarımcıları birliği adına çalışan biri. | Zoolander-1 | 2001 | |
Do a background check on Mugatu. | Mugatu konusunda bir arkaplan kontrol yap. | Zoolander-1 | 2001 | |
He sold his soul to the devil for a shot at the big time. | Önemli vakitteki bir atıs icin ruhunu şeytana sattı. | Zoolander-1 | 2001 | |
But why male models? | Ama neden erkek modeller? | Zoolander-1 | 2001 | |
You're serious? I just told you a moment ago. | Ciddi misin? Az önce söyledim. | Zoolander-1 | 2001 | |
You're a killing machine, Derek. They programmed you. | Sen bir öldürme makinesisin, Derek. Seni programladılar. | Zoolander-1 | 2001 | |
But I won't kill anybody. It's not up to you. | Ama ben kimseyi öldürmeyeceğim. Bu sana bağlı değil. | Zoolander-1 | 2001 | |
At the proper moment they'll trigger you. | Uygun zamanda sana tetiği cektirecekler. Ben alırım. | Zoolander-1 | 2001 | |
With an auditory or visual Pavlovian response mechanism. | Gaipten sesler veya görsel Pavlov yanıt mekanizması ile. | Zoolander-1 | 2001 | |
Audi what y? | Gaipten ses...ne? | Zoolander-1 | 2001 | |
And when it's over... | Ve bittiğinde... | Zoolander-1 | 2001 | |
There's an after party? | Sonrasında bir parti var mı? | Zoolander-1 | 2001 | |
You got to get Maury Ballstein's computer. | Maury Ballstein'in bilgisayarını almalısınız. | Zoolander-1 | 2001 | |
He recorded everything in case they ever turned on him. | Ona düsman olmalarına karsı her şeyi kaydetti. | Zoolander-1 | 2001 | |
Derek, get a grip. | Derek, sakin ol. | Zoolander-1 | 2001 | |
Good luck to you, Derek. | İyi şanslar sana, Derek. | Zoolander-1 | 2001 | |
I've always been a fan of "Blue Steel". | Ben oldum olası ''Mavi Celik'' hayranı oldum. | Zoolander-1 | 2001 | |
And I hear "Magnum" will blow us all away. | Ve ''Magnum'' hepimizi silkeleyip atacak diye duyarım. | Zoolander-1 | 2001 | |
Get out of here. Hang in there, JP. | Git buradan. Kalakal orada, JP. | Zoolander-1 | 2001 | |
You freakin' idiot. | Sen adi bir ahmaksın. | Zoolander-1 | 2001 | |
Man, that was close. | Çok yakındı. | Zoolander-1 | 2001 | |
I can't believe Maury's in on it too. | Maury'nin bu işe karıştığına inanamıyorum. | Zoolander-1 | 2001 | |
That she male, Katinka, is not messing around. | Şu herif kılıklı, Katinka, dalga geçmiyor. | Zoolander-1 | 2001 | |
You're telling me. I thought someone was going to be reading our eugoogoly. | Doğru. Sandım ki cenaze nutkumuzu bir başkası okuyacak. | Zoolander-1 | 2001 | |
We need to hide. | Saklanmalıyız. | Zoolander-1 | 2001 | |
Where's the last place anyone would look for you? | Seni en son arayacakları yer neresi? | Zoolander-1 | 2001 | |
Think, OK? This is important. | Düşün, tamam mı? Önemli bu. | Zoolander-1 | 2001 | |
I hate Hansel! | Hansel'den nefret ediyorum! | Zoolander-1 | 2001 | |
Everywhere I look, Hansel, Hansel, Hansel. | Nereye baksam Hansel, Hansel, Hansel. | Zoolander-1 | 2001 | |
Are you looking for a rematch? | Yeni bir müsabaka peşinde misin? | Zoolander-1 | 2001 | |
Excuse me, Hansel. | Affedersin, Hansel. | Zoolander-1 | 2001 | |
There's no easy way to put this so I'll lay it out. | Bunu anlatmak kolay değil ama üstesinden geleceğim. | Zoolander-1 | 2001 | |
Derek has been brainwashed to kill the Prime Minister of Malaysia. | Malezya Başbakanını öldürmesi için Derek'in beyni yıkandı. | Zoolander-1 | 2001 |